Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/855 E. 2022/688 K. 18.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/855 Esas
KARAR NO : 2022/688
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 28/04/2006
KARAR TARİHİ : 18/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Antalya …Noterliğinde düzenleme şeklinde tanzim edilen … tarih ve … sayılı sözleşmeye istinaden davalı kooperatifin inşaat işlerini yaptığını, müvekkilinin inşaatta imalatları yapmaya devam ederken davalı kooperatifin sözleşmeyi fesih etmeksizin işi başka bir müteahhide verip şantiyeyi işgal ederek ihrazat malzemelerine el koyarak bu müteahhidi şantiyeye soktuğunu, … tarihinde yeni müteahhit imalatada başlamadan önce Antalya … Asliye Hukuk Mahkemesine başvuru yaparak bu tarihe kadar yapılan imalatların değerinin tespitinin talep edildiğini, tespit talebinden bir gün sonra davalı tarafın ihtarname göndererek yeni müteahhitle sözleşme imza yapmasına rağmen müvekkiline 7 gün içinde işe başlaması için süre verdiğini beyan ettiğini, yapılan tespit sonucu tespit tarihine kadar …TL değerinde alacaklı olduklarına karar verildiğini, tespitin davalı kooperatife tebliğ edildiğini, davalı tarafın süresinde hiçbir itirazda bulunmadığını, bu nedenle mahkememizin … ve … esas sayılı dosyasında dava açıldığını, … esas sayılı dosyasının diğer dosya ile birleştirildiğini, alacak talepleri devam ederken tedbir talepleri sonuçsuz kaldığından kooperatifin arsaları bağımsız bölüm olarak tahsis etme yetkisi alıp muhtelif kişilere tahsis ettiğinin öğrenildiğini, bunun üzerine …Cumhuriyet Başsavcılığının …sayılı dosyasında soruşturma başlatıldığını,sözleşmenin davalı tarafından haksız ve usulsüz olarak feshedildiğini, bu nedenle davalı kooperatif aleyhine alacak ve tazminat davası açıldığını, müvekkilinin hakkı olan bağımsız bölümlerin … adına tahsis edildiğini, sonrasında … tarihinde kooperatif sekreteri, kalıpçı taşeronun ve benzeri kimselerin kurduğu davalı …Konut Yapı Kooperatifi adına … tarihinde satış yapıldığını, yani davalıların bir günde kooperatif kurup, ertesi günde gayrimenkulleri de satış gösterdiklerini, bu işlemin amacının müvekkilinden mal kaçırma istek ve gayretinde olduğunu, davalı …’in …oda …parselde kayıtlı …blok … ve … nolu daireleri, …’in kardeşi ve kalfası …ün … oda … parselde kayıtlı Z + çatı …blok …, … blok … ve … blok … nolu bağımsız bölümleri, …’in eşi …’nin … oda … parselde kayıtlı 2+ çatı … blok … bağımsız bölümleri, davalı kooperatif yöneticisi …’nin ise … oda … parselde kayıtlı taşınmazın Z+1 … blok … ve … blok … nolu müvekkilinin hak ettiği bağımsız bölümleri kendi adına tescil ettirdiğini, yapılan satış bedelinin bağımsız bölüm başına …-TL olarak gösterildiğini, oysa gerçek değerinin …TL civarında olduğu, zaten bu bedelinde ödenmediğini, işlemin ivazsız olduğunu, aynı zamanda … sekreteri olan …Kooperatif başkanının bir günde gayrimenkullerin gerçek bedelini temin ederek …’e vermesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davalıların kardeş, eş, yönetici, taşeron, iş veren ilişkilerinin iç içe girdiğini, davacıyı zarara uğratıp, haksız kazanç elde etmek gayesi ile bir araya geldiklerini, davalı …ün müvekkilinin eski taşeronu olup, davalı …kooperatifinin de yüklenicisi olduğunu, bu nedenle sözleşmenin haksız yere feshedildiğini bildiğini, müvekkilinin imalatları yaptığını, kooperatif tarafından tahsisin yeni yüklenici lehine yapıldığını, önce yüklenici ve efradı ile kooperatif yönetimi efradına tahsis yapılıp sonrasında sekreterlerine ve kalıpçı taşeronuna kurdurdukları kooperatife satış gösterilerek tahsis işlemini gizlemeye çalıştıklarını, yeni yüklenici …’ün imalat yapmadan tapuları devraldığını, işlemin muvazalı nitelikte olduğunu, yeni yüklenici …lehine tahsis yapılabilmesi için sözleşmenin 7. Maddesine göre arsa sahiplerinin payına düşen inşaatın tamamen bitirilmesi ve müvekkilinin yaptığı imalatların bedelinin ödenmesi gerektiğini, bu olaylardan sonra Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyasından bilirkişi incelemesi yaptırdıklarını, arsa sahiplerine düşen kısımda dahi inşaatın tamamlanmamış olduğununn tespit edildiğini, davacının … Noterliğinin … tarihli ihtarı ile alacağını talep ettiğinin, bu talepten sonra taşınmaz devrinin yapılmasını muvazayı ve mal kaçırma amacını gösterdiğini, mahkememizin … Esas sayılı dosyasında verilen ihtiyati haciz kararının …İcra müdürlüğü …Esas sayılı dosyasında infaz edildiğini, dosyada davalı kooperatifin … bağımsız bölümün dışında tüm bağımsız bölümleri tahsis ederek kaçırdığının anlaşıldığını, dosyasının tamamına yönelik ihtiyati haczin sonuçsuz kaldığını, bununla İİK 277. Maddesi anlamında geçici haciz vesikası hükmünde olduğunu, davalılar hakkında Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi … ve Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyaları ile dava açıldığını, fakat harç ikmal edilmediği için açılmamış sayıldığını beyanla öncelikle taşınmazlar üzerinde ihtiyati haciz konulmasını ve yargılama sonunda …-… … ada … parsel, … ada … parsel ve … ada … parselde kayıtlı taşınmazların davalı … tarafından davalı …Konut Yapı Kooperatifine yapılan muvazalı satış işleminin, …adına olan tahsis işleminin …adına olan tahsis işleminin, … adına olan tahsis işleminin ve … adına olan tahsis işleminin iptalinin ve davalı …Konut Yapı Kooperatifi adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalılar …Konut Yapı kooperatifi, …Konut Yapı Kooperatifi, …ve …vekilinin ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; davacının daha önceden mahkememizin … Esas, Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyalarında kooperatifin hak sahibi üyesi diğer davalılara yapılan tahsisin muvazalı olduğu iddiası ile dava açıldığını, davacı tarafın dava değerini gösterip harcın ikmalinin talep edildiğini, ancak harcın harcın yatırılmaması nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, kooperatif üyesi olan müvekkillerinin yıllarca üye aidatı ödediklerini, buna ilişkin makbuzlarının mevcut olduğunu, müvekillerinin mülklerini muvazalı olarak aldıklarına ilişkin iddialarının yersiz olduğunu, davacının varsa hak talebinin, ancak kooperatife karşı ileri sürebileceğini, davacı anlatımlarının gerçek olmadığını, kendi hesabına göre iddialarda bulunduğunu, davacı ile müvekkilleri ve diğer davalı kooperatif arasında …Noterliğinin … tarih … yevmiye nolu düzenleme şeklinde kat karşılığı (83 konut) inşaat yapım sözleşmesi düzenlendiğini, davacı şirketin edimlerini yerine getirmediğini, sözleşmeye açıkça aykırılık bulunduğunu, davacı şirket tarafından yapılan inşaatın seviyesinin % 40’ın altında bulunduğunu, müvekkillerinin kooperatifin, geriye dönük feshi tamamen yasal bir hakkın kullanımından ibaret olduğunu, davacının borçları, bu borçlardan doğan hacizler nedeniyle inşaatın 9 ay süre ile durduğunu, buna rağmen borçlarını ödemeyen davacının inşaatı tamamen durdurduğunu, davacının kusurlu davranışından dolayı diğer davalı kooperatif ve en önemlisi müvekkillerinin büyük ölçüde mağdur olduklarını, davacının bir takım haksız iddialar ile kooperatif aleyhine davalar açarken kooperatif üyelerine yönelik bu davayı açmakta hukuki yararı ve hakkının da bulunmadığını belirterek haksız dava ve taleplerin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Yargılama aşamasında davalı …Yapı kooperatif kendisini başka bir vekil ile temsil ettirmiş olup, davalı vekilinin … havale tarihli dilekçesi ile davacı tarafından açılan davada dava konusu taşınmazların müvekkili kooperatifin yönetim kurulu eski üyeleri tarafından genel kurulun bilgisi ve onayı olmaksızın, kooperatifin ana sözleşmesinde konutların tahsisen tescil işlemlerinin yapılabilmesi için kesin maliyetlerin çıkarıldığını, ortakların bu maliyetleri ödemesi koşuluna bağlı olduğu halde kooperatifin eski müteahhidinden mal kaçırmak amacına dayalı olarak bu koşullar oluşmadan tescil işlemi yapılarak dava konusu bağımsız bölümlerin müvekkili kooperatif ortaklarnıdan 22 davalı adına tahsis ve tescil işlemi yapılmak suretiyle görevlerini kötüye kullanarak işlem yaptıklarını, tescil işlemi yapan eski üyeler hakkında Antalya … Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile ceza davası açıldığını, kooperatif tarafından Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma nolu dosyasında soruşturma açıldığını, bu nedenle yapılan tahsisen tescil işlemlerinin kooperatif ana sözleşmesine ve K.K. Hükümlerine göre aykırı olarak suç teşkil ettiğinden açılan davayı kabul ettiklerini, dava konusu taşınmazların davalı adına mevcut tapu kayıtlarının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Mahkememizce tarafların tüm delilleri toplanmış, davacı vekili tarafından davacı şirket ile davalı kooperatif arasındaki inşaat sözleşmesi, davalı kooperatif ile …arasındaki inşaat sözleşmesi karşılıklı verilen ihtarnameler ibraz edilmiş, Tapu Sicil Müdürlüğünden ilgili bağımsız bölüm taşınmazların tüm tedavülleri ile birlikte tapu kayıtları, Ticaret Sicil Memurluğundan davalı kooperatifin ilk kuruluşundan itibaren tüm ortakları, yetkilileri, adresleri ve ana sözleşmeleri, Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas, Antalya … İcra Müdürlüğünün … talimat, Ankara … İcra Müdürlüğünün … (… yeni esas) esas sayılı takip dosyası, Antalya …Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyaları, mahkememizin … Esas (Yeni Esas …) sayılı dosyası, Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi …Esas sayılı dosyaları celp edilmiş, mahallinde keşif ve bilirkişi kurul incelemesi yaptırılmış, tarafların tüm delilleri toplanmıştır.
