Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/421 E. 2022/513 K. 28.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/421 Esas
KARAR NO : 2022/513
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/07/2021
KARAR TARİHİ : 28/06/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Antalya … Noterliğinin 03.10.2016 tarih ve … yevmiye sayılı kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca tapunun … parselde kayıtlı taşınmaz üzerine inşaat yapımını yüklendiğini, davalı şirket ile yapılan 16.11.2018 tarihli sözleşme uyarınca davalı taşeronun müvekkili müteahhidin yapımını yüklendiği inşaatın pencere ve kaplarının PVC doğramalarının, alüminyum korkuluk işlerinin ve çelik kapılarının yapımını yüklendiğini, yapılacak iş bedeli karşılığında, kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca müvekkiline devri kararlaştırılan…parselde kayıtlı A blok 10 nolu bağımsız bölüm taşınmazın tapusunun 330.000,00.-TL bedel karşılığında davalıya ya da göstereceği kişiye devredileceğinin kararlaştırıldığını, davalı şirketin taşeronluk sözleşmesi uyarınca işlerin yapımına başladığını, bir kısım işleri yaptığını, ancak sözleşmeye uygun işleri tamamlayarak teslim etmediğini, bu sırada davalı taşeronun talebi ile iş bedeli karşılığında devri kararlaştırılan A blok 10 nolu bağımsız bölüm taşınmazın davalı taşeronun talebi ile dava dışı üçüncü kişi … …’ya devredildiğini, davalı taşeron tarafından sözleşmeyle yüklenilen işlerin tamamlanmaması üzerine bu kez 19.12.2018 tarihli ikinci bir sözleşme daha tanzim edildiğini, bu sözleşme târihi itibariyle yapılan işin bedelinin 113.000,00 TL olduğunun belirlendiğini, kalan işlerin tamamlanıp teslimi için 30 gün ek süre verilmesinin kararlaştırıldığını, ancak davalı taşeronun verilen ek sürede de işlerin yapımına başlayamadığını ve tamamlayamadığını, her ne kadar davalı taşeronun gösterdiği kişi adına, iş bedeli karşılığında, 330.000,00.-TL değerinde taşınmaz tapusu devredilmişse de, 19.12.2018 tarihli ikinci sözleşmede, yapılan işin bedelinin 113.000,00.-TL olduğu belirlendiğinden müvekkili davacının imalat bedelinden çok daha fazla ödeme yaptığını, bu nedenle davalı taşeron adına üçüncü kişiye devredilen taşınmazın değeri olan 330.000,00 TL’den, davalının yaptığı imalat toplam bedeli olan 113.000,00 TL’nin mahsubu neticesinde kalan 217.000,00 TL alacağın tahsili amacıyla Antalya Genel İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından takibe ve borca itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, arabuluculuk görüşmelerinin anlaşamama ile sonuçlandığını, bu sırada davalı şirket ile alacağın tahsili için yeniden ve haricen bir görüşme daha yapıldığını, varılan mutabakat uyarınca taraflar arasında 14.12.2020 tarihli sözleşmenin imzalandığını, sözleşmeye göre sözleşmede belirlenen ödeme tutarına, ödeme şekline ve vadesine uyulması koşuluyla Antalya Genel İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasındaki borcun tahsil harcı hariç ….-TL olarak ödenmesinin kararlaştırıldığını, davalı tarafın söz konusu taşınmaz üzerine yapılan inşaatın eksik kalan yaklaşık 130.000,00.-TL tutarındaki PVC doğrama işlerini tamamlayacağını, bu imalatın eksiksiz tamamlanıp teslim edilmesi koşuluyla 80.000,00.-TL icra dosyası borcundan mahsup edileceğini, kalan imalat bedeli tutarı karşılığında ise davacı şirket tarafından 50.000,00.-TL ödeneceğini, davalının bu taahhüdüne karşılık kısmi bir imalat yapıldığını, ancak sözleşme tarihinden itibaren 1 ay süre içinde tamamlayıp teslim edeceği taahhüdünü yerine getirmediğini ve işi eksik bıraktığını, müvekkili davacının ödeme yükümlülüğü başlamadığı halde davalının talebi ile 50.000,00.-TL ödeme taahhüdüne mahsuben davalıya 15.000,00.-TL ödeme yaptığını, sözleşmeye göre davalının edimini yerine getirmesi taahhüdü yanında kalan 80.000,00.-TL borcuna karşılık sözleşmenin tanziminden itibaren en geç 7 ay içinde inşaatın Alüminyum doğrama işlerini yapması ya da nakit olarak ödemede bulunması gerektiğini, davalının bu edimini de hiçbir şekilde yerine getirmediğini, sözleşmenin 6. maddesinde bu ödeme şartlarına ve vadelerine uyulmaması halinde icra dosyası borcunun kaldığı yerden ve tamamı üzerinden tahsil olunacağının kararlaştırıldığını belirterek davalının Antalya Genel İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra takibine haksız itirazının iptaline, takibin devamına, kötüniyetli davalı hakkında alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile Avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı vekili ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; itirazın iptali davasının itiraz tarihinden itibaren bir yıllık sürede açılması gerektiğini, müvekkili şirketin icra takibine itirazından itibaren bir yıldan fazla süre geçtikten sonra eldeki davanın açıldığını, davacı şirket ile müvekkili şirket arasında davacı tarafın dava dilekçesinde bahsettiği sözleşmelerin yapıldığını kabul ettiklerini, bu sözleşmelerden 14.12.2020 tarihli sözleşme ile tarafların tekrar bir araya gelerek aralarındaki bu ihtilafı gidermek için ayrıntılı olarak sözleşme yaptıklarını, bu sözleşmede kararlaştırılan şartlara göre davacının eldeki bu davayı açması için şartların oluşmadığını, ilk olarak sözleşmenin ikinci maddesinde tarafların eksik işlerin nelerden ibaret olduğunu belirleyip tutanak altına almalarının kararlaştırıldığını, ancak böyle bir belirleme yapılmadığını ve herhangi bir tutanak düzenlenmediğini, bu maddenin ihtilafın çözümünde son derece önemli bir madde olduğunu, eksik işlerin nelerden ibaret olduğu belirlenmeden bu eksik işlerin giderilmesinin beklenemeyeceğini, müvekkili şirket yetkililerinin bu tespiti yapmak üzere davacı tarafa defalarca teklifte bulunduğunu, ancak davacı tarafın buna yanaşmadığını, kendilerinin de bu hususta müvekkili şirkete yaptığı bir ihtar veya bildirim olmadığını, müvekkili şirketin bu duruma rağmen kendilerinin tespit edebildiği eksik PVC iş ve imalatlarını tamamladığını, şu anda inşaatta PVC doğrama işlerinde eksiklik kalmadığını, 14.12.2020 tarihli sözleşmenin üçüncü maddesine göre icra dosya borcunun 80.000,00.TL’sinin ödendiğini ve davacı şirketin de müvekkili şirkete 50.000,00.TL ödeme yapması gerektiğini, ancak davacı şirketin bu ödemeyi de yapmadığını, müvekkili şirket yetkililerine bu hususta defalarca talepte bulunduklarını, ancak karşılık alamadıklarını, sözleşme yapılırken bu 50.000,00.TL’nin ödenmesinin kararlaştırılmasının sebebinin müvekkili şirketin bu para ile malzeme temin ederek inşaatın alüminyum işlerini yapabilmesini sağlamak olduğunu, davacı tarafın da müvekkilinin bu parayı almadan işe devam edemeyeceğini bildiğini, buna rağmen kendisinin sözleşme ile yükümlendiği edimi yerine getirmediğini, müvekkili şirkete taahhüt ettiği ödemeyi yapmadığını ve işin devam edememesine kendi kusurunun sebep olduğunu, bu durumda davacı şirketin, edimlerini yerine getirmemesinde kötü niyetli olduğunu, sözleşmeye istinaden müvekkili şirkete hem biraz daha iş yaptırmak, hemde sözleşmeyi bozarak icra dosyası üzerinden daha fazla alacak talep etmek amacıyla kötü niyetli olarak hareket edildiğini, davacı tarafın müvekkili şirkete yapmayı taahhüt ettiği 50.000,00.TL ödemeyi yapmaması üzerine baştan tarafların da bildiği ve kabul ettiği gibi müvekkili şirketin alüminyum işleri için malzeme temin edemediğini ve işe devam edemediğini, davacı tarafın haksız ve yersiz davasının reddine, takip konusu asıl alacağın %20 yirmisinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatının davacı taraftan alınarak müvekkili şirkete verilmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Davacı vekili tarafından sözleşmeler delil olarak sunulmuş, mahkememizce icra dosyası getirtilmiş, tüm deliller toplanmıştır.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı asıl yüklenici tarafından alt yükleniciye karşı başlatılan ilamsız takipte vaki itirazın iptaline ilişkindir.
