Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/302 E. 2023/55 K. 27.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/302 Esas
KARAR NO : 2023/55
DAVA : Ticari Şirket (Hisse Devirlerinin İptali)
DAVA TARİHİ : 21/07/2020
KARAR TARİHİ : 27/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Hisse Devirlerinin İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalılar … ve …’ın kardeş olduğunu, bu tarafların annesi …’ın … tarihinde vefat ettiğini, davalı …’ın davalı …’ın eşi olduğunu, muris anne …’nin vefatında ve halen eşi … …’ın sağ olduğunu, Muris … ile davalı …’ın … tarihinde … Limited Şirketini kurduğunu, muris …’ın pay ile %80, …’ın pay ile %20 ortak olduğunu, muris …’ın şahıs işletmesini sermaye olarak verdiğini ve hisselerin … ait olmak üzere … tarihinde Ticaret Sicil Gazetesinde yayımlandığını, hisselerin %20 ve %80 olduğunu, muris …’ın davacıyı mirastan mahrum kılmak maksadı ile hisseleri 5 ayrı şekilde erkek kardeşleri olan … ve …’ı %50’şer pay sahibi olacak şekilde devrettiğini, muris …’ın kız çocuğu ile erkek çocuğunu ayırdığını, murisin şirkette hissedar olduğundan davacının haberinin olmadığını, yakın zamanda öğrendiğini, murisin muvazaalı işlem tesis ettiğini belirterek müvekkilinin murisi … tarafından şirketin ilk tescil tarihinden vefatı tarihine kadar davalılar ve …’a yapılan 5 adet hisse devir işleminin geçersiz olduğunun tespiti ile iptaline, şirketin ortakları davalılar … ve … adına eşit oranda kayıtlı toplam paydan davalı …’ın kuruluştaki sermaye payı olan %20 paya karşılık gelen pay dışında kalan ve esasen muris …’ye ait olması gereken bakilye … payda davalılar … ve …’ın her biri adına %50’şerden kayıtlı ‘şar paydan müvekkilinin miras hissesi oranı olan %25’ine karşılık gelen ‘er payın bu davalılar adına olan kaydının iptali ile toplam şirket payının müvekkili adına tesciline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır.
Davalılara usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı … vekilinin ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; davanın zaman aşımına uğradığını, hak düşürücü süre içinde açılmadığını, usulden reddinin gerektiğini, davacının … Üniversitesi İşletme Fakültesinden mezun olduğunu, … tarihleri arasında … A.Ş.’de finans ve muhasebe sorumlusu olarak çalıştığını, şirket tarafından alınan karar ve hisse devirlerine vakıf olduğunu, müvekkiline ait 90 hissenin Antalya … Noterliğinin … tarih, … yevmiye numaralı sözleşme ile davacıya devredildiğini, hisselerin Antalya … Noterliğinin … tarih, … yevmiye numaralı sözleşme ile davacı tarafından diğer davalı …’a devredildiğini, davacının işbu davayı açmasının Medeni Kanun 2. Maddesindeki iyi niyet kurallarına aykırı olduğunu, gerek hissedar, gerek finans müdürü olarak bütün devirlerde haber ve rızasının bulunduğunu, murisin hisselerinin davalılara devrettiği tarihten 1 gün sonra şirkete ait taşınmazların … tarihinde muris …’ye devredildiğini, murisin vefatı ile de, davacının da katılımı ile tüm mirasçılar arasında eşit paylaşıldığını, murisin herhangi bir mal kaçırma kastının olmadığını, davacının iddialarının hukuki dayanaktan yoksun, haksız ve mesnetsiz olduğunu belirterek hak düşürücü süre yönünden itirazlarının kabulü ile davanın hak düşürücü süre yönünden reddine, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili tarafından mahkememize ibraz edilen … tarihli dilekçesinde özetle; davacı tarafın her ne kadar muris … adına kayıtlı hisselerin muvazaalı olarak devredildiğini ve bu şekilde davacının şirketteki hissesinden mahrum bırakıldığı iddia etmiş ise de; hisse devri sözleşmeleri incelenmesinde, şirketin kuruluşundan itibaren yapılan tüm devirlerin usulüne uygun olduğu; hisse devirlerinin noterlikçe tasdik edildiği, devirlerin pay defterlerine işlendiği ve devirlere tüm ortakların muvafakat ettiği hususları da dikkate alındığında davacının muris muvazaası iddiasının reddinin gerektiğinin açık olduğunu, davacı tarafın Antalya … Noterliğinin … tarih … yevmiye nolu hisse devri sözleşmesi ile … tarihinde, …’ın davalı şirketteki … paya karşılık 2.250,00.