Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/567 E. 2018/353 K. 17.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/567 Esas
KARAR NO : 2018/353
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 11/09/2017
KARAR TARİHİ : 17/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle: Müvekkili ile davalı arasında … tarihinde Antalya İli … İlçesi …Mah. … Evleri … Sokak … Blok No:… adresinde bulunan taşınmazın satışına ilişkin bir ön sözleşme imza ladıklarını, davalı tarafın bu sözleşme öncesi 22.000,00.-TL kaparo verip karşılığında müvek- kilinden aynı bedelli bir teminat senedi aldığını, sözleşmeye konu taşınmazın bilahare davalı tarafa devir ve tescili gerçekleşmiş olduğundan teminat senedinin bedelsiz kaldığını, buna rağmen senedin müvekkiline teslim edilmeyerek icra takibine konu yapıldığını belirterek bu senede dayalı takipten dolayı borçlu olmadığının tespiti ile kötü niyet tazminatına hükme- dilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça ileri sürülen sözleşme içeri- ğinde geçtiği belirtilen “… …’a 22000 Teminat Senedi vermiştir, Tapuda Teslim edilecektir” ibaresinin sonradan senede eklendiğini, sözleşmenin gerçek nüshalarından birisinin müvekkili elinde bulunduğunu, sözleşmeye sonradan yazılan ibarenin sözleşme- nin gerçek nüshasında bulunmadığını, sözleşmenin Emlak Komisyoncusunun hak ve alacak- larını korumak amacıyla hazırlanan matbu bir sözleşme olduğunu ve icra takibine dayanak bono ile ilgisinin olmadığını belirterek davanın reddi ile tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
… İcra Müd.nün … esas sayılı dosyası incelendiğinde; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu hakkında … tarihinde … vadeli 22.000,00.- TL bedelli keşidecisi davacı lehtarı davalı olan bonoya dayalı olarak toplam 24.491,12.-TL alacağın tahsili için kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinin kesinleştiği anlaşılmıştır.
…Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası incelendiğinde: müştekinin davacı …, şüphelinin davalı şüphelinin davalı … oldu- ğu, müştekinin … tarihli ön anlaşma ile şüpheliye bir adet daire sattığını, kaparo bedeli olarak 22.000,00.-TL bedelli teminat senedi düzenleyip verdiğini, alacağının tamamını alınca şüpheliye tapu kaydını devrettiğini, teminat senedinin iade edilmeyip bedelsiz kalan senede dayalı icra takibi başlatıldığı yönündeki şikayet üzerine yapılan soruşturma sonucunda müşteki ile şüpheli arasında gelişen olayın gayrimenkul satışından kaynaklanan ve sözleşmenin ihlali niteliğinde olmasının hukuki mercilerde karar bağlanması gerektiği gerekçesi ile kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, müşteki tarafından karara itiraz edildiği, itiraz merci … Ağır Ceza Mah.nin … D.iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında Gayrimenkul Alım-Satım Ön Anlaşması’nın düzenlendiği, bu sözleşmede davacının satıcı, davalı alıcı olmak üzere 65.000,00.-TL bedelli daire satışının karar- laştırılıp alıcının 22.000,00.-TL kaparo ödediği, sözleşmenin diğer şartlarının yanı sıra … tarihinde 5.000,00.-TL kaparonun nakit alındığı, … tarihinde 17.000,00. -TL alınacağı, tapunun Mayıs 2011 yılında devredileceği, kaparonun satıcıya teslim edildiği dairenin Mayıs ayı sonu itibari ile tesliminin gerçekleştirileceği kararlaştırılıp imzalandığı, davacı tarafça ibraz edilen örneğinde ayrıca “… …’a 22000 Teminat Senedi vermiştir Tapuda Teslim edilecektir …” yazılı ibarenin … adına imzalandığı anlaşılmıştır.
Mahkemece tarafların isticvabına karar verilmiş, davacı isticvap beyanında sözleşme- deki imzanın kendisine ait olduğunu, sözleşme düzenlediği sırada 5.000,00.-TL’nin ödenip kaparo olarak belirlenen 22.000,00.-TL’den kalan 17.000,00.-TL davalıya teslim edildiğinde davalının sözleşmenin özel şartlar bölümüne 22.000,00.-TL’nin teminatı olmak üzere senet verdiğini yazıp imzaladığını, tapuda devir işleminin gerçekleşip bedelin ödendiğini bildir- miştir.
Davalı asil ise: sözleşmenin davacı elindeki örneğinde ki “22.000,00.-TL’lik teminat senedi verildiği” yönündeki ibarenin kendisi tarafından yazılmadığını, imzanın da kendisine ait olup olmadığını hatırlamadığını, senedin davacının satışına aracılık ettiği dairenin eksikliklerinin giderilmesinin teminatı olarak verildiğini, sonradan bu eksiklikleri giderilmediğini bildirmiştir.
Mahkemece, sözleşmedeki uyuşmazlık konusu olan kısımda yazı ve imzaların davalının eli ürünü olup olmadığının tespiti için bilirkişi incelemesine karar verilmiş, … tarihli bilirkişi raporu ile yazı ve imzaların davalıya ait olmadığı tespit edilmiş, raporun itiraza uğraması üzerine …Tıp Kurumundan alınan … tarihli rapor ile bu kez yazı ve imzaların davalının eli ürünü olduğunun tespit edilmesi üzerine raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp Genel Kurulu’ndan rapor alınmasına karar verilmiş, … tarihli rapor ile davacı tarafça ibraz edilen Gayrimenkul Alım-Satım Ön Anlaşması’ndaki “… …’a 22000 Teminat Senedi vermiştir Tapuda Teslim edilecektir” yazısının davalının eli ürünü olmadığı, ancak yazının devamındaki … isim ve imzasının …’ın eli ürünü olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede: Uyuşmazlık, takip dayanağı bononun alınan kaparoya karşılık teminat olarak düzenlenip düzenlenmediği noktasındadır. Takip dayanağının bono olması sebebi ile bu bononun alınan kaparonun teminatı olarak keşide edildiğini ispat yükü davacıdadır. Davacı bu iddiasını dayandığı ön sözleşmedeki aynı yöndeki yazılı beyanla ispatlamıştır. Zira alınan adli tıp genel kurul raporuna göre bu yöndeki ibarenin yazılı olduğu metindeki ibare yanındaki imza davalıya aittir. Bu ibarenin yanındaki … ibaresi ve imzanın davalıya ait olduğunun anlaşılması karşısında davacının bu iddiasını ispatladığının kabulü gerekmiş ve bu doğrultuda taşınmaz mülkiyetinin devredildiği de uyuşmazlık konusu olmadığından bononun bedelsiz kaldığı sonucuna varılmıştır. Bu doğrultuda davanın kabulüne karar verilmiş ancak davalının kötü niyetli olduğunun kanıtlan- madı gerekçesi ile davacının tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Bu kararın temyizi üzerine Yargıtay 19. hd …karar sayılı ilamı ile “ … mahkemece davaya konu bononun taraflar arasındaki taşınmazın satış ve devrinin gerçekleşmesi için teminat amacıyla verildiği, taşınmazın satışı gerçekleştiğinde dava konusu bononun teminat vasfını kaybettiği ve bedelsiz kaldığı, davalının bedelsiz kaldığını bildiği bonoya dayanarak icra takibine geçmiş olması sebebiyle kötüniyetli olduğu, bu nedenle İİK’nın 72/5 maddesi uyarınca davacı borçlu lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi” gerektiği gerek- çesi ile bozulmuştur. Mahkememizce bozma ilamına uyularak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Mahkememizin … tarih ve … Esas … karar sayılı ilamı ile verilip reddedilmekle onanmış sayılan ”davanını kabulü ile davacının Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki takip nedeni ile davalıya borçlu olmadığının tespitine ” ilişkin hükmün aynen ifasına,
Davacının tazminat talebinin davalı alacaklının takibe girişmekte kötü niyetli oluşu davacının talebi gözetilerek davaya konu alacağın %40 ı ( 22.000,00.-TL ) oranındaki 8.800,00.-TL tazminatın davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Alınması gerekli 1.672,99.-TL harçtan, peşin olarak alınan 363,70.-TL harcın mahsubu ile kalan 1.309,29.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Davacı tarafça yapılan dava ilk masrafı 59,25.-TL, tebligat gideri 356,50-TL, müzek- kere masrafı 50,00-TL, bilirkişi ücreti 660,00.-TL, talimat gideri 110,92.-TL olmak üzere toplam 1.236,67-TL yargılama giderinin ve mahkememizde peşin olarak alınan harç gideri 363,70.-TL olmak üzere toplam 1.600,37-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, artan masraf avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalı tarafa iadesine,
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davada kabul edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 2.938,95.-TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde Yargıtay ilgili hukuk dairesinde temyiz kanun yoluna açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulünce anlatıldı.17/05/2018
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır