Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/940 E. 2019/136 K. 20.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/940 Esas
KARAR NO : 2019/136
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 26/02/2013
KARAR TARİHİ: 20/02/2019
Mahkememizde görülmekte bulunan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı kargo firma arasında akdedilen sözleşme gereği kendisini … olarak tanıtan şahsa … marka 8 adet 12.680,00.-TL değerinde ve …marka 8 adet 14.384,00.-TL değerinde cep telefonu satışı yapıldığını, iş bu cihazların ve faturaların … tarihinde … … Kargo Fatura no ve … tarihinde … Kargo Fatura no ile davalı kargo şirketine teslim edildiğini, davalı kargo şirketince adreste teslim istemlerine rağmen sahte bir TC kimlik numarasıyla kendisini tanıttığı düşünülen şahsa şubede teslim edildiğini, davalı çalışanlarınca kargonun kim olduğu belli olmayan bir şahsa teslim edilerek müvekkili ile davalı arasındaki taşıma akdine aykırı hareket edildiğini, kargo muhteviyatındaki mallar miktarınca müvekkilinin zarara uğramasına sebep olduğunu, cihazların satışının kredi kartlarıyla, mail order sistemiyle ödendiğini, ancak ödemeler sonrasında kredi kartlarına itirazlar geldiğini, müvekkilinin cihazlar karşılığı ödemeleri alamadığını, davalı kargo çalışanlarınca cihaz teslim edilirken kimlik kontrolü ve kargo teslim kurallarına riayet edilerek yapılmadığından müvekkilinin zarara uğradığını, kargoyu teslim almaya gelen ve dolandırma niyeti olan şahsın da gerçek kimliğinin ortaya çıkmadığını, bu nedenle davalı tarafa ihtarname gönderildiğini, ancak ihtarnameye cevap verilmediğini, zararın tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça takibe itiraz edilerek takibin durduğunu, davalı tarafından yapılan itirazın haksız olduğunu belirterek takibin devamına ve %20 den aşağı olmamak üzere davalının icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; icra takibi ve dava bakımından yetki itirazında bulunduklarını, ilk gönderilen kargoda adresinin … Mahallesi-… şeklinde eksik verildiğini, bu nedenle davacının arandığını, numara aranınca da kendisinin gelerek şubeden teslim alacağını bildirdiğini, yanlış teslimat varsa bunun davacının yanlış yönlendirilmesinden kaynaklandığını, … Şubesine gelen kişinin … olduğunu ve teslimatın ona yapıldığını, davalının taşıma işleri komisyoncusu değil, taşıyıcı olduğu ve TTK’nun m.850 ve devamı hükümlerine tabi olduğunu, TTK’nun m.880 hükmüne göre zararın belirlenmesinin gerektiğini, ancak TTK’nun m.882 gereği sorumluluğununda sınırlı olduğunu, iki kargonun toplam 8 kg olduğu ve ona göre davalınının sorumluğunun her bir taşımada 91,63.-TL ile sınırlı sorumlu tutulması gerektiğini, inkar tazminatı şartlarının oluşmadığını, davalının 183,26.-TL tazminattan sorumlu tutulmasını ve davacı yararına kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce tarafların tüm delilleri toplanmış, …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası getirtilmiş, … Cumhuriyet Başsavcılığı … Soruşturma sayılı hazırlık evrakı getirtilmiş, kargo teslim fişleri, fatura suretleri, kargo gönderi listesi, davacı tarafından davalıya gönderilen …. Noterliğinin … tarih, … yevmiye nolu ihtarname sureti, Merkez Bankasından … ve …tarihleri itibariyle özel çekme hakkı kurları sorulmuş, talimat yolu ile davacı tanıkları dinlenmiş, cep telefonlarının gönderildiği …’in nüfus kaydı çıkartılmış, cep telefonu ödemeleri ve iadelerine dair banka kredi kartı bilgileri getirtilmiş, dosyamız talimat yoluyla … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilerek dosya kapsamına göre davacının uğradığı zarar, davalının sorumluluğu ve buna göre talep edilebilir zarar miktarı konusunda taşıma konusunda uzman bir bilirkişiden rapor alınmış, Vergi Dairesinden davacının mal satış fatura bilgileri sorulmuş, resen seçilen bir mali müşavirden davacının ticari defter ve kayıtları da inceletilerek dava konusu cep telefonları ile ilgili kayıtlara ilişkin rapor alınmış, yine resen seçilen bir bankacı bilirkişiden cep telefonlarına ait ödemelerin iptal ve iadesi konusunda rapor alınmıştır.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı … tarafından, davalı şirket aleyhine 27.277,18.-TL alacak için icra takibi yapıldığı, takibin davalı şirketin itirazı üzerine durduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına göre davacının uğradığı zarar, davalının sorumluluğu ve buna göre talep edilebilir zarar miktarı konusunda rapor alınmak üzere talimat ile …Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmiş, bilirkişi … havale tarihli raporunda sonuç olarak; davacının satışını yaptığı iddia ettiği ve iki adet fatura içeriği olduğu beyan edilen toplam 27.277,18.