Mahkememizin 01.05.2006 tarihli tensip zabtı ile davacı vekilinin talebi üzerine dava konusu taşınmazlar üzerine İİK 281/2 madde gereğince teminatsız olarak ihtiyati haciz konulmuştur.
Antalya … Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasının incelenmesinden; şüpheliler … aleyhine açılmış zimmet suçlaması ile kamu davası olduğu, müştekisinin …, suç tarihinin … olduğu anlaşılmıştır.
Ankara …İcra Müdürlüğünün … (… yeni esas) esas sayılı takip dosyasının incelenmesinden; davacı şirket tarafından davalı …Konut Yapı Kooperatifi aleyhine mahkememizin … ve yine birleşen mahkememizin … esas sayılı dosyalarında verilen … karar sayılı ilamına dayalı olarak toplam …TL alacak için girişilmiş ilamsız icra takibi olduğu, dosyadan yazılan talimat gereği Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … talimat sayılı dosyasında …tarihinde yapılan haciz sırasında borçlu kooperatife ait herhangi bir haczi kabil mal bulunamadığı, dosyanın halen derdest olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin … esas sayılı dosyasının incelenmesinden; davacı …AŞ tarafından davalı …Konut Yapı Kooperatifi aleyhine açılmış alacak davası olduğu, dosyanın ilk esas numarasının … olduğu, bu dosya ile mahkememizin … esas, … ve … esas sayılı dosyalarının birleştirilerek yargılamaya devam olunduğu, dava tarihlerinin 31.01.2005, 28.04.2005, 03.05.2006 ve 25.02.2008 olduğu, yapılan yargılama sonunda … tarih … esas … karar sayılı kararla … esas sayılı dosya yönünden …TL, … esas sayılı dosya yönünden …TL, …esas sayılı dosya yönünden …TL ve … esas sayılı dosya yönünden …TL imalat bedeli ve …TL ihrazat bedeli alacaklarına hükmedildiği, kararın …tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Antalya …Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dosyalarının incelemelerinde, davacı tarafça açılmış muvazaalı tahsis işleminin iptali davası oldukları eksik harç ikmal edilmediğinden açılmamış sayılmasına karar verildiği, kararların kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili, 08.01.2016 tarihli duruşmada … ada … parsel … blok …nolu, … ada … parsel … blok … nolu, … ada … parsel … blok … nolu taşınmazlar yönünden davayı takip etmediklerini beyan etmiştir.
Dosyaya getirtilen nüfus kayıtlarının incelenmesinden davalılar …’ün kardeş oldukları anlaşılmıştır.
Mahkememizce mahallinde yapılan keşif sonucu dosyaya ibraz edilen bilirkişi heyet raporunda özetle ve sonuç olarak; … ada … parseldeki blokların tamamlanmış ve kullanılmakta olduğu, … blok … ila … nolu bağımsız bölümlerin satış tarihindeki değerinin …TL dava tarihindeki değerinin …TL olduğu, … blok … ile … , … blok … ile …nolu, … blok … ile … nolu bağımsız bölümlerinin satış tarihindeki değerinin …TL, dava tarihindeki değerinin …TL olduğu; … ada … parselde bulunan bloklarda …blokların kaba inşaat vaziyetinde olduğu, … blokta dış doğrama ve dış boyanında yapılmış olduğu, … ve … bloklarda dış doğramaların yapılmış olduğu, site bahçe duvarı ve havuzun yapılmış, çevre düzeninin tamamlanmamış olduğu, … blok … nolu dairenin dava tarihi itibari ile …TL değerinde olduğu, … blok … nolu dairenin dava tarihi itibari ile …-TL değerinde, … blok … nolu dairenin satış tarihindeki değerinin …TL, dava tarihindeki değerinin …TL olduğu, … blok …nolu dairenin dava tarihindeki değerinin …TL, satış tarihindeki değerinin …TL olduğu … blok … nolu dairenin dava tarihinden itibaren değerinin …TL olduğu, … blok …nolu dairenin satış tarihindeki değerinin …TL, dava tarihi ile değerinin …TL olduğu, …blok … ile … nolu dairelerin dava tarihi itibari ile değerlerinin …TL, satış tarihi itibari ile değerlerinin …TL olduğu, … blok … ile … nolu dairelerin dava tarihi itibari ile değerlerinin …TL, satış tarihi ile değerlerinin …TL olduğu, … blok … ile … nolu dairelerin dava tarihi itibari ile değerlerinin …TL, satış tarihi itibari ile değerlerinin …TL olduğu belirtilmiştir.
Taraf vekillerinin itirazı üzerine dosya rapor veren bilirkişi heyetine yeniden tevdi edilerek dava dışı 3. Kişilere devredilen taşınmazların devir tarihi ve dava tarihi itibari ile piyasa rayiç değerlerini de belirtir şekilde ayrıntılı rapor sunmaları istenmiş, ibraz edilen ek raporda sonuç olarak; … ada … parselde kayıtlı … blok … nolu bağımsız bölümün davalı kooperatif tarafından … tarihinde …’e tahsis edildiği, … tarafından da … tarihinde 3. Kişiye satıldığı, satış tarihindeki değerinin …TL, dava tarihindeki değerinin …TL olduğu, yine … blok … nolu bağımsız bölümünde aynı tarihlerde …’e tahsis edildiği ve … tarafından 3. Kişiye satıldığı, satış tarihindeki değerinin …TL olduğu, dava tarihi itibari ile değerinin …TL olduğu, davacı vekili tarafından … tarihli celsede davalı kooperatife ait Bakırköy … İcra Müdürlüğünün Ankara … İcra Müdürlüğü …Esas sayılı dosyasından yazılan talimat gereği … tarihinde yapılan haciz tutanağının dosyaya sunulduğu ve bu tutanakta borçlu kooperatife ait yeterli mal olmadığının belirtildiği beyan edilmiştir.
