Emsal Mahkeme Kararı Antalya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/813 E. 2018/232 K. 06.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/813 Esas
KARAR NO : 2018/232
DAVA : Şirket Feshi ve Tasfiyesi
DAVA TARİHİ : 31/10/2016
KARAR TARİHİ: 06/04/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan şirket feshi ve tasfiyesi davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin kurucularından ve % 20 oranında hissedarı olduğunu, şirketin kuruluşunda diğer iki ortak … ve … ile yönetim kurulunu yetkilerini paylaştığını, bu ortakların etki ve yetkisi ile diğer ortaklar tarafından kasıtlı ve tek taraflı haksız ve hukuka aykırı muamelerle kısıtlandığını, şirketin kötü yönetildiğini, şirketin defter ve kayıtlarına göre zarar ettiğini, amme borçlarının biriktiğini, şirket ana sözleşmesi haksız ve hukuka aykırı olarak davacının yokluğunda değiştirildiğini belirterek öncelikle TTK’nun 530 maddesi uyarınca şirket feshine lüzumlu tedbirlerin alınmasını, şirkete kayyım atanmasını, davalı şirketin banka hesaplarının bloke edilmesini, şirkete ait menkullerin envanterinin çıkarılmasını ve davanın kabulüne karar verilerek davalı şirketin haklı nedenlerle feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirkete usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı şirket vekilinin ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; davacı ortağın davalı şirket aleyhine açtığı davada haklı neden olarak ileri sürdüğü tüm hususların, kanaate, şüpheye, iftiraya dayalı somut ve hukuki olmaktan uzak iddialar olduğunu, haklı sebeplerin niteliklerinin gösterilmediğini, davacının eşi …’nın davacı şirkete ait … isimli çocuk oyun alanını işlettiğini, oyun alanının franchise olduğunu, davacının iddiasının aksine franchising sözleşmesi kullanılmak suretiyle diğer şirket ortaklarına baskı kurmaya çalışan davacı ve davacının eşi olduğunu, davalı şirketin her ay düzenli olarak davacının eşinin hesabına toplam cironun % 3’ü oranında ödemede bulunduğunu, genel kurul kararı bulunmadıkça şirket kar payı dağıtımının zorunlu olmadığını halde şirketin kuruluşundan itibaren kar paylarının dağıtıldığını, şirketin defter ve kayıtlarına göre SGK ve vergi dairelerine ilişkin iddiaların yersiz olduğunu, davacının kendi menfaatlerine uygun kararlar alınmadığı düşüncesinde olmakla, kişisel memnuniyetsizlikleri nedeniyle şirketin feshini istediğini, şirketin devamlılığını menfaati gözetmediğini belirterek haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davacı vekili tarafından ihtarname örneği ibraz edilmiş, davalı şirketin ticaret sicil kayıtları, banka hesap özeti, SGK kayıtları ve Gelir İdaresi Başkanlığı kayıtları getirtilmiş, tarafların tüm delilleri toplanarak davalı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar da inceletilerek yeminli mali müşavirden bilirkişi raporu alınmıştır.
Ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinde … Ticaret Sicilinin … numarasında kayıtlı şirketin … tarihinde kurularak kaydedildiği, temsilcilerinin … olduğu anlaşılmıştır.
Yeminli bilirkişi tarafından ibraz edilen raporda sonuç olarak davalı şirketin kurulduğu 2012 yılından itibaren 2016 yılı sonuna kadar dönen varlıkları ile kısa vadeli yabancı kaynaklarını karşılayabildiği, yani ekonomik durumunun iyi olduğu, 2012 ve 2016 yıllarında zarar ettiği, diğer yıllarda ise kar elde ettiği, öz sermayesini yitirmediği, borca batık durumda olmadığı, 2016 yılı sonu itibariyle vergi dairesi ve SGK borçlarının toplamının 22.905,53.-TL olduğu, bunun şirket varlıkları ile ödenebilecek bir tutar olduğu, şirket bilançosunda oyun parkı ile ilgili demirbaşların bulunduğu ve şirket adına kayıtlı taşıt bulunduğu bildirilmiştir.
Dava, davalı şirketin 6102 Sayılı TTK’nun 531 maddesi gereğince haklı nedenle feshi davasıdır.
Davacı, davalı şirkette 120.000,00.-TL karşılığı pay sahibi olup, dava açma hakkına sahiptir. Davacı vekili tarafından şirketin aile şirketi haline dönüştürüldüğü, çoğunluk ve azınlık arasında menfaat çatışması başlatıldığı, şirketin zora sokan davranışlarda bulundukları, davacının yönetimden dışlandığı, bilgi verilmediği, yetkilerinin elinden alındığı, kötü yönetildiği, zarar ettiği, kamu borçlarının biriktirildiği, ağır bir finansal zararın mevcut olduğu ileri sürülmüş ise de; mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, ticaret sicil kayıtları, şirket kayıtları ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde davalı şirketin ekonomik durumunun kötü olmadığı, borca batık durumda olmadığı, sürekli zarar etmediği, mal varlığının düşük bir miktar olan kamu borçlarını karşılayabileceği, hatta karşıladığı, faaliyet alanı ile ilgili demirbaşların ve üzerine kayıtlı taşıdının bulunduğu, yasaya uygun bir şekilde faaliyetine devam ettiği, organlarının mevcut olduğu anlaşılmakla, şirketin feshine karar verilecek nitelikte herhangi bir haklı sebep bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Neden ve kanıtları yukarıda açıklandığı üzere,
Davanın REDDİNE;
Alınması gerekli 35,90.-TL harçtan, peşin olarak alınan 29,20.-TL harcın mahsubu ile kalan 6,70.-TL harcın davacıdan ALINMASINA,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalanının karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya İADE EDİLMESİNE,
Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca 2.180,00.-TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa VERİLMESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tarafların 6100 sayılı HMK’nun 345 maddesi uyarınca bu gerekçeli kararın kendilerine tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde kararın Bölge Adliye Mahkemeleri ilgili hukuk dairesince incelenmesi için istinaf kanun yoluna başvurma haklarının bulunduğuna dair, oy birliği ile verilen karar, açıkça okunup, anlatıldı. 06/04/2018

Başkan …
(E-İmzalı)
Üye …
(E-İmzalı)
Üye …
(E-İmzalı)
Katip …
(E-İmzalı)