Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/360 E. 2022/312 K. 25.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/360 Esas
KARAR NO : 2022/312
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 24/08/2020
KARAR TARİHİ: 25/04/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dilekçede özetle: Müvekkili bankanın Muratpaşa şubesi nezdinde dava dışı borçlu …Özel Eğitim Hizmetleri Limited Şirketi ile imzalanan 21/01/2016 tarihli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinin davalı tarafından da müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, imzalanan kredi sözleşmesi kapsamında borçluya kredi kullandırıldığını, kredi geri ödemelerinin normal seyrini kaybetmesi üzerine 02/04/2018 tarihli hesabın kat edildiği, davalıya gönderilen kat ihtarnamesine itiraz edilmemesi üzerine hesap özetinin kesinleştiğini, tahsili için girişilen takibe itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline ve tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili hakkında girişilen takibin dayanağı olarak 22/05/2018 tarihli kredi sözleşmesi, ihtarname ve hesap özetinin gösterildiğini, müvekkilinin dayanak gösterilen 22/05/2018 tarihli kredi taahhütnamesinde imzasının bulunmadığını, kaldı ki müvekkilinin asıl borçlu şirketteki ortaklığının 16/12/2016 tarihli pay devri ile sona erdiğini, buna ilişkin ticaret sicil gazetesinde 28/12/2016 tarihinde ilan yapıldığını, dava dilekçesinde belirtilen ve alacağın dayanağı olduğu ileri sürülen 20/01/2016 tarihli genel kredi ve teminat sözleşmesinin müvekkili hakkındaki takibin dayanağı olmadığını, davacının itirazın iptali davası açarken takibinde dayanak göstermediği bir belgeye dayanamayacağını belirterek davanın reddine ve tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Davacı Cevaba Cevap dilekçesinde özetle: Düzenlenen ihtarname ile hesabın açılış tarihinin Genel Kredi Sözleşmesi tarihine uyumlu olduğunu, kredinin 22/05/2018 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi ile ilgisinin olmadığını, davalının 07/06/2017 tarihli ihtarname ile borçlu şirkete olan kefaletinden vazgeçmiş olduğu bildirdiği, bu tarihten sonra zaten borçlu şirkete herhangi bir kredi de kullandırılmadığını beyan etmiş ve dilekçesi ekine 20/01/2016 tarihinde …tarafından imzalanmış sözleşme ön bilgi formu, genel kredi ve teminat sözleşmesi, 200,000 TL için müteselsil kefalet beyanı ve hesap hareketlerini gösteren ekstreyi sunmuştur.
İcra dosyası incelendiğinde; davacı banka tarafından 22/05/2018 tarihinde borçlu şirket ile …ve …hakkında 9.395,89 TL si asıl alacak 366,41 TL si temerrüt faizi, 18,30 TL si gider vergisi 343,16 TL si masraf olmak üzere toplam 10.123,76 TL alacak için % 28,08 oranında temerrüt faizi ile tahsili için takibe girişildiği, takip dayanağı olarak kredi taahhütnamesi, sözleşme, ihtarname, hesap özetlerinin gösterildiği, takip dayanağının dayanağı belgeler içinde davalı tarafından imzalanmış bir belgenin olmadığı, davalının borca ve ferilere yaptığı itiraz üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Davalının itirazı doğrultusunda mahkememize borçlu şirket ile banka arasında yapılmış 20/01/2016 tarihli bir Genel Kredi Sözleşmesi olup olmadığı ve kefillerinin kim olduğu sorulmuş, yine bu 20/01/2016 tarihli sözleşmeye dayalı olarak borçlu şirkete kredi kullandırılıp kullandırılmadığı, dayanaklarının bildirilmesi istenilmiş, davalı banka 31/01/2017 tarihli ve …tarafından imzalanmış müteselsil kefile ilişkin bilgi formunu mahkememize göndermiştir.
