Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/479 E. 2022/174 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/479 Esas
KARAR NO : 2022/174
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/09/2021
KARAR TARİHİ: 08/03/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından müvekkil aleyhine Antalya Genel İcra Müdürlüğü … E sayılı dosyasından 10 örnek kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile ilamsız takip başlatıldığını, söz konusu takibin kesinleştiğini, takip dayanağı olarak müvekkilinin keşidecisi, davalının lehtar olduğu 07.09.2020 Keşide tarihli, 07.09.2020 vade tarihli (Keşide ve ödeme tarihi aynı) 110.000,00 TL bedelli bir adet bono gösterildiğini, söz konusu takibe konu senedin vade ve keşide tarihi ile bedel kısmı boş bir şekilde davalının eşi …e verildiğini, …’in müvekkilinin … isimli şirketteki eski ortağı olduğunu, müvekkilinin İran uyruklu olup Antalya ya geldiği ilk dönemde dava dışı …, … ve … tarafından cafe devri ve satışı vaadi ile 4.700.000,00 TL dolandırıldığını, söz konusu bu dava dışı kişilerin işletmeye öğretmen, okul öncesi bir ortak gerekli diyerek müvekkilin ortağı olduğu … isimli şirketin hissesinden …’in reşit olmayan kızına e hisse deviri yapıldığını bu şekilde müvekkil ile …’in cafeyi ortak olarak işletmeye başladıklarını, işletmeden kısa bir süre sonra ise tahliye gerçekleştiğini ve fiili ortaklığın sona erdiğini, söz konusu takibe konu senedin işletmeye yapılan tadilatlar ve 3. şahıs firmalara yapılan ödemeler karşılığında teminat amaçlı … e verildiğini, …’in ise bu senedi eşine vererek üzerini doldurduğunu ve icra takibi başlatıldığını belirterek Antalya Genel İcra Müdürlüğü … E sayılı dosyasından 10 örnek kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile ilamsız takip ve takip dayanağı senet nedeni ile davalıya borçlu olmadığının tespitine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan alınarak tarafımıza verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı vekili ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesinde aleyhine başlatılan icra takibine konu senetin teminat senedi olarak verildiğini beyan etmekle müvekkile borçlu olmadığının tespitini talep ettiğini, davacının işbu talepleri haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olup gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin eşi … ile davalı …Turizm İhracat İthalat Ticaret Limited Şirketi’ni ortak olarak kurduklarını, ancak iş bu ortaklığın davalının tutarsızlıkları ve kötüniyetli davranışları sebebiyle şu an itibariyle devam etmediğini, davalı tarafın ortaklık başlarken parasının olmadığını ve İran’daki malvarlığını sattıktan sonra parasının geleceğini söyleyerek ortaklık ve işyeri kurulurken müvekkilinin eşi …’ten sürekli borç para aldığını, müvekkilinin ve eşinin davalıya borç verebilmek için müvekkil …’in adına kayıtlı olan aracı satıp satış bedelini davalıya borç olarak verdiklerini, bunun karşılığında ise davalının borçlu olduğu, alacaklısının ise müvekkili …’in olduğu 110.000,00 bedelli ve 07.09.2020 vadeli bir senet aldıklarını, davacın aldığı borcu müvekkile ödemediğini belirterek davacının müvekkilinin alacağını sürüncemeden bırakmak amacıyla açmış olduğu haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, davacının haksız ve hukuka aykırı ihtiyati tedbir talebinin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Davacı vekili tarafından bono sureti ve ödeme emri delil olarak sunulmuş, mahkememizce takip dosyası bekletilmiş, tüm deliller toplanmıştır.
Dava, takip konusu bononun teminat amaçlı düzenlendiği, bedelsiz olduğu iddialarına dayalı menfi tespit davasıdır.
Antalya Genel İcra dairesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı tarafça davacı aleyhine bonoya dayalı ferileriyle birlikte toplam 119.308,56 TL alacak üzerinden kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe girişildiği, takip konusu 07/09/2020 keşide tarihli 07/09/2020 vade tarihli 110.000,00 TL bedelli bononun incelenmesinde, davacının keşideci, davalının lehtar olarak yer aldığı bedelin nakden alındığının yazılı olduğu görülmüştür.
Dava, sadece asıl alacak üzerinden harçlandırılmış olup, iddianın ileri sürülüş biçimine göre toplam takip tutarı üzerinden harç yatırılması gerektiğinden eksik harcı yatırması hususunda davacı vekiline meşruhatlı kesin süre verilmiş, davacı vekili eksik harcı yatırmadığı gibi son duruşmaya katılmamış, davalı vekilinin davaya devam etmek istemesi üzerine davaya devam edilerek karar verilmiştir.
Davacı taraf bonodaki imzayı inkar etmemekle birlikte üzeri boş olarak davalının eşine vermiş olduğunu, bononun davalının eşi ile kurdukları ortaklıkta işletmeye yapılan tadilatlar ve 3. şahıs firmalara yapılan ödemeler karşılığında teminat amaçlı düzenlendiğini, bononun üzerinin sonradan doldurulduğunu iddia etmiş, davalı ise iddiaları reddederek davacıya borç para verdiğini bunun karşılığında senedin düzenlendiğini belirterek senedin mücerretliğine dayanmıştır.
Dava konusu bono şekli açıdan unsurları tam olup kambiyo senedi vasfındadır. Kambiyo senetleri temel hukuki ilişkiden bağımsız bir nitelik taşır ve soyut bir borç ikrarı içerir. Somut olayda, davacı borçlu emre yazılı bu senetten kaynaklanan borcu ödediğini savunmamış; aksine senedin teminat amaçlı düzenlendiğini, üzerinin boş olup sonradan doldurulduğunu davalı ile bir ilişkisinin bulunmadığını ileri sürmüştür. Senet sebepten mücerret olmakla; davacı imzayı inkar etmediğinden açığa attığını iddia ettiği imzanın sonuçlarına katlanmalı ve bu nedenle bononun üzerinin sonradan doldurulduğunu ve teminat amaçlı düzenlendiğini yazılı delillerle ispatlamalıdır. Davacı kendisine verilen süre içerisinde yazılı bir delil sunamamış, bedelsiz senedi kullanmak suç olduğundan ve HMK’nın 226/3 maddesi uyarınca konusu suç olan vakıalarla ilgili yemin teklif edilemeyeceğinden davacı vekiline yemin hakkı da hatırlatılmamıştır. Davacı taraf davasını takip etmeyi de bırakmıştır. Açıklanan sebeplerle ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş, dava konusu takiple ilgili verilmiş ve uygulanan tedbir bulunduğundan İİK 72/4 maddesi uyarınca davacı aleyhine tazminata karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın reddine,
2-Tedbir kararı verilmiş ve uygulanmış olduğundan asıl alacağın takdiren %20’si oranında belirlenecek olan kötü niyet tazminatının İİK 72/4 maddesi uyarınca davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 1.873,53TL harcın mahsubu ile bakiye 1.792,83.-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına, arta kalanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 13.500,00.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davacının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi’nde ilgili Hukuk Dairesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 08/03/2022

Katip …
(E-İmzalı)

Hakim …
(E-İmzalı)