Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/663 E. 2022/140 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2020/663
KARAR NO : 2022/140
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/12/2020
KARAR TARİHİ: 23/02/2022

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen İTİRAZIN İPTALİ (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili olduğu banka tarafından …’e …’in kefilliği ile kredi kullandırıldığını, borcun ödenmemesi üzerine Beyoğlu 48. Noterliğinin … yevmiye nolu ihtarnamesi ile borcun ödenmesinin istenildiğini, ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını, Antalya Banka Alacakları İcra Müdürlüğünün …sayılı dosyası ile borçlu ve kefili aleyhine takip başlatıldığını, yapılan itiraz sebebiyle takibin durdurulduğunu, bu sebeple bu davayı açtıklarını, arabuluculuk başvurusu sonucunda anlaşma sağlanamadığını, bu sebeple Antalya Banka Alacakları İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına yapılan haksız itirazın iptalini, takibin devamını, alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini, dava harç ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini, talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevabında; Dava dışı …’in kullandığı kredi kartı, esnek ticari hesap, almış olduğu çekler, ve “KGF destekli Taksitli Ticari Kredi” borcunun ödenmemesi nedeniyle dava dışı …’e ve müvekkiline ihtarname ve hesap özeti gönderildiğini, ihtarnameye itiraz edildiğini, buna rağmen dava dışı asıl borçlu ve müvekkili hakkında Antalya Banka Alacakları İcra Müdürlüğünün …sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin sadece 100.000,00-TL (yüzbin Türklirası) bedelli, aylık 1,50 sabit faizli 24 ay Taksitli Ticari Kredi kredi için kefil olduğunu, diğer alacak kalemlerine ilişkin olarak herhangi bir kefaleti bulunmadığını, dava dışı …’in kullanımına sunulan Buisness kredi kartı ve çek karnelerinin de müvekkilinin kefaletinden çok önce verildiğini, yine esnek ticari hesabın ne zaman açıldığına ve ne zaman kullanıldığına ilişkin dosyaya sunulmuş bir evrak ve veri olmasa da; borçlunun cari hesabına tanımlandığı iddia edilen krediye ilişkin olarak da müvekkilinin hiçbir kefaleti olmadığını, müvekkilinin sadece, 15 taksiti ödenmiş, 100.000.-TL bedelli, aylık %1,50 sabit faizli, KGF destekli Taksitli Ticari Kredinin ödenmeyen 9 taksitinden ve ferilerinden sorumlu olduğu her türlü izahtan varestedir.sadece, 15 taksiti ödenmiş, 100.000.-TL bedelli, aylık %1,50 sabit faizli, KGF destekli Taksitli Ticari Kredinin ödenmeyen 9 taksitinden ve ferilerinden sorumlu olduğunu, bu durumun davacı tarafından da takip talebinde zımnen kabul edildiğini, ancak müvekkilince ödenmek istenen, kefil olduğu kalan 9 taksit kredi borcunun bedelini ödeyerek ibraname verilmesi talebinin davacı tarafından kabul edilmediğini, bu nedenle temerrüt faizi talep edilemeyeceğini, asıl borçludan borcun büyük bir kısmı için yıllık %24 oranında (sadece kalan 51.861,49-TL için %46,80) temerrüt faizi talep edilirken, müvekkilinden 100.000-TL’ye yıllık %46,80 oranda temerrüt faiz talep edilmesinin haksız olduğu gibi, davacının kötüniyetinin göstergesi olduğunu belirterek, DAVANIN REDDİNE, kötüniyetli bankanın dava değerinin %20.si oranında icra tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; bankacılık işlemlerinden kaynaklanan ticari kredi borcunun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davalarının 2004 sayılı İİK’nın 67/1. fıkrası gereğince Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Davacı Antalya Banka Alacakları İcra Müdürlüğünün …sayılı dosyası ile 31/01/2020 tarihinde 202.373,83.-TL asıl alacak, 7.455,56.-TL işlemiş faiz, 372,76.-TL faizin %5 gider vergisi, 660,10.-TL masraf olmak üzere toplam 210.862,25.-TL üzerinden icra takibi başlattıktan sonra (Örnek No:7) ödeme emrinin borçlu/davalıya 08/07/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 13/07/2020 tarihinde borcun 51.861,49.-TL dışında kalan miktar yönünden hiçbir borcu olmadığını, borcun bir kısmına ve faize itiraz ettiğini belirterek takibi durdurduğu, itiraz dilekçesinin davacı/alacaklı vekiline tebliğ edildiğine dair belgeye rastlanmadığı, davacının da 18/12/2020 tarihinde 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içinde itirazın iptali davası açtığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında kredi sözleşmesinin ve buna bağlı kefalet sözleşmesinin varlığı konusunda tartışma bulunmadığı gibi, davalının itirazı borcun 48.138,51.-TL’lik kısmına yapılmıştır. Davalı borçlu 51.861,49.-TL tutarındaki borcu kabul etmektedir.
