Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/471 E. 2022/594 K. 03.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/471 Esas
KARAR NO : 2022/594

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/09/2021
KARAR TARİHİ : 03/10/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalıdan alacağının tahsili için 25/08/2020 tarihinde Antalya Genel İcra Müdürlüğünün …esas numaralı dosya ile takibe başlandığını, ödeme emri davalıya tebliğ edildiğini ve davalı icra takibine borcun tamamına, faiz oranına ve işlemiş faize, ferilerine itiraz ederek takibi durdurduğunu, davacı tarafça …numaralı arabuluculuk dosyası ile arabuluculuğa başvurulduğunu ancak sonuç alınamadığını, davalı şirketin yaptığı itiraz haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacı şirket tarafından, icra dosyasına dayanak faturalarda belirtilen mallar davalı şirkete teslim edildiğini ve fatura tanzim edilerek davalı tarafa teslim edildiğini, ancak davalı tarafın taleplere rağmen malların bedellerini ödemediğini, kesin vade niteliğinde olan ve davalı tarafından kabul edilen fatura uyarınca davalının haksız itirazı iyi niyet çerçevesinde değerlendirilmesinin mümkün olmadığını belirterek, haksız ve kötü niyetli itirazın kaldırılarak takibin devamına, %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı ile davacı arasında akit mevcut olmadığını, davacının taraflar arasındaki sözleşmeyi ispat etmesi gerektiğini, davalı taraf ile davacı arasında hiçbir kayıt anlamında sözleşmesel ilişkinin bulunmadığını, davacı faturaya dayalı olarak icra takibi başlatmış ise de, fatura veya anılan faturaya süresi içerisinde itiraz etmemiş olmanın, taraflar arasındaki sözleşme veya temel ilişkiyi ispatlayan bir hadisenin olmadığını, icra takibine konu edilen e-fatura içeriğindeki mal ve malzemelerin davalıya teslim edilmediğini, davacının fatura içeriğindeki malları davalıya teslim etmiş olduğunu yasal ve yazılı delillerle ispatlaması gerektiğini belirterek, haksız davanın reddi ile kötü niyetli davacının % 20’den aşağı olmamak üzere tazminat mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememiz tarafından dosyanın mali müşavir bilirkişisine tevdii edilerek; İbraz edilen defter ve belgeler incelenip HMK 222 ve devam maddeleri gereği açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılıp yapılmadığının tespiti, tarafların iddia ve savunmaları da irdelenmek suretiyle dayanak belgeler ile ticari defter ve belgelere göre davacının davalıdan talep edebileceği alacak miktarının ne olduğu yönünden rapor düzenlenmesi istenmiş olup, bilirkişi raporunda; davacı ve davalı şirketin ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davacı şirketin ticari defterlerine göre, dava konusu alacağın dayanağı olan faturaya istinaden takip tarihi itibariyle davacı şirketin bakiye 30.207,72 TL tutarında davalı şirketten alacağının olduğu, davalı şirketin ticari defterlerine göre, dava konusu alacağın dayanağı olan faturaya istinaden takip tarihi itibariyle davacı şirketin bakiye 30.207,72 TL tutarında davalı şirketten alacağının olduğu, dava konusu olaylarla ilgili olarak taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmaması ve dava konusu alacağın dayanağı olan …tarihli …sıra nolu 34.704,98 TL bedelli fatura muhteviyatında belirtilen malların davalı şirkete teslim edildiği ile ilgili olarak dava dosyasına tevsik edici bir belge ve bilginin ibraz edilmemesi karşısında, davalı şirkete teslim edilen ve davalının ticari defterlerinde davacı şirket adına alacak kaydedilen ve karşılığında davalı şirket tarafından davacı şirket adına 2 ayrı fatura düzenlenen dava konusu alacağın dayanağı olan fatura muhteviyatındaki malların davalı şirkete teslim edilip edilmediğinin takdiri sayın mahkemeye ait olduğu bildirilmiştir.
Antalya genel icra dairesinin …esas sayılı dosyası incelemesinde, alacaklısının …Ltd. Şti., borçlusunun …nin olduğu, toplam alacağın 30.328,07 TL olduğunu, borcun sebebinin … düzenleme tarihli 25/08/2020 faiz başlangıç tarihli 34.704,95 TL tutarındaki …nolu belge olduğunu, 03/09/2020 tarihinde borçlunun ödeme emrine itiraz ettiği, 04/09/2020 tarihinde Antalya Genel İcra Müdürlüğünün takibi durdurduğu anlaşıldı.
