Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/266 E. 2023/476 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/266 Esas
KARAR NO : 2023/476
DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 21/04/2023
KARAR TARİHİ : 12/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … yaşında olup takip borçluları ile bir hukuki ilişkisinin mevcut olmadığını, Antalya … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile … ve …’ senetten doğan alacak nedeniyle icra takibi başlatıldığını, müvekkiline haciz ihbarnamesi … tarihinde ulaştığını, davalı ile müvekkil arasında mevcut ve geçerli bir hukuki ilişkinin bulunmadığının tespitine, Mahkemenizce takdir edilecek İhtiyati tedbir kararı verilmesini, Antalya … İcra Dairesi … sayılı haksız icra takibinin durdurulmasını, alacağın %20 sinden az olmamak kaydıyla kötü niyetli davalıdan alınarak müvvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Antalya … İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyası kapsamında müvekkilin borçlusu olan … ve …’e icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin borçlusu olan bu şahısların … ili … İlçesi … Mahallesinde … Ada … Parsel adresindeki arsa niteliğindeki taşınmazda her birinin ayrı ayrı …/… payı olduğu öğrenilmiştir. Babaları olan …’ ün ölümü ile bu hisse payları mirasçılara intikal ettiğini, davacı …’ ün … tarihinde tebliğ edilen 1. Haciz ihbarnamesi için süresi içinde yazılı veya sözlü olarak herhangi bir bildirimde bulanmadığı gibi usulsüzlüğüne dair süresi içerisinde bir itirazda da bulunmadığını, buna istinaden 2. Haciz ihbarnamesi ve 3. Haciz ihbarnamesi davacıya tebliğ olunduğunu, davanın reddine, davaya konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK 89. maddesi uyarınca açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde, bu hükümde sayılan mutlak ticari davaların yanısıra “Her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır.” hükmü ile nispi ticari davaya ilişkin de düzenleme yapılmış olup, buna göre tarafların her ikisinin de tacir olması ve uyuşmazlık konusu işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olması gerekir.
İİK’nın 89/3. maddesinin, üçüncü cümlesi, “..İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir. Bu bildirimi alan üçüncü şahıs, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde, hakkında yürütülen cebri icra işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur…” hükmünü içermektedir. Bu hükümde belirtilen mahkemenin hangi mahkeme olduğu konusunda bir açıklık bulunmamakla birlikte İİK’nın 235/1. maddesindeki gibi kayıt kabul ve 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki açık bir düzenleme bulunmadığından bu mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun kabulü gerekir.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2016/3568 esas, 2016/6425 karar sayılı ilamında da açıklandığı üzere “İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir.”
İİK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir.
Somut olayda, taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı gibi uyuşmazlık, davalı alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde çıkarılan haciz ihbarnameleri nedeniyle borçtan davacının sorumlu olup olmadığının tespitine ilişkindir.
01.10.2011 tarihinden sonra açılan menfi tespit davaları için görevli mahkeme, HMK’nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir.
İİK 89. maddesindeki özel düzenleme ile İİK 72. maddesindeki menfi tespit davasına ilişkin genel düzenleme gözetildiğinde genel düzenleme hükmünün İİK 89. maddesini işlevsiz bırakacak biçimde uygulanamayacağı da açıktır.
Bu durumda İİK’nın 89/3. maddesine dayalı olarak açılan davada, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek HMK’nın 114/(1)-c ve 115/(2). maddeleri uyarınca mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. (Antalya BAM 11.HD nin 2020/71 E-2020/680 K, 2023/684 E- 2023/882 K, 2023/181 E- 2023/276 K, 2022/2840 E- 2023/205 K, 022/1669 E-2022/1395 K,2022/938 E-2022/748 K, 2022/734 E- 2022/657 K, 2021/840 E- 2021/968 K sayılı emsal kararları)
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın HMK.nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle görev yönünden usulden reddine,
2-Antalya Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğuna,
3-Karar keşinleştiğinde, iki haftalık süre içerisinde talep halinde dosyanın görevli Antalya Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, HMK’nun 19/3 ve 20/1 c 1 maddeleri uyarınca taraflardan birinin 2 hafta içerisinde Mahkememize başvurarak talep etmeleri halinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderileceği, talep etmemeleri halinde ise davanın açılmamış sayılacağına karar verileceği hususunun ihtarına,
4-Yargılamaya görevli mahkemede devam edilmesi durumunda yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda , kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu anlatıldı. 12/07/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır