Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/44 E. 2022/105 K. 08.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/44 Esas
KARAR NO : 2022/105
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/01/2020
KARAR TARİHİ: 08/02/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 01/11/2017 tarihinde ….Konakları 1 yapılarının cephelerinin …çam cephe kaplaması işi için anlaştıklarını, dava dışı kooperatifin imalatlar devam ederken Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin …D. İş sayılı dosyası ile tespit yaptırdığını, alınan bilirkişi raporunda yapılan işin taraflar arasında imzalanan sözleşmeye ve teknik şartnameye aykırı olarak yapıldığının belirtildiğini, Antalya 11. Noterliğinin … numaralı ihtarı ile alınan bilirkişi raporunun davalıya gönderildiğini ve sözleşmeye aykırı, ayıplı ve eksik işlerin tamamlanmasının ve aksi halde hasar ve masrafın kendilerinden alınarak işin üçüncü bir kişiye yaptırılacağının ihtar edildiğini, davalının Antalya 3. Noterliğinin …yevmiye numaralı cevabi ihtarında belirtilen hususları kabul etmediklerini ve ayıplı işleri gidermeyeceklerini bildirdiğini, müvekkilinin asıl iş veren olan kooperatife karşı işi tam ve ayıpsız olarak belirli bir süre içerisinde teslim etme sorumluluğu altında olduğunu, bu nedenle ayıplı işlerin tamamlanması için dava dışı … ile anlaştıklarını, bu imalat neticesinde düzenlenen fatura bedelinin müvekkili tarafından ödendiğini, söz konusu imalatın yapılmasına sebebiyet veren davalı aleyhine Antalya 10. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattıklarını, davalının yapmış olduğu kötü niyetli itiraz üzerine takibin durdurulduğunu, arabuluculuk başvurusunun anlaşamama ile sonuçlandığını belirterek Antalya 10. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası kapsamında başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline, kötü niyetli davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı vekili ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan anlaşma gereğince müvekkili tarafından bir kısım imalatların yapıldığını, yapılmayan bir kısım imalat ve boya işlerinin bir kısım imalat kalemleri tamamlandıktan sonra yapılması gerektiğinin davacı şirkete anlatıldığını, davacı tarafın bu hususu kabul etmediğini, davacı tarafın söz konusu işin yapılması konusunda ısrarlı olması sebebiyle ahşap cephe kaplamalarından boyadan kaynaklı ve boya esnasında oluşabilecek herhangi bir hasardan veya boya lekeleri vb. problemlerden sorumlu olmayacağı ve işveren yükleniciden herhangi bir talepte bulunamayacağı şeklinde yazılı beyanlarını aldıklarını, ardından eksik bıraktıkları imalat ve boya işlerini tamamladıklarını, yapılan iş ile ilgili fatura düzenlendiğini ve davacı tarafın faturaya itiraz etmediğini, davacı tarafın dış cepheye yapılan bir takım kaplamaları söktürüp yerine yenisini yaptırdığını, daha sonra inşaatta yaşanan olumsuzluklar nedeniyle mahkemeye başvurarak tespit yaptırıldığını, tespit raporunun hatalı düzenlendiğini, müvekkili şirketin Antalya 3. Noterliğinin 16/05/2019 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile tespit raporuna itirazlarını bildirdiğini, davacı tarafın 12/10/2019 tarih ve … seri numaralı faturayı Antalya 10. İcra Dairesinde takibe koyduğunu, müvekkilinin haksız ve kötü niyetli takibe yapmış olduğu itiraz sebebiyle takibin durdurulduğunu belirterek davacı tarafın açmış olduğu haksız davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasını, %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Davacı vekili tarafından arabuluculuk son tutanağı, fatura sureti, cephe kaplama sözleşmesi, üçüncü kişiye yaptırılan işe ilişkin iş yapım sözleşmesi, ihtarname, teknik şartname, delil olarak sunulmuş, mahkememizce icra dosyası ve tespit dosyası getirtilmiş, dava dışı kooperatiften davacı firma ile aralarındaki sözleşme, proje, ödeme evrakları ve tüm tutanaklar celp edilmiş, keşif yapılmış, tanık dinlenmiş, bilirkişi raporu aldırılarak tüm deliller toplanmıştır.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı işveren(asıl yüklenici) tarafından ayıplı imalat iddiası ile 3.kişiye tamamlattırılan işe karşılık yapılan ödemenin, alt yükleniciden tahsili amaçlı başlatılan ilamsız takipte vaki itirazın iptaline ilişkindir.
Antalya 10. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafça davalı aleyhine aleyhine 272.344,00.-TL asıl alacak, 2.451,10.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 274.795,10.-TL’nin tahsili için örnek No: 7 ile ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlunun süresinde itiraz ettiği, takibin durdurulduğu, eldeki davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında varlığı ihtilafsız olan 01/11/2017 tarihli eser sözleşmesi ile davalının, davacının asıl yüklenici olarak üstlendiği inşaat işine ilişkin olarak binaların dış cephelerinin termowood çam ile kaplanması işini alt yüklenici olarak üstlendiği, işin yapılıp teslim edildiği ve kesilen fatura bedelinin davacı tarafından ödendiği, ancak yapılan işte bir kısım ayıpların olduğu konularında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, ayıpların davacı asıl yükleniciden kaynaklı olup olmadığı, davalı alt yüklenicinin bir kusurunun olup olmadığı, 3.kişiye yapılan ödemenin fahiş olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyasının incelenmesinde; dava dışı asıl iş veren … Konakları Bir Konut Yapı Kooperatifi tarafından asıl yüklenici davacı …Ltd. Şti.’ye karşı tespit talebiyle 11/01/2019 tarihinde başvuru yapıldığı, keşfe müteakip 19/04/2019 tarihli bilirkişi raporunun ve teknik raporun dosyaya ibraz edildiği görülmüştür. Davacı vekili bu bilirkişi raporuna göre davalının yaptığı işte ayıpların bulunduğu iddiasıyla davalı tarafa 29/04/2019 tarihli ihtarname ile bilirkişi raporunu göndermiş ve ayıpların giderilmesi için 20 gün süre verdiğini, aksi halde işlerin üçüncü bir kişiye yaptırılacağını ihtar etmiştir. Davalı taraf 16/05/2019 tarihli cevabi ihtarnamesi ile ayıplardan sorumluluklarının bulunmadığını belirterek talebi reddettiklerini bildirmiştir. Dava dilekçesi ekinde bulunan iş yapım sözleşmesine göre davacının dava dışı ….isimli firma ile 26/09/2019 tarihli sözleşme imzaladığı, sözleşme konusunun dış cephe boya ve …boyama işi olduğu görülmüştür. Davacı taraf davalının gidermediği ayıpların üçüncü kişiye tamamlattırıldığını ve kesilen fatura bedelinin ödendiğini söyleyerek üçüncü kişiye yaptığı ödemenin tahsili için eldeki davaya konu takibi başlatmıştır.
Davacının defterleri istinabe yoluyla incelettirilmiş olup, sunulan 15/03/2021 tarihli raporda özetle; davalı tarafça kesilen 243.054,39.-TL iş bedeline ilişkin faturanın davacının defterlerinde kayıtlı olup, davacının fatura bedelini ödediği, taraflar arasında herhangi bir borç alacak ilişkisinin kalmadığı, davacının dava dışı asıl iş veren olan kooperatife yaptığı işi defter kayıtlarında takip ettiği, uyuşmazlık konusu işle ilgili olarak 2019 yılında dava dışı alt yüklenici …’ye yaptırdığı iş için 12/10/2019 tarihli … ve … numaralı iki adet fatura tutarı olan 372.998,00.-TL bedelin davacı tarafından ödendiği, davacının … numaralı 272.344,00.-Tl bedelli faturayı dayanak göstererek davalı aleyhine takip başlattığı belirtilmiştir.
