Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1 E. 2022/82 K. 31.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/1 Esas
KARAR NO : 2022/82
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 04/01/2021
KARAR TARİHİ: 31/01/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dilekçede özetle: Müvekkili şirketin davalı bankadan 30/01/2015 tarihinde 75.000,00.-TL kredi kullandığını, davalı bankanın 23/03/2018 tarihinde 104,23.-TL, 27/03/2018 tarihinde 1.995,77.-TL ve 09/04/2018 tarihinde 1.995,77.-TL olmak üzere toplam 4.095,77.-TL kredi tahsis ve değerlendirme ücreti adı altında kesinti yaptığını belirterek bu kesintinin şimdilik 300,00.-TL’sinin kesinti tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle: Yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, alacağın zaman aşımına uğradığını, davacı ile müvekkili banka arasında imzalanan kredi sözleşmesinin 6.1 maddesinde sözleşmenin ekinde yer alan kredi komisyon listesinde belirtilen oranlarda taksir tutarlarda komisyon uygulanacağı, komisyonların azami kredi kullanım talimatında belirtilen komisyonun %100 fazlası olabileceğini, komisyonların bu azami oranlara kadar bankadan fon maliyetlerindeki değişimler dikkate alınarak arttırabileceğini, yine 6.2 maddesinde krediden kaynaklanan tüm masraf ve ücretlerin taraflarca kabul edildiğinin belirtildiğini, davacının genel kredi ve teminat sözleşmesi ön bilgi formunu- da imzaladığını, tacir olan bankanın verdiği hizmete karşılık ücret istemesinin yasal olduğunu, Bankacılık Kanunu 144.maddesine göre; Bakanlar Kurulunun sağlanacak diğer menfa- atlerin nitelik, miktar yada oranlarını tespit etmeye yetkili olduğunu veya bunu merkez bankasına devredebileceğinin belirtildiğini, merkez bankasının da 09/12/2006 tarihli resmi gazete de yayınlanan tebliğin 4.maddesinde faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin sınırlarının serbestçe belirlenebileceğinin belirtildiğini, tarafların tacir olduğunu, tahsil edilen paranın sözleşmeye yasal düzenlemelere uygun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce emsal banka uygulamalarının tespiti için seçilen bankalara hangi oran ve usulde hangi adla kesinti yapıldığı sorulmuş, muhatap bankadan da yapılan tahsilatlar ile ilgili kayıtlar istenmiş, dosya arasına alınmıştır. Bundan sonra dosya bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi tarafından yapılan incelemede özetle: Davacı ile davalı banka arasında 29/01/2018 tarihinde genel kredi ve teminat sözleşmesi imzalanedığı, 30/01/2018 tarihinde 500.000,00.-TL limitli genel kredi sözleşmesinin imzalandığı, davacının bu sözleşme kapsamında 30/01/2018 tarihinde 75.000,00.-TL, 28/02/2018 tarihinde 93.000,00.-TL olmak üzere toplam 168.000,00.-TL kredi kullandığı, bu kredi sebebiyle davalı bankanın en son 09/04/2018 tarihinde 1.900,73.-TL kredi tahsis ve değerlendirme ücreti ve bunun 95,04.-TL BSMV’sini tahsil ettiği, toplam tahsilatın ise 3.900,73.-TL kredi tahsis ve değerlendirme ücreti, 195,04.-TL BSMV’den ibaret olduğu, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası tebliğine göre ticari nakdi kredi kullandırım komisyonu kredi limiti üzerinden %1, kredi tahsis ücreti, kredi limiti üzerinden %0,25 olduğundan 168.000,00.-TL’den alınabilecek %1 oranındaki kredi kullandırım komisyonunun 1.680,00.-TL, %0,25 oranındaki kredi tahsis ücretinin de 420,00.-TL edeceği toplam 2.100,00.-TL alınması gerekirken 3.900,73.-TL alındığından fazla alınan 2.100,00.-TL nin mahsubu ile kalan 1.800,73.-TL’nin iadesinin gerektiği yönün- de rapor düzenlemiştir.
Davacı vekili talep sonucunu 1.800,73.-TL olarak arttıran 11/11/2021 tarihli dilekçesini sunmuş, davalı yapılan ıslah beyanını zaman aşımı yönünden reddetmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede: Davalının zaman aşımı itirazı sebepsiz zenginleşmeye dayalı 2 yıllık süre ile ilgili ise de, uyuşmazlıkta uygulanması gereken zaman aşımı süresi sözleşmeye aykırılığa bağlı 10 yıllık zaman aşımı süresi olduğundan davalının zaman aşımı def-i yerinde bulunmamıştır. Her ne kadar bilirkişi hesaplamasını Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasının 2020/4 sayılı tebliğine göre hesaplama yapmış olup, en son kesintiği tarihi 09/04/2018 ise de, dosyada mevcut banka uygulamalarında da tahsis ücretinin %0,25, kullandırım ücretinin %1 olarak genelde uygulandığı anlaşıldığından, davalı bankanın da bundan sonra uyguladığı oranın tahsis ücreti için %0,25, kredi kullandırım ücretinin %1,1 olması karşısında bilirkişi bu oranlar üzerinden yaptığı hesaplamanın somut olaya uygun olduğu kanaatine varılmıştır. Davalı banka hangi ücreti hangi oranda alacağını açıklamış değildir, bu durumda dürüstlük kuralına uygun bir uygulamaya gitmesi beklenir, buda genel uygulama üzerinden değerlendirilebileceğinden genel teamül uygulamanın da belirtilen oranlara uygun olması karşısında davanın aşağıdaki şekilde kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
Davanın KABULÜ ile, 1.800,73 TL fazla tahsil edilen kredi tahsis ve değerlendirme ücretinin en son tahsilatın yapıldığı 09/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Alınması gerekli 123,08-TL harçtan, peşin olarak alınan 59,30.-TL ve 30 TL ıslah harcının mahsubu ile kalan 33,70.-TL harcın davalıdan ALINMASINA,
Devletçe arabulucuya ödenen 1.320.-TL ücretin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Davacı tarafça yapılan dava ilk masrafı 67,80.-TL, dosya masrafı 126.-TL, müzekkere masrafı 38,50.-TL, bilirkişi ücreti 485.-TL olmak üzere toplam 717,30.-TL yargılama masrafının ve peşin olarak yatırılan 59,30.-TL harç ile 30 tl ıslah harcı olmak üzere toplam 806,60.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 1.800,73.-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı. 31/01/2022

Katip …
E İMZA

Hakim …
E İMZA