Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/359 E. 2022/651 K. 31.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/359
KARAR NO : 2022/651
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/07/2019
KARAR TARİHİ : 31/10/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı tarafa karkas et sattığını ve karşılığında faturalar kestiğini, davalının faturalar bedelini ödemediğini, bunun üzene alacağın tahsili için davalı hakkında Antalya 12. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz edilmesi ile icra takibinin durdurulduğunu iddia ederek itirazın iptaline borçlunun %20’den az olmamak üzere, icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin borçlu üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle: Davacı tarafından açılan davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacı şirketle aralarında yapılmış olan alış verişe ilişkin hiçbir alacak verecek kalmadığını, hatta fazla ödediği miktarın bile mevcut olduğunu, şirket hesaplarında bir karışıklık olduğunu düşündüğünü, bu nedenle davanın reddine. Haksız icra takibinden dolayı %20’den az olmamak üzere tazminata, dava masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Antalya (Kapatılan) 12.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafça 22/10/2018 tarihinde toplam alacak olan … TL için borçluya ödeme emri ile takibe geçildiği, davalı borçlu …’in 30/10/2018 tarihinde tebliğ aldığı ve 05/01/2018 tarihinde borca ve icra dairesinin yetkisine de itiraz edilerek yetkili İcra Müdürlüğünün davalının yerleşim yeri olan Ankara İcra Müdürlüğü olduğunun bildirildiği, itiraz üzerine İcra müdürlüğünce takibin durdurulduğu ve eldeki davanın süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davalarında bir yıllık hak düşürücü süre borca itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edildiği tarihten itibaren başlar. Somut olayda borçlunun borca itiraz dilekçesi davacıya tebliğ edilmediğinden bir yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlamamış ve eldeki davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların defterlerinin incelenmesine karar verilmiş olup, öncelikle davacının defterleri istinabe yoluyla incelenmiş, bu doğrultuda sunulan 16/10/2020 tarihli raporda özetle; davacı … … Ticaret Ltd. Şti.’nin 2017, 2018 ve 2019 yılları ticari defter kayıtlarına istinaden 31/12/2019 tarihi itibariyle davalıdan … TL alacaklı göründüğü bildirilmiştir.
Mahkememizce daha önce rapor sunun bilirkişiden ,davalının dayandığı tahsilat makbuzlarının davalı defterlerinde bulunup bulunmadığı, tahsilatların varlığı halinde borç miktarı konusunda ek rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş, bilirkişinin 14/12/220 tarihli ek raporunda özetle; Davacı … … Ticaret Ltd. Şti.’nin 2017, 2018 ve 2019 yılları ticari defter kayıtlarına istinaden 31/12/2019 tarihi itibariyle davalıdan … TL alacaklı olduğunu bildirmiştir.
Davalı tarafın defterlerinin incelenmesi üzerine sunulan 08/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu ve dava konusu alacağın dayanağı olan faturalar ile muhteviyatındaki malların davalı tarafa teslim edildiği, davalı tarafın ticari defterleri ve dava dosyası kapsamına göre, takip ve dava konusu edilen toplam … TL tutarındaki faturalar bedellerinin, faturalar tarihlerinden sonra düzenlenen toplam 23.000,00 TL tutarındaki tahsilat makbuzları ile fazlasıyla davalı taraftan tahsil edildiği, davalı tarafın ticari defterlerine göre, davacının takip ve dava konusu ettiği faturalar dışındaki faturalar ile de taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, takip ve dava konusu edilen faturalar ile birlikte davacı şirketten alının faturaların toplam … TL olduğu, dava dosyasına sunulan bilirkişi raporları ile davacı şirketin ticari defterlerinde bu faturalara istiaden davacının bakiye … TL tutarında davalıdan alacağının olduğunu bildirmiştir.
Mali Müşavir bilirkişinin 27/09/2021 tarihli ek raporunda özetle; davalının ticari defterlerindeki takip ve dava konusu edilen faturalar ile birlikte davacı şirketten alınan diğer faturaların toplam … TL olduğu, takip ve dava konusu edilen toplam … TL 7 adet faturanında dahil olduğu, davalının bu fatura bedellerinin ödendiği ile ilgili olarak dava dosyasına ibraz ettiği … TL tutarındaki tahsilat makbuzları olduğu, bu tahsilat makbuzlarının davacı şirketin ticari defterlerinde davalı adına alacak olarak kayıtlı olduğu ve bu tahsilatların fatura bedellerinden mahsup edildiği, davalının ticari defterlerindeki kayıtlar ve sunduğu tahsilat makbuzları sonrasında davalının bakiye … TL tutarında davacı tarafa borcunun kaldığı, davacı tarafın ise bakiye … TL tutarında davalıdan alacak talep ettiğini bildirmiştir.
Dava, mal alım satımından kaynaklı fatura alacağının ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre: Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (HMK 222/1) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 22/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının, davalıdan faturalardan kaynaklanan alacağı nedeniyle 22/10/2018 tarihinde Antalya 12. İcra Müdürlüğünün … esas numaralı takip dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığı, davacı şirket tarafından, icra dosyasına dayanak faturalarda belirtilen mallar davalı şirkete teslim edildiği ve fatura tanzim edilerek davalı tarafa teslim edildiği, ancak davalı tarafın malların bedellerini ödemediği bu nedenle icra takibine yapılan itirazın iptalini talep ettiği, davalı taraf ise, davacı şirketle aralarında yapılmış olan alış verişe ilişkin hiçbir alacak verecek kalmadığını, hatta fazla ödediği miktarın bile mevcut olduğunu ileri sürmüş ise de, taraflar tacir olup, ticari defterlere delil olarak dayanıldığından her iki tarafın ticari defterlerinin incelenmesi ile delillerin değerlendirilmesi gerektiğinden, mahkemece davacı ve davalı şirketin şirketin ticari defterlerinin incelenmesine karar verilmiş, mali müşavir bilirkişinin 27/09/2021 tarihli ek raporunda; davalının ticari defterlerindeki takip ve dava konusu edilen faturalar ile birlikte davacı şirketten alınan diğer faturaların toplam … TL olduğu, takip ve dava konusu edilen toplam … TL 7 adet faturanında dahil olduğu, davalının bu fatura bedellerinin ödendiği ile ilgili olarak dava dosyasına ibraz ettiği … TL tutarındaki tahsilat makbuzları olduğu, bu tahsilat makbuzlarının davacı şirketin ticari defterlerinde davalı adına alacak olarak kayıtlı olduğu ve bu tahsilatların fatura bedellerinden mahsup edildiği, davalının ticari defterlerindeki kayıtlar ve sunduğu tahsilat makbuzları sonrasında davalının bakiye … TL tutarında davacı tarafa borcunun kaldığının bildirildiği, her iki tarafın ticari defterlere delil olarak dayandığı, her ne kadar faturaya dayalı takiplerde TTK’nun 21.maddesinde düzenlendiği üzere sekiz günlük süre içerisinde itiraz edilmemesi, akdi ilişkinin ve alacağın varlığını tek başına ispata yeterli değil ise de, HMK’nun 222.maddesi uyarınca tarafların ticari defterlerinin birbirini doğrulayan hususlarda kesin delil oluşturduğu, takip ve dava konusu faturanın davacı ve davalı defterlerinde kayıtlı olup, akdi ilişkinin ve fatura içeriğinin davalı tarafça kabul edilmiş sayılması nedeniyle, hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, alacak likit olup, borçlu itirazında haksız olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE;
Davalının Antalya 12. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın iptaline ve takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle devamına,
2-Asıl alacağın takdiren %20’si oranında belirlenecek olan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 1.414,437 TL harçtan peşin olarak alınan 250,08 TL harcın mahsubu ile kalan 1.164,357 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan dava ilk masrafı 44,40 TL, tebligat gideri 73,00.-TL, bilirkişi ücreti 1.384,00 TL olmak üzere toplam 1.501,40TL yargılama giderinin ve davacı tarafça yatırılan 250,08 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.751,48 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya iadesine,
6-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen 1.320,00 TL yargılama giderinin 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/a-13 maddesi gereğince davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi’nde ilgili Hukuk Dairesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 31/10/2022

Katip …
(E-İmzalı)

Hakim …
(E-İmzalı)