-TL zararın ispatı bakımından satış sözleşmesinin varlığını, alıcısı “Cep Shop İletişim-…” ünvanlı ticari işletmenin gerçekliğini ve adresinin doğruluğunu ile TC kimlik numarasını, bu çerçevede mail order ödeme işlemlerinin iptal edildiğini ispat edilmesinin gerektiğini, aksi takdirde zararını ispat etmiş olamayacağını, yanlış kişiye teslim olgusunun davacı tarafından verilen yanlış ve yanıltıcı adres ve alıcı bilgileri, telefon numarası iletişimi ve bunlara yol açan kusurundan kaynaklandığının kabülünün gerekeceğini, davacının satış sözleşmesini ve takiben mail-order iptallerinin ispat etmesini, iddia konusu faturaların gerçekliğini ortaya koymasını, adresin hatasının giderilebilir bir hata olduğunu, malın gönderileninin mallar üzerine hak sahipliği iddia etmediğini ispatlaması halinde ise; davalının zarar meydana gelme bilinci ile yanlış kişiye yaptığı teslim edeniyle tam zarardan sorumlu olması gerektiğini, tam zararın malların piyasa bedellerini(taşımaya alındıkları tarihteki) ve buna eklenecek navlun ve sair giderleri de kapsayacağı ve dolayısıyla davacının faturaları ile sabit olması halinde bedellerin rayiç uygunluğu bakımından teknik-emtia bilirkişi marifeti ile inceleme yapılması husususun sayın mahkemece değerlendirilmesinin gerektiğini, yanlış kişiye teslim söz konusu olduğundan taşıyıcının, yük ilgilisi tarafından ispatlanan tam zararı tazmin etmek zorunda kalacağının değerlendirilmesiyle TTK’nun m.882 hükümlerinde yer alan sınırlı sorumluluk hükümlerinden taşıyıcının yararlanamayacağını bildirmiştir.
Mahkememizce dosya dava konusu edilen faturalara konu malların davacı tarafça alınıp alınmadığı, kargo ile satılarak gönderilip gönderilmediği ve ilgili tüm kayıtlar ve değer tespiti konusunda tarafların ticari defter ve kayıtları da incelenmek suretiyle rapor alınmak üzere mali müşavir bir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi raporunda sonuç olarak; dava dosyası ile davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan incelemelerde; davacı tarafın ticari defterlerine göre, dava konusu olan dava dışı … adına düzenlenen toplam 27.064,00.-TL tutarındaki faturaların dava dışı …’e satıldığını ve bedelinin tamamının tahsil edildiğini, dava konusu olan faturalar muhteviyatı toplam 16 adet cep telefonunun, müşteri …’e teslim edilmesi için davacı tarafından davalı kargo şirketine teslim edildiği bildirilmiştir.
Dosyada mevcut CD’nin çözümlenerek dava konusu cep telefonlarına ait ödemelerin iptal ve iade edilip edilmediği konusunda bankacı bilirkişinin mahkememize sunduğu … havale tarihli raporunda sonuç olarak; davacının …bank … Şubesi nezdindeki … numaralı hesabına ait kayıtların yer aldığı üç adet CD içeriğinin incelendiğini, dava konusu mobil telefon bedelleri olarak “mail order” yoluyla tahsil edilen tutarların, yapılan harcama itirazları sonucunda satıcının hesabında 3 kalemde borç kaydedilmek suretiyle geri alındığının anlaşıldığını, … tarihinde 7.412,00.tutarında … numaralı kredi kartıyla ilgili harcama itirazının olduğunu, … tarihinde 10.000,00.-TL tutarında … numaralı kredi kartıyla ilgili harcama itirazının olduğunu, … tarihinde 9.652,00.-TL tutarında … numaralı kredi kartıyla ilgili harcama itirazı olduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılıp bitirilen yargılama sonunda … tarih …esas … karar sayılı kararla davanın kabulüne, davalının … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yönelik itirazının iptaline, takibin 27.778,18.-TL alacak üzerinden ve takip tarihinden itibaren ticari avans faizi uygulanmak suretiyle devamına, haksız itiraz edilen asıl alacak tutarı 27.064,00.-TL’nin % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizin … tarih, …Esas, … Karar sayılı kararının davalı tarafça temyizi üzerine Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı ilamı ile “dava, yurt içi kargo taşıması nedeniyle uğranılan zararın tazmini için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, dava konusu olay tazminat hukukunu ilgilendirdiğinden ve tazmini gerekecek bedel taraflar arasında açıkça kararlaştırılmadığından, tazminat alacağı önceden belirlenebilirlik, bilinebilirlik, hesap edilebilirlik vasfı niteliği taşımadığı, bu nedenle, İİK’nın 67. maddesindeki koşullar gerçekleşmediğinden, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekirken kabulüne karar verildiği” gerekçesi ile bozularak iade edilmiştir.
Mahkememizin …yeni esasına kaydedilerek yapılan yargılama sırasında davacı vekili önceki kararda direnilmesini talep etmiş, davalı vekili ise bozma ilamına uyulmasını talep etmiştir.
