Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/404 E. 2018/401 K. 25.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/404
KARAR NO : 2018/401
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 23/06/2017
KARAR TARİHİ: 25/05/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin inşaat işi ile uğraştığını, müvekkili şirketin işlerinin görülmesi için davalı şirket ile yaptığı anlaşma çerçevesinde … tarihli 50’şer bin TL bedelli çekleri davalı tarafa verdiğini, ancak işin yapılmadığını çeklerin bedelsiz kaldığını, çeklerin iadesi istense de davalının çekleri iade etmediğini belirterek söz konusu çeklerden ötürü borçlu bulunmadığının tespitine çeklerin dava sırasında ödenmek zorunda kalınması halinde davanın istirdat olarak devamına karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı vekili ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde davacının çeklerin karşılığı olan işin yapılmadığını, iddia etmekle birlikte bu işin ne olduğunu açıklamadığını somutlaştırmak yükümlülüğüne aykırı davrandığını, çeklerin iadesi hususunda iddia edilen sözlü uyarının TTK’nun 18/3 mad. Uyarınca geçerliliğinin bulunmadığını, davacının kambiyo ilişkisinin varlığına itiraz etmediğini ispat yükünün davacıda olduğunu, hem temel ilişkiyi hemde temel ilişkideki bir nedenle senedin bedelsiz olduğunu ispat etmesi gerektiğini, davacının iddiasını yazılı delille kanıtlaması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilince sunulan cevaba cevap dilekçesinde ; işin, iş makinesi kiralama ve bir takım inşaat işlerinin yapılması ile ilgili olduğunu belirttiği davalının 2. Cevap dilekçesini sunmasından sonra davacı tarafça sunulan … havale tarihli dilekçe de ; anlaşılan işin, inşaatın bahçe düzeninin yapılması, havuzun altyapısı için ve bahçe için hafriyatın aktarılması, toprakların yayılması için gerekli iş makinelerinin kiralanması, tedariki, çalıştırılması ile anılan işlerin yapılmasına ilişkin olduğunu belirttiği görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Davacı vekili tarafından çeklerin fotokopi suretleri, müvekkiline ait tapu kayıt suretleri delil olarak sunulmuş, mahkememizce muhatap bankadan çeklerin ödenip ödenmediği ile ilgili bilgi ve belgeler celp edilmiş, bilirkişi raporu aldırılarak ve yemin deliline başvurularak tarafların tüm delilleri toplanmıştır.
Dava, Eser Sözleşmesine dayalı olarak avans verildiği iddia edilen çeklerden ötürü işin yapılmadığı ve çeklerin bedelsiz kaldığı iddiasına dayalı açılmış menfi tespit davasıdır.
Dava dilekçesine ekli çeklerin incelenmesinde; çeklerin keşidecisinin davacı, lehtarının davalı şirket oldukları, çeklerin 50 ‘şer bin TL ‘den toplam 150.000,00 TL bedelli oldukları görülmüştür.
Davacının incelenen defterlerine göre sunulan bilirkişi raporunda; çeklerin sipariş avansı olarak kayıtlı olup davalı şirket adına borç olarak kaydedildiği, çeklerin karşılığının vadelerinde ödendiği, davalı tarafın çekler karşılığında davacı şirkete bir mal ve hizmet teslim ettiği ile ilgili bir savunması bulunmadığından davacının karşılıksız kalan bu çeklerden ötürü davalıya borcunun olmadığı hususlarının mütalaa edildiği görülmüştür.
Davalı taraf defterlerini ibraz etmeyerek ibrazdan kaçınmış sayılmıştır.
Davacı taraf dava dilekçesinde işin ne olduğu ile ilgili yeterli açıklama yapmamış, cevaba cevap dilekçesinde işin, iş makinesi kiralama ve bir takım inşaat işlerinin yapılması ile ilgili olduğunu belirtmiştir. Dilekçeler aşamasında taraflar iddia ve savunmalarını serbestçe değiştirip genişletebilirler. Davalının 2. Cevap dilekçesini sunması ile dilekçeler aşaması tamamlanmış olup, bu aşamadan sonra iddia ve savunmanın genişletilip değiştirilmesi ancak karşı tarafın açık muvafakatı ile mümkündür. Davalı taraf davacının iddiasının genişletmesine muvafakat etmemiştir. Bu nedenle davacının dilekçeler aşamasında işin iş makinesi kiralama ve bir takım inşaat işlerinin yapılması ile ilgili olduğuna yönelik sınırlı beyanı çerçevesinde yapılan incelemede uyuşmazlığın dava konusu çeklerin davalı tarafça yapılması gereken iş karşılığı avans olarak verilip verilmediği, işin yapılıp yapılmadığı, çeklerin bedelsiz kalıp kalmadıkları noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Çek bir ödeme vasıtası olup, peşin satış karinesi gereğince çek karşılığı olan malın teslim edilmediğini veya işin yapılmadığını ispat yükü keşideciye aittir. Somut olayda çeklerin avans verildiğini gösterir herhangi bir delil bulunmadığından peşin satış karinesi uyarınca işin yapılmadığını ispat yükü davacıdadır. Davacının usulüne uygun tuttuğu defterlerinde çekler avans olarak davalı adına borç kaydedilmiş ise de, HMK’nun 222/3 maddesi uyarınca ticari defter ve kayıtların sahibi lehine delil olarak kabul edilebilmesi için diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tuttuğu ticari defterlerindeki ticari kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olmaması gerekmektedir. Somut olayda davalı tarafın defterini ibraz etmemesi, tek başına davacının iddiasını ispat ettiği anlamına gelmemektedir. Davalı tarafın defterini ibraz etmemesi ile davacının iddiasının kanıtlanmış sayılması için davacının HMK’nun 222/5 maddesi uyarınca davalının defterlerine münhasıran (başka herhangi bir delile dayanmaksızın) dayanmış olması gerekmektedir. Somut olayda davacı taraf, davalının defterine münhasıran dayanmadığından davalı tarafın defterini ibraz etmemesi tek başına ispat için yeterli görülmemiştir. Dava, takip öncesi menfi tespit istemine ilişkin olup, bedelsiz kaldığı iddia edilen çek işleme konulmadığından ve bu nedenle konusunun suç teşkil etmediği kanaati ile davacının dayandığı yemin deliline başvurulmuş ancak bundan da bir sonuç alınamamıştır. Neticeten davacı davasını ispatlayamadığından davanın reddine karar verilmiş, İİK’nun 72/4 maddesi uyarınca davalı alacaklı lehine tazminata hükmedebilmek için verilmiş herhangi bir ihtiyati tedbir kararı bulunmadığından ve bu nedenle koşulları oluşmadığından davalının tazminat talebinin de reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Dosyada ihtiyati tedbir kararı verilmemiş olup, bu nedenle şartları bulunmadığından davalının tazminat talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 35,90 TL harçtan, peşin olarak alınan 2.561,63.-TL harcın mahsubu ile kalan 2.525,73.-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan masrafların davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
6-Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca hesap edilen 14.750,00-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa VERİLMESİNE,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin ve şirket temsilcisinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi’nde ilgili Hukuk Dairesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.25/05/2018

Katip …
*E-imzalıdır.

Hakim …
*E-imzalıdır.