Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/352 E. 2022/152 K. 28.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/352 Esas
KARAR NO : 2022/152
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/03/2017
KARAR TARİHİ: 28/02/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle: Müvekkili ile davalı arasında imzalanan protokol uyarınca müvekkilinin, davalının tüm hisselerine sahip olduğu 40 hisseli … Özel Eğitim ltd. Şti ne eylül 2015 tarihinde 19 hissesini devralarak ortak olduğunu, bunun karşılığında davalıya 325.000,00.-TL nakit ödemeyi taahhüt ettiğini, bundan sonra dava dışı şirkette çalışmaya başlayan müvekkilinin ortaklıktan önce davalının verdiği bir takım bilgilerin gerçeği yansıtmadığını anladığını, gerçekte ortağı olduğu şirketin banka hesaplarına ortaklıktan önce oluşan bir borç sebebi ile haciz konulduğunu bilahare ortak olduktan sonra öğrendiğini, öğrendiği anda ortaklıktan ayrılmak istemiş ise de, davalının bu şirketin borçlarını kısa sürede tasfiye edeceğine ilişkin sözlerine güvenerek şirket ortaklı- ğından ayrılmadığını, yine davalının bu şirketin işlettiği eğitim kurumundan hizmet alanların ödemelerinin şirket borcundan dolayı haczini önlemek için dava dışı şirkette sigortasız olarak çalışan …’e ait … nolu hesaba ödemelerin yapılmasını sağladığını, yine mü- vekkilinin ortağı olduğu …şirketinin işletme ruhsatının olmadığını öğrendiğini oysa işletme ruhsatının … Psi. Dan. Ltd. Şti adına düzenlendiğini, böylece aynı adreste 2 farklı şirket olduğunu yeni anladığını, bu durumun da davalı tarafından müvekkilinden saklandığını, bu adresteki kreşte çalışanların sigorta kayıtlarının bu …Ltd. Şti üzerinde olduğunu öğrendiğini belirterek ortaklık için ödediği paranın 10.000,00.-TL sinin öde- me tarihinden itibaren işleyecek faizi ile kendisine ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle: 14/05/2015 tarihinde müvekkilinin ortağı olduğu 40 hisseli şirkete 19 hissesini davacının devraldığını ve 08/09/2015 tarihinde de davacının şirketi temsil ve izama yetkili hale getirildiğini, …Ltd Şti adına işletilen …Lara Kreş ve bakım evinin şirket sahibi müvekkili tarafından yönetildiğini, bunu davacının da bildiğini, kaldı ki davacının iddia ettiği gibi müvekkiline 19 hisse için 325.000,00.- TL ödeme yaptığı iddiasının doğru olmadığını, devir bedelinin halen müvekkiline ödenmedi- ğini, taraflar arasında imzalanan protokolün 4. Maddesinde protokolün ve ortaklık sözleşme- sinin tanzim tarihinden önce doğmuş tahakkuk etmiş veya vadesi gelmemiş tüm borç ve yükümlülüklerden davacının herhangi bir sorumluluğunun olmayacağının hüküm altına alındığını, bu tarihten sonra doğacak borçlardan ise davalı şirketin sorumlu olduğu hususunun belirtildiğini, Antalya 2. İcra müd.nün … esas sayılı dosya borcunun davacının ortağı olduğu şirket ile bir ilgisinin olmadığını …Ltd. Şti ve şahsı ile ilgili olduğunu his- se devrine karşılık davacının müvekkiline 01/09/2015 tarihinde 200.000,00.-TL, 01/10/2015 tarihinde 50.000,00.-TL, 04/12/2015 tarihinde 50.000,00.-TL ödeme yaptığını, bunun 100.000,00.-TL sini geri aldığını, kalan 25.000,00.-TL si için düzenlenen bono bedelinin davacı tarafından müvekkiline ödenmediği halde bunun için düzenlenen 08/09/2015 tarihli 25.000,00.-TL bedelli bonoyu müvekkilinin davacıya iade ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Duruşmada ise, davacı tarafın kreş işletmeciliğinin ortağı olduğu …şirketinde olmadığını ortaklığa ilişkin protokolün imzalanmasından önce bildiğini, davacının dava konusu şirkete bu şirketin …Şirketini devralacak olduğuna ilişkin şirket ana sözleşmesindeki ve bu yönde alınan genel kurul kararına itibar ederek ortak olduğunu, kendisinin “…kreş işletmesi” nin …şirketine ait olmadığını işletme ruhsatlarını incelendiğinde görülebileceğini, davacının dava dilekçesi ekinde sunduğu “alacak borç ilişkileri” başlıklı belge altındaki elle yazılı kayıtların ve onun altındaki imzanın müvekkiline ait olduğunu, müvekkilin bu hisse devrine karşılık davacıdan gerçekte 300.000 TL aldığını, 25.000,00-TL sini almadığını, bu bedele konu edilen bononun bedeli alınmadan davacıya iade edildiğini kendisinde kalan bono fotokopisi üzerine de ” senet bedelinin ödenmediği” yönünde şerh yazıldığını, davacıdan hisse devrine ilişkin olarak alınan 300.000,00-TL nin de davacıya geri ödendiğini, buna dosyaya sundukları banka dekontu ve ödeme belgeleriyle ispatladıklarını, davacının ortaklıktan çıkmasını beklediklerini ifade etmiştir.
