Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/296 E. 2018/592 K. 21.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/296
KARAR NO : 2018/592
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİ Hİ: 10/05/2016
KARAR TARİHİ: 21/09/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:Davacı vekili …. Asliye Hukuk mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; Davalı Şirket tarafından sunulan elektrik hizmetinin (enerji satışı) her ay tahakkuk ettirilen fatura bedeli içerisinde haksız bazı ücret kalemlerinin bulunduğunu, bu nedenle haksız alınan bu ücret kalemlerinin yasal faizi ile birlikte tüketiciye iade edilmesi gerektiğini, müvekkilinin davalı şirketten 10 yılı aşkındır hizmet satın aldığını ve Kendisinden her ay farklı miktarlarda farklı adlar altında haksız kesintiler yapıldığından …nolu elektrik aboneliğine ilişkin yapılan kesintilerin tahsili maksadıyla talepte bulunduğunu, davalı şirket tarafından son 10 yıl içerisinde her ay tanzim edilen elektrik fatura bedellerine yansıtılarak haksız ve hukuka aykırı olarak tahsil edilen K/K bedeli, dağıtım bedeli, enerji fonu, iletim bedeli, PSH bedeli PSH sayaç bedelleri, BTV payı, TRT fon payı adı altında kesilen, ileride ıslah edilmek üzere şimdilik 100,00.TL’nin kesinti tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile ücreti vekaletinde davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
…. Asliye hukuk mahkemesince yapılan yargılama sonucu …tarih, … Esas, … Karar sayılı ilamıyla davalının hukuki itirazının kabulüne karar verilerek dosya mahkememize gönderilmiştir.
Dava, tahakkuk ettirilen elektrik fatura bedellerinden tahsil edilen kayıp kaçak bedellerinin iadesi davasıdır.
Dava tarihi itibari ile dava konusu uyuşmazlığın esasının düzenlendiği doğrudan bir yasa hükmü bulunmamakla birlikte davanın dayanağının Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.05.2014 tarih ve 2013/7-2454 Esas 2014/679 K. Sayılı kararı ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin kararları ile Anayasanın Vergi Ödevi Başlıklı 73. maddesindeki “… Vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükler kanunla konulur, değiştirilir veya kaldırılır…” şeklindeki düzenleme oluşturmaktadır. Bu düzenlemelere göre; kayıp-kaçak, sayaç okuma, dağıtım, perakende hizmet ve iletim bedeli uygulamasının EPDK Kararları ve tebliğleri çerçevesinde uygulama arz eden kanunlar ve ikincil mevzuat hükümleri çerçevesinde EPDK tarafından belirlenerek uygulandığı, bu tarihteki mevcut hukuki düzenlemenin EPDK’na sınırsız bir fiyatlandırma ve tarife unsuru belirleme hak ve yetkisi vermediği, özellikle kaçak (elektrik enerjisinin hırsızlanması) bedellerinin kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmenin hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaşmadığı, bu faturalara yansıtılan diğer kalemlere ilişkin bedel miktarlarının şeffaflık ilkesi ile denetlenebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne bedel ödendiğinin bilinmesinin de şeffaf hukuk devletinin vazgeçilmez unsuru olduğu, EPDK kararları ile bu bedellerin mevcut mevzuat kapsamında tüketicilerden alınmasının hukuka uygun olmadığı kabul edilmiştir.
Dava tarihinden sonra, 17.06.2016 tarihinde 29745 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanun’un 21.maddesi ile 6446 sayılı Kanun’un 17.maddesinin birinci, üçüncü ve dördüncü fıkraları ile altıncı fıkrasının (a), (ç), (d) ve (f) bentleri değiştirilmiştir.
Ayrıca, 6719 sayılı Kanun’un 26.maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen Geçici 19.madde de; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur” ve Geçici 20.madde de ise, “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17.madde hükümleri uygulanır” hükmü getirilmiştir.
15/02/2018 tarihli resmi gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 28/12/2017 tarih ve 2016/150 Esas 2017/179 Kararı ile 17/06/2016 gün ve 29745 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 6719 Sayılı kanunla, 6446 sayılı kanunun 17. Maddesine eklenen 10. Fıkrasındaki “Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.” düzenlemesinin Anayasaya aykırı bulunarak iptal edildiği, ancak 6719 Sayılı kanunla, 6446 sayılı kanuna eklenen diğer hükümlerin Anayasaya aykırı bulunmayarak iptali taleplerinin ret edildiği, bu nedenle 6719 Sayılı kanunla, 6446 sayılı kanuna eklenen düzenlemeler gereğince Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedellerin son kullanıcıdan tahsil edilebileceği, yine 6719 Sayılı kanunla, 6446 sayılı kanuna eklenen geçici 20. Maddesinde ki “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 nci madde hükümleri uygulanır.” düzenlemesinin Anayasaya aykırı bulunmayarak iptali talebinin reddedilmesi nedeniyle 6719 sayılı Kanun ile yapılan değişikliklerin Kanunun 17.06.2016 yürürlük tarihinden önceki dönemde geçerli olan EPDK kararlarına dayanılarak tahsil edilmiş dava konusu kayıp kaçak ve sayaç okuma bedelleri ile ilgili olarak açılan ve halen devam eden alacak davalarında da geçmişe etkili olacak şekilde uygulanması gerektiği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Esastan Sonuçlanmayan Davada Yargılama Gideri” başlıklı 331.maddesinin 1.fıkrasında; davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmedeceği düzenlenmiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun … tarih, … Esas – … Karar sayılı ilamında “Dava tarihinde davasında haklı bulunan davacının, sonradan yürürlüğe giren yasa nedeniyle haksız duruma düşmesi söz konusu olmadığından, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği” belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre, davacının, davanın açıldığı tarihteki mevzuat ve içtihat durumuna göre dava açmakta haklı olduğu, davanın açılmasına davalının sebebiyet verdiği, dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren geçmişe etkili yasa değişikliğine istinaden davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği, HMK’nun 331.maddesi uyarınca dava tarihinde davasında haklı bulunan davacının sonradan yürürlüğe giren yasa nedeniyle haksız duruma düşmesi söz konusu olmadığından yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak ve davacı lehine maktu vekalet ücreti takdir edilerek anılan gerekçelerle aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
1-6719 Sayılı Kanunun 21 maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 17 maddesine eklenen 10. fıkrası hükmü ve 6719 Sayılı Kanunun 26. Maddesi ile 6446 Sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen geçici 20 maddesi hükümlerine istinaden davanın konusuz kalması nedeniyle davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA;
2-Alınması gerekli 35,90.-TL harçtan, peşin olarak alınan 29,20.-TL harcın mahsubu ile kalan 6,70.-TL harcın davalıdan alınmasına,
3-Davacı tarafça yapılan dava ilk masrafı 33,50.-TL, müzekkere gideri 4,02 TL, 98,00 TL tebligat olmak üzere toplam 135,52 TL yargılama giderinin ve mahkememizde peşin harç gideri 29,20-TL olmak üzere toplam 164,72 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
5-Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca 2.180,00.-TL maktu vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,
Dair; taraf vekillerinin yokluğunda tarafların HMK’nun 345 maddesi uyarınca gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesinde istinaf kanun yoluna açık olmak üzere verilen karar verildi. 21/09/2018

Katip …
*E-imzalıdır.

Hakim …
*E-imzalıdır.