Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/664 E. 2022/87 K. 02.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

DOSYA NO : 2019/664
KARAR NO : 2022/87
Birleşen Dava (Antalya 3. ATM 2019/650 E. 2020/641 K)
Birleşen Dava (Antalya 4. ATM 2019/611 E. 2020/142 K)
DAVA : TAZMİNAT (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/12/2019 (Asıl ve Birleşen Davalar)
KARAR TARİHİ: 02/02/2022

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında görülen TAZMİNAT (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 02/07/2019 tarihinde müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu, …’nın sevk ve idaresindeki, davalı …Sigorta tarafından …poliçe numarası ile sigortalanmış …plakalı aracın Fethiye’den Altınyayla istikametine doğru seyir halindeyken Karaçulha Mahallesi Karahasantaşı Mevkiine gittiği sırada tek taraflı olarak takla atması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, kazada müvekkilinin basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek biçimde yaralandığını, günlerce yoğun bakımda kaldığını, henüz 9 yaşında olan müvekkilinin kaza sebebi ile tedavi olmak zorunda kaldığından okuluna tam olarak devam edemediğini, bundan sonra eski gücünde çalışmasını da sürdüremeyeceğini, iş ve kazancı olmasa bile, günlük yaşamlarım sürdürürlerken sakatlıkları oranında zorlanacak olmaları, yaşıtlarına göre daha fazla güç (efor) sarf ederek kazanç elde edeceği için, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. Maddesi gereğince kaza sonucu oluşan maddi zararının karşılanması için PTT aracılığıyla gönderilen 11/10/2019 tarihli dilekçeleri ile davalı …Sigorta A.Ş’ne başvurduklarını, dilekçelerinin 15/10/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı sigorta şirketinin kendileri ile mail ortamında iletişime geçtiklerini, bir kısım eksik evraklar olduğunu söylediklerini, bu evrakların tamamlanarak gönderilmiş olmasına rağmen ısrarla eksik evrak bildirimi yapılarak başvurularının sürüncemede bırakıldığını, arabuluculuk görüşmelerinin de sonuçsuz kaldığını, bu nedenle; bedensel zararlarının tespiti ile şimdilik 100,00 TL (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere) güç kaybı-efor kaybı tazminatı, kalıcı iş göremezlik tazminatı, geçici iş göremezlik tazminatı ve tedavi, yol, konaklama, ilaç, hastane giderlerinin hesaplatılarak poliçe limiti dahilinde temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Aynı olay nedeniyle, aynı araçta yolcu olarak bulunan …’ın aynı sigorta şirketine karşı açmış olduğu tazminat davası Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/650 E.dosyası ile birleştirilmiştir.
Aynı olay nedeniyle, aynı araçta yolcu olarak bulunan …’ın aynı sigorta şirketine karşı açmış olduğu tazminat davası Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/650 E. 2020/641 K.sayılı kararı ile mahkememizin 2019/664 E.sayılı dava dosyası ile birleştirilmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili süresi içerisinde verdiği cevabında; Müvekkili sigorta şirketine usulüne uygun başvuru yapılmadığından davanın, dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla birlikte müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, bunun için Adli Tıp kurumundan kusur raporu alınması gerektiğini, yine maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi hususunun da Adli Tıp kurumu raporu ile kanıtlanması gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatı talebine ilişkin herhangi bir sorumluluklarının bulunmadığını, davacının …2010 doğumlu olup, dava konusu kazanın meydana geldiği 02.07.2019 tarihinde henüz 9 yaşında olduğunu, bu yaşta bir çocuğun, gelir getiren bir işte çalışmasının mümkün olmadığını, tedavi giderlerine ilişkin taleplerin de teminat dışı olup reddi gerektiğini, 6111 sayılı yasanın 59. maddesi ile değiştirilen KTK.nun 98. maddesi ve yine aynı sayılı yasanın geçici 1. maddesi gereği tedavi giderleri bakımından müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, ulaşım giderlerinin de talep edilemeyeceğini, zarar hesabı için seçilecek bilirkişinin aktüerler siciline kayıtlı kişilerden olması gerektiğini kazada “Hatır Taşıması” mevcut olup Yargıtay içtihatlarınca bu durumun tazminatta indirim nedeni olduğunu, davacının söz konusu olaydan dolayı sosyal güvenlik kurumundan herhangi bir ödeme alıp almadığının tespiti gerektiğini, avans faizi talep edilemeyeceğini belirterek davanın esastan reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir

DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME:
Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi zararların giderilmesi talebine ilişkin tazminat davasıdır.
Taraflar arasında kazanın varlığı, davacının olay nedeniyle yaralanması ve sigorta poliçesi hususlarında tartışma bulunmamaktadır.
Uyuşmazlık; kazadaki kusur durumu ve tazminat miktarı konusunda toplanmaktadır.
Olaya ilişkin hasar dosyası, trafik kazasının oluşumuna ilişkin soruşturma evrakları, tedavi belgeleri, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına ilişkin kolluk araştırma sonuçları ve alınan bilirkişi raporları, toplanan sair deliller, yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre;
Davaya konu kazanın tek taraflı meydana gelmesi, davacının araçta yolcu olarak bulunması nedeniyle, aracı kullanan dava dışı sürücünün kusurlu olup olup olmadığını araştırmaya gerek duyulmamıştır.
Aynı olay nedeniyle, aynı araçta yolcu olarak bulunan anne … (… D.lu) ile çocuklar … (… D.lu) ve … (… D.lu) yaralanmış, kaza yapan aracın ZMMS poliçesini düzenleyen aynı sigorta şirketine karşı dava açılmıştır.Tüm davalar birleştirilerek mahkememizde görülmüştür
Davalı taraf hatır taşıması yapıldığını ileri sürmüş ise de kaza yapan aracın sürücüsü …’nın, davacı …’nin kardeşi, diğer davacıların ise teyzesi olduğu nüfus kayıtları ile sabittir. Yakın akrabalar arasında hatır taşıması kabul edilmediğinden davalı tarafın bu yöndeki talepleri kabul edilmemiştir.
Antalya Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü 13/01/2020 – 22/01/2020 ve 10/07/2020 tarihli cevabi yazılarında davacılara olay nedeniyle herhangi bir ödeme yapılmadığını bildirmiştir.
Davacıların ekonomik ve sosyal durumları araştırılmış, davacı …’nin ev hanımı olduğu, geçimini gündelik işlerde çalışan eşinin sağladığını, baba evinde çocukları olan diğer davacılar ile birlikte ikamet ettiği, kira vermediği, başkaca gelirinin ve malvarlığının olmadığı tespit edilmiştir.
Olay nedeniyle, tarihli İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 3.İhtisas Kurulunun 05/07/2017 tarihli raporuna göre davacının % 8,1 oranında meslekte kazanma gücünü kaybetmiş sayılacağı, fizyolojik iyileşme (iş göremezlik) süresinin trafik kazası tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği bildirilmiştir.
Birleşen Antalya 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/650 E. 2020/641 K. Sayılı dosyasından alınan Adli Tıp Kurumu Ankara Adli Tıp Grup Başkanlığı’nın 08/10/2020 tarih ve … sayılı raporuna göre; davalıya sigortalı aracı kullanan dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki otomobil ile meskun mahal dışında, seyrine gereken özeni göstermediği, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı şekilde yol ve mahal şartlarına uygun olmayan seyri sırasında geldiği tehlikeli virajlı yol bölümünde sevk ve idare hatasıyla, seyrine göre sağ taraftan yol dışı kalması sonra aracıyla takla atıp devrilmesiyle meydana gelen olayda dikkatsizliği, tedbirsizliği ve kurallara aykırı hareketi ile asli (%100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu bulunmuştur. Zaten davacı söz konusu tek taraflı kazada yolcu konumundadır.
Yargılama devam ederken davacı vekili 02/02/2022 tarihli dilekçesi ile davamızın birleşen davalarla beraber davalı ile tüm davacılar yönünden sulh olunduğunu belirterek davamızın ve birleşen davaların konusuz kaldığını bildirerek gereğinin yapılmasını talep eden dilekçe vermiştir.
Davacı, davalı sigorta şirketi ile sulh olduğunu ve davanın konusuz kaldığını beyan ettiğinden asıl ve birleşen davalar hakkında karar vermeye yer olmadığına, davalıya sigortalı aracı kullanan dava dışı sürücü … olayda asli (%100 (Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davalı tarafın davanın açılmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla yargılama masraflarının davalı üzerinde bırakılmasına karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;
Davacı vekilinin davalıyla sulh olduklarını ve davanın konusu kaldığını beyan ettiğinden konusuz kalan dava hakkında KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
Alınması gerekli 80,70.-TL harçtan, peşin olarak alınan 44,60.-TL harcın mahsubu ile kalan 36,10.-TL harcın DAVALIDAN ALINMASINA,
Davacı tarafça yapılan dava ilk masrafı 97,10.-TL, tebligat gideri 189,50.-TL, müzekkere gideri 703,64.-TL olmak üzere toplam 990,24.-TL yargılama giderlerinin ve mahkememizde peşin olarak alınan harç gideri 44,60.-TL olmak üzere toplam 1.034,84.-TL’nin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, fazlasının davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL yargılama giderinin 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/a-13 maddesi gereğince davalıdan alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde DAVACIYA İADE EDİLMESİNE,
Dava açmaya sebebiyet verdiği için Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 100,00.-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
Dair tarafların yokluğunda, HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı.02/02/2022
KATİP …
(E-imzalıdır)

HAKİM …
(E-imzalıdır)