Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/574 E. 2023/506 K. 13.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/574
KARAR NO : 2023/506
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 18/10/2021
KARAR TARİHİ : 13/07/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili sigorta şirketine trafik sigortası ile sigortalı … idaresindeki … plakalı araç ile davalıya ait … plakalı araçlar arasında … tarihinde trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrası sürücülerle düzenlenen trafik kaza tutanağı esas alınarak Tramer tarafından sigortalısı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu, davalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu tespit edildiğinden şirketçe hasar gören davalı şirkete … tarihinde …-TL, … tarihinde …-TL, … tarihinde …-TL ve … tarihinde …-TL olmak üzere toplam …-TL hasar tazminatı ödendiğini, ancak daha sonraki incelemelerde kazada kusurlu olanın sigortalısı sürücü değil davalıya ait aracın sürücüsünün kusurlu olduğunun belirlendiğini, dolayısıyla trafik kaza tutanağının ve Tramer kusur oranlarının da hatalı olduğunun anlaşıldığını, bu nedenle, sigortalının kusurlu olduğu inancıyla davalıya ait … plakalı karşı araçta meydana gelen …TL hasar bedeli, haklı bir sebep olmaksızın davalıya ödendiğinden sebepsiz zenginleşme kuralları gereğince ödenen bu tutarın davalıdan geri alınması için bu davayı açtıklarını, … TL hasar bedeli haklı bir sebep olmaksızın davalıya ödendiğinden davalının Antalya … İcra Dairesi … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, vekalet ücreti ve masrafın davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı müvekkiline herhangi bir ihtirazi kayıt konulmadan hasar ödemesi yapıldığını, davacı sigorta şirketinin dava dilekçeleri de bahsi geçen ödemeden sonraki hangi inceleme neticesinde bu kanıya varılarak huzurdaki davayı açtığının anlaşılmadığını, kaza yerinde yapılacak keşif neticesinde trafik mevzuatına uygun olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, davacının hukuki mesnetten yoksun davası ile icra inkar tazminatının reddine, davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Antalya … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine … TL asıl alacak … TL avans faiz olmak üzere … TL toplam alacak üzerinden ilamsız icra takibine başlandığı, davalının süresinde itirazı üzerine takibin durduğu, eldeki davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, hasar dosyası, icra dosyası, keşif tutanağı, bilirkişi raporu mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Mahkememizce … tarihinde keşif yapılmış, keşif sonrası Trafik bilirkişisi … tarafından sunulan … tarihli raporunda ; ” D.1-… (A aracı) Plaka sayılı araç sürücüsü …; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu Madde 47/1-c “Trafik işaret levhaları, cihazları ve yer işaretlemeleri ile belirtilen veya gösterilen hususlara uymamak.” şeklinde kural ihlali olduğu ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu Madde 57/1l-a “Kavşağa yaklaşan sürücüler kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamak, dikkatli olmak, geçiş hakkı olan araçların önce geçmesine imkan vermek zorundadırlar.” şeklinde kural ihlali olduğu, … (B aracı) Plaka sayılı araç sürücüsü …; , 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Yönetmeliği kapsamında herhangi bir kural ihlalinin olmadığı bildirilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu aracı hasarlanan davalıya ödenen hasar tazminatının sebepsiz zenginleşme nedeniyle iadesi için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesinde, “İşletenlerin, bu Kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”, 85/son maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre, ZMSS’nin amacı, trafik kazaları sonucu 3.kişilere verilecek zararların güvence altına alınmasıdır. ZMSS Genel Şartlarının “Teminat Dışında Kalan Haller” başlıklı A.3-b maddesinde de, işleten tarafından ileri sürülecek tazminat taleplerinin sigorta teminatı dışında olduğu açık olarak düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı tarafından, sigorta şirketine trafik sigortası ile sigortalı … idaresindeki … plakalı araç ile davalıya ait … plakalı araçlar arasında … tarihinde trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrası sürücülerle düzenlenen trafik kaza tutanağı esas alınarak Tramer tarafından sigortalısı araç sürücüsünün tam kusurlu, davalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu tespit edildiğinden bu kayıtlara göre şirketçe hasar gören karşı araç maliki davalı şirkete toplam … TL hasar tazminatı ödendiğini, ancak daha sonraki incelemelerde kazada kusurlu olanın sigortalısı sürücü değil davalıya ait aracın sürücüsünün kusurlu olduğunun belirlendiğini, hatalı kayıtlara göre ve haklı bir sebep olmaksızın davalıya yapılan ödemenin sebepsiz zenginleşme kuralları gereğince davalıdan sebepsiz zenginleşme gerekçesiyle geri istediği anlaşılmıştır.
Davacı sigorta şirketi ancak sigorta poliçesi çerçevesinde ödeme yapmakla yükümlü olup, kaza sonrası kendisine yapılan müracaat neticesinde kendisi tarafından düzenlemiş olan poliçeye dayalı olarak 3. kişilere ödeme yaparken basiretli bir tacir gibi davranarak kusura yönelik gerekli araştırmayı yapması gerekirken basiretli bir tacir gibi davranmayarak 3.kişilere ödemeyi iradi olarak gerçekleştirdiği anlaşılmıştır.Her ne kadar TBK’nın 78/1. maddesi “Borçlanmadığı edimi kendi isteğiyle yerine getiren kimse, bunu ancak, kendisini borçlu sanarak yerine getirdiğini ispat ederse geri isteyebilir.” hükmünü havi ise de, davacı sigorta şirketinin, kendi düzenlemiş olduğu poliçeye dayalı olarak yaptığı ödemeyi “kendisini borçlu sanarak” yapmış olduğunu ileri sürmesi mümkün değildir. Bu durumda, davacının yaptığı ödeme hukukumuzda lütuf (hatır) ödemesi yani exgratia ödemesi niteliğinde olduğu, bu ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine yada başkaca bir yasal hüküm nedeniyle geri alınmasının mümkün bulunmadığı, davacının borçlu olmadığı bir edimi borçlu sanarak ifasından da bahsedilemeyeceği ve bu ödemenin davacıya sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak talep hakkı vermeyeceği anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş ve davacı tarafın takipte kötüniyetli olduğuna dair herhangi bir delil bulunmadığından davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-Davalının kötü niyet tazminatının şartlar oluşmadığından REDDİNE,
3-Alınması gerekli … TL harçtan peşin alınan … TL harcın mahsubu ile bakiye … TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına, arta kalanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
5-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen … TL yargılama giderinin 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/a-13 maddesi gereğince davacıdan alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan … TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı. 13/07/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır