Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/270 E. 2018/211 K. 30.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/270 Esas
KARAR NO : 2018/211
DAVA : Elatmanın Önlenmesi
DAVA TARİHİ : 27/04/2017
KARAR TARİHİ: 30/03/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan elatmanın önlenmesi davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davalının haksız olarak müvekkilinin mülkiyetinde bulunan ticarethaneye su aboneliği vermediğini, müvekkilinin 26/02/2010 tarihinde Antalya ili, Kepez ilçesi, Duraliler mah. … ada, … parselde bulunan … blok, … nolu bağımsız bölümleri satın aldığını, Konyaaltı belediyesine bağlı fakat 14 bloktan oluşan ve binaların farklı müteahhitler tarafından yapılan sitede müvekkilinin kiracısının su aboneliği için başvurusunda davalı kurumun su aboneliği vermediğini, kiracının açtığı Antalya 7. Asliye Hukuk Mahkemesindeki dava devam ederken kiracının mülkten taşınması sebebiyle mahkemenin abonelik konusunda karar vermediğini, taraflarınca kuruma 27/03/2017 tarihinde başvuruda bulunulduğunu, ayni binadaki komşuların mesken olarak aboneliklerini mahkeme kararı ile aldıklarını bunların da yargıtay kararı ile kesinleştiğini belirtmelerine rağmen taleplerinin reddedildiğini, davalı kurumun iskan bahanesi ile müvekkiline abonelik vermemekte olup, müvekkilinin bahsi geçen E bloka iskan almasının mümkün olmadığını, abonelik istenilen gayrimenkulün bulunduğu mahallede tüm alt yapının mevcut olduğunu, binada elektrik, su, doğalgaz, telefon ve internet alt yapısının mevcut olduğunu, müvekkilinin mülkiyetindeki gayrimenkule su aboneliği verilmemesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, belirterek davanın kabulü ile mülkiyeti müvekkile ait olan 1 ve 2 nolu bağımsız bölüm dükkanlara su aboneliği verilmesine, işyeri faal durumda olduğundan dolayı tedbiren dava sonuna kadar geçici olarak su kullanımı için izin verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı vekilinin ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; müvekkil kuruma davacı tarafından 27/03/2017 tarih ve … sayılı abonelik ile abonelik talebinde bulunulduğunu ve müvekkili kurum tarafından 06/04/2017 tarih ve … sayı ile cevap verildiğinin tespit edildiğini, müvekkil kurumun tabi olduğu kanun ve yönetmeliklere göre abone olabilmenin şartlarının belirlendiğini, bu şartlar doğrultusunda abonelik verildiğini, binanın yapılmış olduğu ancak yapı kullanma izninin alınmamış olduğunun anlaşıldığını, bu doğrultuda yol, elektrik, su, telefon, kanalizasyon, doğal gaz gibi alt yapı hizmetlerinden birinin veya bir kaçının götürüldüğünün belgelenmesi halinde, ilgili yönetmelikler çerçevesinde abonelik verilebileceğini, geçerli bir yapı kullanım izninin ve yapı inşaat ruhsatının bulunmadığının belli olduğunu, mevzuata uygun olarak yapılmayan yapının ve mevzuata uygun şartları taşımayan davacıya abonelik verilmesinin hukuki bir izahının bulunmadığını, mahkemece verilen tedbir kararının doğru olmadığını ve kaldırılmasını, davacının yasa ve mevzuatlara uymayan yapıları yapmasında veya bu yapıların satın almasında davacının kendi sorumluluğunun bulunduğunu, haksız davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Davacı vekili tarafından tapu senedi suretleri, davalı şirketin başvuruya verdiği cevap sureti, örnek mahkeme ilamları delil olarak sunulmuş, mahkememizde tapu kayıtları ile taşınmaza ait abonelik dosyası ve başvuru belgeleri celp edilmiş, … Belediye Başkanlığından dava konusu taşınmazın ruhsatlı olup olmadığı, ruhsat tarihi ve geçerliliği, yapı kullanma ve izin belgesinin olup olmadığı, yapının hangi tarihte yapımına başlandığı, taşınmazın belediye hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığına ilişkin belgeler ile inşaat ruhsat projesi celp edilmiş, mahallinde keşif yapılarak bilirkişi raporu aldırılmıştır.
Dava, davalı … Genel Müdürlüğü tarafından davacıya ait ticarethaneye su aboneliği verilmesi istemine ilişkindir. İncelenen tapu kayıtlarında taşınmazların davacı adına dükkan vasfı ile kayıtlı oldukları görülmüştür.
Davacının talebi doğrultusunda tensip zaptı ile tedbiren dava sonuçlanıncaya kadar davacının su kullanımına izin verilmesine karar verilmiştir.
… havale tarihli bilirkişi raporunda; dava konusu bağımsız bölümlerin birleştirilerek perde satış dükkanı olarak kullanıldığı, taşınmazın site içerisinde bulunduğu, inşaat işinin tamamlanmış olup meskenlerin dolu ve kullanımda oldukları, su, elektrik, telefon ve internet alt yapılarına ait ekipmanlar ile aboneliklerine ait sayaçlar bulunduğu, sitenin çevre düzeninin tamamlanmış olduğu, bölgenin yapılaşmasının tamamlandığı, toplu taşıma, alt yapı ve diğer belediye hizmetlerinden yararlandığı, dava konusu dükkanların ruhsat eki projelerine aykırı yapıldıkları ancak ruhsatın 16/07/1990 tarihi olması yani kanunda belirtilen 12/10/2014 tarihinden önce yapılmış olması sebebiyle 3194 sayılı İmar Kanununun geçici 11. Maddesi kapsamında belirtilen şartların sağlanmış olduğu hususlarının mütalaa edildiği görülmüştür.
3194 sayılı İmar Kanunun 5784 sayılı yasanın 25. Maddesi ile eklenen geçici 11. Maddesine göre ;” Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olup, kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılara; yol, elektrik, su, telefon, kanalizasyon, doğal gaz gibi alt yapı hizmetlerinden birinin veya birkaçının götürüldüğünün belgelenmesi halinde, ilgili yönetmelikler doğrultusunda fenni gereklerin yerine getirilmiş olması ve bu maddenin yayımı tarihinden itibaren başvurulması üzerine, kullanma izni alınıncaya kadar ilgili mevzuatta tanımlanan ait olduğu abone grubu dikkate alınarak geçici olarak su ve/veya elektrik bağlanabilir. Bu kapsamda, ilgili belediyeden dağıtım şirketlerine elektriğin kesilmesi talebinin söz konusu olması halinde aboneliği iptal edileceğinden, su ve/veya elektrik bağlanması herhangi bir kazanılmış hak teşkil etmez. Ancak, yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olma şartı 12/10/2004 tarihinden önce yapılmış olan yapılarla ilgili olarak uygulanmaz,”
Tüm dosya kapsamının incelenmesi neticesinde; davacı tarafından su aboneliği tesisi talep edilen bağımsız bölümlerin İmar Kanunun geçici 11. Maddesinin yürürlük tarihi olan 09/07/2008 tarihinden önce yani 16/07/1990 tarihinde inşaat ruhsatının alındığı, dolayısıyla maddede geçen yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olma şartı 12/10/2004 tarihinden önce yapılmış olan yapılarla ilgili olarak uygulanamayacağı hükmü sebebiyle dava konusu taşınmazın inşaat ruhsatı alınmamış olsa dahi maddede geçen şartları taşıması halinde geçici olarak su aboneliği verilebileceği bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere taşınmazın bulunduğu bölgenin tüm alt yapı hizmetlerinden faydalandığı, dava konusu bağımsız bölümlerin mevcut durumları itibariyle su tesisatı kullanımlarının bulunduğu, maddede geçen gerekli şartları taşıdığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaati ile davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
Davanın KABULÜ ile,
Dava konusu Antalya … numaralı dükkanlara (tapu kaydına göre Antalya ili … blok … nolu bağımsız bölümler) genel iskan belgesi alınıncaya kadar davalı tarafça geçici su aboneliği tesis edilmesine
Alınması gerekli 35,90.-TL harçtan, peşin olarak alınan 31,40.-TL harcın mahsubu ile kalan 4,50.-TL harcın davalıdan ALINMASINA,
Davacı tarafça yapılan dava ilk masrafı 87,70.-TL, tebligat gideri 72,00.-TL, müzekkere gideri 55,50.-TL, bilirkişi ücreti 330,00.-TL, keşif gideri 253,80.-TL olmak üzere toplam 799,00.-TL yargılama giderinin ve peşin olarak alınan harç gideri 31,40.-TL’nin toplamı 830,40.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca 2.180,00.-TL maktu vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların 6100 sayılı HMK’nun 345 maddesi uyarınca bu gerekçeli kararın kendilerine tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde kararın Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili hukuk dairesince incelenmesi için istinaf kanun yoluna başvurma haklarının bulunduğuna dair, verilen karar, açıkça okunup, anlatıldı.30/03/2018

Katip …
(E-İmzalı)

Hakim …
(E-İmzalı)