Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/690 E. 2022/702 K. 28.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/690
KARAR NO : 2022/702

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 22/11/2021
KARAR TARİHİ: 28/11/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …tarihinde Antalya Genel İcra Müdürlüğü …E. Sayılı dosyası ile davalı aleyhine yasal icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiğini, borçlu aleyhine başlatılan takibe itiraz edildiğini, icra müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiğini, müvekkilinin …plakalı …Marka aracının, …tarihinde araçta bulunan ayıpların tespitine ilişkin davalı tarafa götürüldüğünü ve davalı taraf tarafından expertiz raporu oluşturulduğunu, expertiz raporuna göre, …plakalı araçta sağ ön kapının boyalı, sağ arka kapının boyalı, sağ arka çamurluğun boyalı ve sağ ön çamurluğun yüzeysel boyalı olduğu şeklinde tespitte bulunulduğunu, müvekkilinin karşı tarafın expertiz raporuna güvenerek bahse konu aracı …TL ye satın aldığını, müvekkilinin …tarihinde …Oto Expertiz Merkezine aracı tekrar götürdüğünü, expertiz raporuna göre araçta 2 parça değişen parçanın olduğunun tespit edildiğini, …tarihinde davalı tarafla iletişime geçildiğinde, expertiz içeriklerinde bu değişen parçaların belirtilmediği, zarara uğradıklarını belirtmelerine rağmen dikkate alınmadığını, müvekkilinin davalı tarafın expertiz raporuna güvenerek ayıplı aracı almış olduğunu, aracın ayıplı olduğunun ilk bakışta anlaşılamayacağını, icra dosyasına da sunulan Antalya 4.Sulh Hukuk Mahkemesi …D.İş sayılı dosyada bilirkişi raporunda …TL değer kaybının olduğunun tespit edildiğini, davayı açmadan önce dava şartı olarak arabuluculuk kurumuna başvurulduğunu ve netice de anlaşma sağlanamadığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulüne, borçlunun haksız olan itirazının iptaline ve takibin devamına, haksız ve t yapılan itiraz yönünden %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davada Antalya Mahkemelerinin yetkisiz olduğunu, ayrıca davada Ticaret mahkemelerinin görevli olmadığını, Tüketici mahkemelerinin görevli olduğunu, davacı ile müvekkili arasında husumet yokluğunun söz konusu olduğunu, müvekkilinin bu davada taraf sıfatının bulunmadığını, davacının …plakalı aracı müvekkilinden almadığını, davacının yalnızca müvekkilinin oto ekspertiz dükkanında eksper yaptırdığını, müvekkilinin sorumluluğunun yalnızca araç için vermiş olduğu ekspertiz hizmeti ile sınırlı olduğunu, davanın zaman aşımına uğradığını, düzenlenen eksper raporunun sorumluluğunun 2 yıl olduğunu ve müvekkili tarafından hazırlanan ekspertiz raporunun üzerinden 2 yılı aşkın bir zaman geçtiğini, dava dilekçesi ekinde sunulan bilirkişi raporunda aleyhe olan hususları kabul etmediklerini, bu nedenlerle yetki ve göreve ilişkin itirazlarının kabulüne ve davanın usulden reddine, usuli itirazları kabul görmez ise davanın zaman aşımı nedeniyle esastan reddine karar verilmesini, zaman aşımı def-inin reddine karar verilmesi halinde davanın esastan reddine karar verilmesini, davacının kötü niyetli olarak icra takibi başlatmış olması nedeniyle davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Antalya Genel İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafça …tarihinde toplam alacak olan … TL için borçluya ödeme emri ile takibe geçildiği, davalı borçlu …’nin …tarihinde tebliğ aldığı ve …tarihinde borca itirazı üzerine İcra müdürlüğünce takibin durdurulduğu ve eldeki davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava, araçtaki ayıpların tespiti kapsamında ekspertiz hizmeti verilmesinden kaynaklanan zararın tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Görev itirazı yapılmış ise veya yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip, karara bağlamalıdır.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Satıcı; Kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi kapsar. Tüketici ise ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Aynı Kanunun 3. maddesinde de “Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Aynı kanunun 73/1 maddesine göre “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.”
Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
Somut olayda; davacı tarafından satın alınacak araçtaki ayıpların tespiti için davalı şirketten expertiz raporu oluşturulması istendiği, davalı tarafından hazırlanan expertiz raporuna göre davacının aracı satın aldığı, davacının aracı kendisi için aldığı, tacir olmadığı, hukuki ilişkinin ticari işletmeyle ilgisinin olmadığı, davacının tüketici konumunda olduğu ve taraflar arasındaki işlemin tüketici işlemi olduğu, 6502 sayılı kanunun 73/1 maddesine göre tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğan uyuşmazlıklarda tüketici mahkemesi görevli olduğu ve bu itibarla somut uyuşmazlığa bakma görevinin Tüketici Mahkemelerinin görev alanına girdiği anlaşılmakla, HMK 114/1-c ve 115/2. maddeleri ile 6502 sayılı yasanın 73. madde uyarınca davanın görev yönünden usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Dava dilekçesinin görev yönünden reddi ile mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE
2-)Görevli mahkemenin ANTALYA TÜKETİCİ MAHKEMESİ OLDUĞUNA,
3-)HMK.nun 20.maddesi uyarınca, bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içinde tarafların mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep edebileceğine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-)HMK.nun 331/2. maddesi uyarınca, süresinde yapılacak başvuru sonucu, davaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde, yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirileceğine, davaya devam edilmemesi halinde, talep üzerine, mahkememizce dosya üzerinden bu durumun tespiti ile davanın açılmamış sayılacağına yargılama giderlerinin davacıya yükleneceğine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin mazereti kabul edilerek HMK’nun 345 maddesi uyarınca bu gerekçeli kararın kendilerine tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde kararın Antalya Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili hukuk dairesince incelenmesi için istinaf kanun yoluna başvurma haklarının bulunduğuna dair, verilen karar, açıkça okunup, anlatıldı.28/11/2022

Katip…
E-imza

Hakim…
E-imza