Dava, yurt içi kargo taşıma sözleşmesi ile davalıya teslim edilen cep telefonlarının davalının kusuru ile gönderilenin TC numarası kontrol edilmeden başka birine teslimi nedeniyle davacının uğramış olduğu zararın tazmini davasıdır. Her ne kadar davalı vekili yetki itirazında bulunmuş ise de taraflar arasındaki taşıma sözleşmesi davacı ile davalının …Şubesi arasında yapılmış olduğundan HMK 14/1 madde gereğince şubenin bulunduğu …’da da dava açılıp takip yapılabileceğinden davalının yetki itirazı reddedilerek davalı vekiline tebliğ edilmiştir. Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, banka kayıtları, kargo gönderi belgeleri, teslim fişi, faturalar, davacının ticari defter ve kayıtları, tanık beyanları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamından davacı ile davalı arasında akdedilen taşıma sözleşmesi gereği davacı tarafça dava dışı … isimli şahsa satılan cep telefonlarının …adresinde teslim edilmek üzere davalıya teslim edildiği, gönderilenin kimlik bilgileri, adresi ve TC numarasının doğru belirtilerek adreste teslim olarak gönderildiği, cep telefonlarının davalı elemanları tarafından gönderilen kişi yerine şubede başka birisine kimlik kontrolü yapılmaksızın teslim edildiği, dava dışı gönderilenin itirazı üzerine kredi kartı ile yapılan cep telefonu ödemelerinin banka tarafından iade edildiği, iade edilen ödemeler nedeniyle davacının uğradığı gerçek zarar tutarının 27.064,00.-TL telefon bedelleri, 213,18.-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 27.277,18.-TL olduğu, taşıma sözleşmesinin tarafı olan davalının sözleşme gereği üstlendiği edimi ayıplı ifa etmekle zarardan sorumlu olduğu, davanın kabulüne karar vermek gerektiği, yargıtay bozma ilamında da kabule yönelik bir bozma olmadığı, kararın sadece icra inkar tazminatı yönünden bozulduğu, gerekçe olarak dava konusu alacağın tazminat hukukundan kaynaklanıp likit nitelikte olmadığı, bu nedenle icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği gerekçesi ile karar bozulmuş ise de; İİK’nun 67/2 madde gereğince icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için geçerli bir icra takibi olması, süresinde yapılmış geçerli bir itirazın bulunması, süresinde açılmış bir itirazın iptali davasının olması ve borçlunun itirazında haksız çıkması gereklidir. Somut olayda davacı tarafça geçerli bir icra takibi başlatıldığı, davalı tarafça süresinde itiraz edilerek takibin durdurulduğu, davacının yasal süresi içerisinde itirazın iptali davası açtığı, davalının itirazda haksız olup, davanın kabulü gerektiği tartışmasızdır. Çözülmesi gerekli sorun, takip ve dava konusu yapılan alacağın likid nitelikte olup olmadığıdır. Takip ve dava konusu olan alacak taşıma sözleşmesi ile faturaları ile birlikte davalıya teslim edilen cep telefonlarının yanlış birine teslim edilerek tamamen kaybından kaynaklanan davacı zararı ve davacının zararının ödenmesine yönelik davalıya gönderdiği ihtarname masrafından ibarettir. Esasen davalının da zarar tutarı konusunda bir itirazı olmayıp, mahkememizce bu konuda yapılmış bir bilirkişi incelemesi de bulunmamaktadır. Sözleşmeye konu cep telefonlarının tutarı gönderilen faturalarda da yazılı olup, esas itibariyle gerek telefonların bedeli gerekse ihtarname masrafı taraflarca kolayca tespit edilebilir niteliktedir. Alacağın likid olması demek, taraflarca açıkça belirlenmiş ve belirli olması olmayıp, belirlenebilir nitelikte olmasıdır. Dava ve takip konusu alacak haksız fiilden kaynaklanmayıp, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırılık nedeniyle verilen zararın tahsili isteminden ibarettir. Zarar tutarı da taraflarca kolayca belirlenebilir olup, likid sayılacağından davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmakla usul ve yasaya ve yerleşik yargıtay uygulamalarına uygun görüldüğünden mahkememizin önceki kararında direnmek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
H Ü K Ü M : Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
Davanın KABÜLÜ ile;
Davalınnın …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasına yönelik itirazının iptaline, takibin 27.277,18.-TL alacak üzerinden ve takip tarihinden itibaren ticari avans faizi uygulanmak suretiyle devamına,
Haksız itiraz edilen asıl alacaktutarı olan 27.064,00.-TL’nin takdiren % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 1.863,30.-TL harçtan, peşin olarak alınan 465,85.-TL harcın mahsubu ile kalan 1.397,45.-TL harcın davalıdan ALINMASINA,

Davacı tarafça yapılan bozma öncesi 1.834,00.-TL yargılama gideri ile bozmadan sonra yapılan 32,50.-TL tebligat gideri olmak üzere toplam 1.866,50.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 3.273,26.-TL nispi vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,
Dair, taraf vekilerinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.20/02/2019

Katip …
(E-İmzalı)

Hakim …
(E-İmzalı)