Antalya Genel İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine 217.000,00.-TL asıl alacak, ….-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam ….-TL üzerinden örnek no:7 olan ödeme emri ile takibe girişildiği, davalının süresinde borca ve ferilerine itirazda bulunmuş olduğu, takibin durduğu, icra dosyasından celp edilen 23/03/2022 tarihli yazı cevabına göre itirazın davacı alacaklı şirkete tebliğ edilmediği, dolayısıyla 1 yıllık hak düşürücü sürenin henüz işlemeye başlamadığı, davalının bu yöndeki itirazının haksız olup, eldeki davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında alt yüklenicilik sözleşmesi, ek sözleşme ve takip borcunun tasfiyesine ilişkin 14/12/2020 tarihli sözleşmelerin imzalandığı hususunda ihtilaf bulunmamaktadır.
Taraflar arasında yapılan 16/11/2018 tarihli sözleşme ile davacının inşaat yapımını yüklendiği taşınmazın PVC doğrama pencereler, kapılar ve tüm alimünyum korkuluk işleriyle çelik kapıların takılması işinin davalı alt yüklenici tarafından üstlenildiği, işe karşılık davacıya düşecek olan bir dairenin 330.000,00.-TL bedelle davalıya verileceğinin kararlaştırıldığı, 19/12/2018 tarihli ek sözleşme ile PVC doğrama işlerinin bir kısmının yapıldığının ve kararlaştırılan dairenin dava dışı Şeref Akınca’ya devredildiğinin, taşınmazın devir tarihi itibariyle davalı alt yüklenicinin yaptığı işler bedelinin 113.000,00.-TL olduğunun, işlerin kalan kısmının 30 gün içerisinde teslim edileceğinin kararlaştırıldığı görülmüştür.
Davacı taraf davalının kalan işi yapmaması üzerine eldeki davaya konu takibi başlattığını, sonrasında tarafların bir araya gelerek 14/12/2020 tarihli borcun tasfiyesine ilişkin sözleşmeyi imzaladıklarını, davalının sözleşmeyi yerine getirmemesi üzerine takibe kaldıkları yerden devam ettiklerini belirtmektedir. 14/12/2020 tarihli sözleşmenin incelenmesinde; icra dosya borcunun tahsil harcı hariç ferileriyle birlikte ….-TL olarak kabul edileceği, borcun bir kısmının ya da tamamının PVC ve alimünyum imalatının yapılması şeklinde ödenebileceği, davalının eksik PVC işlerini yapacağı, bu işlerin toplam bedelinin 130.000,00.-TL olduğu, PVC imalatının eksiksiz ve ayıpsız tesliminden sonra bu tutarın 80.000,00.-TL’sinin takip dosya borcundan mahsup edileceği, kalan 50.000,00.-TL’sinin ise davalıya nakit olarak ödeneceği, takip dosya borcu için kararlaştırılan ….-TL’nin kalan 80.000,00.-TL’si yönünden ise bunun 50.000,00.-TL’sinin alimünyum doğrama işlerinin yapımı suretiyle ödeneceği, 30.000,00.-TL’sinin ise nakit olarak davalı tarafından davacıya ödeneceği, alimünyum imalat süresinin 4 ay olduğu, alacaklının kabul etmemesi ve tarafların anlaşamaması halinde alimünyum imalatının piyasa rayiç tutarı belirlendikten sonra kalan borcun veya bu imalat hiç yapılmaz ise 80.000,00.-TL’nin nakit olarak davalı tarafından 7 ay içinde davacıya ödeneceği, tarafların sözleşme şartlarına uymaması halinde icra takibine kaldığı yerden devam edileceği, sözleşme şartlarına uyulması halinde tahsil harcı hariç tarafların birbirlerinden herhangi bir hak ve alacaklarının kalmayacağı konusunda tarafların anlaştıkları görülmüştür.
