Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/559 E. 2023/155 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/559 Esas
KARAR NO : 2023/155
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/10/2021
KARAR TARİHİ : 14/03/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı borçlunun 2.000,00 Kalori/Saat katı yakıtlı kalorifer kazanı üretimi ve kurulumu konusunda anlaştıklarını, müvekkilinin borca konu katı yakıtlı kalorifer kazanını üreterek borçlunun istediği adrese teslim ettiğini, kullanımı hakkında gerekli eğitimleri verdiğini ve bu hususta davalı firmanın temsilcisi …’i bilgilendirdiğini, müvekkilinin yapılan satış ve teslime ilişkin olarak fatura düzenlediğini ve davalı borçluya tebliğ ettiğini, davalı borçlu tarafından davaya konu faturalara süresinde itiraz edilmediğini ve davalı borçlu tarafından da kendi ticari defterine işlendiğini, davalı borçlunun borca konu faturaların bir kısmını nakit olarak ödediğini, bakiye kalan borç için … keşide tarihli, keşide yeri İzmir olan, ….-TL bedelli çeki ciro yolu ile müvekkiline teslim ettiğini, ancak çek bedelinin davacı müvekkile yasal süresi içerisinde ödenmediğini, davalı borçlu tarafından ödenmeyen bakiye … TL’nin tahsili için Antalya Genel İcra Dairesi’nin … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ilgili takibe davalı borçlu tarafından haksız, usul ve yasaya aykırı şekilde itiraz edildiğini, arabuluculuk görüşmelerinin anlaşamama ile sonuçlandığını belirterek borçlu tarafından Antalya Genel İcra Dairesi Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasına yapılan haksız, usul ve yasaya aykırı kötü niyetli itirazların iptaline ve takibin devamına, alacağın likit olması, itirazların kötü niyetli olması nedeniyle davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı vekili ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin Antalya ilinde sera inşaat ve proje malzemeleri ticareti yaptığını, davacı şirket ile aralarında süregelen bir cari hesap ilişkisi bulunduğunu, cari hesap ilişkisinin sürdüğü dönem boyunca taraflar arasında mal alışverişinin ve birtakım ödemelerin gerçekleştiğini, müvekkilinin davacıdan aldığı her bir mal ya da hizmet için zamanında, eksiksiz bir biçimde ve öncelikle ödeme yaptığını, müvekkilinin işbu davaya konu borcu ödemesine rağmen davacı tarafından kötüniyetli ve haksız bir şekilde müvekkili aleyhine takip başlatılmasına anlam veremediklerini, müvekkili şirketin … tarihinde yıl sonu cari hesap kontrolü yaptığında davacı şirket ile olan ticari ilişkide ….-USD borçlu olduğunun görüldüğünü, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından davacı şirkete Cari Hesap Mutabakat Mektubunun gönderildiğini, mutabakat mektubunun taraflar arasındaki cari hesap bakiyesi ile ilgili kesin ve nihai bir hesap mutabakatı niteliği olduğunu, müvekkili tarafından davacıya gönderilen mutabakat mektubunun davacı şirket yetkilisi tarafından da ayrıca onaylanıp imzalandığını, ….-USD tutarındaki bakiye borcun … tarihinde … Bankası aracılığıyla davacı hesabına yatırıldığını, belirterek haksız davanın reddine, davacının davada talep edilen miktarın %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Davacı vekili tarafından çek sureti, davalı vekili tarafından mutabakat mektubu ve dekont sureti delil olarak sunulmuş, mahkememizce icra dosyası celp edilmiş, çekin ibraz edilip edilmediğiyle ilgili bankadan yazı cevabı alınmış, bilirkişi incelemesi yaptırılarak tüm deliller toplanmıştır.
Dava, mal ve hizmet satışından kaynaklı fatura alacağının tahsili için başlatılan ilamsız takipte vaki itirazın iptaline ilişkindir.
Antalya Genel İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine ….-TL asıl alacak üzerinden örnek no:7 olan ödeme emri ile takibe girişildiği, davalının süresinde itirazda bulunmuş olduğu, takibin durduğu, eldeki davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Takip ….-TL değerinde olmasına rağmen davanın ….-TL değer üzerinden açıldığı görülmekle, aradaki farkın neye ilişkin olduğu davacı vekiline sorulmuş, davacı vekili sunduğu … tarihli beyan dilekçesinde dava değerinin sehven fazla gösterildiğini, ….-TL üzerinden dava açtıklarını açıklamıştır.
