Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/441 E. 2021/689 K. 27.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DOSYA NO : 2020/441
KARAR NO : 2021/689
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/09/2020
KARAR TARİHİ: 27/10/2021
Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen İTİRAZIN İPTALİ (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalılar arasında genel kredi ve teminat sözleşmesi imzalandığını, davalı …’ın asıl borçlu, davalı …’un ise müteselsil kefil olarak sözleşmeyi imzaladığını, bu borcun ödenmemesi için açılan Antalya Banka Alacakları İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında başlatılan icra takibine davalılarca yapılan haksız itiraz sebebiyle takibin durdurulduğunu, imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinde borca uygulanacak faizin belirlendiğini, bu sebeple davalı tarafın faize yaptığı itirazın geçersiz olduğunu, arabuluculuğa başvurulduğunu, ancak anlaşamama ile sonuçlandığını, bu sebeple davalı tarafça yapılan itirazın iptalini, takibin devamını, toplam alacak üzerinden %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalılar üzerine bırakılmasına, karar verilmesini talep etmiştir

CEVAP:
Davalılar cevabında; davaya cevap verilmemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; bankacılık işlemlerinden kaynaklanan ticari kredi borcunun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davalarının 2004 sayılı İİK’nın 67/1. fıkrası gereğince Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Davacı Antalya Banka Alacakları İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile … tarihinde 12.010,66.-TL asıl alacak, 1.786,36.-TL işlemiş faiz, 89,30.-TL Gider Vergisi, 763,81.-TL Masraf, 141,11.-TL Noter masrafı, 14.791,24.-TL nakit, 8.900,00.-TL Gayrinakit toplamı (Depo talep edilen) olmak üzere toplam 23.691,24.-TL üzerinden icra takibi başlattıktan sonra (Örnek No:7) ödeme emrinin borçlulara/davalılara … tarihinde tebliğ edildiği, borçluların … tarihinde hiçbir borcu olmadığını, borcun tamamına ve faize itiraz ettiklerini belirterek takibi durdurdukları, itiraz dilekçesinin davacı/alacaklı vekiline tebliğ edildiğine dair belgeye rastlanmadığı, davacının da … tarihinde 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içinde itirazın iptali davası açtığı anlaşılmaktadır.
Davalı davaya cevap vermemiştir. Bu nedenle davacının ileri sürdüğü bütün vakıaları inkâr etmiş sayılsa da icra takibine yapılan itirazda sadece borcun inkarı ile yetinildiği, ticari ilişkinin, sözleşmenin ve sözleşmedeki imzaların açıkça reddedilmediği göz önüne alındığında taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığının tartışma konusu olmadığı kabul edilmiştir.
Çözümlenmesi gereken sorun, davacı bankanın alacağının bulunup bulunmadığı, var ise miktarının ne olduğu noktasında toplanmaktadır.
6100 sayılı HMK.nun “Delil Sözleşmesi” başlıklı 193.maddesi gereğince, taraflar yazılı olarak veya mahkeme önünde tutanağa geçirilecek imzalı beyanlarıyla kanunda belirli delillerle ispatı öngörülen vakıaların başka delil veya delillerle ispatını kararlaştırabilecekleri gibi; belirli delillerle ispatı öngörülmeyen vakıaların da sadece belirli delil veya delillerle ispatını kabul edebilirler. Taraflardan birinin ispat hakkının kullanımını imkânsız kılan veya fevkalade güçleştiren delil sözleşmeleri geçersizdir. Taraflar arasında imzalanan “Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi” gereğince çıkabilecek her türlü uyuşmazlıkta bankanın defter ve bilgisayar kayıtlarının geçerli delil olarak kabul edileceği konusunda analaşmışlardır.
Taraflar arasında Genel Kredi Sözleşmesinin varlığı tartışma konusu değildir. Davalı şirketin asıl borçlu, diğer davalı …’ün ise müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğu anlaşılmaktadır.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sundukları deliller, icra dosyası ile tüm dosya kapsamı ile beraber alınan bilirkişi raporu ve yapılan yargılama sonunda;
Davacı banka ile davalı asıl borçlu …Medikal Şirketi arasında … tarihli 300.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, diğer davalı …’ün sözleşme limiti dahilinde müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla söz konusu sözleşmeyi imzaladığı, yine davacı banka ile davalı asıl borçlu …Medikal Şirketi arasında … tarihli 250.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, diğer davalı …’ün sözleşme limiti dahilinde müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla söz konusu sözleşmeyi imzaladığı anlaşılmaktadır.
Genel Kredi Sözleşmesine bağlı kefalet sözleşmelerinin 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 582 ve 583. maddelerine uygun olarak düzenlendiği kabul edilmiştir.
Sözleşmeye istinaden kullandırılan krediler:
… numaralı … Card kredisi nedeniyle: davalı asıl borçlu şirkete 10.000,00 TL limit dahilinde kurumsal amaçlı tahsis edilen kredi kartının davalı kefil … tarafından nakit avans, alışveriş ve taksitli alışveriş işlemlerinde kullanıldığı, karttan dolayı toplam 9.898,49 TL kat tarihi itibariyle borcun bulunduğu bilirkişi tarafından tespit edilmiştir.
Çek tazmin bedelleri nedeniyle; davalı asıl borçlu şirketin davacı banka nezdinde bulunan … numaralı vadesiz TL ticari mevduat hesabına bağlı verilen çek yapraklarından …numaralı çekin … tarihinde hamiline yasal yükümlülük bedeli olan 2.030,00 TL ödenerek nakde dönüştüğü ve borçlu cari hesaba kaydedildiği, bundan dolayı toplam 2.108,44 TL borcun bulunduğu bilirkişi tarafından tespit edilmiştir.
Çek depo bedelleri nedeniyle; davalı asıl borçlu şirketin davacı banka nezdinde bulunan … numaralı vadesiz TL ticari mevduat hesabına bağlı verilen çek yapraklarından … numaralı çekin arkasının belgelendirildiği, …numaralı çeklerin boş olduğu ve müşterinin elinde olduğu, …. kat tarihi itibariyle toplam 4 adet çek için 2.030,00 TL’den 8.120,00 TL depo bedelinin talep edilebileceği, … takip tarihi itibariyle yasal yükümlülük bedelinin artması sebebiyle boş çekler için 2.225,00 TL, arkası belgeli çek için 2.030,00 TL’den hesap edildiğinde; 2.225,00 TL X 3 = 6.675,00 TL ve 2.030,00 TL toplamı 8.705,00 TL depo talep edilebileceği bilirkişi tarafından tespit edilmiştir.
Teminat mektubu depo bedelleri nedeniyle; davacı bankaca asıl borçlu şirket lehine İl Sağlık Müdürlüğü’ne verilen … tarihli …numaralı 41.592,00 TL bedelli … vadeli teminat mektubunun … tarihinde bankaya iade edildiği ve … meri olmaması sebebiyle depo talep edilmediği, ihtarname hesap özeti incelendiğinde 257,00 TL ve 415,92 TL toplamı 672,92 TL teminat mektubu komisyonu talep edildiği, kredi niteliği bulunmayan muhtelif alacak niteliğindeki teminat mektubu komisyonlarına faiz işletilmeyeceği bilirkişi raporu ile belirtilmiştir.
Borcun ödenmemesi üzerine davalılara … tarihinde ihtarname gönderilmiş, dosya içinde yer alan noter tebligat mazbatalarına göre ihtarname taraflara … tarihinde tebliğ edildiği, davalıların … tarihi itibariyle temerrüte düştükleri kabul edilmiştir.
Buna göre; davacı bankanın, takip tarihi itibariyle (672,92 TL diğer alacak ilave, takip öncesi 1.284,62 TL tahsilat mahsup edilerek) asıl alacağın 11.395,23.-TL, işlemiş faizin 1.171,28.-TL, gider vergisinin 58,56.-TL, masraf 763,81.-TL, noter masrafı 141,11.-TL olmak üzere toplam 13.529,99.-TL nakit ve 8.705,00.-TL gayri nakit depo bedeli alacağı bulunduğu, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren TCMB tebliği gereği değişen oranlarda temerrüt faizi ve faiz üzerinden %5 gider vergisine tabi bulunduğu tespit edilmiş, bilirkişi raporuna itibar edilmemek için bir neden bulunmadığından hükme esas alınarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KISMEN KABULÜNE,
Davacının Antalya Banka Alacakları İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile davalı/borçlu aleyhine başlattığı icra takibine İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE,
Takibin;
Asıl alacak 11.395,23.-TL, İşlemiş faizi 1.171,28.-TL, Gider vergisi 58,56.-TL, masraf 763,81.-TL, noter masrafı 141,11.-TL olmak üzere toplam 13.529,99.-TL nakit ve 8.705,00.-TL gayri nakit depo bedeli talebi üzerinden DEVAMINA,
Kredi kartı borcu ve nakde dönüşen çek bedelleri nedeniyle oluşan asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine ilişkin Kanunun 2. Maddesine göre takip tarihinden itibaren değişen oranlarda temerrüt faizi ve faiz üzerinden % 5 gider vergisi UYGULANMASINA,
İcra takibine yapılan itiraz haksız olduğundan ve likit (belirlenebilir) olan alacak (13.529,99.-TL) üzerinden % 20 hesabıyla 2.705,99.-TL İcra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin taleplerin REDDİNE,
Alınması gerekli 924,23.-TL harçtan, peşin olarak alınan 330,63.-TL harcın mahsubu ile kalan 593,60.-TL harcın DAVALIDAN ALINMASINA,
Davacı tarafça yapılan dava ilk masrafı 62,20.-TL, tebligat gideri 150,00.-TL, bilirkişi ücreti 700,00.-TL olmak üzere toplam 912,20.-TL yargılama giderlerinin davada kabul ve ret oranına göre hesaplanan 521,00.-TL’sinin ve mahkememizde peşin olarak alınan harç gideri 330,63.-TL olmak üzere toplam ‭‭851,63‬.-TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, fazlasının davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde DAVACIYA İADE EDİLMESİNE,
Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL yargılama giderinin 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk K.nun 18/a-13 maddesi gereğince davalıdan alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 4.080,00.-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirmediklerinden bu hususta karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı.27/10/2021

KATİP …
(E-imzalıdır)

HAKİM …
(E-imzalıdır)