Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/608 E. 2022/142 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2020/608
KARAR NO : 2022/142
DAVA : TAZMİNAT (Taşımacılık Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/11/2020
KARAR TARİHİ: 23/02/2022

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen TAZMİNAT (Taşımacılık Sözleşmesinden Kaynaklanan)

davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı asil dava dilekçesinde özetle; 17/02/2020 tarihinde …aracılığı ile 3 adet … marka … model televizyon siparişi aldığını, yalnız … barkod numaralı kargonun davalı şirketin kusuru ile kullanılamayacak hale geldiğini, yapılan başvuru üzerine zararın 5.299,00.-TL’lik zararın sadece 1.686,15.-TL’lik kısmının karşılanacağı bildirildiğini, ancak bu zararın dahil karşılanmadığını, kargonun kırılabilir olduğunun kargo şirketine beyan edildiğini, bu sebeple kullanılamaz hale gelen eşyanın alıcıya teslim edilememesi sebebiyle oluşan zararın olay tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevabında; Kargo taşıma işlerinden doğan davalarda görevli mahkemenin tüketici mahkemeleri olduğunu, taşıma sözleşmesine dayalı davaların HMK.nun 6.maddesi gereğince davalının yerleşim yerinde açılabileceği gibi 10.maddeye göre sözleşmenin ifa yerinde de açılabileceğini, davalı müvekkil kurumun yerleşim yerinin PTT A.Ş. Genel müdürlüğünün adresinin ANKARA olduğunu, ayrıca kargo taşıma sözleşmelerinde ifa yerinin gönderinin alıcısına teslim adresi olduğunu, dava konusu gönderinin Küçükçekmece/İstanbul adresine kargolanmak üzere müvekkili kuruma teslim edildiğini, davada asıl yetkili mahkemelerin Ankara yahut İstanbul mahkemeleri olduğunu, Yargıtay’ın 11. HD.nin 2000/3665 E. 2000/4240 K. sayılı karanın da bu yönde olduğunu, ayrıca davacının davasının zamanaşımı ve hak düşürücü sürelere riayet edilmeden açıldığını, dava konusu gönderinin herhangi bir ihtirazı kayıtta bulunulmadan veya ek hizmet talep edilmeden teslim alındığını, (PTT A.Ş. Posta ve Kargo Hizmetleri İşletme Prosedürünün “Sorumluluktan Kurtulma” başlıklı 5.19.2-b.maddesi), “Hak sahibi tarafından, itirazsız teslim alınan gönderilerden PTT sorumluluktan kurtulur.” 5.21.3 maddesi gereğince de ödenecek tazminat tutarının sınırlı olduğunu, 5.21.11 maddesi gereğince gerçekleşmemiş kârlar veya dolaylı zararların ödenemeyeceğini, bu miktarın da 1.686,15.-TL ile sınırlı olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; kargo taşımacılığı sözleşmesinden kaynaklanan zararların giderilmesi talebine ilişkin tazminat davasıdır.
6100 sayılı HMK.nun “İlk İtirazlar” başlıklı 116.maddesi gereğince; İlk itirazlar, kesin yetki kuralının bulunmadığı hâllerde yetki itirazı, uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi gerektiği itirazıdır. Aynı yasanın 117.maddesi gereğince de; İlk itirazların hepsi cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi hâlde dinlenemez. İlk itirazlar, dava şartlarından sonra incelenir. İlk itirazlar, ön sorunlar gibi incelenir ve karara bağlanır.
Davalı taraf, davaya cevap verme süresi içerisinde yetki itirazında bulunmuştur.
Davacının ikametgahının ANTALYA, Davalının ikamet adresinin ise ANKARA ili olduğu dava ve cevap dilekçeleri içeriğinden anlaşılmaktadır. Tazminat davasına konu ürünlerin … isimli alıcı adına gönderildiği, teslimat adresinin de Küçükçekmece/İSTANBUL olduğu hususunda tartışma bulunmamaktadır.
HMK.nun “Genel Yetkili Mahkeme” başlıklı 6.maddesi gereğince; Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Yerleşim yeri, 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre belirlenir.
Yine aynı yasanın “Sözleşmeden Doğan Davalarda Yetki” başlıklı 10,maddesi gereğince; Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.
Yine aynı yasanın “Haksız Fiilden Doğan Davalarda Yetki” başlıklı 16.maddesi gereğince; Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.
Yukarıdaki açıklamalardan sonra somut olaya gelince; davacı tarafından …uygulaması üzerinden sipariş veren … isimli alıcı adına TV gönderildiği, teslimat adresinin de Küçükçekmece/İSTANBUL olduğu, taraflar arasındaki taşıma sözleşmesinin ifa edileceği yerin İstanbul ili olduğu açıktır. O halde İstanbul mahkemeleridir. Davacı ise TV’lerin hasar gördüğü iddia edilerek kendi ikameti olan Antalya ilinde dava açmıştır. Davalı davaya cevap verme süresi içerisinde yetki ilk itirazında bulunarak yetkili mahkemenin ikametgahı olan Ankara ilini göstermiştir. Davalı doğru mahkemeyi yetkili olarak göstermediğinden davalının yetki ilk itirazı kabul edilmemiştir.
Davalı taraf mahkememizin görevine de itiraz ederek, tüketici mahkemelerinin görevli olduğunu ileri sürmüştür. Davacının tacir olduğu, vergi mükellefiyet kaydının bulunduğunun anlaşılması karşısında davacı tüketici konumunda olmadığından davalı vekilinin bu yöndeki itirazları da yerinde görülmemiştir.
Davalı vekili yine hak düşürücü süre ve zamanaşımı itirazında bulunmuştur. Taşımacılık sözleşmesinin yapıldığı, ifa edildiği tarihin Şubat 2020 tarihi olduğu, TBK.nun 146.maddesi gereğince; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabi olduğundan davalı vekilinin zamanaşımı def’i kabul edilmemiştir.
Davacının iddiaları, davalı tarafın savunmaları, dosyaya sunulan deliller doğrultusunda bilirkişi raporu aldırılmış, bilirkişi kurulu davalının kargo ziyanından sorumlu olduğu, davalıya kasıt ve kasta eş değer kusur veya pervasız hareket derecesinde kusur izafe edildiği için davalının zayi olan ürünün bedelinin tamamından sorumlu oldukları ancak takdirin mahkemeye ait olduğu, davalının sorumluluğunun SDR sınırı dikkate alınarak hesaplandığında; sorumluluğun 1.585,84 TL ile sınırlı olduğu, dava tarihine kadar işlemiş faiz miktarının 205,95 TL olduğu, davalının sorumluluğu fatura bedeli dikkate alınarak hesaplandığında se; sorumluluğun 5.299,00 TL olduğu, dava tarihine kadar işlemiş faiz miktarının 688,18 TL olduğu beyan edilmiştir.
Davaya konu 1 adet … LED TV’ye ait 15.02.2020 tarihli, 5.299,00 TL bedelli … numaralı fatura, 1 adet … TV’ye ait 30.01.2020 tarihli, 5.489,00 TL bedelli … numaralı gönderinin, dosya içerisindeki 17.02.2020-22.02.2020 tarihleri arasındaki gönderi hareket bilgilerine göre Antalya/Kızıl toprak şubesinden kargoya verildiği, kargonun Antalya PİM’e sevk edildiği, aynı gün Afyonkarahisar PİDM’e sevk edildiği ve 18.02.2020 tarihinde Afyonkarahisar PİDM’de tutulan tutanakla gönderi kargosunda yırtık olduğu tespit edildiği ve orijinal ambalajına dokunulmadan bantlanarak İstanbul KİM’e sevk edildiği, 19.02.2020 tarihinde tutanakla İstanbul KİM’e gelen kargonun büyük derecede yırtığa sahip olduğu, el ile temas edildiğinde içindeki televizyonun kırıldığının tespit edilerek tutanak tutulduğu ve teslime sevk edildiği, kargonun teslim adresinde teslim alınmayıp iade edildiği, kargo gönderim yeri olan Antalya’ya tekrar sevk edildiği anlaşılmıştır.
Davacının Antalya Posta İşleme Müdürlüğü’ne 25.02.2020 tarihli dilekçesi ile zararının tazmini hususunda başvuruda bulunduğu, davalının 17.06.2020 tarihinde “sorumluluğun 1.651,92 TL ile sınırlı olduğu, gönderinin değer konulmuş ek hizmet olmaması nedeniyle fatura bedeli olan 5.299,00 TL’nin ödenmesinin mümkün olmadığı” hususlarını ifade edilerek, davacının talebine olumsuz cevap verilmiştir.
Davalı tarafından sunulan, Posta ve Kargo Hizmetleri İşletme Prosedürü’nün 5.21.3 maddesinde “KKTC varışlı posta kolisi, APG ve yurtiçi değer konulmamış veya sigortalanmamış posta kargosu veya kargo gönderilerinin kaybolması, çalınması veya tamamının hasarı halinde, ödenecek tazminat, her bir kilogram ve kesri için en fazla 8,33 SDR ile sınırlıdır. Gönderinin bir kısmı değerini kaybetmişse, değerini kaybeden kısım için ödenecek tazminat tutarı, değerini değerini kaybeden kısmının net olmayan ağırlığının her bir kilogram ve kesri için 8,33 SDR ile sınırlıdır. SDR’nin Türk Lirası karşılığının belirlenmesinde gönderinin kabul tarihindeki Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası kuru esas alınır” hükmü yer almaktadır.
