Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/210 E. 2023/383 K. 06.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/210 Esas
KARAR NO : 2023/383
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/04/2021
KARAR TARİHİ : 06/06/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; davalı aleyhine …’de Antalya … İcra Dairesinin … E sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin davalı borçluya … tarihinde tebliğ edildiğini, davalının tüm faiz ve ferileri ile birlikte borcun tamamına itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, müvekkili şirket ile davalı arasında elektrik enerjisinin satımına yönelik olarak ticarethane grubu üzerinden … numaralı abonelik sözleşmesinin imzalandığını, bu abonelik numarası üzerinden müvekkili şirketin davalıya uzun bir süre elektrik enerjisi tedarik ettiğini, ancak davalının kullanmış olduğu enerjinin karşılığı olan fatura bedellerini ödemediğini, söz konusu icra takibinin fatura borçlarının ödenmemesi üzerine başlatıldığını, arabuluculuk görüşmelerinin anlaşamama ile sonuçlandığını belirterek davalının itirazının iptaline, takip talebindeki oran üzerinden faiz işletilerek ve belirtilen KDV’yi de kapsar şekilde takibin devamına, borçlunun %20’den az olmamak kaydı icra inkar tazminatına hükmedilmesine, davalınını borca yetecek miktarda menkulleri, gayrimenkulleri ile 3. Şahıslardaki hak ve alacaklarının uygun bir teminat karşılığı ihtiyaten haczine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı vekili ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin tüketici mahkemeleri olduğunu, müvekkili şirketin aldığı elektrik hizmetinin ticari veya mesleki amacı ile alakalı olmadığını, davacının kesilen faturanın usulsüz olduğunu, her ay fatura kesme yükümlülüğü olmasına rağmen …-… arasında yaklaşık iki yıllık toplam bir faturayı kestiği yönünde bir iddiasının veya beyanının bulunmadığını, müvekkilinin abonelik hizmeti aldığı adresten 2 yıl önce taşındığını, müvekkilinin herhangi bir talebi olmaksızın sözleşme akdedildikten sonra tahsis edilen sayaç sisteminin … tarihinde uzaktan okumalı sayaç olarak değiştirildiğini, müvekkilinin taşınmazını boşaltmadan önce davacı şirkete durumumu yazılı olarak bildirdiğini ve son faturasını talep ettiğini belirterek müvekkil davalının tüketici olması ve davacı tarafın sunduğu elektrik hizmetinden doğan alacak için ikame ettirdiği iş bu davada görevsiz mahkemede açılan davanın usulden reddi ile dosyanın görevli Antalya Tüketici Mahkemesine gönderilmesine, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, davacı taraftan başlatılan haksız ve kötü niyetli takip nedeniyle alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yasal şartları bulunmayan, ihtiyati haciz talebinin reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı şirkete tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Davacı vekili tarafından perakende satış sözleşmesi, müşteri başvuru formu, kefalet sözleşmesi, faaliyet belgesi, iş emri, tahsilat makbuzu, güvence bedeli makbuzu delil olarak sunulmuş, mahkememizce icra dosyası celp edilmiş, davacı şirketten davalı aboneye ait varsa sayaç değişim tutanakları ve … yılı faturalarının davacıya yapılan SMS bildirimlerinin gönderilmesi istenilmiş, gelen yazı cevapları dosyaya alınmış, bilirkişi incelemesi yaptırılarak tüm deliller toplanmıştır.
Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine …-TL asıl alacak, …-TL işlemiş faiz, …-TL KDV olmak üzere toplam …-TL alacak üzerinden örnek no:7 olan ödeme emri ile takibe girişildiği, davalı borçlunun süresinde borca ve faize itiraz ettiği, takibin durduğu, eldeki davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı tüzel kişi olup, abonelik ticari olduğundan mahkememizin görevli olduğu anlaşılmış, yine davanın yasal 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, alacak için genel zaman aşımı süresi olan 10 yıllık sürenin geçmediği görülmekle, davalının görev ve süreye ilişkin itirazları reddedilmiştir.
