Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/370 E. 2021/618 K. 08.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DOSYA NO : 2020/370
KARAR NO : 2021/618
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/08/2020
KARAR TARİHİ: 08/10/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından başlatılan icra takibine davalı tarafça yapılan haksız itiraz nedeniyle takibin durdurulduğunu, takibin dayanağı olan hizmetin borçluya sağlandığını, dava dilekçesi ekinde sunulan faturaların muhasebesine işlediğini, davalı tarafın borca itiraz etmediğini, sadece alacaklı olduğu işlerin vadesinin gelmediğini ve 2019 yılı sonunda tekrar cari hesabın belirlenmesini istediğini, arabuluculuk başvurusunun anlaşamama ile sonuçlandığını, bu sebeplerle alacak üzerinden itirazın iptalini, alacağın takip talebindeki şekli ile ticari temerrüt faizi ile tahsilini, borçlu aleyhine % 20 İcra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin borçluya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; ticari mal satım ilişkisine dayalı cari hesap borcunun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davalarının 2004 sayılı İİK’nın 67/1. fıkrası gereğince Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Davacı … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile … tarihinde cari hesap özeti ve hesap mutabakatına dayanılarak 23.530,00.-TL asıl alacak, 188,56.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.718,56.-TL üzerinden icra takibi başlattıktan sonra (Örnek No:7) ödeme emrinin borçlu/davalıya …tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun … tarihinde hiçbir borcu olmadığını, borcun tamamına ve faize itiraz ettiğini belirterek takibi durdurduğu, itiraz dilekçesinin davacı/alacaklı vekiline tebliğ edildiğine dair belgeye rastlanmadığı, davacının da … tarihinde 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içinde itirazın iptali davası açtığı anlaşılmaktadır.
Davalı taraf davaya cevap vermediğinden iddiaları reddetmiş sayılacağından taraflar arasında üzerinde uzlaşılan bir husus bulunmamaktadır.
Çözümlenmesi gereken sorun, ticari ilişkinin varlığı, hizmetin teslim edilip edilmediği, edilmiş ise davacının alacağının bulunup bulunmadığı, var ise miktarının ne olduğu noktasında toplanmaktadır.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyaya sundukları deliller, icra dosyası ile tüm dosya kapsamı ile beraber alınan bilirkişi raporları ve yapılan yargılama sonunda;

Davacının ibraz ettiği defter ve belgeler incelendiğinde, 2019 yılı ticari defterlerinin TTK.nun 64/3.maddesi gereğince açılış/kapanış tasdiklerinin yapıldığı, defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğu bilirkişi tarafından tespit edilmiş, bu nedenle defterlerin sahibi lehine delil oluşturma vasfına sahip olduğu kabul edilmiştir.
Davacının ticari defter kayıtlarına göre davacının davalıya 55.650,001L toplam tutarlı 4 adet fatura düzenlediği davalının bunun karşılığında davacıya 3 sefer toplam 35.100,00TL ödeme yaptığı takip tarihi olan … itibari ile davacının davalıdan 23.530,00TL alacaklı olduğunun defterlerinde kayıtlı olduğu, takibin de bu tutar üzerinden başlatıldığı görülmüştür.
Davacı tarafından davalıya … itibari ile 23.530,00TL alacaklı olduğuna dair mutabakat mektubu gönderildiği, bu mutabakat mektubuna davalı muhasebecisi … kaşe ve imzası ile mutabık olunduğuna dair cevap verildiği anlaşılmıştır..
Davacının cari hesaptaki alacağını oluşturan faturaları dava dosyasına sunduğu bu faturalar incelendiğinde davacı tarafından davalıya transfer hizmeti verildiği, davacının dava dilekçesinde bahsettiği gibi faturalarda teslim alan imzası olmadığı görülmüş olup ancak davalı muhasebecisi tarafından mutabakat mektubuna verilen cevapta bu faturalara ait bakiyelerde mutabık olunduğunun bildirildiği bilirkişi tarafından tespit edilmiştir.
Rapora itibar etmemek için bir neden görülmemiştir. Bu nedenle hükme esas aınmıştır.
Davalı defter ve belgelerini ibraz etmemiştir.
6100 sayılı HMK.nun Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı 222.maddesi gereğince; Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. Usulüne uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın usulüne uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Davacı kayıtlarına göre taraflar arasında ticari ilişki olduğu, davacının usulüne uygun defter kayıtlarına göre davalıdan toplamda 23.530,00.-TL faturalardan kaynaklı cari hesap bakiye alacağı bulunduğu, taraflar arasında mutabakat mektubu imzalandığı, davalının defter ve belgelerini ibraz etmediği anlaşıldığından davacının davalıdan 23.530,00.-TL alacaklı olduğu kabul edilmiştir.
Davacı her ne kadar icra takibinde işlemiş faiz de talep etmekte ise de davalının temerrüde düşürüldüğüne dair bir belge ibraz edilmediğinden bu talebi kabul edilmemiş, likit (belirlenebilir) olduğu anlaşılan faturaya dayalı asıl alacak üzerinden davalının haksız itirazı nedeniyle takdiren % 20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davanın KABULÜNE,
Davacının …. İcra Müdürlügünün … sayılı dosyası ile davalı/borçlu aleyhine başlattığı icra takibine İTİRAZIN İPTALİNE,
Takibin 23.530,00.-TL (İşlemiş faiz çıkartılmak suretiyle) asıl alacak üzerinden DEVAMINA,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine ilişkin Kanunun 2. Maddesine göre takip tarihinden itibaren değişen oranlarda ticari temerrüt faizi UYGULANMASINA,
İcra takibine yapılan itiraz haksız olduğundan ve likit (belirlenebilir) hüküm altına alınan alacak (23.530,00.-TL) üzerinden % 20 hesabıyla 4.706,00.-TL İcra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,

Alınması gerekli 1.607,33.-TL harçtan, peşin olarak alınan 286,47.-TL harcın mahsubu ile kalan 1.320,86.-TL harcın DAVALIDAN ALINMASINA,
Davacı tarafça yapılan dava ilk masrafı 62,20.-TL, tebligat gideri 130,50.-TL, bilirkişi ücreti 700,00.-TL olmak üzere toplam 892,70.-TL yargılama giderlerinin davada kabul ve reddedilen miktar dikkate alınarak hesaplanan 885,60.-TL’nin ve mahkememizde peşin olarak alınan harç gideri 286,47.-TL olmak üzere toplam ‭1.172,07‬.-TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, fazlasının davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde DAVACIYA İADE EDİLMESİNE,
Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL yargılama giderinin 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/a-13 maddesi gereğince davalıdan alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 4.080,00.-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı.08/10/2021

KATİP …
(E-imzalıdır)

HAKİM …
(E-imzalıdır)