Bundan sonra dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle: Davacı banka ile asıl borçlu şirket arasında imzalanan 21/01/2016 tarihli 200.000 TL limitli Genel Kredi ve teminat sözleşmesinin borçlar kanunun kefalete ilişkin hükümlerine uygun olarak davalı …tarafından müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığı, bu sözleşme uyarınca açılan hesabın belirli bir limit dahilinde borç bakiye vermesine olanak sağlayacak şekilde borçlu cari hesap usulü ile çalışan kredili mevduat hesabı açılarak kullandırıldığı, hesaba en son 16/08/2017 tarihinde 370 TL para girişi olduğu, bu tarihteki kredinin 8.398,50 TL borç bakiyesi verdiği, 02/04/2018 kat tarihi itibariyle ana para borcunun 8.445,38 TL işlemiş faizin 942,65 TL, BSMV sinin 0,26 TL olmak üzere toplam 9.388,29 TL asıl alacak bakiyesine ulaştığı, kat ihtarnamesinin 07/04/2018 tarihinde tebliği üzerine 24 saatlik ödeme süresinin sonu olan 10/04/2018 tarihi itibariyle temerrütün oluştuğu, uygulanması gereken akdi faizin % 22,08, temerrüt faizinin ise % 28,08 olduğunun belirtildiği ve buna göre asıl alacak miktarının 9.388,29 TL, işlemiş faiz miktarının 342,11 TL, gider vergisinin 17,11 TL, masrafın 343,16 TL olduğu toplam borcun 10.090,67 TL olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede: Davalı her ne kadar takibin 22/05/2018 tarihli kredi taahhütnamesi ve sözleşmeye dayalı olarak başlatıldığı iddiasında ise de ne takip talebinde ne de ödeme emrinde sözleşme tarihinin iddia edildiği şekilde bir kayıt düşülmediği görülmektedir. 22/05/2018 tarihi takip tarihidir. Bir diğer hususta borcun hangi tarihte oluştuğu ile ilgilidir. Zira davalı asıl borçlu şirketten ayrılmış ve bu durumu bildirmiş ise de takibe dayanak asıl borç 02/07/2017 tarihine kadar oluşmuş bir borçtur. Davalı ise 16/12/2016 da ortaklıktan ayrılmış, durumu davacı beyanına göre 07/06/2017 tarihli ihtarname ile alacaklıya bildirmiştir. Bu sebeple davalının itirazları mahkememize yerinde bulunmamıştır. Hükme esas alınan bilirkişi …’ın ayrıntıları yukarıda yazılı raporu doğrultusunda davanın aşağıdaki şekilde kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
Davanın KISMEN KABULÜ ile
-Davacı banka tarafından davalı hakkında Antalya 4.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden girişilen takibe davalının yaptığı itirazın Kısmen İptali ile takibin 9.388,29 TL asıl alacak, 342,11 TL işlemiş faiz, 17,11 TL gider vergisi ve 343,16 TL masraf olmak üzere toplam 10.090,67 TL üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 28,08 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden % 5 oranında BSMV uygulanmak suretiyle ve de takip talebinde belirtilen diğer şartlar ile AYNEN DEVAMINA,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
Alacağın likit, itirazın haksız ve alacaklının talep etmiş olması gözetilerek, kabul edilen asıl alacağın % 20 si oranındaki 1.877,65 TL tazminatın davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE,
Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL yargılama giderinin 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk K.nun 18/a-13 maddesi gereğince kabul red oranı gözetilerek 1.315,64 TL si davalıdan, 4,35 TL si davacıdan alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
Alınması gerekli 689,29-TL harçtan, peşin olarak alınan 122,27.-TL harcın mahsubu ile kalan 739,90.-TL harcın davalıdan ALINMASINA,
Davacı tarafça yapılan dava ilk masrafı 62,20.-TL, tebligat masrafı 58,10.-TL, müzekkere masrafı 42,00.-TL, bilirkişi ücreti 580,00.-TL olmak üzere toplam 742,30.-TL yargılama masraflının davada kabul ve red oranları gözetilerek 739,87 TL sinin ve mahkememizde peşin olarak alınan harç masrafı 122,27.-TL olmak üzere toplam 862,14.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlasının davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
Davacı tarafça yatırılan masraf avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 5.100,00.-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada red edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 33,09.-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davaıı tarafa VERİLMESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yoluna açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı. 25/04/2022

Katip …
(E-İmzalıdır)

Hakim …
(E-İmzalıdır)