Tüm deliller toplandıktan sonra dosya elektrik mühendisi bilirkişiye tevdi edilmiş, alınan … tarihli raporda özetle; davaya konu elektrik aboneliğinin davalı şirkete tahsis edildiği, bu abonelik üzerinden enerji tüketimi yapıldığının anlaşıldığı, bu aboneliğe ait …-TL bedelli … son ödeme tarihli faturanın ödenmediği gerekçesiyle davalı aleyhine takip başlatıldığı, davalı tarafça bu faturanın ödendiğine ilişkin makbuz veya ödendi belgesi ibraz edilmediğinden bahsi geçen dönem faturalarının davalı tarafça ödenmediğinin kabul edilmesi gerektiği, faturada görüleceği üzere ilk okuma tarihinin …, son okuma tarihinin ise … olduğu, davalının … yıllık süre sonunda fatura geldiğine yönelik itirazının doğru olduğu, ancak dava konusu faturada geçen ilk endeks bilgisi ile yine davalıya tahakkuk ettirilen bir önceki faturada yer alan son endeks bilgisinin aynı olduğu, endeks verilerine göre fatura içeriğinin uyumlu olduğu, ancak aradan geçen … yıllık süreçte niçin okuma yapılmadığı, son endeks bilgisinin doğru olup olmadığı, davalının aboneliğinin bu süre zarfında iptal ettirip ettirmediği hususlarına dosya içeriği itibariyle yanıt verilemeyeceği, bu konuda takdir mahkemeye ait olmak üzere faturanın endeks bilgilerinin doğru olduğunun kabulü ile görüşte bulunulduğu, davaya konu fatura borcunun normal dönem tahakkukları olduğu ve sayaç tarafından kaydedilen tüketim miktarlarının dikkate alındığı, mühür altında bulunan ve yasal olarak test edilmiş olan, herhangi bir arıza kaydı bulunmayan sayacın kaydettiği endeks bilgisinin doğru olarak kabul görmesi gerektiği, dönem tahakkukunun doğru hesaplandığı, Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 35-5-a (1) (2) -b maddeleriyle perakende satış sözleşmesinde de yer aldığı üzere söz konusu borçtan öncelikle güncellenmiş güvence bedelinin mahsubunun gerektiği, davalıdan … tarihinde …-TL güvence bedeli alındığı, sözleşmenin başladığı ay olan …’ın 3. Ayından 2 ay öncesi yani … ayının başlangıç endeksi olarak alınması gerektiği, sözleşmenin fesih tarihinin belli olmadığı, zaten güvence bedelinin iadesine ilişkin bir hesaplamanın da dosyada bulunmadığı, faturanın son ödeme tarihinin … olduğu, buradan yola çıkarak sözleşmenin fesih dönemini … olarak aldığımızda 2 ay öncesi … sonlandırma endeksi baz alınarak güvence bedelinin güncellenmesinin uygun olacağı, güncellenmiş güvence bedelinin …-TL olduğu, fatura borcundan bu tutar mahsup edildiğinde bakiye borcun …-TL olacağı, son ödeme tarihinden icra takip tarihi olan … tarihi arasında gecikme zammının uygulanması gerektiği, bu tutarın …-TL, KDV’sinin ise …-TL olduğu, toplam alacağın …-TL olduğu hususlarının mütala edildiği görülmüştür.
Tarafların rapora itirazlarının değerlendirilmesi için dosya aynı bilirkişiye tevdi edilmiş, alınan ek raporda özetle; davacının itiraz dilekçesi ekinde sunduğu tablonun incelenmesine göre davalının ilk okuma tarihi olan … tarihinden evvel başka bir sayacı kullandığı, bu tarihten sonra kullandığı sayacın …-… tarihleri arasında aylık okuma yaptığı, ancak sonrasında yani …-… tarihleri arası tüketim bulunmadığından tek okuma olarak kayda geçtiği, toplam tüketim miktarı üzerinden davalı adına tek bir tahakkuk çıkarıldığı ve dava konusu faturanın oluşturulduğu, bu tablo dosyaya yeni eklendiğinden hesapta ciddi değişiklik yapılacağı, faturanın okuma işleminin ardından ilgili ayda tahakkuk edilmesi gerektiği, bu nedenle tabloya uygun olarak 4 ayrı fatura hesaplamasının yapılacağı, buna göre 4 ayrı fatura tutarının …-TL olacağı, davacı şirket tarafından aylık tahakkuklar çıkarılmadığından ve davalıya tebligat yapılmadığından faturaların gecikmesinden de bahsedilemeyeceği, çünkü aylık fatura tahakkuku yapılmadığı ve fatura için son ödeme tarihi verilmediği, bundan dolayı gecikme faizinin hesaplanmadığı, güvence bedelinin güncellenmiş halinin mahsubu ile bakiye borcun …-TL olacağı hususunun mütala edildiği görülmüştür.
Davacı vekili ek rapora itirazda bulunarak müvekkili şirketten yeniden kayıtların istenerek ek rapor alınması talep edilmiş ise de; dosya kapsamında tensip zaptı kararı uyarınca davacıya yazılan müzekkereye cevap verilmemesi üzerine aynı müzekkerenin 2 kez tekit edilmesi sonrasında dosyaya bilgi ve belge sunulduğu, bu sebeple bilirkişi incelemesinin geciktiği, yine davacı vekilinin kök rapor sonrası daha evvel sunmadığı tabloyu sunarak ek rapor hazırlandığı görülmekle makul sürede ve gerekli tüm bilgi ve belgeleri dosyaya sunamayan davacının, yeniden müzekkere yazılıp bilgi belge temini sonrası ek rapor alınması talebi yerinde görülmediğinden reddedilmiştir.
Bilirkişi ek raporu somut olaya uygun ve denetime elverişli bulunduğundan hükme esas alınmış olup, mühür altında bulunan ve yasal olarak test edilmiş olan, herhangi bir arıza kaydı bulunmayan sayacın kaydettiği endeks bilgisine göre yapılan hesaplamaların yerinde olduğu, davacının fatura borcunu aylık olarak düzenlemesi gerekirken bunu yapmayıp 2 yıllık süre için tek fatura tanzim ettiği, bilirkişinin aylık hesaplama yapmasının doğru olduğu, yine davacının 2 yıllık borcu tek faturaya konu etmesi sebebiyle davalının bu şekilde düzenlenen ve dolayısıyla tutarı yüksek olan fatura borcunu süresinde ödeyememesi sebebiyle temerrüde düştüğünden söz edilemeyeceği, bilirkişinin bu yöndeki tespitinin somut olaya uygun olduğu, dolayısıyla davacının gecikme faizi ve KDV isteyemeyeceği değerlendirilmiş, raporda hesaplanan …-TL asıl alacak yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın kısmen kabulü ile; Antalya … İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının kısmen iptali ile takibin …-TL asıl alacak üzerinden aynen devamına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Asıl alacağın takdiren %20’si oranında hesaplanacak olan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli …-TL harçtan peşin alınan …-TL harcın mahsubu ile bakiye …-TL harcın davalıdan tahsiline,
4-Davacı tarafından yapılan …-TL ilk dava gideri, …-TL bilirkişi ücreti, …-TL tebligat gideri, …-TL müzekkere gideri olmak üzere toplam …-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı üzerinden hesaplanan …-TL’si ile peşin alınan …-TL toplamı …-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlasının davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan …-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan …-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.06/06/2023

Katip …
(E-İmzalıdır)

Hakim …
(E-İmzalıdır)