Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/4 E. 2021/799 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/4 Esas
KARAR NO : 2021/799
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/01/2017
KARAR TARİHİ: 25/11/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davası- nın yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin dava dışı borçlu …’den olan alacağını tahsil etmek amacıyla … icra müd.nün … Esası üzerinden icra takibine geçildiğini, ödeme emrinin borçlunun …mah.ndeki …Restorant isimli iş yeri adresi itibari ile borçluya tebliğ edildiğini, aynı adrese bilahare gidilen hacizde ise adreste bulunan vergi levhasının borçlu …’in yakını (kardeşinin kızı) olduğu bilgisine ulaşılan … adına düzenlendiğinin görüldüğünü, tekrar aynı adrese hacze gidildiğinde ise aynı iş yerinin bu kez davalı (… doğumlu) ihbar olunan …nun oğlu …’na devredildiği ve aynı iş yerinin bu kez “…Restoran” ünvanı ile işletildiğinin görüldüğünü davalı …’nun yaşı ve mali durumu itibarı ile böyle bir iş yerine sahip olmasının mümkün olamadığını, ayrıca takip borçlusu …’in yakını olduğu anlaşılan … ve diğer davalı …’nun her ikisinin de Diyarbakır’lı olduğunu belirterek bir işletmeyi devralan kişinin o işletmenin borçlarını da üstlenmiş sayılacağı gerekçesi ile takip konusu alacağın 77.500,00.-TL sinin … ve …”ndan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle: Davalı … … ile dava dışı takip borçlusu … arasında daha önce bir iş yeri devir işleminin yapıl- dığını, ancak müvekkilinin bu işlemin mahiyetini tam olarak bilmediğini, bilahare … tarihinde bu iş yerini …’den tamamen boş bir şekilde devraldığını, içinde bulunan ekipman ve malzemenin bedelini de dükkan sahibine ödediğini, davacının takip borçlusundan olan alacağının kişisel bir alacak olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Duruşmadaki beyanında ise daha önceki işletmeci … ile mülk sahibi arasında ihtilaf olduğunu, kira alacaklarının ödenmediğini öğrendiklerini, bunun üzerine bu iş yerine alıcı olduklarını, lokantanın içinde bulunan malzemelerin de …’den değil mülk sahibinden satın alındığını, bedelinin mülk sahibini ödendiğini belirtmiştir.
Davacı vekili bilahare verdiği dilekçe ile, işletmenin muvazaalı devrine ilişkin tasarrufun tarafları arasında borçlu …’in de olması sebebi ile adı geçeni de davaya dahil ettiklerini bildiren dilekçe sunmuştur.
Belediye başkanlığı cevabına göre, bahsi geçen işyerinin … tarihinde takip borçlusu … adına ruhsatının düzenlendiği, bilahare … tarihinde işyerinin davalı … …na devredilerek adına … tarihli çalışma ruhsatı düzenlendiğinin belirtildiği görülmüştür. Müvekkere ekinde … ile … arasında imzalanmış işletme devir sözleşmesinin eklendiği, sözleşmede “işletmeyi, bu işletmeye ait işletme hakkının tamamını ve içinde bulunan bilumum demirbaşların tamamını”n devir ve teslim alındığının belirtildiği görülmüşür.
İncelen vergi dairesi cevabından, davalı borçlu …’in dava konusu adres olan “… mah. … cad.” adresinde … tarihleri arasında …”in … tarihleri rasında, …- oğlu’nun da …tarihleri arasında lokanta olarak çalıştırıldığı anlaşılmıştır,
… İcra müd.nün … esas sayılı icra dosyası incelendiğinde, davacı alacaklı tarafından davalılardan … hakkında …tarihinde dayanak …’in keşidecisi olduğu çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine girişildiği, ödeme emrinin borçlu …’in …mahallesi … sitesi itibarıyla … tarihinde tebliğ edildiği, aynı adreste … tarihinde ve … tarihinde yapılan hacizde adreste ihbar olunan …’nun hazır olduğunun görüldüğü ve oğlu davalı … adına sunduğu vergi levhasında, işe başlama tarihinin … olarak görüldüğünün belirtildiği görülmüştür.
Davaya konu … İcra müd.nün …esas sayılı icra dosyası incelendiğinde; yine davacı tarafından davalı … hakkında 60.000,00.-TL bedelli çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine girişildiği, ödeme emrinin davalı …’in … mahallesi … sitesi … blok … adresi itibarıyla … tarihinde tebliğ edildiği, adreste … tarihinde yapılan haciz sırasında borçlunun kardeşi …’ in hazır olduğu ve kendilerine … adına düzenlenmiş vergi levhası ibraz edildiğinin belirtildiği, dosyada incelenen …’ e ait vergi levhasında işe başlama tarihinin … tarihi olarak gösterildiği, ve aynı adres olduğu, bu kez aynı adrese … tarihinde gidildiği, … adına kayıtlı olduğunun anlaşıldığı görülmüştür.
Mahkememizce BAM ın kaldırma kararından önce yapılan değerlendirmede: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, borçluya ait işletmenin alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla devredilmesinden dolayı açılan tasarrufun iptali davası olduğundan bahisle verilen karşı görevsizlik kararı üzerine BAM (5. Hd. … esas-…. karar) “dava, ticari işletmenin devrinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkindir. Her ne kadar yargılama sırasında ön inceleme tutanağı ile mahkemece davanın tasarrufun iptali davası olarak görülmesine karar verildiğinden, davacı vekili tarafından asıl dosya borçlusu …’in de tasarrufu yapan olarak davaya dahil edildiği anlaşılmış ise de dava dilekçesinde açıklanan davanın konusu ve talep sonucu dikkate alındığında davanın TBK’nın 202. Maddesine dayalı alacağın tahsili davası olduğu, davacı vekili tarafından da usulüne uygun bir şekilde davanın ıslahının söz konusu olmadığı, dava dilekçesinde muvazaalı devirden ve tasarrufun iptali isteğinden bahsedilmediği talep sonucu açık olduğundan davanın tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilemeyeceği ” gerekçesi ile kaldırması üzerine tekrar dosya esasımıza kaydedilmiş ise de;
Davacı vekili mahkememize verdiği … tarihli dilekçesi ile “Dava tasarrufun iptali davasıdır.TBK.m.18, İİK.m.277 vd,280 hükmüne dayanmakta olup, davalılar iş birliği ile iptal davasına konu restoran iş yerini, demirbaşlarını elden çıkarıp kapattıklarından, kötü niyetli davalıların İİK.m.283/2 hükmüne göre alacaklının takibe konu alacak ve ferilerini karşılayacak tutardan az olmamak üzere”, … ve …’ndan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Davacının davasını belirtilen şekilde ıslah etmesi karşısında davanın tasarrufun iptali davası haline geldiği anlaşılmakla ve bu davanın görülme yerinin de Asliye Hukuk Mahkemesi olması karşısında aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
Davanın mahkememizin görevsizliği nedeniyle usulden reddine,
Kararın kesinleştiği tarihten itibaren 2 hafta içinde başvurulması halinde dosyanın Antalya Asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine,
Süresinde başvurulmaz ise HMK 20/2-son ve 331/2 maddeleri gereğince yapılacak işlemin mahkememizce dosya ele alınarak değerlendirilmesine,
Vekalet ücreti yargılama masraflarından olup, süresinde başvurulması halinde görevli mahkemede başvurulmaz ve mahkememizce dava açılmamış sayılır ise bu kararda hükmedileceği için vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yoluna açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı.25/11/2021

Katip …
~e-imzalı~

Hakim …
~e-imzalı~