Mahkememizce mahallinde keşif yapılmış, davacı tanığı keşifte davalı tanığı duruşmada dinlenmiştir. Keşfe müteakip sunulan 01/04/2021 tarihli heyet raporunda özetle; dava konusu 36 adet villa tarzında yapılmış taşınmazların imalatlarının keşif tarihi itibariyle tamamlanmış olduğu, davalının ayıplı yaptığı iddia edilen çam ahşap cephe kaplamalarının sökülüp yenilendiği, üçüncü kişiye yenilettirildiği belirtilen imalatla ilgili olarak hasarların neler olduğu, ne kadarının sökülüp takıldığı ve tamir edildiğinin belirlenemediği tespit raporunda da buna ilişkin görüş ve hesaplamanın bulunmadığı, dolayısıyla üçüncü kişiye yaptırılan işle ilgili olarak fatura bedelinin piyasa rayicine uygun olup olmadığının belirlenemediği, takip konusu faturanın dava dışı bir firma tarafından davacıya kesilmiş olması sebebiyle davalı defterlerinde yer almayacağından defterlerin incelenmesine gerek duyulmadığı hususları belirtilmiştir.
Mahkememizce görevlendirmeye uygun olarak mali müşavirin davalının defterlerini incelemesi ve mimar bilirkişinin de projedeki metraj üzerinden tespit dosyasındaki fotoğraf ve verilere göre ortalama ayıp miktarının ne olabileceğini değerlendirerek buna göre hesaplama yapması konusunda ek rapor alınmıştır. Sunulan 26/05/2021 tarihli ek raporda özetle; davalının defterlerinin usulüne uygun olup, iş bedeli karşılığı düzenlenen fatura bedelinin davacı tarafça ödendiğinin kayıtlı olduğu, bu konuda taraf defterlerinin uyumlu olduğu, tespit raporunda davaya konu edilen blokların cephelerinde yapılan dış cephe çam ahşap kaplamaların alt imalattaki toplam yüzde oranın 6,00 iken yerinde yapılan imalat oranının 4,50 olduğunun belirtildiği, bu durum dikkate alındığında davalının tespit tarihi itibariyle ahşap dış cephe çam kaplamanın %75’ini tamamlamış olduğu, %25’ini ise eksik bıraktığı, tespit dosyasında görev alan inşaat mühendisi bilirkişinin ahşaplardan aldığı numuneleri analiz ederek sunduğu raporda ahşap numunelerin çam keresteden ve ısıl işlem gören ahşap malzeme olduğu, kullanılan ahşabın budak içerdiği, malzemenin teknik şartnameye uygun olarak döşenmemiş olduğu, renk değişimlerinin bulunduğu, uygulama sırasında derz bırakılmadığı, malzemenin genleşmesi sonrası patlamaların ortaya çıktığı, vernik uygulamasının tüm ahşaplarda eşit olarak uygulanmadığı tespitlerinde bulunduğu, keşif ve tanık anlatımı dikkate alındığında tespit sonrası davalının eksik kalan ahşap işlerini tamamladığı, fakat yaptığı ahşap işlerinin üstüne sözleşme gereği yapılması zorunlu olan vernik ve köşe çıtalarını yapmadığının anlaşıldığı, uygulanan ahşap kaplamalara ait fotoğraflarda bazı ahşap kaplamaların derz alanları bırakılmaması sebebiyle kabardığı ve deforme olduğu, yerinden sökülmüş olduğu, köşe çıtalarının eksik olduğu, budakların eksik olduğu, verniklerin homojen sürülmemesi sebebiyle ton farklılığının bulunduğu, bunun görüntü kirliliğine neden olduğunun görüldüğü, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 25. maddesinde su bazlı vernik sürülerek imalatın yapılacağının belirlenmiş olduğu, delil tespit tarihi ve takip konusu fatura tarihi dikkate alındığında davacının üçüncü kişiye yaptırdığı ve faturada zikredilen vernikleme ve diğer işlerin, davalının işi bıraktıktan sonra yapılmış olduğunun anlaşıldığı, sonuç olarak davalının yaptığı işin ayıplı olduğu, ancak sonrasında inşaata tekrar gelerek imalatların tamamını düzeltip ayıpları giderdiği, sadece yapılan imalatın üstüne sürülmesi gereken vernik uygulaması ile köşe ahşap çıtalarını eksik bıraktığı, takip konusu fatura içeriğinde vernik malzemesi, buna ait işçilikler ve sarf malzemeleri ile eksik kalan köşe çıtalarından ötürü ahşap değişimi ve montaj işlerinin yazılı olduğu, fatura içeriğinin tanık anlatımı ile örtüştüğü, dolayısıyla takip konusu faturada belirtilen ürünlerin ve işçiliklerin davalının yaptığı çam ahşap cephe kaplamaların üstüne uygulandığı, fatura tutarının piyasa rayiciyle uyumlu olduğu belirtilmiştir.