Davalı ise, 25.000,00TL bedelli 30/08/2016 vadeli bonoda atılı keşideci imzalarının kendisine ait olduğunu, ancak kendisine gösterilen bono fotokopisindeki keşideci imzalarının altında “…” ibaresinin ve bu ibare altındaki kendisine atfedilen imzanın yine “aslını elden aldım” ibaresini kabul etmediğini, yazının kendisine ait olmadığını, belirt- tikten sonra bu kez “…” yazısı ve altındaki imzanın kendisine ait olduğunu ancak imzasının başka bir evraktan taşındığını, kendisinin bu 25.000,00-TL bedelli senedi bedelini davalı lehtarına ödeyerek geri aldığını, kendisine dekontu gösterilen 31/03/2016 valörlü 50.000.-TL lik ödemeyi kabul ettiğini, fakat bu ödemenin kendisinin davalıya yaptığı 325.000,00.-TL lik ödemenin bir karşılığı olmadığını, bu ödemenin şirketin kar payı ödemesi olduğunu, 18/08/2016 tarihli 5.000 TL ödemeye ilişkin belge altındaki imzayı kabul ettiğini, 28/12/2015 tarihli 103.000.-TL bedelli tediye makbuzundaki imza kendisine ait olmakla birlikte bu imzasının da bu belge üzerine dışarıdan taşınıp sahte olarak oluşturulduğunu, 26/11/2015 tarihli 92.500,00.-TL ye ilişkin tediye makbuzundaki imzasının da kendisine ait olmakla birlikte başka belgelerden taşındığını, 07/10/2016 tarihli 5.000 TL ye ilişkin tediye makbuzundaki imzanın kendisine ait olduğunu, ancak bu 07/10/2016 tarihli 5.000 TL ve 18/08/2016 tarihli 5.000 TL lik ödemeleri şirketin elektrik su ve çalışanları için ödenmek üzere aldığını, bu toplamdaki 10.000,00TL lik ödemenin hisse devri için yapılmadığını hisse bedeli olmadığını belirtmiştir.
Davalı tarafından 14/08/2015 tarihli … Lara Kreş ve gündüz bakım evinin …Ltd. Şti den …Özel Eğitim ltd. Şti ne devrine ilişkin genel kurul kararı örneğini 01/09/2015 tarihli 19 hissenin 4.750,00.-TL karşılığı davacıya devrine ilişkin ticaret siciline işlenmemiş genel kurul kararının 08/09/2015 tarihli davacının şirket müdürlüğüne atanmasına ilişkin ticaret siciline işlenmemiş genel kurul kararını, 01/09/2015 tarihli …na 19 hissenin devrine ilişkin genel kurul kararını, 8/09/2015 tarihli …nun şirket müdürü olarak atanmasına ilişkin genel kurul kararını, özel kreş ve gündüz bakım evi açılış izin belgesini (… Ltd. Şti’ nin vermiş olduğu yetki ile … adına düzenlenmiş.), …Lara Kreş ve gündüz bakım evi sorumlu müdür belgesini (…adına düzenlenmiş.), … Ltd. Şti’nin ticaret sicil tasdiknamesinin taraflar arasında hisse devrine ilişkin sözleş- me fotokopisini, 01/09/2015 tarihinde 200.000,00.-TL, 01/10/2015 tarihinde 50.000,00.-TL, 04/12/2015 tarihinde 50.000,00.-TL ödeme yapıldığı, karşılığında düzenlenen senetlerin teslim edildiği, 26/10/2015 tarihine ait senet karşılığında 50.000,00.