Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/411 E. 2023/450 K. 20.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/411 Esas
KARAR NO : 2023/450
DAVA : Tazminat (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/01/2021
KARAR TARİHİ : 20/06/2023

Mahkememizin … tarihli duruşma ara kararı gereğince davalı … yönünden tefrik edilmiş olmakla, Mahkememizin … esasına kaydı yapılan Tazminat (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı … ve … kurduğunu, … yönetiminin … tarihli genel kurul toplantısında değiştiğini, eski yönetim döneminde açılan … hesabının yeni yönetime bildirilmediğini, şifrelerinin teslim edilmediğini, bilgi ve belgelerin gizlenerek teslim edilmediğini, … adına gelen elektronik tebligatlardan … haberdar olmadığını, hakkında açılan takip ve davalara itiraz edemediğini, durumun öğrenilmesi üzerine PTT’den şifreli üyelik temin edildiğini, davalının … aleyhine Antalya … İcra Müdürlüğünün … E. ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile … TL bedel ile takip başlattığını, itiraz süresinin geçtiğini, … ve İktisadi İşletmesinin muhasebe kayıtlarında böyle bir borcunun olmadığını, takip konusu senedin sahte olduğunu, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı … soruşturma numaralı dosya ile suç duyurusunda bulunulduğunu, önceki yönetimin tarafından … ait kayıt ve belgelerin davacıya teslim edilmediğini, davacının … Noterliğinin … tarih … yevmiye numaralı ihtarı ile evrakların teslimini istemesine rağmen bu güne kadar teslim edilmediğini, davacının büyük zararlar ile karşı karşıya kaldığını, lehine olacak hususları dahi ileri süremediğini, davacı tarafından konunun derinlemesine incelemenin yapılması amacı ile denetim ve inceleme başlatıldığını, davacıya ait … eli ile işletilen … …’nin muvazaalı bir şekilde davalı firmaya önce … tarihinde kira sözleşmesi akdedilerek daha sonra da Antalya … Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı devir sözleşmesi ile … TL bedel ile devredilerek kamu hizmeti görevi yürütmekte olan … esaslı amacını teşkil eden … tüm tefrişatları ve hakları ile kaçırıldığının tespit edildiğini, satışa dair belgelerin davacıya teslim edilmediğini, … … TL karşılığında ve söz konusu bedel dahi ödenmeksizin devrinin muvazaalı olduğunu, davalı şirketin … tarihinde davacı … ait iktisadi işletmenin bulunduğu ve faaliyete devam ettiği adreste kurulduğunu, şirketin … yönetiminin değişikliği öncesinde ve sırf malvarlığı kaçırmak amacı ile … iktisadi işletmesinin aktif olarak bulunduğu adreste bu gaye ile kurulduğunu, … tarihinde … …’nin tüm demirbaşlarının bu şirkete kiralandığını, … eski yönetimince ilgili sözleşmelerin de davacıya teslim edilmediğini, davacının sözleşmelerden başka şekilde haberdar olduğunu, birden fazla sözleşme yapıldığını, davalının çeşitli davalarda söz konusu devir sözleşmesinden bahsederek işletmeleri ve işletme haklarının tamamını devir aldıklarını, bu devrin TTK m.11/3 kapsamında aktiflerine ayrı bir işlem yapılmaksızın bütün halinde devredildiğini, bu kapsamda tapu kayıtları, araçlar ve diğer hak ve alacaklarının ayrıca tesciline gerek olmaksızın bir bütün olarak devredilmiş sayılacağını ifade ettiğini, devrin henüz tescil ve ilan edilmediğini, oysa devrin sicile tescil edilmeden geçerliliğinin olmayacağı, burada tescilin kurucu unsur olduğunu, muvazaalı olan bu devrin aynı zamanda usulüne uygun olmadığından geçerli bir devir olmayacağını, Antalya …Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı … Senedi’ne göre … organlarının Genel Kurul, Yönetim Kurulu, Denetleme Kurulu ve Genel Müdür olduğunu, genel kurulun en yüksek karar organı olduğunu ve yönetim kurulu tarafından gündeme alınacak konuların karara bağlama görevinin genel kurula ait olduğunu, aynı senedin … Maddesinde “vakfı borç altına sokacak konularda bankalarda hesap açma, kapamada, para çekmede, … yapılacak işlemlerde yetkili organların yönetim kurulu kararıyla belirtilir, yetkililer ilgili makamlara bildirilir…” denildiği, … temel faaliyet konusunu ve sürekli ve belirli amacını oluşturan … işletmesinin devrine ilişkin kararın en yetkili organ olan genel kurulda karara bağlanması gerektiğini, bununla ilgili bir karar bulunmadığını, aksine … tarihli genel kurul tutanağında … isimli üyenin “vakfımız okullarının bir şirkete kiralandığını, yönetim kurulu üyelerinden bir kaçının istifa ettiğinin nedenleri üzerine bilgi almak istediğini ve geçmiş kurul toplantılarında yaptığı uyarıların dikkate alınmadığı” şeklindeki bilgi ve talebi üzerine Yönetim Kurulu başkanı …’in “Vakfımız okullarını … yıllığına … isimli bir eğitim şirketine işletme devrini verdiklerini” beyan ettiğini, genel kurulca devre ilişkin karar ve oylama yapılmadığını, bir üyenin bilgi talebi üzerine işletmenin … yıllığına kiralandığından bahsedildiğini, işletmenin Antalya … Noterliğinin … tarih … yevmiye numaralı devir sözleşmesine konu bir devirden bahsedilmediğini, devre ilişkin hususun hiçbir genel kurul kararında yer almadığını ve yönetim kurulu kararı da bulunmadığını, … Müdürlüğü’ne de bildirim yapıldığını, izin alınmadığını, … yönetim kurulu başkanının … esas konusunu teşkil eden işlemi bir karara dayanmaksızın bir başına yapabilme imkanı olmadığını, davalının yetki sınırlarını aşarak işbu işlemi tesis ettiği yönetim yetkisini kötüye kullandığını ve … malvarlığını kaçırarak … ve kamunun zararına sebebiyet verdiğini, davacının araştırma ve incelemesinin devam ettiğini, işlemlerin muvazaalı olduğundan bahisle … zararlarının önüne geçmek amacı ile, … Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarı ile muvazaalı devre onay verilmediğinin davalı şirkete bildirildiğini, davalı şirketin söz konusu muvazaalı devir sırasında davacı … ait kolejde hali hazırda eğitim ruhsatlarını devralıp, davacıya ait bina, tefrişat, isim, unvan ve marka haklarını kullanarak faaliyet sürdürüp, … malvarlığı üzerinde haksız tasarrufta bulunduğunu, davalının bazı davalarda işletmenin taraflarına devredildiğini ancak bu devrin tescil ve ilan edilmediği ileri sürdüğünü, aynı sözleşmede davalı tarafın bütün pasifleri ile işletmeyi devraldığına ilişkin hüküm bulunduğu ancak davalı şirketin söz konusu işletmeden kaynaklı 3. kişi alacaklılardan ve alacak iddialarından kaçmak için devir olgusunu gizlediğini ve devrin tescil ve ilan edilmediğinden bahisle sorumlu olmadığını ileri sürerken işletmenin aktifleri hususunda devir nedeni ile hak sahibi olduğun ileri sürdüğünü, bu durumun hem yasaya hem de dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ettiğini, davacının gelirinin yarısından fazlasını eğitim faaliyeti için harcayıp, kamu faaliyeti yürüttüğünü, gelirlerinin yarısından fazlasını kamu görevi niteliğinde işlere harcayan vakıfların bir ticari işletme sayılamayacağının hüküm altına alındığı, davacı … kurduğu ve halen gelirlerinin büyük kısmını aktardığı …’nin kamu tüzel kişiliğine haiz bir kurum olduğunu ve