Davalı tanığı dinlendikten ve tarafların rapora karşı beyan ve itirazları sunulduktan sonra itirazların değerlendirilmesi için yerinde inceleme yetkisiyle bilirkişi heyetinden 12/08/2021 tarihli ikinci ek rapor alınmıştır. Sunulan raporda özetle; yerinde yapılan inceleme ile çam cephe kaplama işinin metrajının belirlenmesi için ölçümlemeler yapıldığı, yapılan ölçüme göre toplam iş miktarının 3.582,00 m2 olduğu, davalının düzenlediği faturada ise 1.174,00 m2 imalat yapıldığının yazılı olduğu, davalının bu imalat miktarını neye göre hesapladığının anlaşılamadığı, faturadaki imalat miktarı ile yerindeki imalat miktarının birbiriyle örtüşmediği, yapılan işin düzenlenen fatura miktarından yüksek olduğu, üçüncü kişinin kestiği ve takip konusu yapılan faturadaki ürünler incelendiğinde malzemenin verniklenen ahşap alanlarıyla örtüştüğü, dolayısıyla faturada yer alan ürünlerin vernik uygulaması yapılan ahşap yüzey alanlarıyla örtüştüğü, davalının üstlendiği işin inşaat aşamasındaki sıralamasının en son imalat olduğu, fakat davalı ve tarafların tanık anlatımlarına göre davacının talebi üzerine bu sıralamanın değiştirilerek mermer ve denizlik gibi imalatlar yapılmadan ahşap kaplamalara başlanıldığının anlaşıldığı, taraflar arasında buna ilişkin olarak “binaların cephelerinde bulunan boya imalatları tamamlanmadan çam cephe kaplamaların yapılması konusunda iş verenin isteğinin bulunduğu, bu nedenle yüklenicinin ahşap cephe kaplamalarından boyadan kaynaklı ve boya esnasında oluşabilecek herhangi bir hasardan, boya lekeleri gibi problemlerden sorumlu olmayacağı” şeklinde yazılı taahhütname düzenlendiği, davalının bu konudaki sorumluluğu üstlenmediği, bu hususun kabul edilmesi halinde davalının fatura bedelinden sorumlu olmayacağı belirtilmiştir.
Tarafların ikinci ek rapora itirazlarının değerlendirilmesi ve dava konusu ayıbın sorumsuzluk sözleşmesinde yer alan nedenlerle ilgisinin olup olmadığının açıklanması için mimar bilirkişiden 01/12/2021 tarihli üçüncü ek rapor alınmıştır. Sunulan ek raporda özetle; tespit dosyasına sunulu bilirkişi raporu, analiz raporu ve fotoğraflar bir bütün olarak incelendiğinde, davalının kullandığı ahşap malzemenin ısıl işlem gören budaklı çam ağacı malzemesi olması, uygulama sırasında derz bırakmaması sebepleriyle malzemenin genleşmesi sonrası patlama ve çatlamaların meydana geldiği, vernik uygulamasının da eşit olarak uygulanmadığı, dolayısıyla davalının sözleşmeye aykırı malzeme kullanması ve bu malzemenin uygulanmasını da teknik şartnameye uygun yapmaması sebebiyle ayıpların oluştuğu, davalının belirttiği sorumsuzluğa ilişkin taahhütnamede ise mermer denizlik ve boya imalatlarının ahşap cephe imalatından sonra yapılması halinde doğacak hasardan davalının sorumlu olmayacağının düzenlendiği, somut olayda belirtilen ayıpların mermer denizlik ve boya imalatlarının sonradan yapılmasıyla ilgisinin olmadığı, dolayısıyla davalının takip konusu faturadan sorumlu olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamının incelenmesi neticesinde davalının sözleşmeyle üstlendiği işi eksik ve ayıplı yaptığı, sonrasında eksik ve ayıpların bir kısmını giderdiği, sadece yeniden yapılması gerekli vernik uygulamasını yapmadığı ve köşe ahşap çıtalarını eksik bıraktığı, davacının ihtarname ile davalıya kesin süre verdiği ve verilen sürede ayıpların giderilmemesi halinde işin üçüncü kişiye yaptırılacağını ihtar ettiği, davalının tamamlamaması üzerine davacının eksik kalan