-TL alındığı ve senedin teslim edildiği bu ödemenin 04/12/2015 tarihinde alınan senede ait olduğu hususunun yazılı olduğu belge fotokopisinin başında senet bedeli … tarafından ödenmemiş- tir. Senet aslı …’na teslim edilmiştir. …imza yazılı 08/06/2016 tarihli belge fotokopisini sunduğu bu belgenin altında aslını elden aldım. … ibaresinin geçtiği, buradaki … imzasının da inkar edildiği, davalı tarafından davacıya 31/03/2016 tarihinde 50.000,00.-TL ödeme yapıldığına ilişkin dekont fotokopisinin … tarafından imzalanan ve … tarafından 5.000,00.-TL ödeme yapıldığına ilişkin 18/08/2016 tarihli belge fotokopisini (… imzayı inkar ediyor.) 28/12/2015 tarihli 103.000,00.-TL …’na ödeme yapıldığını gösteren makbuz fotokopisini (imza inkar edilmek ile birlikte sahtelik iddiası tespit edilemedi.) 26/11/2015 tarihli 92.500,00.-TL …’na ödemeye ilişkin makbuz fotokopisini (… imzayı inkar etmiş sahteliği tespit edilememiştir.) 07/10/2016 tarihli 5.000,00.-TL ödemeye ilişkin tediye makbuzunu (… bu ödemeyi kabul etmiştir.) sunmuştur.
Davacı tarafından 29/05/2018 tarihinde dosyaya sunulan ödeme ve harcama belgeleri incelendiğinde: Davacının şirket için yaptığı harcamalara ilişkin kredi kartı bilgilerinin, elektrik su faturalarının, alışveriş faturalarının olduğu görülmüştür.
Mahkememizce inkar edilen belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış 92.500,00.-TL ve 103.000,00.-TL ödemeye ilişkin 2 adet tediye makbuzundaki … yazıları altında atılı bulunan imzaların herhangi bir sahtelik unsuru taşımadıkları tespit edilmiştir.
Yine davacı tarafından davalının yaptığı 31/03/2016 tarihli 50.000,00.-TL lik ödemenin davalı kar payı ödemesi olmadığını belirtmiştir.
Tarafların sundukları ödeme ve harcama belgeleri dosya arasına alındıktan sonra dosya şirket kayıtları üzerinde de inceleme yapılması için mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş alınan raporda davacının hisse devri karşılığında davalıya toplam 300.0000,00.-TL ödeme yaptığı, davalı tarafında davacıya 255.500,00.-TL ödeme yapıldığı, davacının … Ltd. Şti kasasından 91.250,00.-TL para çektiği bu miktarda borçlu olduğunun kayıtlı olduğu davacının 18/08/2016 tarihli 5.000,00.-TL, 07/10/2016 tarihli 5.000,00.-TL lik ödemelerin şirket için yapılmış harcamalar olduğunu iddia ettiği, toplam sunduğu belgelere göre 35.591,66.-TL tutarında ödeme yaptığının anlaşıldığı buna göre davacının hisse devri için yaptığı 300.000,00.-TL lik ödeme, şirket adına yaptığı 35.591,66.-TL lik ödemeye karşı yaptığı şirket kasasından 91.250,00.-TL para çekmiş ve kendisine 255.500,00.-TL ödeme yapılmış olması karşısından fazla tahsilatının 11.158,34.-TL olduğu, davacının ortak olduğu tarihte ortak olduğu … şirketinin öz varlığının 73.818,99.-TL olduğu, şirketin 2015 yılında 22.964,61. -TL kar elde ettiği belirtilmiştir.
Davacının içeriği sonradan oluşturulduğu iddia edilen belgelerde imzanın daha önceden atıldığı ile ilgili iddiası için ATK dan rapor alınmış, alınan raporda mevcut bilimsel verilere göre yazı yaşı tayinini sağlayan bir yöntem olmadığının belirtildiği görülmüştür.