iflasının istenemeyeceğini, davalılar tarafından gerçekleştirilen muvazaalı işlemlerle davacı … işletemediğini, gelirlerinden mahrum kaldığını, kötü işletilmesi sebebi ile zarara uğramış olduğunu, eğitim ruhsatının muvazaalı işlem dolayısı ile devredildiğinden davacı tarafından yeniden eğitim ruhsatı başvurusunda bulunulduğunda sahip olacağı kontenjan sayısı ile devredildiği zamandaki kontenjan sayısı arasında fark olacağını, demirbaş ve menkullerin kullanımı ile tüketilmesinden kaynaklı zarar doğduğunu, davacı … geçersiz devre konu işletmesinin bulunduğu; Antalya … … Mahallesi … … parselde kain taşınmazın bir kısmının maliki olup, bu taşınmazın diğer hissesinde … kiralama sözleşmesi ile kiracılık hakkı bulunmakta iken uğranılan zarar yanında kamu hizmeti teşkil eden … faaliyetleri ve taahhütlerini gerçekleştirmek için hissesini satmak zorunda kaldığını, davalı şirketin ne kiracılık sözleşmesi sebebi ile … ödenen kirayı ne de davacı … kendi hissesi gereği sahip olduğu gayrimenkullerin kullanımı sebebi ile bir ödemede bulunmadığını, bu sebeple şirket hakkında Antalya … İcra Müdürlüğünün … ve … sayılı dosyaları ile icra takibinin başlatıldığı, davalı şirketin bu takiplere haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiği, yargılama sürecinin halen devam ettiği, TBK m.506/2 uyarınca … yöneticisinin görevini özen ve sadakat borcuna uygun şekilde ifa etmekle yükümlü olduğu, yönetim organını oluşturan kişilerin anılan borçlara aykırı davranması nedeni ile … tüzel kişisinin zarara uğraması durumunda … karşı bu zararı tazminle sorumlu olduğunu, davalı … eski yöneticisi tarafından … idari ve mali durumuna ilişkin davacı tarafa bilgi verilmediğini, belge ve kayıtların gizlendiğini, yöneticinin kanuna ve sözleşmeye aykırı eylemleri dolayısı ile … vermiş olduğu gerçek zararın tam olarak tespit edilemediğini, davalıların aynı zamanda sahte senet tanzim etmek sureti ile davacı … malvarlığı üzerinde icrai tehdit uyguladığı, davalı şirket tarafından Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında … ait malvarlığının cebri icra yolu ile satışının istendiğini, … adına kayıtlı iken muvazaalı olarak devredilen malların, davalılara ait menkul, gayrimenkul, hak ve alacakların el değiştirmesinin ve her türlü sınırlayıcı hak tesisinin önlenmesi için ivedi olarak ihtiyatı tedbir konulmasının gerektiğini, öncelikle ve ivedilikle teminat aranmaksızın Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasının yargılama sonuna kadar durdurulması yönünde tedbir kararı verilmesini, … adına kayıtlı iken muvazaalı olarak satılıp devredilen malların, davalılara ait menkul, gayrimenkul hak ve alacakların el değiştirmesinin ve her türlü sınırlayıcı hak tesisinin önlenmesi için yargılama sonuna kadar durdurulması yönünde tedbir kararı verilmesini, Antalya … Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu devir sözleşmesi ile sözleşmeye konu tüm işlemlerin iptaline karar verilmesini, muvazaa nedeni ile uğranılan zararın ve … yöneticilerinin kanuna ve sözleşmeye aykırı iş, işlem ve eylemleri sebebi ile … vermiş olduğu zararın tazminine karar verilmesini, zarar miktarı yapılacak inceleme ile ortaya çıkacağından fazlaya ilişkin talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik … TL tazminatın ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin davalıdan tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ( tefrik kararı verilen asıl dosya