Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/202 E. 2022/442 K. 13.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/202 Esas
KARAR NO : 2022/442
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : Tue Jun 09 00:00:00 TRT 2020
KARAR TARİHİ: 13/06/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize verilen dilekçede özetle: 10/04/2018 tarihinde yolun karşısına geçmek isteyen müvekkilinin, davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalanan ve diğer davalının işleteni olduğu …plakalı aracın çarpması sonucu yaralandığını, Akdeniz Üniversitesinden alınan sağlık raporuna göre müvekkilinin bu kazadan dolayı %5 oranında özürlü kaldığının anlaşıldığını, 2 yıldan bu yana çalışamadığını, sigorta şirketine 23/09/2019 tarihinde yapılan müracaatın sonuçsuz kaldığını, 8 günlük ödeme süresinin 02/10/2019 de dolması sebebiyle bu tarihte sigorta şirketinin temerrüde düştüğünü, arabulucuya gidilmesine rağmen sonuç alınamadığını belirterek;
kazanç kaybı için 1.000,00 TL, çalışma gücü kaybı için 1.000,00 ve manevi zararına karşılık 50.000,00 TL tazminatın davalı …’tan kaza tarihinden itibaren yasal; davalı sigorta şirketinden (manevi tazminat hariç) temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Meydana gelen kazada müvekkilinin kusurunun olmadığını, kaza tespit tutanağına göre de müvekkilinin değil asıl davacının kusurlu olduğunu, ceza dosyasından alınan kusur raporunun dayanaksız ve somut olaya uygun olmadığını, talep edilen manevi tazminatın zenginleştirici nitelikte olduğu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacının usulüne uygun başvuru şartını yerine getirmediğini, zira maluliyet raporunun sunulmadığını, maluliyet durumunun ATK raporu ile belirlenmesi gerektiğini, süreçte Anayasa Mahkemesince verilen iptal kararının somut uyuşmazlığa etkisinin olmayacağını, kazanç kaybının poliçe kapsamında olmadığı, müvekkilinin poliçe limiti ile ve sürücünün kusuru oranında sorumlu tutulabileceği, davacı için gelirinin tespitinde esas alınacak miktarın asgari ücret olabileceği, müvekkilinden avans faizi talep edilemeyeceği gibi ancak dava tarihinden itibaren faiz talep edilebileceği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı, dava dilekçesi ekine, davalı sigorta şirketine yaptığı müracaatın tebliğ tarihini gösterecek şekilde PTT Takip Raporu sunmuştur. Buna göre davacının müracaatının 24/09/2019 tarihinde davalı tarafından alındığı anlaşılmıştır.
Davacı, davalı sigorta şirketinin kendilerine usulüne uygun müracaat edilmediği yönündeki iddiası ile ilgili verdiği dilekçesinde özetle: Bu hususunun doğru olmadığını, kaldı ki davalının 13.508,00 TL iş gücünden kalma tazminatı ödeme teklifinde bulunduğunu, gönderilen ibranamenin kabul edilmediğini belirtmiştir.
Tarafların ekonomik-sosyal durumlarının araştırılması için yazılan müzekkereye verilen cevapta: 02/07/2020 tarihi itibariyle davalı …’ın ev hanımı olduğu, gelirinin olmadığı, ailesi ile birlikt ikamet ettiği, bakmakla yükümlü olduğu birisinin olmadığı, adına bir adet aracının bulunduğu; davacı …’in ise, 25/06/2021 tutanak tarihi itibariyle ev hanımı olduğu, gelirinin olmadığı, geçimini eşinin sağladığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce hasar dosyası ve ceza dosyası örnekleri getirtilip dosya arasına alınmıştır. Yine tedavi evrakları da temin edilip dosya arasına alınmıştır.
Tedavi evarlarının temininden sonra davacı Adli Tıp Kurumuna sevk edilmiş, alınan rapora göre davacının 10/04/2018 tarihinde meydana gelen kazadan dolayı özürlülere verilecek sağlık kusuru raporları kapsamında çalışma gücünü % 4 oranında kaybettiği, 4 ay süre ile de iyileşme/ kazanç kaybına uğrayacağı belirtilmiştir.
Ceza dosyasından alınan kusur raporunda; davalı sürücü …’ın sürücülerin araç kullanırken hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğini, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uymak kuralını ihlal ettiği, davacı …’in ise taşıt yolundan karşıdan karşıya geçerken yaya geçitinden veya kavşak giriş ve çıkışlarından geçmesi gerekirken 100 m mesafede trafik ışıklarıyla belirlenmiş yaya geçidinin bulunmadığı yerlerde yaklaşmakta olan ve emniyetle duramayacak kadar yaklaşmış araçları kontrol ederek geçiş önceliğini de araçlara vermek suretiyle kontrollü bir şekilde karşıdan karşıya geçmesi gerekirken tedbirsiz davrandığı ve asli kusurlu olduğu belirtilmiştir. Mahkememizce kusur oranlarının belirlenmesi için dosya Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığına gönderilmiş, düzenlenen raporda davalı …’ın karşıya geçmekte olan yayayı farkettiğinde geçiş önceliğini yayaya bırakması gerekirken bu hususa riayet etmediğinden asli kusurlu, davacının ise karşıya geçerken seyir halindeki aracın hız ve mesafesini dikkate almadan dikkatsizce karşıya geçmek istediği esnada kaza meydana geldiğinden tali kusurlu olduğu belirtilip kazanın meydana gelmesinde … % 75 oranında davacı …ise % 25 oranında kusurlu bulunmuştur. Bu rapora yapılan itiraz üzerine mahkememizce aynı Grup Başkanlığından ek rapor talep edilmiş, önceki rapordaki kusur dağılımında bir değişikliğe gidilmediği belirtilerek aynı şekilde kusur oranı tespit edilmiştir.
Bundan sonra dosya aktüer bilirkişisine tevdi edilmiş, aktüer bilirkişisi TRH-2010 Yaşam Tablosu, aktif ve pasif gelir döneminde her yıl için % 10 artış ve % 10 iskanto uygulama suretiyle yaptığı hesaplamada kusur oranı gözetilerek davacının 4 aylık kazanç kaybı için zararının 4.352,82 TL çalışma gücü kaybına karşılık zararının 76.387,15 TL olduğu belirlenmiştir.
Davacı vekili bu belirleme doğrultusunda talep sonucunu arttırmış, harcını da yatırmıştır.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede: Hükme esas alınan ATK raporuna göre 10/04/2018 tarihinde meydana gelen kazadan dolayı davacı özürlülere verilecek sağlık kurulu raporu hakkındaki yönetmelik kapsamında çalışma gücünü % 4 oranında kaybetmiştir. Yine bu kazadan dolayı davacı 4 ayda iyileşebilecek şekilde yaralanmıştır.
Hükme esas alınan ATK nın kusur raporuna göre, kazanın meydana gelmesinde yaya geçişine öncelik vermeyen davalı % 75 oranında, araç trafiğini kontrol etmeden yola giren davacı ise % 25 oranında kusurludur. Bu kusur oranları çerçevesinde Yargıtay kararlarına uygun olarak aktüer bilirkişisi tarafından kaza tarihindeki gelir üzerinden kazanç kaybı hesaplaması yapılmış ve bu hesaplamaya göre davacının bu kazadan dolayı kazanç kaybının 4.352,82 TL olacağı anlaşılmıştır.
Yine davacının çalışma gücü kaybının da 76.387,15 TL olacağı belirtilmiştir. Bu belirleme doğrultusunda davacı talep sonucunu arttırmış, gereken harcı da yatırmıştır. Mahkememizce hükme esas alınan raporlar doğrultusunda davacının maddi tazminat talebinin aşağıdaki şekilde kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davalıya yapılan müracaatın 24/09/2019 tarihinde ulaştığı anlaşıldığından davalı sigorta şirketinin 8 günün sonu olan 02/10/2019 tarihi itibariyle temerrüde uğradığı anlaşılmış, davacı her ne kadar sigorta şirketinden avans faizi ile alacak talep etmiş ise de asıl ilişkinin sigorta şirketi ile değil davalı …ile gerçekleşmiş olması karşısında yasal faize hükmetmek gerekmiştir.
Davacının manevi tazminat talebine gelince, manevi tazminat beden bütünlüğü ihlal edilen davacının bu ihlalden dolayı duyduğu ızdırabı bir nebze olsun giderecek, olayın özellikleri, kusur durumu, yaralanmanın mahiyeti ve tarafların ekonomik-sosyal durumları dikkate alınarak zarar vereni fakirleştirmeyecek, zarar göreni de zenginleştirmeyecek ancak bir iç huzurunu da temin edecek şekilde olmalıdır. Buna göre davalının % 75 oranında kusurlu olması, tarafların ekonomik sosyal durumları ve yaralanmanın mahiyeti dikkate alınarak 20.000 TL manevi tazminata hükmetmenin uygun olacağı kanaatine varılmıştır.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
A-1-Davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile 10/04/2018 tarihinde meydana gelen kazadan dolayı davacının maruz kaldığı kazanç kaybına karşılık 4.352,82-TL çalışma gücü kaybına karşılık 76.387,15-TL olmak üzere toplam 80.739,97-TL tazminatın davalı sigorta şirketinden temerrüt tarihi olan 02/10/2019, davalı …’tan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL yargılama giderinin Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk K.nun 18/a-13 maddesi gereğince davalı sigorta şirketinden alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
Alınması gerekli 5.515,34.-TL harçtan, peşin olarak alınan 177,61.-TL ve tamamlama yoluyla alınan 355,00.-TL harcın 80,70.-TL si manevi tazminat talebinde değerlendirilmek suretiyle 451,91.-TL harcın mahsubu ile kalan 5.063,43.-TL harcın davalılardan müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
Davacı tarafça yapılan dava ilk masrafı 62,20.-TL, tebligat masrafı 188,50.-TL, müzekkere ve posta masrafı 228,20.-TL, bilirkişi ücreti 580,00.-TL, adli tıp masrafı 1.550,30.-TL olmak üzere toplam 2.609,20.-TL yargılama masrafının yarısın manevi tazminat talebinde değerlendirilmek suretiyle kalan 1.304,60.-TL yargılama masrafı ile mahkememizde peşin olarak alınan harç masrafı 451,91.-TL olmak üzere toplam 1.756,51-TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davalı tarafın talebi üzerine ATK dan alınan ek kusur raporunun faturasının ödenmediğinin anlaşılması sebebi ile Ankara ATK grup başkanlığının 14/03/2022 tarih ve …seri numaralı 736,80.-TL fatura bedelinin davalılardan müteselsilen alınarak Ankara Adli tıp grup başkanlığına ödenmesine, gereği için kararın bir suretinin ATK ya gönderilmesine,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 11.296,19.-TL vekâlet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,

B-1-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 20.000,00-TL manevi tazminatın 10/04/2018 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’tan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alınması gerekli 1.366,20.-TL harçtan, peşin olarak alınan 80,70.-TL harcın mahsubu ile kalan 1.285,50.-TL harcın davalı …’dan alınarak hazineye irad kaydına,
Davacı tarafça manevi tazminat miktarının belirlenmesi için yapıldığı kabul edilen 1.304,60.-TL yargılama masrafının davarad kabul ve red oranları gözetilerek 521,84.-TL sinin ve 80,70.- Peşin harcın toplamı 602,54.-TL yargılama masrafının davalı …dan alınarak davacıya verilmesine kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 5.100.-TL vekâlet ücretinin davalı …’dan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada reddedilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 5.100.-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a VERİLMESİNE,
Dair, (düzeltilerek: sigorta şirketi vekili dışındaki) taraf vekillerinin yüzüne karşı, HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yoluna açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı.13/06/2022
Katip…
(E-İmzalı)

Hakim …
(E-İmzalı)