Mahkememizce BAM ın kaldırma kararından önce yapılan değerlendirmede: Mali müşavir bilirkişi tarafından dosyaya sunulan bilirkişi raporuna göre, davacının 325.000.-TL olan hisse devir bedelinin yalnız 300.000.-TL si ödediği yönündeki kabulünün yerinde bulun- duğu, zira davacının bu yöndeki belge altındaki imzasını kabul etmiş sayılması gerektiği;
Yine hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, davacının şirket kasasından aldığı kabul edilen 91.250,00 TL ile şirket adına yaptığı kabul edilen 35.591,66.-TL ödemenin tara- fının, davalı değil tarafların ortağı olduğu şirket olduğu için hesaplamaya, mahsuplaşmaya konu edilmemesi gerektiği, Bu durumda davacının hisse devrine karşılık yaptığı 300.000.-TL ödemenin karşılığında 255.500.-TL aldığının kabulü ile davalı …’den bakiye alaca- ğının 44.500.-TL olacağı, Davacının talebi 10.000.-TL olduğundan ve bu talebi kısmi alacağa ilişkin olup tespit edilen alacağından daha düşük olmakla davalının dava tarihi itibarıyla temerrüde düşürüldüğü kabul edilerek verilen kararın, istinafı üzerine BAM 11. Hukuk dairesi:”İlk Derece Mahkemesince yapılması gereken HMK’nın 31. Madde hükmünde belirtilen davacıdan talep konusu davayı aydınlatma görevi kapsamında davacıdan talebini şirket hisse devri için ödediği bedelin tamamından şimdilik kaydı ile 10.000,00 TL’sinin talep etmesi nedeniyle, özellikle şirket hisse devri iptalini mi yoksa irade sakatlığı nedeniyle fazla ödediği bedelin iadesini mi istediği hususunun açıklat- tırılıp, hisse devri iptali isteniyorsa hissesi devir olunan şirketin de davaya dahil edilmesi suretiyle oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi” gerektiği gerekçesi ile mahkememiz kararını kaldırmıştır.
Kaldırma kararı üzerine davacıya konu açıklatılmış, davacı hisse devrinin iptalini talep ettiğini belirtmiştir. Bu belirleme karşısında hissesi devrolunan şirket davaya dahil edilmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede: Hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre başlangıçta davacının şirket kasasından aldığı kabul edilen 91.250,00.-TL ile şirket adına yaptığı kabul edilen 35.591,66.-TL ödemenin tarafının, davalı değil tarafların ortağı olduğu şirket olduğu için hesaplamaya, mahsuplaşmaya konu edilmemesi gerektiği kanaatine varıl- mış ise de bu şirketin de davaya dahil edilmesi karşısında 91.250-35.591,66.-TL= 55.658,34. -TL davalı şirkete borçlu olduğunun kabulü gerekir. Bu kabule rağmen davacının şirkete olan borcunun mahsubu davalı şirketin bu yönde bir talebinin olmaması sebebi ile değerlendiril- memiştir. Davacının hisse devrine karşılık yaptığı 300.000.-TL ödemenin karşılığında 255.500.-TL aldığı, bakiye alacağının ise 44.500.-TL olacağı anlaşıldığından ve davacının diğer davalı … a karşı olan talebi 10.000.-TL olduğundan ve bu talebi kısmi alacağa ilişkin olup tespit edilen alacağından daha düşük olmakla davalının dava tarihi itibarıyla temerrüde düşürüldüğü kabul edilerek davanın aşağıdaki şekilde kabulüne karar verilmiş, yine hisse devrinin de iptaline karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
Davanın KABULÜ ile, davalı …’in diğer davalı …Özel Eğitim Ltd.Şti’ndeki 40 hissesinden 19’unun davacıya devrine ilişkin işlemin İPTALİNE,
Talep edilen 10.000 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalı …’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Alınması gerekli 683,10.-TL harçtan, peşin olarak alınan 170,78.-TL harcın mah- subu ile kalan 512,32.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına, (Mahkememizin 26/02/2020 tarih ve … Harç Nolu harç tahsil müzekkeresi ile 512,32 TL harcın davalı …’ den tahsili için müzekkere yazıldığı anlaşıldığından yeniden alınmasına yer olmadığına,)
Davacı tarafından bozma öncesi yapılan dava ilk masrafı 31,40.-TL, tebligat masrafı 137,50.-TL, müzekkere masrafı 6,50.-TL, bilirkişi ücreti 710,00-TL, adli tıp masrafı 410,73.-TL, olmak üzere toplam 1.296,13.-TL yargılama gideri ile bozma sonrası yapılan tebligat gideri 49,00.-TL olmak üzere toplam 1.345,13-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 5.100,00.-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,
Dair, davacı ile davalı … vekillerinin yüzüne karşı, dahili davalı … şirketinin yokluğunda, HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde isti- naf kanun yoluna açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı. 28/02/2022

Katip …
(E-İmzalıdır)

Hakim …
(E-İmzalıdır)