davalısı) … Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı … tarafından davalı şirket aleyhine mahkeme nezdindeki işbu davanın haricinde Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sırasına kayıtlı olarak Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sırasına kayıtlı alacaklısı davalı şirket, borçlusu davacı … olan kambiyo senetlerine mahsus takip yoluna dayalı icra takibinden dolayı borçlu bulunmadığına dair menfi tespit davasının da açılmış olduğunu, işbu davaların açılmasından önce davacının davalı ile davalının muvazaalı olarak işlem yaptığı … isimli kişi aleyhine Antalya … Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı derdest olan işletmenin üzerinde bulunduğu taşınmazın muvazaalı olarak üçüncü şahsa devredilmesi nedeni ile tapu kaydının iptali ve taşınmazın davalı adına tesciline karar verilmesi talepli dava açıldığını, davacı … işbu davanın açılmasından sonra peşi sıra davalar açtığını, işbu davanın Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası ile bir ilgisi bulunmadığını, bu takibe ilişkin olarak davacının halihazırda menfi tespit davası açmış olduğunu, davacı … eski yönetimi ile davalı şirket arasında Antalya …Noterliği … tarih ve … yevmiye nolu … TL bedel ile ticari işletme devir sözleşmesinin düzenlendiği bu devirden çok sonra … tarihinde … yönetiminin el değiştirdiğini, yine … tanzim tarihli … ödeme tarihli kambiyo senedinin … yetkilisi olan … tarafından düzenlendiğini ve davalı şirkete devir tarihinden sonraki dönemi kapsayan öğrenci alacakları hesaplanıp davalı şirkete ait olacak olan bu öğrencilerden alınacak ödemeler toplamı için verildiği yani …-… dönemi için bir öğrenciden alınacak kayıt, öğrenim, yemek, servis vs. ücreti için devren … tarafından bu ödemelere istinaden öğrenci velilerinden alınmış vadeli senetler, pos cihazına yapılacak ödemeler, … adına açılmış … hesaplarına tanımlanmış, öğrenci ödeme sistemi dahilinde yapılacak ödemelerden devir tarihi olan … tarihinden sonraki bölüme isabet eden tutarlarının karşılıklı olarak hesaplandığı, aslında davalıya ödenmesi gerekecek bu ödeme tutarlarının daha önce açıklanmış gerekçelerle … tarafından tahsil edilecek olması nedeniyle doğan borcun ödenmesinin temini için taraflarca kararlaştırılmış olan … vadeli olarak düzenlendiğini, davacı … yeni yönetiminin takip dayanağı bonodaki imzaya itiraz etmediği gibi bononun nasıl ve neden sahte olarak tanzim edildiğine dair hukuken kabul edilebilecek bir neden ileri sürmediğini, davacı yan ile işlem olduğunu ileri sürdüğü TBK hükümleri gereği yanılma ve yanıltma gibi nedenlerin ileri sürülmesinin bir yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğunu, devir sözleşme tarihinin … olduğunu, bir yıllık hak düşürücü sürenin işbu davanın açılış tarihi itibariyle geçmiş bulunduğu, diğer yandan tüzel kişiliklerde devamlılığın esas olduğunu, tüzel kişiliklerde temsile yetkili kişiler değişse bile eski temsilcilerin yaptığı işlemlerin tüzel kişiliği bağlamaya devam ettiğini, davacının yeni yönetimin oluşma tarihinin … olduğunu, bu tarihte zaten devir sözleşmesinin akdedildiğini, yani davacı … yeni yönetiminin tüm bu hususları bildiğini, … …Noterliğinden … tarih ve … yevmiye no’lu davacı … vekilince keşide edilen ihtarnamede devir protokolünün akdedildiğinin açıkça belirtildiğini, “devir şartı olan borçları ödemediğiniz ve inkar yoluna gitmektesiniz” gibi ibareler kullanmaları göz önüne alındığında her şeyden haberleri olduğunun bilinen bir