-YTL hissesinin tamamını nominal değeri üzerinden devraldığını ve …’ın bu şekilde ortaklıktan ayrıldığını, davacının muvazaalı olduğunu iddia ettiği pay devirlerinin incelenmesinde, bu pay devri dışında neredeyse tüm devirlerin muvazaalı olduğunu iddia ettiğinin görüleceğini, davacının şirkette pay sahibi olduğu devir sözleşmesinin muvazaalı olmayıp neredeyse diğer tüm devir sözlemelerinin muvazaalı olduğu iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacı tarafın muris muvazaası ile şirketteki pay sahipliğinin engellendiğini iddia ettiğini, ancak ticaret sicil gazetesi ilanlarının incelenmesinde, davacının 14.09.2006 ilan tarihli sicil gazetesi ile şirkette pay sahibi olduğu ve 3 yıla yakın bir süre bu pay sahipliğinin devam ettiği, 02.01.2009 tarih 7219 sayılı ticaret sicil gazetesi ilanında da belirtildiği üzere Antalya … Noterliğinin … tarih … yevmiye nolu tasdikine havi hisse devir sözleşmesi ile hissesinin tamamını nominal değeri üzerinden müvekkiline satarak ortaklıktan ayrıldığının gerçek olduğunu, davacının şirket ortaklığından ayrılışının üzerinden dahi 11 yılı aşkın zaman geçmişken, bir dönem paydaşı da olduğu şirket için yalnızca kuruluştaki payların esas alınarak şirket hisselerinin aidiyetinin tespitinin talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, şirket içerisinde yapılan tüm devirlerin muvazaadan ari olduğu ve hissesini devreden ortağa hisse karşılığının ödendiğinin açıkça ortada olduğunu, muvazaalı işlem olması durumunda, davalı şirkette muhasebe sorumlusu olarak çalışan davacının bu işlemleri bilmemesinin mümkün olmayacağını, davacı tarafın iddiasını dosya kapsamına göre yaklaşık ispat kuralına göre ispat edemediğinin sabit olduğunu beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Davacı vekili tarafından aile nüfus kayıt örneği, sicil gazetesi suretleri, hisse devir sözleşmesi suretleri, emsal yargıtay kararları, davalı … vekili tarafından gayrimenkul kayıtları, hisse devir sözleşmeleri sureti, SGK kayıtları, sicil gazetesi suretleri ibraz edilmiş, mahkememizce tarafların tanıkları dinlenmiş, davalı şirketin sicil dosyası getirtilmiş, dosya bir nitelikli hesap uzmanı ve bir mali müşavirden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilerek şirket merkezinde şirket kayıtları da inceletilerek ayrıntılı rapor alınmıştır.
Mahkememizin … tarihli celsesinde; mirasçılar arasında muris muvazasına dayalı davalar herhangi bir zaman aşımı ve hak düşürücü süreye tabi olmadığından davalı …’ın buna ilişkin itirazlarının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce tarafların tanıkları dinlenmiş, davacı tanığı …’nin talimat yolu ile alınan beyanında özetle; muris …’nin arkadaşı olduğunu, şirketin gözlük üzerine çalıştığını, şirketi murisin kurduğunu, muris ile konuşmalarında şirketi erkek çocuklarının üzerine devrettiğini, murisin maddi durumunun iyi olduğunu, şirketi satmasını gerektirecek bir durumunun olmadığını beyan ettiği, mahkememizce dinlenen davacı tanığı …’ın beyanında özetle; murisin çok yakın arkadaşı olduğunu, murisin hisselerini ne zaman ve ne sebeple oğullarına devrettiğini bilmediğini, murisin eşine güvenmediği için şirketin idaresiyle ilgili oğulları … ve …’a yetki verirdi, murisin evlatlarını çok sevdiğini, birbirlerinden ayırt etmediğini, murisin evlilik dışı çocuğunu olduğunu beyan ettiği, davalı tanığı …’nın beyanında özetle; şirketin uzun süre mali müşavirliğini yaptığını, kardeşler arasında bir problem olmadığını, murisin bu devri …’den mal kaçırmak amacıyla yapıp yapmadığı konusunda bilgisinin olmadığını, devir karşılığı ücret alıp almadığını bilmediğini, hisse devrinin ne zaman gerçekleştiğini bilmediğini, hisse devrini devir senetleri gelince öğrendiğini, … tarafından …’a ve davacıya yapılan hisse devri ile ilgili bilgisinin olmadığını beyan ettiği, davalı tanığı …’ın beyanında özetle; … ayları arası şirkete vergi danışmanlığı hizmeti verdiğini, davacının o dönemlerde idari ve mali