Çözümlenmesi gereken sorun, davacı bankanın alacağının bulunup bulunmadığı, var ise miktarının ne olduğu noktasında toplanmaktadır.
6100 sayılı HMK.nun “Delil Sözleşmesi” başlıklı 193.maddesi gereğince, taraflar yazılı olarak veya mahkeme önünde tutanağa geçirilecek imzalı beyanlarıyla kanunda belirli delillerle ispatı öngörülen vakıaların başka delil veya delillerle ispatını kararlaştırabilecekleri gibi; belirli delillerle ispatı öngörülmeyen vakıaların da sadece belirli delil veya delillerle ispatını kabul edebilirler. Taraflardan birinin ispat hakkının kullanımını imkânsız kılan veya fevkalade güçleştiren delil sözleşmeleri geçersizdir. Taraflar arasında imzalanan “Genel Nakdi ve Teminat Sözleşmesi”nin 13.2.b maddesi gereğince çıkabilecek her türlü uyuşmazlıkta bankanın defter ve bilgisayar kayıtlarının geçerli delil olarak kabul edileceği konusunda analaşmışlardır.
Davalı tarafın dava dışı asıl borçlu …’e müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğu anlaşılmaktadır.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sundukları deliller, icra dosyası ile tüm dosya kapsamı ile beraber alınan bilirkişi raporları ve yapılan yargılama sonunda;

Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … arasında 01.03.2018 tarihli 100.000,00.-TL fimitli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi imzalandığı, davalı …’in sözleşme limiti dahilinde müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla söz konusu sözleşmeyi imzaladığı dosyaya sunulan sözleşme suretinden anlaşılmıştır. Genel Kredi Sözleşmesine bağlı kefalet sözleşmesinin 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 582 ve 583. maddelerine uygun olarak düzenlendiği anlaşılmıştır.
Sözleşmeye istinaden dava dışı asıl borçluya 17.05.2018 tarihinde 100.000,00 TL limitli, aylık 61,50 yıllık 618,00 akdi faizli Kredi Garanti Fonu garantili, 24 ay vadeli 16.06.2018-16.05.2020 tarihleri arasında ayda 5.036,00 TL aylık eşit taksit ödemeli, özel fiyatlamalı taksitli ticari kredi açılarak kullandırıldığı, krediye en son 22.08.2019 tarihinde 16.08.2019 vadeli 15.taksit ödemesinin yapıldığı ve bu tarihte kalan anapara tutarının 41.951,64 TL olduğu, 20.09.2019 tarihinde 16.09.2019 vadeli 16. taksitine 1.129,05 TL kısmi ödeme yapıldığı, dosyada mevcut geri ödeme planı, ihtarname eki hesap özeti, vadesiz mevduat hesap özeti ve kredinin ödenen taksitleri gösterir hesap özetinden anlaşıldığı bilirkişi tarafından tespit edilmiştir.
Yine sözleşme kapsamında … numaralı kredili mevduat hesabı (esnek ticari hesap) açılmış, dava dışı asıl borçlunun davacı banka nezdinde bulunan vadesiz TL mevduat hesabına bağlı açılan ve hesabın belli bir limit dahilinde borç vermesine olanak sağlayan kredili mevduat hesabının dosyada mevcut 31.12.2018-30.09.2020 tarihleri arası hesap özeti incelendiğinde; hesabın 31.12.2018 tarihinden itibaren borç bakiyede seyrettiği, sıklıkla kredi limiti olan 40.000,00 TL sınırında bulunduğu, en son 20.05.2019 tarihinde alacak bakiyeye döndüğü, krediye en son 19.09.2019 tarihinde tahsilat sağlandığı, 16.12.2019 tarihinde 39.250,00 TL üzerinden tasfiye hesaplarına aktarıldığı, 16.12.2019 kat tarihinde 39.365,50 TL anapara, 3.900,85 TL işlemiş faiz ve 79,55 TL gider vergisi toplamı 43.345,90 TL üzerinden kat edildiği ve asıl alacağı oluşturduğu bilirkişi tarafından tespit edilmiştir.