gerçeklik olduğunu, davacının işbu dava ile taraf muvazaasına dayandığını, 05.02.1947 tarihli ve 20/6 Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca taraf muvazaasının hukuksal sebebine dayalı bu tür davalarda işlemin muvazaalı olduğunu iddia eden tarafın bu iddiasını ancak yazılı delille kanıtlayabileceğini, HMK m.204 gereğince noterlikçe onaylanmış tüm belgelerin kesin delil niteliğinde olduğunu ve sahteliği ispat edilmedikçe geçerli olduğunu, davacının haksız ve hukuksal dayanaktan yoksun şekilde yarattığı en büyük ihtilafın işletme devrinin kısmi işletme devri olarak yapılmış olmasına rağmen yani işletme devrinin münhasıran …-…-… – … ait işletme hakkının tamamının devredildiği, … işletme devri kapsamında olmadığını, davacının yeni yönetiminin devredilen işletmeye ait borçların dışında olan … ait borçlardan dolayı da devralan davalı şirketin sorumlu olacağını iddia ile … inşaatından kaynaklı alacaklarını, … inşaatı için alınmış kredi borcunu, inşaatta çalışan taşeronlara olan borçlarını ödemedikleri gibi davalı şirkete haciz için yönlendirdiklerini, davalı şirketin devir konusu olan işletmelere ait borçların ödenmesini devralan sıfatıyla üstlendiğini ve birçoğunun ödemesini yaptığını, devir konusu olmayan işletmeye ait borçlardan davalı şirketin sorumlu olmayacağını, davalı şirketin vakfı veya … tüm kurum veya kuruluşlarını devralmadığını, davacı yeni yönetimin ise … ilgili-ilgisiz tüm borçlarının ödenmesinin davalı şirket tarafından yapılmasını kötüniyetli olarak sağlamaya çalıştığını, devir sözleşmesi ile …, … İle … ait, … Mah. … Sk. No: …/… adresinde, … İli, … İlçesi, … Mah. … … Parselde kain taşınmaz üzerinde yer alan …, … ve … olan işletmeleri ve bu işletmelere ait işletme hakkının tamamının devir edildiğinin düzenlendiğini, 5580 sayılı … Öğretim Kurumları Kanunu m.7 gereği kurumları devri ve nakline ilişkin usul ve esasların yönetmelikte belirlendiğini, bu doğrultuda … Yönetmeliğinin düzenlendiğini, ilgili Yönetmeliğin m.5, m.14, m.31’de düzenlenen hususlar uyarınca … okulların devrinde tek yetkilinin kurucu sıfatına haiz olan kişi olduğunu, devri gerçekleştiren …, …, … ve …’nin kurucusu ve kurucu temsilcisi …’in noterlikte devir sözleşmesini gerçekleştirdiğini, yukarıda verilen ilgili maddelerde belirtilen yasal prosedürlere uygun olarak devir işleminin gerçekleştiğini ve MEB tarafından davalı şirkete ruhsat verildiğini, tazminat işlemine ilişkin olarak ise; tazminat hususu ve nedenlerinin … kendi iç işi olup muhatabının … tüzel kişiliği olduğu, yeni yönetim ile eski yönetim arasında eğer var ise ihtilaflardan davalı şirketin taraf olma sıfatının bulunmadığını, bu nedenle bu talep yönünden pasif husumet itirazında bulunduklarını, ticari işletme devrinde tescilin kurucu unsur olduğu yönündeki iddianın ise; devir konusu işletmenin … Öğretim Kurumu olması nedeni ile … Öğretim Kanunundaki düzenlemelere tabi olduğunu, devredenin … olduğu, bu halde devir senedine dahi gerek olmadığını, TTK m.11/3 maddesinde tescil ve ilanın kurucu mahiyette olduğunun belirtilmediğini, sadece devir sözleşmesinin yazılı olarak yapılmasının yeterli olduğunu, ilk cümlesi ile de devir sözleşmesi ile ticari işletmeye ait malvarlığının bir bütün halinde devredildiğinin kabul olduğunun belirtilmiş olmasının tescilin açıklayıcı nitelikte olduğunu gösterdiğini, davacı … Antalya … Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasında ihbar bulunan sıfatı ile yer aldığı, … tarihli dilekçesinde “işletme devrinin hükme esas alınmasını” talep ettiğini, davacı … kötüniyetli olduğunu, davacı … aleyhine Antalya … Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında dava dilekçesi ile soruşturma dosyasından alınan savunma ve savunma delilleri incelendiğinde davanın haksız ve hukuksal dayanaktan yoksun olduğu, HMK 200-201 maddeleri gereği de noter belgesine karşı her türlü iddianın senetle ispatı mümkün olduğu, yukarıda sunulmaya çalışılan nedenler ve resen gözetilecek nedenler doğrultusunda; haksız ve hukuksal dayanaktan yoksun olan davanın reddini, asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davacı tarafın tazminata mahkum edilmesini, HMK m.329 uyarınca davalı tarafından vekili ile kararlaştırdığı akdi vekalet ücretinden davacının sorumlu tutulmasını ve akdi vekalet ücreti ile birlikte tüm yargılama giderleri ile dava vekalet ücretinin davacı üzerine yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı …’e dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalının davaya cevap vermediği bu sebeple H.M.K. 128. maddesi uyarınca davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılacağı kabul edilmiştir.
Mahkememizin … E sayılı dosyasında davacılar; davalılar … ve … Şti aleyhine açtıkları davada; davalı şirket ile yapılan Antalya … Noterliğinin … tarih … yevmiye sayılı devir sözleşmesi ile sözleşmeye konu tüm işlemlerin iptalini ve … yöneticilerinin kanuna ve sözleşmeye aykırı iş, işlem ve eylemleri sebebi ile … vermiş oldukları zararın tazmini için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla … TL tazminatın ticari faizi ile birlikte tahsilini talep etmişlerdir.
Mahkememizin … E sayılı dosyasının … tarihli duruşma ara kararı gereğince; … yöneticisi … aleyhine açılan tazminat davası tefrik edilerek Mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.
Davacı olarak gösterilen … İktisadi İşletmesi’nin tüzel kişiliğinin bulunmadığı, iktisadi işletmenin mal varlığının da … tüzel kişiliğine ait olduğu, TTK 16.maddesi uyarınca amacına varmak için ticari işletme işleten … bu iktisadi işletmeden kaynaklı davalarda tacir sayılması gerektiği anlaşılmış ise de; davalının TTK 4.maddesi kapsamında tacir sıfatının bulunmadığı, bu halde TTK’nın 4. maddesi uyarınca uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olmadığı, … yönetim kurulu başkanına yöneltilen sorumluluk-tazminat davasının mutlak ticari dava türlerinden de olmadığı anlaşılmakla, davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğu anlaşılmış, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın HMK.nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle görev yönünden USULDEN REDDİNE,
2-Antalya Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğuna,
3-Karar keşinleştiğinde, iki haftalık süre içerisinde talep halinde dosyanın görevli Antalya Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, HMK’nun 19/3 ve 20/1 c 1 maddeleri uyarınca taraflardan birinin 2 hafta içerisinde Mahkememize başvurarak talep etmeleri halinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderileceği, talep etmemeleri halinde ise davanın açılmamış sayılacağına karar verileceği hususunun ihtarına,
4-Yargılamaya görevli mahkemede devam edilmesi durumunda yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, TARAFLARIN YOKLUĞUNDA, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu anlatıldı. 20/06/2023

Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı