Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/535 E. 2021/611 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/535
KARAR NO : 2021/611
DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki))
DAVA TARİHİ : 04/11/2019
KARAR TARİHİ : 07/10/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin dava dışı … Şti’ye ait olan ve tapunun … nolu bağımsız bölümünde ve yine … nolu bağımsız bölümünde kayıtlı bulunan 2 tane taşınmazları, üzerlerindeki davalı lehine olan ipotekli halleri ile satın aldığını, müvekkilinin davalı bankaya ipotek miktarının tamamını ödemiş olmasına rağmen davalı banka tarafından ipoteklerin kaldırılmadığını belirterek; dava konusu taşınmazların üzerindeki davalı banka lehine tesis edilen ipoteklerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle: Dava dışı … Şti ile bankamız arasında genel kredi sözleşmesine istinaden müvekkili davalı lehine, … adına kayıtlı … parsel … ve … nolu dük- kanlar üzerinde ayrı ayrı 1. Dereceden …-TL’şer limitli ve 2. Dereceden …-TL ’şer limitli ipotek tesis edildiğini, ipoteklerin halen devam ettiğini,
Kredi borçlusu şirkete yapılan ihtara rağmen de borcun ödenmediğini, dava dışı kredi borçlusuna ve müşterek ve müteselsil kefillerine Genel Kredi Sözleşmesine istinaden Kemer … Noterliği’nin … tarihli …yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiğini, borcun ödendiğine ilişkin iddialarını kabul etmediklerini, kaldı ki taşınmazlar üzerindeki ipo- teklerin de limit ipoteği olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede: Açılan dava (Ticaret Mahkemesi Sıfa- tıyla) Kemer … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sırasına kaydedilmiş, Kemer … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … gün ve … E. … K. sayılı kararı ile bu davaya Antalya Asliye Ticaret Mahkemelerinin bakması gerektiği gerekçesiyle, dosyanın görevli ve yetkili Antalya Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiş, karar taraflara tebliğ edilmeden ve kesinleştirme şerhi yazılmadan dosya Antalya Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na gönderilmiş ve tevzi sonucu Mahkememizin … sırasına kaydedilmiştir.
İncelenmesinde: İlgili Mahkemenin hüküm fıkrasında ” … Mahkememizin Ticaret Mahkemesi sıfatının kalmaması nedeniyle mahkememizin görevsizliğine” karar verilmiş, ancak verilen bu görevsizlik kararı taraflara tebliğ edilip kesinleştirilmemiştir.
Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Kemer … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … gün ve … E. … K. sayılı ilamında, HSK’nın … gün ve … s. kararı dayanak yapılmıştır.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun … gün ve … s. kararı ile, “Antalya Asliye Ticaret Mahkemelerinin yargı çevresinin … ilinin mülki sınırları (… ve … Ağır Ceza Mahkemeleri yargı çevreleri hariç) olarak belirlenmesine ve iş bu kararın … tarihinden itibaren uygulanmasına” karar verilmiştir.
Yargıtay HGK”’nun 04/04/2019 gün ve 2017/11-10 E. 2019/401 K. sayılı emsal içtihadına göre, “Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 136. ve 142’nci maddelerinde mahke- melerin kuruluşu, görev ve yetkileri, işleyişleri ve yargılama usullerinin kanunla düzenlene- ceği hükme bağlanmıştır. Mahkemelerin görevi kıyas veya yorum ile genişletilemez ya da değiştirilemez. Kanunda açıklık bulunmayan durumlarda görev genel mahkemelere aittir (5.12.1977 tarihli. 19-0 4 EFE, 197744 KR. sayılı İçtihatları Birleştirme Kararı)…
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Kanuni hâkim güvencesi” başlığını taşıyan 37′ nci maddesi; “Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarı- lamaz. ” hükmünü öngörmektedir.