işlerden sorumlu olduğunu, muris tarafından oğullarına yapılan hisse devirlerini bilmediğini, karşılığında ücret alınıp alınmadığını ile ilgili bilgisinin olmadığını, şirkette çalıştığını dönemde hisselerin … ve … üzerine solduğunu, davacının şirkette maaşlı çalıştığını, şirketten neden ayrıldığını bilmediğini beyan ettiği, yine davalı tanığı …nın beyanında özetle; 2006 – 2018 yılları arasında şirkete ait dükkanın kasasına baktığını, mağazaların satışına baktığını ve kontrollerini yaptığını, resmi kayıtlarda şirketin kime ait olduğunu, hisselerin kimden kime ne şekilde devredildiğini konusunda bilgisinin olmadığını, kardeşler arasında bir problem olmadığını beyan ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce davalı şirketin sicil dosyası getirtilmiş, incelenmesinde; şirketin tescil tarihinin … olduğu, pay sahibi birden fazla anonim şirket olduğu, şirketin sermayesinin ….-TL olduğu, … paya sahip olduğu şirketin … tarihinde kadar …’ın Başkan sıfatı ile münferiden temsile yetkili, …’in ise Başkan Yardımcısı sıfatı ile münferiden temsile yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya muris tarafından yapılan hisse devirlerinin yürürlükteki TTK’ya uygun yapılıp yapılmadığı, davacının şirketteki görev süresi, ortaklığı, yapılan işlemlerden bilgisinin olabileceğini gösterir eylem ve işleminin olup olmadığı, şirketteki bir payın dava tarihi ve devir tarihleri itibariyle nominal değerinin ne kadar olduğu konularında rapor hazırlanması için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyeti tarafından ibraz edilen … tarihli bilirkişi raporunda özetle ve sonuç olarak; davalı şirketin … tarihinde sicile tescil edildiği, ilk tescilde ait olduğu, … tescil tarihi tadilat ile …’nin payının …’ın payının … adet olduğu, … tescil tarihi tadilat metni ile hisse tutarı toplamının ….-TL olarak tescil edildiği, … tarihinde …’ın payının …’sini …’a, ‘ını …’a devrettiği, … tarihli tescil ile …’ın uhdesinde kalan payın ‘unu …’a, 1 payını …’a devrettiği, aynı tarihte …’ın … payını …’a devrettiği, … tescil tarihli tadilat ile …’ın payını, …’a devrettiği, … tarihinde tescil edilen devir ile …’ın payını davacı … …’a devrettiği, … tarihinde tescil edilen devir ile davacı …’in payını …’a devrettiği, … tarihinde tescil edilen devirler ile …’ın da hissesini …’a devrettiği, … tarihinde tescil edilen devirler ile …’ın toplam payının payını …’a, payını da …’a devrettiği, … tarihinde şirketin limited şirketten anonim şirkete dönüştürüldüğü, en son hali ile şirketin payının …, payının da …’a ait olduğu, hisse devirlerinin limited şirket olduğu dönemde yapıldığı, noterde imzalanan devir sözleşmeleri ile ve sonrasında tescil edilip yayınlanarak ve tüm ortakları imzası ile yapıldığı, buna göre hisse devirlerinin devir tarihinde yürürlükte olan TTK hükümlerine uygun olarak yapıldığı, … tarihi itibari ile şirketin öz varlık toplamının ….-TL olduğu, davacının … tarihinden … tarihine kadar giriş çıkışları yapılarak davalı şirkette sigortalı çalıştığı, yine davacının … tarihinden … tarihine kadar 90 adet hissesinin bulunduğu, davalı …’ın kuruluştaki %20 payı dikkate alınmaksızın murisin %80 hissesine tekabül eden ( 140 X %80= 112) paydan davacının 1/4 miras hissesine tekabül eden hisse miktarının pay olduğu, … tarihi itibariyle öz varlık toplamının ….-TL olduğu, davalı şirketin sermayesinin … adet hisseden oluştuğundan 1 adet hissenin değerinin 2012 yılı sonu itibari ile (….-TL / 60.000 adet) 45,35.-TL olduğu, …’ın … tarihinde devir ettiği toplam 12.000 adet hissenin değerinin ise (12.000 adet X 45,35.-TL) ….-TL olduğu, davalı şirketin … tarihi itibariyle öz varlık toplamının ….-TL olduğu, davalı şirketin sermayesinin adet hisseden oluştuğundan 1 adet hissenin değerinin dava tarihi itibari ile (….-TL / 140 adet) 82.543,66.-TL olduğunun tespit edildiğinin belirtildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili … tarihli makbuz ile, dava konusu ettikleri paya karşılık gelen ….-TL dava değeri üzerinden eksik harcı ikmal etmiştir.
Dava, muris …’ın, davalı … A.Ş’deki hisselerini kızı olan davacıdan kaçırmak maksadıyla muvazaalı olarak davalılar … ve …’a bağışladığı halde satış gibi göstererek devrettiği iddiası ile açılmış hisse devirlerinin iptali ve hisselerin davacı adına tescili davasıdır. Davacı tarafın hukuki nitelendirmesi ile dava muris muvazaasına dayalı şirket hisse devirlerinin iptali ve miras hissesi oranında davacı adına tescili davasıdır. Dava konusu olan hisseler davalı anonim şirkete ait hisseler olup, anonim şirketlerde TTK’da düzenlenmiş olmakla mutlak ticari davalardan olup, şirket merkezi itibariyle mahkememiz davaya bakmaya yetkili ve görevlidir.
Her ne kadar davacı tarafça muris muvazaasına dayanılmış ise de, dava esas niteliği itibari ile TBK 19.maddesinde düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayalı şirket hisselerinin devrine ilişkin işlemlerin iptali ve davacının miras payı oranında adına tescili istemine ilişkindir. Bu hali ile de genel muvazaa hükümlerinin uygulanması gerekmekle davaya bakma görevi mahkememize aittir.
6098 sayılı TBK’nın 19.maddesinde, genel muvazaa hükümleri düzenlenmiş olup “Tarafların yanlışlıkla veya gerçek amaçlarını gizlemek için kullandıkları sözcüklere bakılmaksızın gerçek ve ortak iradeleri esas alınır.” hükmü getirilmiştir. Özellikle resmi sicillere bağlı tutulan malların muvazaalı devrine TBK’nın 19.maddesi uygulanacaktır. Muvazaanın özel bir türü olan muris muvazaası ise 01/04/1974 tarihli 1/2 sayılı içtihatı birleştirme kararına dayanmakta olup, buna göre miras bırakanın üzerine tapuda kayıtlı olan taşınmazların miras bırakan tarafından aslında bağış olduğu halde satış biçiminde temlik edilmesi durumunda uygulama olanağı bulur. Tapu da yapılan temlikler dışındaki işlemler yönünden belirtilen içtihatı birleştirme kararı uygulanamaz. Ancak böyle hallerde genel muvazaa hükümlerinin uygulanması gerekir. Genel muvazaa hükümleri ise 6098 sayılı TBK’nın 19.maddesinde (818 sayılı BK 18.madde) düzenlenmiştir. Buna göre tarafların gerçek ve ortak iradeleri esas alınacak olup, davanın konusunu oluşturan şirket hisselerinin devri yönünden TBK’nın 19.maddesi ve 6762 sayılı TTK’nın 520.maddesi kapsamında değerlendirme yapılıp karar verilmesi gereklidir. Çünkü işlemlerin yapıldığı tarihte şirket limited şirket ve hisse devirlerinin yapıldığı tarih itibariyle 6762 sayılı TTK’nın 520.maddesi yürürlüktedir. Sonradan yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’da ise gerek limited şirketlerde gerekse anonim şirketlerde hisse devrinin yazılı yapılması ve ortaklar kurulu tarafından onaylanması yeterlidir.
Muvazaa mutlak ve nispi muvazaa olarak ikiye ayrılır; mutlak muvazaa da taraflar herhangi bir hukuki işlem yapmak istemezler, yalnızca görünüşte bir hukuki işlem için gerekli irade açıklamasında bulunurlar. Nispi muvazaa da ise taraflar gerçekten belli bir hukuki işlem yapmak istemekte ancak onu saklamak amacıyla bir başka hukuki işlemin kurulduğu görüşünü yaratmak üzere irade açıklamasında bulunurlar. Somut davadaki muris muvazaasına ilişkin ayrı bir düzenleme yasalarda yer almadığı gibi dayanağını 01/04/1974 tarih, 1/2 sayılı içtihatı birleştirme kararı oluşturmakta olup, sadece miras bırakanın tapulu taşınmazlarının temlikinde yaptığı muvazaalı işlemlere uygulanacak olup, şirket hisselerinin devrinin iptali talep edilen eldeki davada ise hisseler taşınmaz niteliğinde olmayıp taşınır mal varlığı olduğundan adı geçen içtihatı birleştirme kararı uygulanamayacak, TBK 19.maddede düzenlenen genel muvazaa hükümleri uygulanacaktır. Buna göre de tarafların gerçek ve ortak iradeleri göz önüne alınacak olup taşınırların bağışlanması TBK 285.madde gereği herhangi bir şekle tabi olmayıp, yine TBK 289.maddeye göre elden bağışlamak teslim ile gerçekleşecek olup, TMK 763.maddeye göre de taşınırların elden bağışlanması herhangi bir şekle tabi olmadığı gibi limited şirket hisse devirleri 6762 sayılı TTK’nın 520.maddesi gereğince noterde yazılı yapılıp, ortaklar kurulunun onayı ve pay defterinin kayıt ile geçerli olup 6102 sayılı yasanın 595.maddesine göre de, pay devri noterde yazılı sözleşme ve genel kurulun onayı ile geçerli olup, dava konusu yapılan hisse devirlerinin tamamı da noterde yazılı bir şekilde yapılıp oy birliği ile karar altına alınıp pay defterine işlenerek tescil ve ilan edilmiş olduğundan yasaya uygun ve geçerlidir. Kaldı ki murisin hisselerini devir ettiği tarihten sonra davacı kendisi de bizzat hisse devri alıp hissedar olmakla devir zincirine kendisi de dahil olmuş, yine şirkette finans müdürü olarak çalıştığı gibi hissedar olarak da murisin hissedarı olduğundan ve hisse devirlerinden haberdar olmaması hayatın olağan akışına ters olduğu gibi bir kısım devirlerde de bizzat kendi onay ve imzası bulunmaktadır. Yine murisin hisseleri devrettiği tarihten 1 gün sonra şirkete ait taşınmaz mallar murise devredilmiş ve murisin ölümü ile tüm mirasçılar arasında eşit olarak paylaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, … karar sayılı ilamında da açıkça belirtildiği gibi muris muvazaasına dayanak teşkil eden 01/04/1974 tarih 1974/1/2 sayılı içtihatı birleştirme kararı taşınır mal niteliğindeki şirket hisselerinin devri halinde uygulanamayacak olup, davada TBK’daki genel muvazaa hükümleri uygulanacak olmakla, muris tarafından davalılara yapılan bağış ve hisse devirleri yasaya uygun ve geçerli bir şekilde yapılmış olmakla, davalılar … A.Ş yönünden davanın esastan reddine, davalı … yönünden ise, davalı sadece bir dönem hissedar olup, hisselerini davadan çok önce devretmiş olmakla dava tarihi itibariyle iptal edilebilecek herhangi bir şirket hissesi bulunmadığından bu davalı yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davalı … yönünden;
Davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
Bu davalı yönünden yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
2-Davalılar … A.Ş yönünden;
Davanın ESASTAN REDDİNE,
Alınması gerekli 179,90.-TL harçtan, peşin olarak alınan 2.561,63.-TL ve tamamlama harcı olarak alınan 36.908,27.-TL harç toplamı 39.469,90.-TL harcın mahsubu ile fazla alınan 39.290,00.-TL harcın davacıya İADESİNE,
Davalı … tarafından yapılan tebligat gideri 122,50.-TL, müzekkere gideri 33,50.-TL olmak üzere toplam 156,00.-TL yargılama giderlerinin davacıdan alınarak bu davalıya VERİLMESİNE,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
Davalı … A.Ş davada kendilerini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada reddedilen miktar dikkate alınarak hesap edilen ….-TL nispi vekâlet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara VERİLMESİNE,
Dair; hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, davalı …’nin yokluğunda tarafların HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulünce anlatıldı. 27/01/2023

Başkan …
(E-İmzalı)
Üye …
(E-İmzalı)
Üye …
(E-İmzalı)
Katip …
(E-İmzalı)