Davalının defterleri yerel bilirkişiye incelettirilmiş olup, alınan … tarihli bilirkişi raporunda davalının defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, takip konusu 2 adet faturanın davalı defterlerinde yer aldığı, ödeme ile birlikte takip tarihi itibariyle davalının davacıya borcunun kalmadığının kayıtlı olduğu, davacının belirttiği … tarihli ….-TL bedelli çekin davacı adına giriş çıkış kaydının yapıldığı, bu çekin davalı tarafından ciro ile davacıya teslim edilmiş bir çek olduğu, bu çekin fatura bedelleri karşılığı verildiği, dosya içerisinde mevcut BA formlarına göre davalı tarafından takip konusu faturaların davacıdan mal alımı şeklinde beyan edildiği, takip konusu fatura bedelleri karşılığında … tarihli hesap mutabakatı açıklaması ile davacı adına ….-TL tutarında borç kaydı yapılarak bakiye borcun kapatıldığı, bu kayıtla ilgili dosyada tevsik edici bir belgenin bulunmadığı, yine çekin ödendiği ile ilgili bir belgenin bulunmadığı, mutabakat mektubunda yazılı borcun davacı tarafından onaylandığı, davalı şirketin dekonta göre bu borcu ödediği, davalının davacı adına ….-TL tutarındaki ödeme kaydının davalı tarafça ispat edilememesi halinde bu tutarda davacıya borcunun olduğunun kabul edileceğinin belirtildiği görülmüştür.
Davacının defterleri talimat yoluyla incelenmiş, alınan … tarihli bilirkişi raporunda özetle; defterlerin usulüne uygun tutuldukları, … tarihi itibariyle davalının ….-TL tutarında borçlu olduğu konusunda 2021 yılına devir yapıldığı, … tarihli, ….-TL bedelli çekin davalı şirket adına giriş çıkış kaydının yapıldığı, bu çekin davalı şirkete kesilen fatura bedelleri karşılığında davalı tarafından verilen bir çek olduğu, çekle ilgili tahsilat bilgisine ulaşılamadığı, mutabakat mektubunda davacının davalıya … tarihi itibariyle ….-USD borçlu olduğu yönünde onaya sunduğu, davalı tarafça tutarın kabul edildiği, bu tarih itibariyle …TL kur farkının yansıtma yapıldığı, ancak bu farklarla ilgili fatura düzenlenmediğinin görüldüğü, bu kur farkının belgeye dayanmadığından Vergi Kanunu uyarınca kabul edilemeyeceği, davacının defterlerine göre davalının 2020 yılı sonu itibariyle borcunun olmamasına rağmen … tarihi itibariyle 1.679,29.-TL borçlu olduğunun belirtildiği görülmüştür.
Her iki deftere ait raporlar geldikten sonra çakıştırma yapmak ve davalının rapora itirazlarını değerlendirme amacıyla dosya davalının defterlerini inceleyen yerel bilirkişi mali müşavir …’e yeniden tevdi edilmiş, bu hususta ek rapor alınmıştır. Sunulan … tarihli bilirkişi ek raporunda; takip konusu 2 adet faturanın taraf defterlerinde kayıtlı olduğu ve bu fatura bedellerinin davalı defterlerine göre tamamen ödendiği, takip tarihi itibariyle davalının borcunun kalmadığı, aksine davacıya fazla ödemesinin bulunduğu, kök raporda belirtilen davalı defterlerinde kayıtlı hesap mutabakatı açıklamalı ….-TL tutarındaki borç kaydının davacı adına … ve … nolu hesaplar ile başka kayıtlar olması sebebiyle bu borç tutarının ….-TL’lik kısmının davacı adına olan …’li hesaba virman yapıldığı, kalan 21.190,78.-TL’lik kısmının da davacı adına olan başka bir …’li hesaba virman yapılarak mahsup edildiğinin tespit edildiği, davalı defterlerinde kayıtlı fazla ödemenin davacı defterlerinde kur farkı açıklaması ile davalı adına borç olarak kaydedilmiş olduğu, kur farkı kaydının davalının defterlerinde kayıtlı olmadığı, davacının bununla ilgili tevsik edici bir belge sunmadığı, mutabakat mektubunda yazılı … tarihi itibariyle var olan borç tutarında tarafların mutabık kaldıkları, davalının bu borcu banka yoluyla ödediği ve ticari defterlerinde de 19.667,74.-TL olarak ödeme kaydıyla kayıtlı olduğu, takip konusu fatura tarihlerinden sonra taraflarca düzenlenmiş ve onaylanmış mutabakat mektubunda kabul edilen borç tutarının davalı tarafça ödenmiş olması sebebiyle takip konusu faturalardan kaynaklı davalının borcunun olmadığı davacının belirttiği çekin davacıya davalı şirket tarafından verilen ve daha sonra geri iade kaydı yapılan bir çek olduğu, karşılıksız kaldığı, davalının davacıya bundan dolayı borcunun bulunmadığı hususları belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamının incelenmesi neticesinde;
Davacı taraf dava dilekçesinde davalının ödeme için verdiği ….-TL’lik çekin tahsil edilmemesi sebebiyle faturanın bu tutar kadar ödenmediğini belirterek takipte bu tutarı istediklerini açıklamıştır.