Davacı şirket temsilcisine mahkememize tarafından yemin davetiyesinin çıkarıldığı, 23/05/2022 tarihinde tebliğ olduğu, mahkememiz 03/10/2022 tarihli celseye temsilci …’ın katıldığı anlaşılmakla, davacı şirket temsilcisine yeminin konusu anlatılarak temsilci …03/10/2022 tarihli celsede alınan beyanında; ” dava konusu fatura muhtevatındaki mallar davalı tarafa teslim edilmiştir dedi. Beyanı okundu. Yemininde sebat edip etmediği soruldu. Yeminimde ısrarlıyım, sebat ediyorum, doğruyu söylüyorum, dedi. Beyanı okundu, imzası alındı. “şeklinde beyanda bulunulduğu anlaşılmıştır.
Dava, mal alım satımından kaynaklı fatura alacağının ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (HMK 222/1) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 22/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davalıdan alacağının tahsili için 25/08/2020 tarihinde Antalya Genel İcra Müdürlüğünün …esas numaralı dosya ile icra takibi yaptığı, davacı şirket tarafından, icra dosyasına dayanak faturalarda belirtilen mallar davalı şirkete teslim edildiği ve fatura tanzim edilerek davalı tarafa teslim edildiği, ancak davalı tarafın malların bedellerini ödemediği bu nedenle icra takibine yapılan itirazın iptalini talep ettiği, davalı ise, akdi ilişkiyi inkar etmiş ve fatura düzenlenmesi ve faturanın tebliğinden sonra itiraz edilmemesinin tek başına alacağın varlığını göstermediğini ileri sürmüş ise de, taraflar tacir olup, ticari defterlere delil olarak dayanıldığından her iki tarafın ticari defterlerinin incelenmesi ile delillerin değerlendirilmesi gerektiğinden, mahkemece davacı ve davalı şirketin şirketin ticari defterlerinin incelenmesine karar verilmiş, mali müşavir bilirkişinin raporu 02/02/2022 tarihli raporunda, her iki tarafın ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda dava konusu alacağın dayanağı olan faturaya istinaden takip tarihi itibariyle davacı şirketin bakiye 30.207,72 TL tutarında davalı şirketten alacağının olduğunun bildirildiği, her iki tarafın ticari defterlere delil olarak dayandığı, her ne kadar tek başına faturaya TTK’nun 21.maddesinde düzenlendiği üzere sekiz günlük süre içerisinde itiraz edilmemesi, akdi ilişkinin ve alacağın varlığını tek başına ispata yeterli değil ise de, HMK’nun 222.maddesi uyarınca tarafların ticari defterlerinin birbirini doğrulayan hususlarda kesin delil oluşturduğu, takip ve dava konusu faturanın davacı ve davalı defterlerinde kayıtlı olup, akdi ilişkinin ve fatura içeriğinin davalı tarafça kabul edilmiş sayılması nedeniyle, hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davalının takipte belirtilen asıl alacak miktarı kadar davacıya faturadan kaynaklı olarak borçlu olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne ve reddedilen kısım yönünden davacı kötü niyetli sayılamayacağından davalının tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere,
1-Davanın kısmen kabulü ile, Antalya Genel İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının kısmen iptaline, takibin 30.207,72-TL asıl alacak üzerinden ve asıl alacağın takip tarihinden itibaren avans faiz uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Asıl alacağın takdiren %20’si oranında belirlenecek olan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 2.063,48 TL harçtan peşin alınan 366,29 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 1.697,19 TL harcın davalıdan tahsiline,
4-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL ilk dava gideri, 485,00 TL bilirkişi ücreti ve 126,00 TL tebligat gideri, olmak üzere toplam 670,30 TL yargılama giderinin davada kabul ve red oranı üzerinden hesaplanan 667,60 TL’si ile peşin alınan 366,29 TL toplamı 1.033,89 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlasının davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL yargılama giderinin 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/a-13 maddesi gereğince davada kabul ve red oranı üzerinden hesaplanan 1.314,80 TL’sinin davalıdan, 5,20 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 120,35 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ve şirket temsilcisinin ile davalı vekilinin yüzüne karşı, diğer davalı sigorta şirketinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi’nde ilgili Hukuk Dairesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.03/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır