Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/741 E. 2023/733 K. 07.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/741 Esas
KARAR NO : 2023/733
DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/06/2023
KARAR TARİHİ : 07/11/2023

Mahkememizin … tarihli duruşma ara kararı ile Davacının müspet zarar tazmini için açtığı davanın tefriki ile mahkememizin ayrı bir esasına kaydına karar verilmiş olmakla, davanın yukarıdaki esasa kaydı ile yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili ile davalı şirket arasında yapılan ticari akit nedeniyle; müvekkili şirketin kiralamış olduğu … işletme adı ile faaliyet gösterecek olan … Adresinde muhkim otelin inşaat işlerine ilişkin olarak sözleşme uyarınca iş yapmayı taahhüt ettiğini, müvekilinin … tarihinde … nakit, … tarihinde … nakit, … tarihinde … çek olarak ödendiğini, … tarihli … Bankası A.Ş. … TL …, … tarihli … Bankası A.Ş. … TL … çekler, … tarihli … Bankası AŞ. … TL … numaralı çeklerin de davalı tarafa teslim edildiğini, müvekkili tarafından ticari maksatla kiralanan ve her ay için kira bedeli ödenen otele ilişkin iş ve işlemlerin sözleşme gereğince … tarihinde tamamlanması gerektiği halde sözleşme ile taahhüt edilen işlerin hiç ve dahi zamanında yapılmadığını, bu nedenle müvekkilinin Mayıs ve Eylül ayları arası geçerli olan sezon faaliyetlerine başlayamadığını, … tarih ve … yevmiye numarası ile Antalya … Noterliği kanalıyla ihtarname gönderildiğini, davalı tarafın ihtara cevap vermediğini çekleri de iade etmediğini, yukarıda seri numaraları verilmiş bulunan çek yaprakları ile ilgili bankaca ödeme yapılmaması için tedbir kararı verilerek, bankaya bildirilmesini, vekil edenim tarafından yapılmış olan … iadesine, otel inşaat işlerinde sözleşmeden dolayı eksik olan işlerin tespitini, müvekkilin müspet zararı olarak fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şu aşamada … zararın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davanın 6325 Sayılı Kanuna göre arabuluculuğa tabi olduğunu, arabuluculuk başvusu yapıldığına dair evrak ibraz edilmediğinden davanın usulden reddi gerektiğini, davacı şirketin, sözleşmenin 2.maddesi gereği;
“a- … tarihine kadar ödemesi gereken … TL avansın … TL sini … tarihinde EFT yoluyla ödemiştir. Bakiye … TL süresinde ödenmemiştir. Bu bakiye borcun … TL’si … tarihinde süresinden sonra ödenmiştir. … TL bakiye borcu mevcuttur.
b- … tarihli tediye makbuzu ile … vadeli … TL ve … vadeli … TL bedelli çekleri müvekkil şirkete teslim etmiştir.
c- … vadeli … TL tutarlı çek müvekkil şirkete verilmemiştir. Müvekkil şirkete verilmeyen çeke istinaden … vadeli … TL bedelli … nolu çek ile … vadeli … TL bedelli … nolu çekler verilmiştir.” sözleşmeye göre yapılması gereken ödeme tutarı … TL’nin eksik kaldığını, davacıya sözleşme hükümlerini yerine getirmesi için … tarihinde … Noterliği’nden … nolu ihtarname gönderildiğini, bu ihtarname ile davacı işverenin, sözleşme gereği yapması gereken işleri yapmadığı, bundan dolayı iş akışının sistematiği gereği müvekkil şirketin çalışamadığı, çalışamayan personeline maaş ödemek zorunda kaldığı, dolasıyla mağdur olduğu ihtar edildiğini, ihtar sonrası davacı şirketin, kendi beyanları ile çelişerek müvekkil şirkete bir kısım ödeme yapıldığını, şantiyede müvekkil şirketin -geç de olsa- önünün kısmi olarak açıldığını ve müvekkilinin taahhüt ettiği işleri yapmaya devam ettiğini, müvekkilu şirketin, sözleşme konusu otel tadilat işinde tam taahhüt işi yani anahtar teslim iş almadığını, müvekkil şirketin yapacağı işlerin sözleşmede yazılı iş kalemleri ile sınırlı olduğunu, sözleşmede işe başlama tarihinin …bitiş tarihinin…olarak belirlendiğini, davacı tarafın iddia ettiği … teslim tarihinin doğru olmadığını, müvekkilinin, … tarihinde son hak ediş ve bu hak edişlere ait teknik ölçümleri mail ortamında davacı şirkete gönderdiğini, davacı şirketin …tarihinde hak edişleri kabul etmediğini bildirdiğini, müvekkili şirketin sözleşme konusu işleri ve işveren tarafından istenilen harici işleri tam ve kusursuz olarak teslim ettiğini, sonuç olarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin … E sayılı dosyasında … tarihli … nolu tensip ara kararı ile; “Davacı yana, müspet zarar için … TL bedelli olarak açılan tazminat davasında, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini sunması için ön tensip tutanağının tebliğden itibaren 1 (bir) haftalık kesin süre verilmesine, süresi içinde arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin sunulmaması halinde davanın 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu md.18/A/2 uyarınca usulden reddileceğinin ihtarına (ihtarın ön tensip tutanağının tebliği ile birlikte yapılmış sayılmasına)” karar verilmiş olmasına rağmen davacının yasal süre içerisinde ara kararının gereğini yerine getirmemiş olması ve davacı vekilinin ön inceleme duruşmasındaki “Biz … TL müspet zarar talebimiz yönünden arabulucuya başvurmamıştık bu sebeple tensip ara kararını yerine getiremedik, arabuluculuk başvurusunu yeni yaptık.” şeklindeki beyanı üzerine; Davacının müspet zarar tazmini için açtığı davanın tefriki ile mahkememizin ayrı bir esasına kaydına karar verilmiştir.
06/12/2018 tarihli, 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesiyle TTK’ya eklenen 5/A maddesi uyarınca, “Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.”
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’ nun 18/A maddesi ” İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Somut olayda davacının … TL müspet zararın tazmini talebi ile açtığı davanın, 6102 sayılı T.T.K.’nın 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/A maddesine göre arabuluculuk dava şartına tabi davalardan olmasına rağmen arabuluculuğa başvurulmadan açıldığı anlaşılmakla; davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. (Antalya BAM 11.HD 2021/1758 E-2021/1435 K sayılı, Antalya BAM 2020/811 E-2021/1348 K sayılı emsal kararları)
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 269,85 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye İrad Kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Sarf edilmeyen gider avansının HMK.’nun 333. maddesi uyarınca iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere dosya üzerinden karar verildi. 07/11/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır