Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/575 E. 2021/517 K. 06.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/575 Esas
KARAR NO : 2021/517
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/11/2020
KARAR TARİHİ: 06/09/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkillerinin oğlu …’in … tarihinde içinde bulunduğu … plakalı aracın kusurlu olarak katıldığı kazada öldüğünün müvekkilinin, herhangi bir müterafik kusurunun olmadığını, müvekkilinin yolcu olarak içinde bulunduğu bu aracı kaza tarihinde geçerli bir karayolu yolcu taşımacılığı zorunlu ferdi kaza koltuk sigortasının bulunmadığını, bu kazadan dolayı müvekkillerinin uğradığı zarara karşılık … -TL’lik kısım için … Asliye Ticaret Mah.nde açılan davanın kabulüne karar verildiğini, kalan … -TL için bu miktarın meblağ sigortasına konu olması sebebiyle takibe girişildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının temerrüt tarihinin bu konudaki müracaatın kendisine ulaştığı … tarihini takip eden 8. Günün sonu olarak … olduğunu, müvekkilinin içinde bulunduğu aracın ticari araç olması sebebiyle ticari temerrüt faizinin uygulanması gerektiğini belirterek itirazın iptaline ve tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle: Davacının takip konusu ettiği alacağın muaccel hale gelmediğini, müvekkilin temerrütünün söz konusu olmadığını, davanın dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, davcının oğullarının ölümüyle meydana gelen kazanın gerkçeleştiği merkez ilçede olmak üzere Antalya’nın tüm merkez ilçe ve Alanya Şehir Merkezi hatlarının “Zorunlu Koltuk Sigortası Kapsamında” olmadığını, Antalya Altınova hakkında yolcu taşıyan minibüsün ferdi koltuk sigortası yaptırması gerekmediğini, kazanın oluşmasında müteveffanın kusurunun veya müterafik kusurunun olup olmadığının araştırılması gerektiğini, dava kabul edilse bile ancak yasal faize hükmedilebileceğini, kaldı ki kaza tarihinden itibaren 10 yıllık ceza zamanaşımı süresinin de dolduğunu belirterek davanın reddine ve tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafın dayanak olarak dosyaya sunduğu Antalya … Asliye Ticaret mah.nin … tarihli kararında özetle murisin yolcu olarak bulunduğu aracın Antalya il sınırları içinde yolcu taşımacılığı yaptığı kaza tarihi itibariyle yetki belgesi bulunmadığı için ferdi kol- tuk sigortası yapılmasının gerekmediği yönündeki savunmanın zarar görene karşı ileri sürülemeyeceğini ancak işletene karşı ileri sürülebileceğini, olay tarihinde yürürlükte bulunan 15/12/2004 tarihli karayolu Taşıma Yönetmeliğine göre “Taşıma mesafesine bakılmaksızın il sınırları içinde yapılan yolcu taşımacılığı 100 km ye kadar olan şehirler arası yolcu taşıma- cılığı, belediye sınırları içinde mücavir alan içindeki şehir içi yolcu taşımaları… İle il ve ilçe trafik komisyonları ile işbirliği yapılmak suretiyle ilgili belediyelerce bu yönetmeliğin taşı- macılar için getirdiği sorumluluk ve yükümlülükler dikkate alınarak düzenlenir.” hükmünü taşıdığını, Antalya 2. Ağır ceza mahkemesi dosyası incelendiğinde, murisin yolcu olarak bulunduğu yolcu otobüsü sürücüsünün tali kusurlu olduğunun belirlendiği ve bu kararın yargıtayca onandığı ölüm tarihinde davacıların destekten yoksun kalıp kalmadığı, bir gelir elde edip etmediği ve kusur durumu araştırılmadan ödeme yapılması gerektiği, aracın gerek taşıma kanunu gereğince gerekse, sigortacılık kanunu gereğince zorunlu ferdi kaza koltuk sigortasına tabi bir araç olduğunu, bu anlamda taşıma yetki belgesinin alınmasının sonuca etkisinin olmadığını, kaza tarihi itibariyle güvence hesabının … TL’nin sorumluluk limiti esas alınmak suretiyle ve taleple sınırlı olarak davanın kabulüne karar verildiği ve … -TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalı güvence hesabına alınarak davacılara verilmesine karar verildiği görülmüştür.
Bu karara karşı davalının istinaf talebinin Bölge Adliye Mahkeme adliyesi tarafından esastan reddedildiği, ret kararının temyizi üzerine Yargıtay 17. Hukuk Dairesi tarafından da Bölge Adliye Mahkemesi kararının onandığı dosya içine alınan belgelerle anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede: Uyuşmazlık konusu hususlardan birisi de davalının temerrüt tarihi ile ilgilidir. Her ne kadar davacı, davalının … tarihinde temerrüte düştüğünü belirtmekte ise de dayanak ilanda belirtildiği gibi mahkemece davacının belirttiği bu tarih değil, dava tarihi temerrüt tarihi olarak değerlendirilmiş ve bu yönde hüküm kurulmuş ve bu hüküm kesinleşmiştir.
Bu durumda mahkememizce temerrüt tarihinin önceki davanın açılış tarihi olduğunun kabulü gerekmiştir. Buna göre yapılan hesaplamada ödeme emrindeki
…-TL’ye … tarihinden değil ilk davanın açıldığı tarih olan … tarihinden itibaren temerrüt faizi istenebileceği kanaatine varılmıştır.
Uyuşmazlık konusu diğer hususta yetki belgesi alınmamasının sigorta poliçesinin düzenlenmesine engel olup olmayacağı ile ilgilidir. Bu konuda dayanak mahkeme ilamında gerekli açıklama yapılmış olup, mahkememizce de bu hususun işletene karşı ileri sürülebile- cek bir husus olduğu kanaatine varıldığından davalının aksi yöndeki iddiası da yerinde bulun- mamıştır.
Davacının… döneminde işlemiş avans faizi oranı yıllık %11,75’ten dönem itibariyle yapılan hesaplamada %5,51’e tekabül eder. Bu miktar üzerinden yapılan faiz hesabında ise dönem içi işlemiş temerrüt faizinin … -TL edeceği hesap- lanmıştır. Bu hesaplama doğrultusunda davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
Davanın kısmen kabulü ile
Davalının hakkında Antalya Genel İcra Müdürlüğünün … Esasında girişilen takibe yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin … -TL si asıl alacak, … -TL si işlemiş faiz olmak üzere toplam …-TL üzerinden ve asıl alacağa takip tari- hinden itibaren uygulanacak avans faizi ile ve takipte belirtilen diğer şartlarla aynen devamına,
Fazlaya dair talebin reddine,
Alacağın likid, itirazın haksız olması gözetilerek asıl alacağın %20’si oranındaki …TL tazminatın davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL yargılama giderinin 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk K.nun 18/a-13 maddesi gereğince kabul ve ret oranları gözetilerek 1.296,10.-TL’sinin davalıdan kalanın davacıdan alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
Alınması gerekli 15.213,58.-TL harçtan, peşin olarak alınan 413,53.-TL harcın mahsubu ile kalan 14.800,05.-TL harcın davalıdan ALINMASINA,
Davacı tarafça yapılan dava ilk masrafı 62,20.-TL, tebligat gideri 16,50.-TL, müzek- kere gideri 42,00.-TL olmak üzere toplam 120,70.-TL yargılama giderlerinin davada kabul ve reddedilen miktar dikkate alınarak hesaplanan 118,51.-TL ve mahkememizde peşin olarak alınan harç gideri 413,53.-TL olmak üzere toplam 532,04.-TL’nin davalıdan alınarak dava- cıya VERİLMESİNE, fazlasının davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 24.039,97.-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa VERİLME- SİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada reddedilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 4.080,00.-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa VERİLMESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı.06/09/2021

Katip

Hakim