Bilimsel çevrelerde ve uygulamada. kanuni hâkim güvencesi, uyuşmazlığı yargıla- yacak ve çözecek olan mahkemenin o uyuşmazlığın doğmasından önce kanunen belli olması olarak kabul edilmektedir. 1982 tarihli Anayasa’yı kabul eden Danışma Meclisi’nin Anayasa Komisyonu’nun gerekçesinde “…bu suretle davanın olaydan sonra çıkarılacak bir kanunla yaratılan bir mahkeme önüne getirilmesi yasaklanmakta, yani kişiye yahut olaya göre kişiyi yahut olayı göz önünde tutarak mahkeme kurma imkânı ortadan kaldırılmaktadır. Bu ise tarafsız vargı merciinin ilk gereğidir.” denilmektedir. (Özbudun, E.: Türk Anayasa Hukuku. Ankara 2005, 8. Baskı, s:118-119).
Dikkat edilecek olursa Anayasa’daki bu düzenleme hukuk va da ceza davaları yönün- den herhangi bir ayrım gözetmemiş ve uyuşmazlığın doğduğu tarihte bu uyuşmazlığı çözecek olan mahkemenin belli olması durumunda yargılama yapacak veya yargılamaya devam edecek mahkemeyi gösteren yasal bir düzenleme yapılmadığı takdirde davanın, mutlaka bu mahkeme tarafından çözüme kavuşturulması öngörülmüştür.
Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere; uyuşmazlık konusunu teşkil eden her hukuki olay, meydana geldiği tarihteki yasal düzenlemelere tabidir ve olayın mevdana geldiği zamanda mevcut olan mahkemeler tarafından çözümlenmelidir.
O hâlde yeni bir mahkeme kurulurken o mahkemenin kuruluş yasasında zaman bakı- mından faaliyete geçme gününden önceki uyuşmazlıklara bakacak mahkemelerle ilgili özel bir düzenleme bulunmadığı taktirde her uyuşmazlık, meydana geldiği tarihte bu işe bakacak olan mahkemece çözümlenecektir. Başka bir. anlatımla her dava açıldığı koşullara göre görülüp sonuçlandırılacaktır.
Dava konusu edilen hukuki uyuşmazlığın meydana geldiği tarihte yürürlükte olan yasalara göre kurulmuş bulunan mahkemelerin uyuşmazlığı çözmesi ana kural olmakla bir- likte bazen yasal düzenlemelerle böyle bir uyuşmazlığın çözümü yeni kurulan mahkemelere de verilebilmektedir.
4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş. Görev ve Yargılama Üsüllerine Dair Kanu- nun geçici 1. maddesi: “Aile Mahkemesi kurulan yerlerde bu mahkemeler faaliyete geçtiğin- de, yargı çevresinde ve görev alanına giren sonuçlanmamış dava ve işler, yetkili ve görevli aile mahkemelerine devredilir.” hükmünü içerdiğinden, bu yasal düzenlemeye istinaden diğer mahkemeler, Aile Mahkemelerinin görev alanına giren dava ve işleri bu mahkemelere devret- miştir.
Nitekim aynı hususlar Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.05.2011 tarihli ve 2011711-233 E.. 2011/330 K. sayılı kararında da vurgulanmıştır.
Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) 24.03.2005 tarihli ve 188 sayılı kararında fikri ve sınai haklar hukuk mahkemeleri konusunda İstanbul ve Ankara’da kurulup, faaliyete geçirilen fikri ve sınai haklar hukuk mahkemelerinin, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ile 551 sayılı Patent Haklarının Korunması, 554 sayılı Endüstriyel Tasarım- ların Korunması, 355 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması, 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmündeki Kararnamelerinden kaynaklanan hukuk davaları için ihtisas mahkemeleri olarak belirlenmesine, yargı çevrelerinin ise kuruldukları yerin mülki hudutları olarak tespit edilmesine: fikri ve sınai haklar hukuk mahkemesi kurulmayan yerlerde. Yuka- rıda zikredilen Kanun ve Kanım Hükmünde Kararnamelerden kaynaklanan hukuk davaları için; bir asliye hukuk mahkemesi olan yerlerde bu mahkemenin. ikiden fazla asliye hukuk mahkemesi bulunan yerlerde ise 3 numaralı asliye hukuk mahkemesinin yetkilendirilmesine, ilgili mahkemelerin yargı çevrelerinin ise adli yargı adalet komisyonlarının merkez ve mülha- katları olan ilçeleri kapsayacak şekilde belirlenmesine karar verilmiştir. Halihazırda açılmış davaların yeni kurulan mahkemeye devredileceğine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir.
