Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/392 E. 2021/784 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/392 Esas
KARAR NO : 2021/784
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/09/2020
KARAR TARİHİ: 23/11/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkil şirketin Akdeniz bölgesinde seramik ve mutfak banyo malzemeleri üzerine toptan ve parekende satış yapan itibarlı bir firma olduğunu, davalı şirkete … tarihli 10.194,00 TL’ lik 60 adet konferans koltuğu tedarikiyle teslim ve satışı yapıldığını, buna karşılık davalı borçlunun … tarih ve …seri nolu satış faturasından dolayı müvekkil şirkete borçlu olarak bulunduğunu, davalı borçlu şirketin davaya konu faturaya istinaden borcunu ödememesi nedeniyle ve yapılan sözlü ihtarlara cevap vermemesi üzerine muaccel hale gelmiş 8.719,00 TL alacağın tahsili için Antalya 1. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında davalı borçlu şirket aleyhine yasal icra takibi başlatıldığını, haksız ve kötüniyetli icra takibine itiraz edildiğini icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini belirterek Antalya 1. İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyasında davalı- borçlunun yapmış olduğu itirazın iptaline ve takibin devamına, haksız yere takibe itiraz edilmesi nedeniyle davalı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı taraf mahkememize cevap dilekçesi sunmamış, duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Mahkememizce takip dosyası getirtilmiş, bilirkişi incelemesi yapılarak tüm deliller toplanmıştır.
Dava, mal alım satımına ilişkin cari hesap alacağının tahsili için başlatılan ilamsız takipte davalı tarafça yapılmış itirazın iptaline ilişkindir.
Antalya 1. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 8.719,00.-TL asıl alacak, 642,82-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.361,82-TL alacak üzerinden öncelikle … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında … tarihinde örnek no: 7 olan ödeme emri ile takibe girişildiği, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, davalı borçlunun süresi içerisinde yetkiye, borca ve ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu, davacının yetki itirazını kabul ederek takibi Antalya’nın belirtilen icra dosyasında devam ettirdiği, borçluya yeniden aynı nitelikli ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlunun süresi içerisinde borca ve ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu, eldeki davanın süresi içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davanın sadece asıl alacak üzerinden harçlandırıldığı ancak neticei talepte takibe yapılan tüm itirazın iptalinin istendiği görülmekle çelişkinin giderilmesine yönelik olarak işlemiş faiz yönünden davalarının bulunup bulunmadığı davacıdan sorulmuş, davacı ön inceleme duruşmasındaki beyanında işlemiş faize ilişkin de davalarının bulunduğu ve eksik harcı tamamlamak istediklerini belirtmiş, bu konuda kendilerine ihtaratlı kesin süre verilmesine rağmen süresi içerisinde harç tamamlanmadığından ve davacı 13/07/2021 tarihli duruşmada işlemiş faiz ile ilgili taleplerinin bulunmadığını açıkladığından işlemiş faiz yönünden açılmış bir davanın olmadığı kabul edilmiştir.
Davacı vekiline faturaya ve faturanın tebliğine ilişkin belgeleri sunması için kesin süre verilmiş ise de davacı vekili bu yönde mahkememize herhangi bir belge ve beyan sunmamıştır.
Mahkememizce davalı tarafa ticari defter ve kayıtlarını sunması için meşruhatlı tebligat yapılmış, ancak davalı herhangi bir defter ibraz etmemiştir.
Davacı tarafın defterlerinin incelenmesi için mahal mahkemesine talimat yazılmış, istinabe yoluyla alınan …tarihli raporda özetle; davacının defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, takip konusu … tarihli 11.009,52-TL bedelli faturanın defterde kayıtlı olup, bu faturadan kaynaklı cari hesaba göre davacının 2018 kapanış yılı itibariyle 8.719,12-TL tutarında davalıdan alacaklı olduğu, … tarihinde nakit ödeme açıklamasıyla 5.,000-00-TL, … tarihinde nakit ödeme açıklamasıyla 3.719,12-TL olmak üzere toplam 8.719,12-TL’nin davalıdan tahsil edildiğinin görüldüğü, dolayısıyla … tarihi itibariyle taraflar arasında alacak borç ilişkisinin bulunmadığı, davacının muhasebecisinin sözlü beyanına göre tahsilat kayıtlarının sehven yapılan bir işlem olduğu hususlarının mütalaa edildiği görülmüştür.
