Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/396 E. 2019/88 K. 08.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/396 Esas
KARAR NO : 2019/88
DAVA : Şirket Feshi ve Tasfiyesi
DAVA TARİHİ : 12/06/2018
KARAR TARİHİ: 08/02/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan şirket feshi ve tasfiyesi davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:Davacı asilin mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; ortağı olduğu … Yöntem Org. Ltd. Şirketinin 5 yıldır tasfiyede olması ve şirket müdürü olan davalı …’a ulaşamadığını, şirketin kapanması ile ilgili işlemleri yapmadığından üzerinde halen şirketin bütün haklarının feshine ve şirketin kapanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı tarafça davaya cevap verilmediği gibi duruşmalara da katılmadığından yokluğunda karar verilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava konusu şirketin ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, davacının tüm delilleri toplanmıştır.
Dava, iki ortaklı dava dışı limited şirketin feshi davasıdır.
Davacı tarafça genel kurul kararı ile tasfiye kararı alınıp tasfiyeye geçildiği halde uzun süredir hiçbir işlem yapılmadığı ve genel kurul kararı ile tasfiye memuru olarak atandığı halde davalıya ulaşamadığı, davalının tasfiye için gerekli işlemleri yerine getirmediği iddiası ile şirketin fesih ve tasfiyesi talep edilmiş ise de; ticaret sicil dosyasının incelenmesinden de anlaşıldığı gibi dava dışı … Yöntem. Org. Ltd. Şirketinin genel kurul kararı ile tasfiye kararı alındığı, davalı …’ın tasfiye memuru olarak atandığı, şirketin tasfiye halinde olduğu, fakat tasfiye işlemlerinin gerçekleştirilmediği anlaşılmış olup, TTK’nun 643 madde yollamasıyla limited şirketlerde de uygulanacak olan TTK’nun 537 madde gereğince genel kurul kararı ile tasfiye memuru değiştirilebileceği gibi mahkeme tarafından değiştirilmesi de talep edilebilecektir. Bunun dışında şirket zaten tasfiye kararı alarak tasfiye halinde olmakla, yeniden şirketin feshini istemekte davacı ortağın korunmaya değer herhangi bir hukuki menfaati yoktur. Bu nedenle davacının bu davayı açmakta korunmaya değer herhangi bir hukuki menfaati bulunmadığından davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
Davacının fesih davası açmakta korunmaya değer herhangi bir hukuki menfaati bulunmadığından davanın dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE;
Alınması gerekli 44,40.-TL harçtan, peşin olarak alınan 35,90.-TL harcın mahsubu ile kalan 8,50.-TL harcın davacıdan ALINMASINA,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
Dair; davacı asilin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, tarafların HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın kendilerine tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yoluna açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça, okunup, usulünce anlatıldı.08/02/2019

Başkan …
(E-İmzalı)
Üye …
(E-İmzalı)
Üye …
(E-İmzalı)
Katip …
(E-İmzalı)