Taraflar arasında tasfiyeye ilişkin 14/12/2020 tarihli sözleşme uyarınca PVC işine ilişkin bir kısım imalatların davalı tarafından yapıldığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık davalının PVC işini tamamlayıp tamamlamadığı, buna göre davacının 50.000,00.-TL’lik ödeme yükümlülüğünün doğup doğmadığı, son sözleşmenin yerine getirilmemesinde kusurun kime ait olduğu noktalarında toplanmaktadır.
Davalı son sözleşme uyarınca PVC işlerinin bitirildiğini, eksiklik kalmadığını savunmakta, davacı ise davalının son sözleşmeden sonra PVC işinin bir kısmını daha yaptığını, eksik kalan kısmın 3. Kişiye tamamlattırıldığını belirtmektedir. Mahkememizce eksik işlerin kaldığı ve işin 3. Kişiye yaptırılacağı yönünde davalıya çekilmiş herhangi bir ihtarın bulunup bulunmadığı davacı vekilinden sorulmuş olup, davacı vekili 28/06/2022 tarihli duruşmada davalıya gönderdikleri herhangi bir ihtarnamenin bulunmadığını açıklamıştır. 14/12/2020 tarihli son sözleşme uyarınca ve bu sözleşmeden sonra davalının PVC işlerinin bir kısmını yaptığı hususu ihtilafsız olup, karine işi davalı yüklenicinin tamamlayıp bitirdiği yönündedir. Aksini iddia eden davacı taraf bu hususu ispatla yükümlüdür. Dava dilekçesinde tanık deliline dayanılsa da, herhangi bir tespit ve ihtarname olmadan her zaman elde edilebilecek delil niteliğinde olan tanık beyanı, tek başına dikkate alınamayacağından mahkememizce tanık deliline başvurulmamıştır. Bu noktada herhangi bir tespit yaptırmayan ve ihtar çekmeyen davacı taraf karinenin aksini ispat edememiş ve tamamlanan PVC işlerinin davalı tarafından yapıldığı kabul edilmiştir. Sözleşmeye göre PVC işinin yapılmasından sonra davacı taraf davalıya 50.000,00.-TL ödeme yapacak ve davalı diğer alimünyum imalatına başlayacaktır. Davacının 50.000,00.-TL’yi ödemediği ihtilafsızdır. Neticeten PVC işlerinin 3. Kişiye tamamlattırıldığının davacı tarafından ispat edilemediği ve bu nedenle PVC işinin davalı tarafından tamamlandığı karine olarak kabul edilen somut olayda, davacının 50.000,00.-TL ödeme yükümlülüğünü yerine getirmemesi sebebiyle davalının kalan alimünyum imalat işini davacının kusuru sebebiyle yapamadığı, sözleşmenin yerine getirilmemesinde davacının kusurlu olduğu, bu aşamada takibe kalınan yerden devam edilmesi için gereken şartların oluşmadığı ve eldeki davanın zamansız açıldığı sonuç ve kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 80,70.-TL harcın peşin alınan 3.378,15.-TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.297,45.-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına, arta kalanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
4-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL yargılama giderinin 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/a-13 maddesi gereğince davacıdan alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 27.129,39.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi’nde ilgili Hukuk Dairesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 28/06/2022

Katip …
(E-İmzalı)

Hakim …
(E-İmzalı)