Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/248 E. 2021/630 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/248 Esas
KARAR NO : 2021/630
DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı)
DAVA TARİHİ : 29/04/2021
KARAR TARİHİ: 12/10/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Tapu İptali Ve Tescil (Satın Almaya Dayalı) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilinin davalı Kooperatifin kayıtlı üyesi olduğunu,. …Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı “Düzenleme Suretiyle … Konut Yapı Kooperatifine ait Kur’a Zaptı Tutanağı” na göre …ili, … ilçesi, … mah. … ada … parsel, …Blokta kayıtlı ….nolu bağımsız bölümün müvekkiline isabet ettiğini, müvekkilinin, davalı Kooperatifin üyelerine tapu teslimlerinin yapıldığı sırada Almanya’da olması ve bu tarihlerde hastalığı nedeniyle Türkiye’ye gelememesinden kaynaklı olarak tapusunu alamadığını, müvekkilinin kooperatif üyeliğinden kaynaklı tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve Türkiye’ye döndüğünde tapusunu almak istemişse de bir muhatap bulamadığını ve tapusunu teslim alamadığını, davalı kooperatifin tasfiye halinde olmasından kaynaklı olarak da davacı müvekkilinin kooperatif yetkililerine ulaşamadığını, her ne kadar davacı müvekkilinin tapu işlemlerini yapamamış ise de noterde yapılan kura ile kendisine düşen bağımsız bölümü fiilen teslim edildiği tarihten itibaren kullanmaya başladığını, dava konusu daireye ait elektrik ve su aboneliklerinin alınabilmesi için de davalı kooperatif tarafından kendisine gerekli belgeler verildiğini, davalı kooperatif tarafından dava konusu edilen daire eksiklikleri ile birlikte davacı müvekkile teslim edildiğini, müvekkilinin öncelikle eksik imalatları tamamladığını, daireyi oturulabilir hale getirdiğini, davacı müvekkilinin dava konusu edilen dairede zaman zaman kendisi zaman zamanda yakın akrabalarını oturtmak suretiyle bu güne kadar kullandığını, ancak tapu işlemlerinin yapılamaması nedeniyle dava konusu taşınmaz halen davalı kooperatif adına kayıtlı bulunduğunu, davacı müvekkilinin kendisine ait taşınmazın resmi işlemleri nedeniyle sıkıntı yaşadığını, 1163 Sayılı Kooperatifler Kanununun 23. maddesi uyarınca, kooperatif ortaklarının bu yasanın kabul ettiği ilkeler ışığında hak ve yükümlülüklerde eşit olduklarını belirterek davalı … Yapı Kooperatifi’ne adına kayıtlı bulunan …lçesi, … mah. …ada, … parsel, … Blokta kayıtlı … nolu bağımsız bölüm tapusunun iptali ile her türlü takyidat ve şerhten ari olarak …TC.kimlik nolu davacı … adına kayıt ve tesciline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı kooperatife dava dilekçesi tebliğ edilmiş, herhangi bir cevap sunulmamaıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Davacı vekili tarafından kura zaptı sureti, ihtarname ve tebliğ mazbatası, kooperatif tarafından yazılmış 2008 tarihli yazı delil olarak sunulmuş, Mahkememizce tapu kayıt belgesi celp edilmiş, ilgili ticaret sicil müdürlüğünden davalı kooperatifin faal olup olmadığına ve adresine ilişkin bilgiler getirtilmiştir.
Dava kooperatif üyesi tarafından kooperatife karşı açılmış tapu iptal tescil davasıdır.
HMK’nın tüzel kişilerle ilgili yetkili mahkemeyi düzenleyen 14/2. maddesine göre; Özel hukuk tüzel kişilerinin, ortaklık veya üyelik ilişkileriyle sınırlı olmak kaydıyla, bir ortağına veya üyesine karşı veya bir ortağın yahut üyenin bu sıfatla diğerlerine karşı açacakları davalar için, ilgili tüzel kişinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.
Aynı yasanın taşınmazın aynından doğan davalarda yetkili mahkemeyi düzenleyen 12. maddesinin 1. fıkrasına göre; Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.
Somut olayda taşınmaz Antalya ilinde, davalı kooperatifin merkezi ise Konya’da bulunmaktadır. HMK’nın yukarıda belirtilen kesin yetkiye ilişkin iki düzenlemesi eldeki davada karşı karşıya gelmiştir. Böyle durumlarda davaya hangi mahkemenin bakması gerektiği, uyuşmazlığın esasına göre çözümlenmelidir. Somut olayda taşınmazın aynıyla ilgili çözüme kavuşturulacak bir ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, davacı üyenin kooperatife karşı mali yükümlülüklerini yerine getirip getirmediği ve bu doğrultuda taşınmaza hak kazanıp kazanmadığı noktasında düğümlenmektedir. Bu husus davaya ortaklık ilişkisinden doğan bir nitelik kazandırmaktadır. Dolayısıyla HMK’nın 12. maddesindeki yetki kuralı değil 14. maddesindeki yetki kuralı dikkate alınmalıdır. Bu haliyle somut olayda davaya bakmaya kooperatif merkezinin bulunduğu yerdeki Konya Ticaret mahkemeleri kesin yetkilidir. Kesin yetkinin varlığı HMK’nın 114/1-ç maddesinde dava şartı olarak düzenlenmiş olup, , dava şartının bulunmaması ve tamamlanmasının da mümkün olmaması sebebiyle HMK’nın 115/2 maddesi uyarınca davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
1-HMK’nın 114/1-ç ve 115/2 maddeleri uyarınca kesin yetkiye dair dava şartının bulunmaması sebebiyle davanın usulden reddine,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin alınan 512,33 TL harçtan mahsubu ile bakiye 453,03- TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına, arta kalanın karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
4–Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi’nde ilgili Hukuk Dairesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 12/10/2021

Katip …
(E-İmzalı)

Hakim …
(E-İmzalı)