Yapılan incelemede çekin … tarihli, ….-TL bedelli olup, lehtar ve keşidecinin dava dışı kişiler oldukları, tarafların çekte ciranta oldukları görülmüş, bankadan alınan yazı cevabına göre çekin ibraz edilmediği anlaşılmıştır.
Davalı taraf takip konusu borcu ödediğini savunmakla ispat yükünü üzerine almış, delil olarak mutabakat mektubu ve dekont suretini sunmuştur. Yapılan incelemede takip konusu faturaların … tarihli ….-TL bedelli ve … tarihli ….-TL bedelli oldukları, mutabakat mektubunun … tarihli olup, tarafların … tarihi itibariyle davacının davalıdan ….-USD alacağının olduğu konusunda mutabık kaldıkları, banka ödeme dekontuna göre … tarihinde davalının bu tutarı davacıya ödediği görülmektedir. Davalı taraf mutabakatta yazılı borç tutarının takip konusu faturadan sonraya ilişkin olduğundan bu fatura borcunun da mutabakatta yazılı tutara dahil olduğunu, mutabakattan sonra yazılı borcu tamamen ödemekle, takip konusu fatura borcunu da ödediklerini belirtmektedir. Yukarıda incelenen çekin tarihi de mutabakattan önceye ilişkindir. Mahkememizce alınan ve her iki taraf defterini çakıştırmak suretiyle ibraz edilen bilirkişi ek raporunda da takip konusu faturalardan sonra düzenlenen mutabakat mektubunda yazılı borcun davalı tarafça ödenmek suretiyle takip konusu fatura borçlarının ödenmiş olduğu, davalının takip tarihi itibariyle borcunun bulunmadığı, davacı tarafça belirtilen ….-TL’lik çekin geri iade kaydı yapılan bir çek olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce mutabakata ilişkin diyecekleri konusunda davacı vekiline süre verilmiş, davacı vekili … havale tarihli beyan dilekçesinde mutabakattaki imzaya itiraz etmemekle birlikte bu mutabakatın müvekkili şirketin muhasebecisiyle birlikte teyit altına alınmadığını ve dolayısıyla mutabakatı kabul etmediklerini belirtmiştir. Mutabakat mektubunun davacının muhasebecisiyle teyit edilmeyen bir mutabakat olması davalıyı ilgilendiren bir husus değildir. Davacı taraf mutabakattaki imzaya itiraz etmediğinden mahkememizce mutabakat mektubu dikkate alınmış, takip konusu fatura tarihlerinden sonraya ilişkin olması sebebiyle bu fatura borçlarını da içerir şekilde hazırlandığı kabul edilen mutabakat mektubunda yazılı borcun davalının sunduğu ödeme dekontuna göre tamamen ödendiği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş, ödemeye rağmen takip başlatan davacı taraf kötü niyetli kabul edilerek davalının talebine göre kötü niyet tazminatına mahkum edilmiştir.
HÜKÜM: Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın reddine,
2-Borcun ödenmesine rağmen takip başlatan davacının bu nedenle kötü niyetli olduğu kabul edilerek davalının talebi de dikkate alınıp takip konusu ….-TL’nin takdiren %20’si oranında belirlenecek olan kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 179,90.-TL harcın peşin alınan 816,18.-TL harçtan mahsubu ile bakiye 636,28.-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına, arta kalanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
5-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen …-TL yargılama giderinin 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/a-13 maddesi gereğince davacıdan alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00.-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi’nde ilgili Hukuk Dairesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 14/03/2023

Katip …
(E-imzalıdır)

Hakim …
(E-imzalıdır)