Alınan ek raporda da belirtilmediği anlaşılmakla dosya yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilerek … ada … parselde kayıtlı … blok … nolu ve … ada … parselde kayıtlı … blok … nolu dairelerin devir tarihi itibariyle gerçek değeri konusunda ek rapor alınmış, ibraz edilen raporda …ada … parselde kayıtlı … blok … ile … nolu bağımsız bölümlerin … satış tarihindeki değerinin …TL, … dava tarihindeki değerinin …TL, … satış tarihindeki değerinin …TL olduğu, … ada … parselde kayıtlı … blok … nolu bağımsız bölümlerin kooperatif tarafından …tarihinde …e tahsis edildiği, …tarafından … tarihinde …’e satıldığı, …’ün tahsisten önce ve sonra kooperatif üyesi olmadığı ve kooperatif tarafından bedelsiz tahsis yapıldığı, … blok … ile … nolu bağımsız bölümlerin dava tarihi itibari ile değerinin …TL, satış tarihi itibari ile değerinin …TL olduğu belirtilmiştir.
Tapu kayıtlarının incelenmesinden … ada … parselde kayıtlı … blok … ile … nolu bağımsız bölümlerin … tarihinden …’e tahsis edildiği, … tarafından … tarihinde 3. Kişiye satılmış olduğu, … ada … parselde kayıtlı … blok … ile …, … blok … ile …, … blok … ile … nolu taşınmazlarında aynı tarihlerde aynı kişiler arasında tahsis ve satışı yapıldığı, … ada …parselde kayıtlı … blok … nolu bağımsız bölümün … tarafından … tarihinde 3. Kişiye satıldığı, … blok … nolu bağımsız bölümün … tarafından …tarihinde 3. Kişiye satıldığı, … blok … nolu dairenin … adına kayıtlı olduğu, … blok … nolu dairenin … tarihinde … tarafından 3. Kişiye satıldığı, … ada … parselde kayıtlı … blok … ve … nolu bağımsız bölümlerin … adına, … blok … nolu bağımsız bölümlerin … adına, … blok … nolu bağımsız bölümlerin …adına, … blok … nolu bağımsız bölümlerin …adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Dava, İİK’nun 280 madde gereğince açılmış tasarrufun iptali davasıdır.
Dava sırasında davalı …’e ait … ada … parselde kayıtlı … blok … nolu, davalı …’ e ait … ada … parselde kayıtlı … blok … ve … blok … nolu taşınmazlar hakkında açılan dava taraflarca takip edilmediğinden HMK’nun 150 madde gereğince işlemden kaldırılmış ve işlemden kaldırılma tarihinden itibaren üç aylık süre içerisinde yenilenmediğinden açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucu …tarih, … esas, … karar sayılı kararı ile; Davalılar …Yapı Kooperatifi, …Konut Kooperatifi, …ve …aleyhine açılan davanın kabulü ile … ili … İlçesi …Mahallesi … ada … parselde kayıtlı … Blok … ve … nolu, …ada …parselde kayıtlı …blok … nolu, … blok … nolu, … blok … nolu, … blok … nolu, … ada … parselde kayıtlı …blok … nolu, … blok … nolu, … blok …nolu bağımsız bölümlerin davalılar adına tahsis ve devir işlemlerinin Ankara …İcra Müdürlüğünün … (… yeni esas) esas sayılı takip dosyasına konu alacak ve eklentileri ile sınırlı olarak iptaline, davacı alacaklıya bu taşınmazların haciz ve satışını isteme yetkisi tanınmasına; taşınmazları devreden davalılar yönünden de dava İİK’nun 283/2 maddesi gereğince tazminata dönüşmüş olmakla, …TL tazminatın davalı …’ten, …TL tazminatın da davalı …’ten alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Kararın davacı tarafça ve bir kısım davalılar ile müdahiller tarafından istinaf edildiği, davacı tarafın istinafı yönünden Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin … tarih, … esas, … karar sayılı kararı ile; “2004 sayılı İİK’nın 265 maddesinde ihtiyati haciz kararına karşı itiraz ve kanun yolları düzenlenmiş, ancak burada durum ve şartların değişmesi halinde verilen ihtiyati haczin kaldırılması, değiştirilmesi ve benzeri kararlara karşı her hangi bir itiraz ve yasa yolu düzenlemesi yapılmamıştır. İhtiyati hacizde niteliği itibariyle geçici hukuki koruma tedbiri olduğundan 6100 sayılı HMK’nın 394 ve 396 maddelerinin ihtiyati haciz müessesesi yönünden de kıyasen uygulanması gerekir. Buna göre, durum ve koşulların değişmesi sebebiyle daha önce verilen geçici hukuki koruma kararlarının değiştirilmesine veya kaldırılmasına yönelik olarak verilen kararların istinaf kabiliyeti yoktur. Zira HMK 396. Maddenin 2 inci fıkrasındaki “itiraza ilişkin 394 üncü maddenin üçüncü ve dördüncü fıkrası kıyas yoluyla uygulanır.” şeklindeki düzenleme bu kararların istinaf edilebilmesine cevaz verilmediğinin açık göstergesidir. Maddenin atıf yaptığı üçüncü ve dördüncü fıkralar mahkemeye yapılacak itirazlara ilişkindir. İstinafa ilişkin düzenleme ise atıf yapılmayan beşinci fıkrada düzenlenmiştir. Yasa koyucu bu fıkrayı özellikle dışarıda bırakmıştır. 2-Açıklanan bu sebeple, davacının istinaf edilebilme kabiliyeti bulunmayan hükme yönelik istinaf başvurusunun usulden reddi..” gerekçeleriyle istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş, bir kısım davalılar ile müdahillerin istinaf talebi yönünden Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin …tarih, … esas, … karar sayılı kararı ile; “1- a) Ankara … İcra Dairesi’nin … (yeni esas …) sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı alacaklı tarafından … tarihinde Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih, … sayılı ilamına istinaden toplam … TL’lik alacak için takip yapıldığı, ödeme emrinin borçlu kooperatife … tarihinde tebliğ edildiği, yine 2005 tarihli yeni mahkeme kararı gereğince … tarihinde alacaklı tarafından toplam … TL’lik alacak için ilamlı takip yapıldığı, takibin kesinleşmiş olduğu, kooperatifin Bakırköy’deki merkezinde Bakırköy … İcra Dairesi’nin … Talimat dosyasından yapılan hacizde haczi kabil mal varlığının bulunamadığı, tasarrufun iptaline ilişkin bu dosyada üç adet, Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı dosyasında 3 adet olmak üzere toplam 6 adet bağımsız bölümün 2017 yılında satış için kıymet takdiri yapıldığı, taşınmazlara toplam …TL bedel takdir edildiği, borcun henüz ödenmediği, b) Alacağa ilişkin Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …- …sayılı dosyasının incelenmesinde, … tarihinde anlaşma uyarınca davacı alacaklı lehine faiziyle birlikte toplam … TL’ye hükmedildiği, kararın temyiz edilmeksizin … tarihinde kesinleştiği, c) Taşınmaz kayıtlarının incelenmesinde, Davaya konu edilen toplam 66 adet bağımsız bölüm içerisinde sadece …’e tahsis edilmiş olan …ada, … parsel … blok … ve … numaralı bağımsız bölümlerin anılan davalı üzerine kayıtlı olduğu, diğer bağımsız bölümlerin ise dava dışı muhtelif kişilere tahsis edilmiş veya satılmış olduğu görülmüştür. 2-)Bilindiği üzere bu davalarda; alacaklı davacının alacağının gerçek olması, kesinleşmiş bir icra takibinin bulunması, alacaklının İİK 105 veya 143.maddesi uyarınca kat’i veya geçici aciz belgesi sunması, tasarrufun borcun doğumundan sonra yapılmış olması dava ön şartlarındandır.3-)Bu şartların mevcudiyeti halinde davacının hukuki sebebiyle bağlı olmaksızın İİK 278.maddesi uyarınca tasarrufun ivazsız yada bu nitelikte bulunması, İİK 279. maddesindeki aciz den dolayı butlan ve nihayet aynı yasanın 280. maddesindeki zarar verme kastından dolayı gerekli şartlar mevcut ise mahkemece tasarrufların iptaline karar verebilecektir. 278. madde uyarıca iptal kararı verilebilmesi için tasarrufun haciz veya aciz yahut iflastan evvelki iki sene içinde yapılması, 280. madde uyarınca iptal kararı verilebilmesi için de tasarruftan sonraki 5 yıl içinde borçlu aleyhine haciz ya da iflas yoluyla takipte bulunulması gerekir. 4-)Yine tasarrufun iptali davalarında davanın kabulüne karar verilmesi halinde alacaklının icra dosyasınındaki alacak ve ferileri ile; aciz belgesi temin edilmiş ise bu belgedeki alacak miktarı ile sınırlı olarak tasarrufun iptali ile davacıya haciz ve satış yetkisi verilmesi icap eder( Yargıtay 17. HD’nin 03/03/2016 tarih ve 2014/7549-2016/2626 sayılı içtihadı).5-)Ayrıca belirtilmelidir ki, davanın tarafları kendi haklarıyla bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak, yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içerir (HMK 27). Hukuki dinlenilme hakkı, İHAS 6 ve Anayasanın 36. Maddeleri uyarınca adil yargılanma hakkının da bir gereğidir. Buna göre davanın taraflarının usulüne uygun tebligat yapılması kendilerinin davadan haberdar edilmesi icap eder. 6-)Son olarak, HMK 297’inci maddesi uyarınca, hükmün açık ve net olması, taraflara yüklenen hak ve borçların ayrı ayrı sıra numarası altında gösterilmesi gerekir. 7-)Bu açıklamalara göre; istinaf itirazlarının incelenmesinde; a-Davacı yönünden; here ne kadar davacı dava dışı … ve … adlarına kayıtlı … ada, … parsel … blok … numaralı bağımsız bölüm ile … ada, … parsel … blok … numaralı taşınmazlar üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiş ise de bilindiği üzere bu tür taleplerin itiraza ve itiraz ret kararı üzerine verilen kararların da istinafa tabi bulunduğu dolayısıyla bağımsız bölümlerdeki ihtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin hükümde yasal başvuru sürelerin geçtiği ve kararın kesinleşmiş olduğu, kaldı ki bu yönüyle davacının yapmış olduğu başvurunun Dairemizin … tarih, … – …E.K sayılı ilamıyla usulden reddine karar verildiği görülmekle davacının istinaf başvurusunun bu sebeplerle HMK 352’inci maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekir. b-Müdahillerin başvurusuna gelince, “5” numaralı bentte yapılan açıklamalar ile 2004 sayılı İİK’nın 283’üncü maddesine göre dava konusu bağımsız bölüm takyidatlı veya takyidatsız elden çıkarıldığı takdirde davacı tarafa davasını yeni kayıt maliklerine(lehine tasarruf yapılan 4.yahut,5.veya 6. ve devam edenlere) mi yönelteceği yoksa, mevcut davalılar yönünden nakden tazmine mi dönüştüreceği hatırlatılmalı, davacı tarafın tercihine göre nakden tazmin istemi durumunda davacının alacağını geçmemek üzere davalıların bağımsız bölümleri elden çıkarttıkları tarihlere göre rayiç değerleri kadar nakden tazmine hükmedilmesi, aksi durumda bağımsız bölümleri yeni alan kişilerin davaya katılarak adlarına duruşma günü tebliği, bildirdikleri takdirde eksiksiz biçimde delillerin toplanması ile hasıl olacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde taşınmazları elden çıkarmasına rağmen 2004 sayılı İİK’nın 283/1’inci maddesi uyarınca tasarrufun iptaline karar verilmesi doğru olmamıştır. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 14/06/2012 tarih, 2012/5273 – 7790 E.K.; 15/05/2018 gün, 2017/3037- 2018/5045 sayılı İçtihatları) Bu yönlerden müdahillerin istinaf itirazlarının kabulü gerekir. c-Yine, mahkemece, kısa kararın “C” fıkrasında …’ten …TL …’ten ise …TL tazminat alınmasına hükmedilmiş ise de bunların hangi bağımsız bölümler karşılığı olduğunun belirgin olmadığı, ayrıca toplam … adet bağımsız bölüm için dava açıldığı, … bağımsız bölüm yönünden davanın takipsiz bırakıldığı, kalan … bağımsız bölüm yönünden esastan hüküm verildiği, ancak hükmün incelenmesinde … bağımsız bölüm için İİK’nın 283/1’inci maddesinde tasarrufun iptaline karar verildiği ayrıca bağımsız bölüm numarası belirtilmeden yine mükerreren 2 taşınmazla ilgili nakden tazmin kararı verilerek hükmün karıştırıldığı görülmektedir. Bu yönden de HMK 297’inci maddesine uygun her bir talep hakkında berrak biçimde hüküm kurulması gerekir. d-Yine dava özel şartlarına ilişkin olarak, mahkemece dava İİK 277 ve takip eden maddelerindeki tasarrufun iptali olarak nitelendirildiğine göre tüm dosya kapsamı, icra dosyası nazara alındığında davacı alacaklının bir kısım inşaat işlerini yaptığı anda, en geç karşılıklı feshin yapıldığı tarihten borcun doğmuş olduğunu, davaya konu tasarrufların bundan sonra 03/11/2014 tarihinde yapılmış olduğu, icra takibinin kesinleşmiş olduğu ve takip dosyasının incelenmesinde henüz borcun ödenmediği görülmekle bu yönlerden davanın dinlenebilirlik şartları mevcuttur. Ancak tüm dosya kapsamından Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …- …sayılı kararıyla aynı davacı tarafından borçlu kooperatif ve … aleyhine tasarrufun iptali davası açıldığı, davalıların davayı kabul ettiği ve üçüncü kişi davalı … adına kayıtlı … ada … parseldeki … adet bağımsız bölüme ilişkin tasarrufun iptaline karar verildiği görülmekle bu dosyanın celp edilerek incelenmesi, şayet bu karar takibe konulmuş ve müddabih bağımsız bölümler üzerine icrai haciz konulmuş ise bu kez asıl icra dosyasıyla birlikte bu husus da birlikte değerlendirilerek cebr-i icraya elverişli mal varlığının alacağa karşılamaya yetip yetmeyeceği tespiti ile nihayetinde aciz halinin bulunup bulunmadığı belirlenmelidir. Bunun yapılmamış olması dava şartlarının eksik değerlendirdiğini göstermektedir. e-Nihayetinde, hükmün harç masraf ve vekalet ücreti yönünden davalılar arasında ayrım yapılmadığı, her bir kalemden tümünün müteselsilen sorumlu tutulduğu görülmektedir. Bu yönüyle de davalıların istinaf başvurusunun kabulü gerekir. Şöyle ki, bilindiği üzere tasarrufun iptali davalarında da HMK 323 ve devamı maddelerine göre yargılama gideri ve benzeri feriler haklılık haksızlık durumuna göre taraflara paylaştırılması gerekir. Bu tür davalarda, davalı- borçlu tasarrufun iptali yahut tazmin kararı verilen emvalin (yahut tazminat miktarının) tümü yönüyle ferilerden sorumlu tutulması gerekir ise de lehine tasarruf yapılan 3., 4. yahut 5. kişiler edindikleri tasarruf / tasarruflar kadar bunun toplam kabule oranınca masraf, harç ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaları gerekir. Bu yönüyle de davalıların başvurusunun kabulü gerekir. 7-)HMK’nın 353/1-a,4,6 madde ve bentlerine göre dava şartlarına aykırılık bulunması ve delillerin toplanmaması halinde bölge adliye mahkemesince esası incelenmeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine duruşma yapılmadan kesin olarak karar verilir. 8-)Buna göre; davacının başvurusunun usulden reddine, davalılar ile müdahillerin başvurularının kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yukarıda etraflıca izah edilen biçimde tahkikat ifası ile hasıl olacak sonuca göre gerekli kararın verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine..” gerekçeleriyle mahkememiz kararı kaldırılarak dosya mahkememize gönderilmiş, mahkememizin 2018/855 esas sırasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce tapu kayıtları getirtilmiş, mahkememizin 2005/396 esas sayılı dava dosyası mahkememiz dosyasının içerisine alınmış, incelenmesinde; davacı …A.Ş tarafından davalılar … ve … Konut Yapı Kooperatifi aleyhine tasarrufun iptali davası açıldığı, yapılan yargılama sonucu HMK’nun 92 maddesi açıkça belirtildiği üzere kabul iki taraftan birinin diğerinin talebinin sonucuna muvafakat etmesidir. Aynı kanunun 95 maddesi uyarınca kabul kati bir hükmün hukuki neticelerine hasıl etmektedir. Davalıların davayı kabul etmesi üzerine dava konusu uyuşmazlık son bulduğundan, davanın kabul nedeniyle kısmen kabulü ile; dava konusu olup, davalı … adına kayıtlı … ili, … Köyü, … ada, … parselde kayıtlı …blok, … nolu bağımsız bölüm, … blok, …nolu bağımsız bölüm, … blok, … nolu bağımsız bölüm, … blok, … nolu bağımsız bölüm, … blok, … nolu bağımsız bölümlerin davacı şirketin alacağının tahsili yönünden Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki alacağın tahsili yönünden İcra Müdürlüğünce satışa esas alınmasına, dava dilekçesinde belirtilen diğer bağımsız bölümlerin davalı … adına kayıtlı olmadığı getirtilen tapu kaydından anlaşıldığından bu bağımsız bölümler yönünden açılan davanın davalı sıfatının yokluğu nedeniyle reddine karar verildiği kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından mahkememizin … esas sayılı dosyasın konu taşınmazlar ile ilgili herhangi bir haciz satış işlemi yapılıp yapılmadığı, bunlar ile ilgili alacaklı tarafça herhangi bir talep veya harici tahsilat bildirimi yapılıp yapılmadığı sorulmuş, gelen 29/06/2022 tarihli yazı cevabında; 03/11/2010 tarihinde Alacaklı vekilinin anılan taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, Bu talebin kabul edilerek hacizlerin kaldırıldığı ve 981,80 TL tahsil harcı tahsil olunduğu, Alacaklı Vekilinin 16/11/2018 tarihli beyanı ile borçludan 01/11/2018 tarihinde … TL nin haricen tahsil olunduğunun bildirildiği, Bu bedelin dosya hesabında 01/11/2010 olarak terditli olarak hesaba eklendiği, Alacaklı vekilinin 13/10/2021 tarihli beyanı ile 16/11/2018 tarihli beyanlarında bildirilen … TL nin Mahkemenizin … E. sayılı dosyadan tesis edilen … K. Sayılı kararı konusu taşınmazların alacaklıya tapudan Müdürlüğümüz aracı kılınmaksızın devredilmesi nedeni ile tahsil olarak bildirildiği ve tahsil beyanı hakkındaki 16/11/2018 tarihli beyanlarındaki tahsil tarihinin 01/11/2010 olması gerekirken 01/10/2018 olarak sehven yazıldığı, doğru tahsil tarihinin 01/10/2010 olduğu, bu meyanda yapılan hesabın doğru olduğunu beyan ettiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce, mahkememizin 2005/396 esas sayılı dosyasında davanın kabulüne karar verilen tüm taşınmazların tapu kayıtları ilk tesisten itibaren tüm tedavülleri ile birlikte istenmiş, Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından güncel borç miktarı ve takip tarihinden itibaren yapılan ve beyan edilen tüm ödeme tutarları sorulmuştur.
Ankara … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında 21/10/2021 tarihli yazı cevabında; güncel bakiye borç tutarının …TL olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizin … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının …A.Ş, davalıların … olduğu, mahkemece yapılan yargılama sonunda … tarih, … esas, … karar sayılı karar ile; dava konusu … ili … İlçesi … Mah. … ada, … parselde kayıtlı … Blok … nolu bağımsız bölüm yönünden açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine, dava konusu … İli … İlçesi … Mah. … ada, … parselde kayıtlı … blok … nolu bağımsız bölüm yönünden açılan davanın hukuki yarar yokluğundan reddine, dava konusu diğer taşınmazlar yönünden açılan davanın özel dava şartı yokluğundan reddine karar verildiği, verilen kararın Antalya BAM … Hukuk Dairesi tarafından …tarih, … esas, … karar sayılı kararı ile kaldırılarak mahkemeye iade edildiği, mahkememizce yargılama sırasında 24/07/2020 tarihinde yapılan keşif sonucu bilirkişi heyeti tarafından mahkemeye ibraz edilen … tarihli raporda; mahkememizin … Esas sayılı dosyasına konu olup, yargılama sonunda davanın kabulü, tasarrufun iptali ve davacıya cebri icra ve haciz yetkisi verilen toplam 31 adet taşınmazın keşif tarihi olan 24/07/2020 tarihi itibariyle toplam rayiç değerinin …TL olduğu, devir tarihi olan … tarihi itibariyle rayiç değerleri toplamının …TL olduğu, keşif tarihi itibariyle Ankara … İcra Müdürlüğünün … (…) Esas sayılı dosyası toplam borcunun …TL olduğu belirtilmiştir.
Dava İİK’nın 280. Maddesi gereği açılmış tasarrufun iptali davasıdır.
Davaya esas alacağın konu olduğu Ankara … İcra Müdürlüğünün … (…) Esas sayılı takip dosyasında davacı tarafça davalı …Konut Yapı Kooparatifi aleyhine mahkememizin … ve birleşen … Esas sayılı dosyalarında verilen …Karar sayılı ilamına dayalı olarak toplam …TL alacak için başlatılan ilamsız icra takibi olduğu, dosyada yazılan talimat gereği Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Talimat sayılı dosyasında 07/01/2016 tarihinde yapılan haciz sırasında borçluya ait herhangi bir haczi kabil mal bulunamadığı, dosyanın halen derdest olduğu, mahkememizin … Esas sayılı dosyasının ise mahkememizin … Esas sayılı dosyaları ile birleştirilerek devam olduğu, yargılama sonunda … Esas, …Karar sayılı ilam ile asıl dosya yönünden …TL, … Esas sayılı dosya yönünden …TL, … Esas sayılı dosya yönünden …TL ve … Esas sayılı dosya yönünden …TL imalat bedeli ve …TL ihrazat bedeli alacaklarına hükmedildiği, kararın … tarihinde kesinleştiği, Ankara … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından verilen yazı cevabından davacı tarafça tasarrufun iptaline karar verilen toplam 31 adet taşınmaz için haciz ve satış talebinde bulunulmadığı, taşınmazların haricen devredildiği, sonrasında alacaklı vekili tarafından 31 adet taşınmaz için toplam …TL tahsilat bildiriminde bulunulduğu, mahkememizin … Esas sayılı dosyasında alınan raporda icra dosyasında yapılan toplam tahsilat tutarının …TL olduğunun belirtildiği, yargılama sırasında davacı tarafça davalı …’e ait … Ada, …Parsel, … Blok, … numaralı taşınmaz ve davalı …’e ait aynı yer … Ada, … Parsel’de kayıtlı … Blok … ve … Blok … numaralı taşınmazlar hakkındaki dava takip edilmemiş, işlemden kaldırılmış ve süresinde yenilenmemiş olmakla, bu davalılar yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerektiği, her ne kadar kısa kararda sehven … hakkında da davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ise de, davalı olmadıklarından gerekçeli kararda hükümden çıkarılmalarına, davalılar …Ltd. Şti., … aleyhine açılan dava yönünden ise aynı alacak ve icra takibiyle ilgili olarak bu davadan önce mahkememizin … Esas sayılı dosyasında verilen karar gereği alacaklı tarafça davanın kabulüne karar verilen 31 adet taşınmazla ilgili olarak haciz ve satış istenmeden harici devir yapılıp icra dosyasından kısmi tahsilatlar da yapıldığı halde alacaklı tarafça sadece haricen …TL tahsilat bildiriminde bulunulduğu, mahkememizin … Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda ise; haricen devredilen taşınmazların keşif tarihi itibariyle toplam rayiç değerlerinin …TL olduğu, yine keşif tarihinde icra dosyasında bakiye borç tutarının …TL olduğu, buna göre de davacı tarafça talep edilebilecek bakiye alacak bulunmadığı gibi, haciz ve satış istemeyen alacaklı tarafın taşınmazları haricen devralıp, herhangi bir tespite dayanmaksızın toplam …TL tahsilat beyanında bulunması mahkememizin ve davalı tarafın bağlamayacağı gibi yapılan keşif sonucu düzenlenen raporda da taşınmazların rayiç değerinin beyan edilenden yaklaşık 2 kat fazla olduğu, buna göre davalı borçlunun aciz halinin bulunmadığı, tasarrufun iptaline karar verebilmek için gerekli olan dava şartlarından aciz şartı gerçekleşmediğinden bu davalılar yönünden de davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerektiği, her ne kadar kısa kararda sehven …’in ismi de yazılmış ise de davalı konumunda olmadığından hüküm kısmından çıkarılması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
H Ü K Ü M : Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
A-Davalı …’e ait …ili, … ilçesi, …Mahallesi, … ada, … parsel (… ada, …parsel) kayıtlı …Blok … numaralı,
Davalı …’e ait aynı yer …ada, …parsel (… ada , …parsel) de kayıtlı … Blok … ve …Blok … numaralı taşınmazlar hakkındaki davanın HMK 150.madde gereğince AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen …TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve …’e verilmesine,
B-Davalılar …Kooperatifi, …Ltd. Şti., …aleyhine açılan davanın DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE REDDİNE,
Alınması gerekli …TL harcın peşin ve tamamlama harcı olarak alınan …TL harçtan mahsubu fazla yatan …TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya İADESİNE,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
Davalı … tarafından yapılan 18,00.-TL tebligat giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
Davalılar …Yapı Kooperatifi, …Konut Yapı Kooperatifi, …kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca davada reddedilen miktar dikkate alınarak hesap edilen …TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalılara VERİLMESİNE,
Dair; hazır taraf vekillerinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda tarafların HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulünce anlatıldı.18/11/2022

Başkan …
(E-İmzalı)
Üye …
(E-İmzalı)
Üye …
(E-İmzalı)
Katip …
(E-İmzalı)