Yine sözleşme kapsamında … numaralı Business Card (Ticari Kart) hesabı kullandırılmış, dava dışı asıl borçlunun davacı bankaca tahsis edilerek kullandırılan kredi kartının dosyada mevcut 14.01.2019-15.12.2019 tarihleri arası akdi dönem ekstreleri incelendiğinde, kartın 100.000,00 TL limit dahilinde alışveriş, taksitli alışveriş ve taksitli nakit avans işlemlerinde kredili olarak kullanıldığı, karta en son 14.08.2019 akdi döneminde 92.135,75 TL olan kart borcuna karşılık 16.08.2019 ve 17.08.2019 tarihlerinde üç defada toplam 9.487,76 TL asgari tutar kadar geri ödeme yapıldığı, 15.09.2019 akdi döneminde kart borcunun 98.543,31 TL olduğu ve bu tarihten sonra karta geri ödeme yapılmadığı, yalnızca toplam 906,86 TL’lik taksitli alışveriş iadesi yapıldığı, 14.10.2019, 14.11.2019 ve 15.12.2019 akdi dönemlerinde karta geri ödeme olmadığı taksitli alışveriş taksitleri ile dönem faizi ve gecikme faizlerinin borç kaydedildiği, 15.12.2019 son akdi döneminde kart borcunun 107.107,46 TL’ye yükseldiği, 16.12.2019 kat tarihinde kalan toplam 117,96 TL’lik taksitli alışveriş taksitinin de ilavesiyle, 99.039,59 TL anapara, 6.772,63 TL işlemiş faiz ve 1.354,22 TL yasal yükümlülükler toplamı 107.166,44 TL üzerinden kat edildiği ve asıl alacağı oluşturduğu bilirkişi tarafından tespit edilmiştir,
Borcun ödenmemesi üzerine davacı bankaca dava dışı asıl borçlu … ile davalı kefil …’e 19.12.2019 tarihinde Beşiktaş 48. Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarname keşide edilerek; 16.12.2019 tarihi itibariyle …numaralı Business Karta 107.166,44 TL, … numaralı ticari krediye 43.741,49 TL ve … numaralı esnek ticari hesaba 43.345,90 TL olmak üzere toplam 194.253,83 TL nakit ve 18 adet çek yaprağından kaynaklanan 36.540,00 TL gayri nakit alacaklarının bulunduğu, alacaklarının 24 saat içinde ödenmesi/gayri nakit alacakların deposu ya da çeklerin iadesi, aksi halde yasal yollara başvurularak tahsili yoluna gidileceği ihtar edilmiştir. Dava dışı asıl borçluya ve davalı kefile gönderilen 19.12.2019 tarihli ihtarnamenin 24.12.2019 tarihinde her iki borçluya da tebliğ edildiği, dosya içinde yer alan noter tebligat mazbatasında görülmektedir. İhtarnamede yazılı 24 saatlik ihtar süresi dikkate alındığında davalının 26.12.2019 tarihi itibariyle temerrüt halinde bulunduğu kabul edilmiştir.
Bilirkişi tarafından krediye fiilen uygulanan akdi faiz esas alınarak, sözleşme uyarınca akdi faizin %30 fazlası üzerinden temerrüt faizi işletileceği, bankanın taksitli krediye fiilen uyguladığı % 18,00 akdi faiz oranına 30 ilave edilerek bulunacak % 23,40 temerrüt faiz oranı üzerinden hesap yapılması gerektiği, kredili mevduat hesabı ve ticari kredi kart hesapları takip tarihine kadar TC Merkez Bankası tebliği gereğince tabloda görüldüğü şekilde değişen oranlarda akdi ve temerrüt faizine, takip tarihinden itibaren 420,40 oranında temerrüt faizine tabi bulunduğu bildirilmiş, bu hesaplama uygulamaya ve içtihatlara uygun bulunmuştur.
Davalı …’in 100.000,00 TL’lik kefaleti nedeniyle kefalet limiti ve kendi temerrüdünden sorumludur.
Davalının 01.03.2018 tarihli 100.000,00 TL limitli kefaleti ve … no.lu taksitli ticari krediye olan kefaleti sebebiyle ayrıntısı bilirkişi raporunda belirtildiği üzere takip tarihindeki toplam alacak miktarı (Asıl alacak miktarı 43.509,59.-TL) 45.467,14.-TL, olduğu, 100.000,00 TL olan kefalet limitinden 43.509,59 TL asıl alacak tutarı çıkarıldığında kalan 56.490,41 TL kredi kartı ve kredili mevduat hesabından kaynaklanan asıl alacağı oluşturduğu hesaplanmıştır. Bu hesaplamaya itibar etmemek için bir neden görülmemiş, hükme esas alınmıştır.
Bilirkişi raporunda davacı banka ile asıl borçlu arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi 01.03.2018 tarihli olmakla birlikte, kartın ilk açılış tarihinden itibaren hesap özetleri ile kredinin ilk açılış tarihinden itibaren hesap özeti dosyada bulunmadığı bildirilmiş, bu durum davalı vekili tarafından itiraza konu edilerek kefaletin verildiği tarihten önceki borçlardan dolayı sorumluluklarının bulunmadığı ileri sürülmüş ise de sözleşmenin kredinin müteselsil kefalet karşılığı kullandırılması ve müteselsil kefilin sorumluluğu başlıklı 10.13. Maddesinde doğmuş ve doğacak borçlardan sorumluluk geçmişe yönelik olarak kabul edilmiştir. Taraflar arasında imzalanan “Genel Nakdi ve Teminat Sözleşmesi”nin 13.2.b maddesi delil sözleşmesi niteliğinde olduğundan ve söz konusu belgelerin eksikliği borcun miktarı ve kefalet limiti dikkate alındığında önem arz etmemektedir. Zira borç miktarı kefaleti aşar durumdadır.
Bu nedenle, takip tarihinde davalının sorumluluğu kefalet miktarı olan 100.000,00.-TL asıl alacak, 2.717,60 TL işlemiş faiz, 135,88 TL gider vergisi ve 660,10 TL masraf olmak üzere toplam 103.513,58 TL olarak kabul edilmiştir.
Asıl alacağın 43.509,59 TL’lik kısmı % 23,40 oranında temerrüt faizi ile faiz üzerinden % 5,00 gider vergisi, 56.490,41 TL’lik kısmı ise % 20,40 oranında temerrüt faizi ile faiz üzerinden % 5,00 gider vergisine ve likit (belirlenebilir) olduğu anlaşılan, kısmen itiraza uğrayan alacak (103.513,58.-TL – 51.861.49.-TL = 51.652,09.-TL) üzerinden davalının haksız itirazı nedeniyle takdiren % 20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davacının Antalya Banka Alacakları İcra Müdürlüğünün …sayılı dosyası ile davalı/borçlu aleyhine başlattığı icra takibine İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE,
Takibin (kabul edilen 51.861,49.- TL dahil olmak üzere) 100.000,00.- TL asıl alacak, 2.717,60.- TL işlemiş faiz, 135,88.- TL gider vergisi, 660,10.- TL masraf olmak üzere toplam 103.513,58.- TL üzerinden DEVAMINA,
Asıl alacağın 43.509,59.- TL ‘lik kısmına takip tarihinden itibaren %23,40 oranında temerrüt faizi ile faiz üzerinden %5 gider vergisi, 56.490,41.- TL’lik kısmına ise %20,40 oranında temerrüt faizi ile faiz üzerinden %5 gider vergisi UYGLANMASINA,
İcra takibine yapılan itiraz haksız olduğundan ve likit(belirlenebilir) olan alacak (51.652,09.- TL) üzerinden %20 hesabıyla 10.330,41.-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin taleplerin REDDİNE,
Alınması gerekli 3.528,35.-TL harçtan, peşin olarak alınan 54,40.-TL harcın mahsubu ile kalan 3.473,95.-TL harcın DAVALIDAN ALINMASINA,
Davacı tarafça yapılan dava ilk masrafı 62,90.-TL, tebligat gideri 52,00.-TL, bilirkişi ücreti 700,00.-TL olmak üzere toplam 814,90.-TL yargılama giderlerinin davada kabul ve reddedilen miktar dikkate alınarak hesaplanan 775,40.-TL’nin ve mahkememizde peşin olarak alınan harç gideri 54,40.-TL olmak üzere toplam 829,80.-TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, fazlasının davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde DAVACIYA İADE EDİLMESİNE,
Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL yargılama giderinin 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/a-13 maddesi gereğince 1.256,10.-TL’sinin davalıdan, 63,90.-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 7.514,77.-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada reddedilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 2,628,92.-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı.23/02/2022

KATİP …
(E-imzalıdır)

HAKİM …
(E-imzalıdır)