TTK.nun Taşıma süresi başlıklı 873.maddesine göre; Taşıyıcı, eşyayı, kararlaştırılan sürede, bir süre kararlaştırılmamışsa şartlar dikkate alındığında özenli bir taşıyıcıya tanınabilecek makul bir süre içinde, teslim etmekle yükümlüdür.
Yine TTK.nun Ziya karinesi başlıklı 874. Maddesine göre; Eşya, taşıma süresini izleyen yirmi gün içinde teslim edilmezse, hak sahibi ona zayi olmuş gözüyle bakabilir.
Aynı yasanın Tazminatta esas alınacak değer başlıklı 880. Maddesine göre; Taşıyıcı, eşyanın tamamen veya kısmen zıyaından dolayı tazminat ödemekle sorumlu tutulduğunda, bu tazminat, eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre hesaplanır.
Yine aynı yasanın Sorumluluk sınırları başlıklı 882. Maddesi gereğince; Gönderinin tamamının zıyaı veya hasarı hâlinde, 880 ve 881 inci maddeler uyarınca ödenecek tazminat, gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır. Özel Çekme Hakkı, eşyanın taşıma amacıyla taşıyıcıya teslim edildiği tarihteki veya taraflarca kararlaştırılan diğer bir tarihteki, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasınca belirlenen değerine göre Türk Lirasına çevrilir.
Yine TTK.nun Sorumluluğu sınırlama hakkının kaybı başlıklı 886. Maddesi gereğince; Zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı veya 879 uncu maddede belirtilen kişiler, bu kısımda öngörülen sorumluluktan kurtulma hâllerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz.
Yukarıda yapılan açıklamalardan sonra somut olaya gelince; davacıya ait kargonun, yukarıda açıklandığı üzere Antalya/Kızıl toprak şubesinden kargoya verildiği, kargonun Antalya PİM’e sevk edildiği, aynı gün Afyonkarahisar PİDM’e sevk edildiği ve 18.02.2020 tarihinde Afyonkarahisar PİDM’de tutulan tutanakla gönderi kargosunda yırtık olduğu tespit edildiği tespit edilmiştir. Buna rağmen kargoda yaşanan sıkıntı ile ilgilenilmeden, bantlanarak İstanbul KİM’e sevk edildiği, 19.02.2020 tarihinde tutanakla İstanbul KİM’e gelen kargonun büyük derecede yırtığa sahip olduğu, el ile temas edildiğinde içindeki televizyonun kırıldığının tespit edilerek tutanak tutulduğu anlaşılmaktadır. Bu durum mahkememizce TTK.nun sorumluluğu sınırlama hakkının kaybı başlıklı 886. Maddesinde belirtilen “Zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı veya 879 uncu maddede belirtilen kişiler, bu kısımda öngörülen sorumluluktan kurtulma hâllerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz.” hükmüne uygun düştüğü, pervasızca ve düşüncesiz davranışlarla ağır ihmal sonucu zarara sebebiyet verildiği kabul edilmiştir. Bu nedenle SDR sınırı dikkate alınmamış, davalının zararın tamamından sorumlu olduğu kabul edilerek, 17.02.2020 tarihli sevk irsaliyesi ile birlikte davalı temerrütte düştüğünden, bu tarihten geçerli ticari faiz ile birlikte ürün bedeli olan 5.299,00.-TL’nin davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
17.02.2020 tarihinden geçerli ticari faiziyle birlikte 5.299,00.-TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
Fazlaya dair talebin REDDİNE,
Alınması gerekli 361,97.-TL harçtan, peşin olarak alınan 90,52.-TL harcın mahsubu ile kalan 271,45.-TL harcın DAVALIDAN ALINMASINA,
Davacı tarafça yapılan dava ilk masrafı 62,20.-TL, tebligat gideri 80,50.-TL, müzekkere gideri 107,60.-TL, bilirkişi ücreti 1.600,00.-TL olmak üzere toplam 1.850,30.-TL yargılama giderlerinin davada kabul ve reddedilen miktar dikkate alınarak hesaplanan 1.850,00.-TL’nin ve mahkememizde peşin olarak alınan harç gideri 90,52.-TL olmak üzere toplam ‭1.940,52‬.-TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, fazlasının davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde DAVACIYA İADE EDİLMESİNE,
Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL yargılama giderinin 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/a-13 maddesi gereğince davacıdan alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 5.100,00.-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada reddedilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 1,00.-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak DAVALIYA VERİLMESİNE,
Dair davacı asil ve davalı vekilinin yüzüne karşı, HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı. 23/02/2022

KATİP …
(E-imzalıdır)

HAKİM …
(E-imzalıdır)