Davacının defterlerinde görünen tahsilatların muhasebecinin sözlü beyanı ile sehven yapıldığı hususu raporda geçmiş olup, davacı vekili de rapora itirazında aynı hususu belirtmiş ve fakat buna ilişkin yazılı bir delil sunmamıştır. Bunun üzerine ödemelerin takipten sonra olması nedeniyle son ödeme tarihi itibariyle takip borcunun hesaplanması için istinabe yoluyla bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi bu doğrultuda sunduğu … tarihli ek raporunda takip tarihini … olarak belirleyip bu tarihten ödeme tarihlerinin sırasına göre sırasıyla faiz işletip tahsilatları düşerek neticeten 432,49-TL bakiye alacağının kaldığını hesaplamıştır.
HMK’nın 7251 S.K./23. Md ile değişik 222. Maddesine göre;
(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. (Ek cümle: 22.07.2020 – 7251 S.K./23. md) Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Tüm dosya kapsamının incelenmesinde, davacı tarafça davalıya mal satılması karşılığında düzenlenen faturadan kaynaklı cari hesap alacağının takip konusu yapıldığı, davacının incelenen ve usulüne uygun tuttuğu anlaşılan defterlerinde faturanın kayıtlı olup, takip tarihi olan 26/07/2018 tarihi itibariyle takipte istenen asıl alacak tutarı kadar davalıdan alacaklı olduğunun görüldüğü, davalının meşruhatlı davetiyeye rağmen defterlerini sunmayarak HMK’nın 222/3 maddesi uyarınca davacının usulüne uygun tuttuğu defterlerdeki kayıtları kabul etmiş sayıldığı, bu itibarla teslim edilen mallara karşılık davalının cari hesaptan kaynaklı olarak takipte belirtilen asıl alacak miktarı kadar davacıya borçlu olduğu ancak davacının defterlerine göre takipten sonra iki ayrı tarihte nakit ödeme açıklamasıyla davalıdan yapılan tahsilatlarla takip konusu asıl borcun kapatıldığı, davacı taraf tahsilatların sehven yazıldığını belirtmiş ise de HMK’nın 222/3 maddesine göre usulüne uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtların birbirinden ayrılamayacağı ve defter kaydının aksinin ancak kesin delille ispatlanabileceği, davacı vekilinin tahsilatların sehven yapıldığını gösterir herhangi bir kesin delil ibraz edemediği bu nedenle defterde davacı aleyhine olan bu tahsilat kayıtlarının dikkate alınması gerektiği kanaatine varılmıştır. Bilirkişi takip tarihi olarak sehven Antalya İcra Müdürlüğü’nün düzenlediği ödeme emrinde yazılı olan tarihi dikkate aldığından ek raporda yapılan hesaplamalar yanlış olmuştur. Takip tarihi harcın yatırıldığı tarih olup, davacının Konya’da başlattığı takipte harç yatırma tarihi …dir. Bu tarihten ilk ödeme tarihi olan … tarihine kadar geçen 216 gün için takipte istenen %9’luk yasal faiz üzerinden yapılan hesaplamada işleyen faizin 464,38-TL olduğu, takipte istenen asıl alacak tutarına bu faiz eklendiğinde ilk ödeme tarihi itibariyle borcun 9.183,38-TL olduğu, 5.000,00-TL’lik tahsilat düşüldüğünde bu tarihte kalan asıl borcun 4.183,38-TL olduğu, bu tarihten ikinci ödeme tarihi olan … tarihine kadar geçen 63 gün için işleyen faizin 64,98-TL olduğu, bu faiz eklendiğinde son ödeme tarihi itibariyle dosya borcunun 4.248,36-TL’ye ulaştığı, bu tarihte yapılan 3.719,12-TL’lik tahsilatın düşümü ile son ödeme tarihi itibariyle bakiye asıl alacağın 529,24-TL kaldığı anlaşılmakla davanın bu tutar yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın kısmen kabulü ile; Antalya 1. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının kısmen iptali ile takibin son ödeme tarihi olan … tarihinden itibaren 529,24-TL asıl alacak üzerinden aynen devamına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Asıl alacağın takdiren %20’si oranında belirlenecek olan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 59,30-TL harçtan peşin alınan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90-TL harcın davalıdan tahsiline,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL ilk dava gideri, 600-TL bilirkişi ücreti, 90,00 TL tebligat gideri, 107,75-TL müzekkere gideri olmak üzere toplam 852,15-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı üzerinden hesaplanan 51,70-TL’si ile peşin olarak alınan 59,30-TL toplamı olarak hesaplanan 111,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlasının davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL yargılama giderinin 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/a-13 maddesi gereğince 80,10-TL’nin davalıdan, bakiye 1.239,90-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 529,24-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kabul edilen miktar yönünden kesin, reddedilen miktar yönünden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi’nde ilgili Hukuk Dairesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 23/11/2021

Katip …
(E-İmzalı)

Hakim …
(E-İmzalı)