işleri üçüncü kişiye tamamlattırdığı ve fatura bedelini ödediği, takibe dayanak yapılan bu faturadaki malzemelerin işin yapıldığı ahşap yüzey alanı ile örtüştüğü, fatura bedelinin piyasa rayiciyle uyumlu olduğu, davalı her ne kadar sorumsuzluk sözleşmesi uyarınca ayıplardan sorumluluğunun bulunmadığını savunmuş ise de, buna ilişkin yazılı sözleşmede ahşap cephe kaplaması işinin son imalat olarak yapılması gerekirken davacının talebi ile mermer, denizlik ve boya imalatları yapılmadan ahşap cephe kaplama işinin yapılması sebebiyle ahşap cephe kaplamalarında ileride oluşabilecek boyadan veya boya esnasında oluşabilecek herhangi bir hasardan, boya lekeleri gibi problemlerden kaynaklı hasarlardan davalının sorumlu olmayacağının düzenlendiği, dava konusu ayıbın ise üçüncü ek raporda da belirtildiği üzere davalının sözleşmeye aykırı ahşap malzeme kullanması ve uygulamayı da teknik şartnameye uygun yapmamasından kaynaklandığı, dolayısıyla sorumsuzluk sözleşmesinde yazılı nedenlerle ilgisi bulunmayan dava konusu ayıptan davalının sorumlu olduğu, üçüncü kişiye tamamlattırılan işe ilişkin fatura içeriğinin ve bedelinin yapılan işle ve piyasa rayiciyle uyumlu olması sebebiyle davalının takibe itirazında haksız olduğu anlaşılmakla, davanın asıl alacak yönünden kabulüne karar verilmiş, takipten evvel fatura bedeli konusunda davalı temerrüde düşürülmediğinden işlemiş faize ilişkin kısım reddedilmiştir. Alacak yargılama ile belirlendiğinden ve bu nedenle koşulları oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebi reddedilmiş, davada reddedilen kısım işlemiş faize ilişkin olduğundan ve bu nedenle koşulları oluşmadığından davalının da tazminat talebi reddedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, Antalya 10. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının kısmen iptali ile, takibin 272.344,00.-TL asıl alacak üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faiz uygulanmak suretiyle DEVAMINA,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Koşulları oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Davalının koşulları oluşmayan tazminat talebinin reddine,
4-Alınması gerekli 18.603,81.-TL harçtan peşin alınan 3.318,84.-TL harcın mahsubu ile bakiye 15.284,97.-TL harcın davalıdan tahsiline,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40.-TL ilk dava gideri, 2.517,00.-TL bilirkişi ücreti, 224,00.-TL tebligat gideri, 64,00.-TL müzekkere gideri, 270,00.-TL keşif masrafı olmak üzere toplam 3.129,40.-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı üzerinden hesaplanan 3.101,23.-TL’si ile peşin alınan 3.318,84.-TL toplamı 6.420,07.-TL davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlasının davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 207,00.-TL yargılama giderinin 1,85.-TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, fazlasının davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL yargılama giderinin 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/a-13 maddesi gereğince davanın kabul ve red oranı üzerinden hesaplanan 1.308,12.-TL’sinin davalıdan, 11,88.-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
8-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 27.514,08.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 2.451,10.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi’nde ilgili Hukuk Dairesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.08/02/2022

Katip …
(E-İmzalı)

Hakim …
(E-İmzalı)