Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/256 E. 2021/681 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/256 Esas
KARAR NO : 2021/681
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/05/2019
KARAR TARİHİ: 26/10/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine … İcra Dairesi’nin …sas sayılı dosyası ile Kambiyo Senetlerine özgü icra yoluyla takibi başlatıldığını, ödeme emrinin tebliğ edildiğini, takibe konu senedin … tanzim tarihli 250.000-TL bedelli senet olduğunu, yapılmış olan bu haksız takibe itiraz edildiğini, davanın … İcra Hukuk Mahkemesi … Esas numarası ile görüldüğünü, yine ilgili senedin işleme konulması ile ilgili olarak … Cumhuriyet Savcılığına … tarih … Soruşturma numarasıyla suç duyurusunda bulunulduğunu, müvekkili ile davalı arasında … tarihinde tarafların imzalarını ve kabul beyanlarını içeren ve aynı zamanda …’ın da şahit olarak imzasının bulunduğu bir protokol imzalandığını ve bu protokole istinaden … tanzim tarihli senet düzenlendiğini, davalı tarafından başlatılan söz konusu icra takibine konu alacağını kesinlikle hiçbir hukuki dayanağının olmadığını, müvekkilinin böyle bir borcu bulunmadığını, işbu protokolde, müvekkil tarafından … tarihli senedin protokole konu kurutacak olan akaryakıt İstasyonunun resmi ve fiili olarak açılmasına müteakip 30 İş günü içinde ödeneceği hususunda anlaşmaya varıldığını, yine, davalının resmen ve fiilen istasyon açılmadığı takdirde hiçbir İşlem yapamayacağı, aynı zamanda senedin başkalarına devir, temlik ve ciro edilemeyeceği belirtilmiş olup; senedin arkasına ciro edilemez kaydının düşüldüğünü, müvekkilin de ortağı bulunduğu …Ltd. Şti adına …a Sanatkarlar Küçük Sanayi Sitesi Yapı Kooperatifinin sahibi olduğu akaryakıt istasyonu için anlaşma sağlanması halinde müvekkil tarafından takibe konu bedelin ödeneceği hususunda anlaşmaya varıldığını, ancak kooperatifin akaryakıt istasyonunun işletmesini müvekkilin de ortağı olduğu şirkete vermediğini, … Limited Şirketi tarafından bu kooperatife karşı dava açılmış olup … Sulh Hukuk Mahkemesinde … Esas sayılı dosya ile dava görüldüğünü, takip dayanağı senedin belli bir hususun gerçekleşmesi şartı göz önünde tutularak verildiğini protokolden açıkça anlaşıldığını, gerçekleşmeyen bir anlaşma için ödeme yapmasının mümkün olmadığını, bu nedenle karşı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, yapılan takibin haksız ve mesnetsiz olduğunu, davalının imzalanan protokole rağmen müvekkile maddi anlamda zarar verme kastıyla ve alacaklı olmadığını bildiği halde işbu icra takibinin nedensiz zenginleşme aracı olarak kullandığını belirterek davanın kabulüne, davalı ile yapılan … tarihli protokol dolayısıyla belirlenen yükümlülüklerin ve şartların gerçekleşmemiş olması ve müvekkilin takip tarihi itibarı ile muaccel bir borcunun da bulunmaması dikkate alınarak, davacı müvekkilin davalı lehine keşide ettiği senet karşılığında davalıya herhangi bir borcunun olmadığının tespiti ile davalının haksız ve kötüniyetli olması nedeniyle taklp konusu alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı vekili ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; Dava önşartı olan arabuluculuk yoluna başvurulmadan dava açıldığını, davacı …’nın … tarihinde … adlı şahıslarla birlikte imzaladığı tutanakta ; …’a 167.000 TL borçlu olduğunu; ayrıca … Ltd Şti’nin hissedarı olarak , yine … tarafından yapılmış olan 300.000 TL harcamanın hissesine düşecek kısmını da ödeyeceğini imzasıyla beyan ve ikrar ettiğini, …’un, …’un kardeşi olduğunu, şirket hissedarı olan …’un alacaklı olduğu meblağları ödeyenin bizzat … olduğunu, …’un hastalığı nedeniyle şirket işlerinde bizzat bulunamadığını, hisseyi devralan … ve … dışındaki tüm hissedarların borçlarını …’a ödediklerini, …’nın … tarihli protokolle ikrar ettiği borçların ve sonrasında …’tan elden aldığı paralar nedeniyle tarafların bu kez … tarihinde bir protokol imzaladıklarını, davacı …’ın, asıl alacaklının … olduğunu bildiği için 250.000 TL’lik ve 25.000 TL’lik iki ayrı senedi imzalayıp …’a verdiğini, 25.000 TL’lik senedin ödeme tarihi 2018 yerine … olarak yazılıp tanzim tarihinden önce bir tarih olması nedeniyle kambiyo senedi niteliğini yitirdiğinden takibe konu edilmediğini, kambiyo senetlerinin akaryakıt istasyonunun açılması tarihinde muaccel olacağını belirten bir anlaşma olduğunu, bunun dışındaki yorum niteliğindeki değerlendirmeleri kabul etmediklerini belirterek davanın reddine, davacının takip miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, takipten sonra açılmış menfi tespit davası olup, iddianın ileri sürülüş biçimine göre toplam takip tutarı üzerinden harç yatırılması gerekirken sadece asıl alacağın harçlandırıldığı görülmekle eksik harcı yatırması için davacıya süre verilmiş, davacı süresinde eksik harcı tamamlamıştır.
Yargılama sırasında davalı vekili müvekkilinin vefat etmiş olması sebebiyle vekillikten çekildiğini bildirmiş, davalının yargılama sırasında … tarihinde vefat ettiği anlaşıldığından davacıya mirasçıları davaya dahil etmesi için süre verilmiştir. Davacı vekili bu konuda dahili dava dilekçesi sunmamış, bilahare mahkememize verdiği …tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini mahkememize bildirmiş, vekaletnamesinde buna ilişkin özel yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Davadan feragat tek taraflı bir irade beyanı olup, karşı tarafın kabulüne bağlı değildir. Dava açıldıktan sonra hüküm kesinleşinceye kadar her safhada feragat mümkündür. Davadan feragat halinde dava konusu uyuşmazlık sona erer ve yargılama şartı ortadan kalkar. Bu kapsamda yargılamaya devam edilmesi mümkün olmadığından, davacı davadan tüm sonuçları ile feragat ettiğinden feragat nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın feragat sebebiyle REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30.-TL harcın peşin ve tamamlama harcı olarak alınan toplam 5.225,66-TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.166,36-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Arabuluculuğa ilişkin dava şartı nedeniyle Adalet Bakanlığı Bütçesinden ödenen 1.320,00.-TL yargılama giderinin 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/a-13 maddesi gereğince davacıdan alınarak hazineye irat KAYDEDİLMESİNE,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi’nde ilgili Hukuk Dairesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 26/10/2021

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)