O hâlde, yeni bir mahkemenin faaliyete geçirildiği tarihten önce derdest bulunan davaların, istek üzerine veya doğrudan doğruya görevsizlik ya da gönderme kararı ile yeni kurulan mahkemeye gönderilmesine olanak bulunmamaktadır.
Açıklanan bu hukuki ve maddi olgular karşısında somut olay irdelendiğinde: vukarıda da ifade edildiği üzere, taraflar arasındaki uyuşmazlığı yargılayacak ve çözecek olan mahke- me, uyuşmazlığın doğmasından önce kanunen belli olan Manisa … Asliye Hukuk Mahkemesi olup, dava tarihinden sonra kurulan ve faaliyete geçirilen Manisa … Asliye Hukuk Mahke- mesince davaya bakılması olanaklı değildir.
Hâl böyle olunca yerel mahkemenin Manisa … Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu yönündeki direnme kararında hukuka aykırılık bulunmamaktadır.”
Yine yargıtay 20. Hd. 2006/11438-14330 E-K sayılı kararında da ” 5216 Sayılı Büyük- şehir Belediye Yasasından Gemlik İlçesinin 23.07.2004 tarihi itibariyle büyükşehir beledi- yesi sınırları içine alındığı anlaşılmaktadır. Yasa gereği hukuk davalarında yetkiye ilişkin ana kural, davanın açıldığı tarihteki davalının ikametgahı mahkemesidir. Somut olayda; da- vanın 5216 Sayılı Yasanın yürürlük tarihinden önce 19/03/2004 tarihinde açıldığı anlaşıl- makla, yetkili mahkeme davanın ilk açıldığı … Asliye Hukuk Mahkemesidir.” denilmek- tedir.
Dava dosyasının mahkememiz tarafından görülebilmesi için bu kararın taraflara tebliğ edilmesi, kesinleştirilmesi ve süresinde talep olması halinde görevli mahkemeye gönderil- mesi gerekmektedir. Her ne kadar Kemer … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas – … Karar sayılı gönderme kararı ile dava dosyası mahkememize gönderilmiş ise de, HMK’nun 20. Maddesinde belirtildiği şekilde verilen görevsizlik kara- rının taraflara tebliğ edilmeyip gerekli usuli işlemler tamamlanmadan sadece usul ekonomisi gereği dosya mahkememize gönderilmiş ise de HMK’nun belirtilen düzenlemesi ihlal edildiği anlaşılmakla, kesinleşmeye ilişkin usuli eksikliklerin tamamlanması ve 20. Hukuk Dairesinin yukarıda Büyükşehir belediye sınırlarının bir kısım ilçeyi de kapsamasıyla ilgili belirtilen kararı da gözetilerek gereğinin yapılması gerektiğinden aşağıdaki şekilde dosyanın mahkeme- sine iadesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Mahkememizin bu davada görevli olup olmadığı şimdilik değerlendirilmeksizin, sadece ilk kararı veren mahkemenin tebligat ve kesinleştirme eksikliklerinin giderilebilmesi amacıyla bu esas sıramızın kapatılarak, dosyanın ilk kararı veren Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Kemer … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
2-Harç alınmasına yer olmadığına,
3-Yargılama giderlerinin yetkili ve görevli mahkemesince takdir edilmesine,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu kesin olarak karar verildi.07/10/2021

Katip …
(E-imzalıdır)

Hakim …
(E-imzalıdır)