Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/863 E. 2023/64 K. 07.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/863 Esas
KARAR NO : 2023/64
DAVA : Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul İstemli)
DAVA TARİHİ : 19/12/2022
KARAR TARİHİ : 07/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Olağanüstü Genel Kurul İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkillerinin davalı şirketin hissesine sahip ortakları olup sahibi oldukları payları şirketin diğer ortağı ve müdürü olan dava dışı …’den devir yoluyla aldıklarını, bu devrin müvekkili … yönünden … tarihli, müvekkili … yönünden … tarihli genel kurullarda onaylandığını, davalı şirket ve müdürü tarafından müvekkilleri aleyhine ortaklıktan çıkarma istemiyle … tarihinde dava açıldığını ve bu davanın halen Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında derdest olduğunu, diğer taraftan Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasında görülmeye devam edilen ve şirketin davacı olduğu ortaklıktan çıkarma davasında … tarihli duruşma ara kararı ile şirkete 2. kez kesin süre verilerek “ortaklıktan çıkarma davası açmak üzere genel kuruldan yetki alınması” istendiğini, bu arada TTK’nın 411 maddesine uygun olarak, azlık haklarına sahip müvekkilleri adına taraflarınca Antalya … Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarı davalı şirkete ve şirket müdürüne ayrı ayrı gönderilerek genel kurul toplantısı yapılması, toplantıya Bakanlık temsilcisinin davet edilmesi, yapılacak genel kurul gündemine ihtarımızda belirtilen gündem maddelerinin eklenmesi ve şirket kârının kâr payı olarak ortaklara dağıtılmasının talep edildiğini, davalı şirket vekilince tarafımıza verilen cevapta Antalya … Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarıyla, asılsız birtakım iddialar yanında ortaklar arasında husumet-çıkar çatışmasının devam ettiği, genel kurul için ortaklıktan çıkarma davasının sonlanmasını beklemek gerektiği, bu süre içinde şirket içi işlemlerin yapılacağı belirtilerek genel kurul toplanması, Bakanlık temsilcisinin davet edilmesi ve gündeme madde eklenmesi taleplerine olumsuz yanıt verildiğini, bu kez davalı şirketin yine birtakım işlemler tesis ederek … tarihinde genel kurul görünümü altında karar aldığı haricen öğrendiklerini, davalı şirketin Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Sayılı dosyasına sunduğu … tarihli beyan dilekçesi ve eklerine göre taraflarına gönderilen ihtarla aynı tarihte Antalya … Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarının müvekkillerine gönderilerek güya genel kurul için çağrı yapıldığının anlaşıldığını, bu ihtarın müvekkillere tebliğ edilmediğini, aynı anda gönderildiği anlaşılan iki ihtardan taraflarına gönderilen ihtarda genel kurulun toplanması ve gündeme madde eklenmesi taleplerimize yukarıda aktarılan ifadelerle olumsuz yanıt veren davalı şirketin, diğer ihtarla güya genel kurula çağrı yapmış olmasının kötüniyetlerini gösterdiğini, davalı şirket adeta genel kurul toplantısını gizlemiş ve müvekkillerinin katılmamasının arzulandığını, gerçekte de böyle bir genel kurul toplantısı yapılmamış olup davalı şirket müdürünün usulsüz birtakım işlemlerinden ibaret olduğunu, … tarihinde alındığı iddia olunan genel kurul kararlarına karşı da hükümsüz olduklarının tespiti istemiyle dava açıldığını, bu davanın da Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında derdest olduğunu, davalı şirkette müvekkillerinin ortaklığa katıldığı tarihten bu yana genel kurul toplantısı hiç yapılmadığından, faaliyet raporları ve finansal tablolar müzakere edilip onaylanmadığından ve hiçbir suretle kâr payı dağıtımı gerçekleştirilmediğinden, Antalya … Noterliği’nden … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarın davalı şirkete ve şirket müdürü …’e ayrı ayrı gönderilerek tebliğ edildiğini, bu ihtarla, gerektirici sebeplerin ayrıntılı şekilde açıklanarak TTK’nin 411. Maddesine dayalı azlık hakkının kullanıldığını ve ihtarda belirtilen gündem maddeleri olan;
1. Açılış ve yoklama
2. Toplantı Başkanlığının oluşturulması
3. Toplantı tutanağının imzalanması hususunda Toplantı Başkanlığına yetki verilmesi
4. 2019, 2020 ve 2021 yılı müdürler kurulu yıllık faaliyet raporunun okunması, müzakeresi ve onaylanması
5. 2019, 2020 ve 2021 yılı bilanço ve gelir tablosunun okunması, müzakeresi ve uygun görüldüğü takdirde onaylanması
6. 2019, 2020 ve 2021 yılı şirket karının, kar payı olarak şirket ortaklarına dağıtılması
7. 2019, 2020 ve 2021 yılı için Müdürler Kurulu üyelerinin ibrası
8. Yeni Müdürler Kurulu Üyelerinin Seçilmesi
9. Özel Denetçi Atanmasının görüşülmesi
10. Dilek ve temenniler ile kapanış. gündeminin;
– Yapılacak ilk Genel Kurul Toplantısı Gündemine ilave edilmesi, genel kurul toplantısı yapılmayacaksa genel kurulun toplantıya davet edilerek şirket yönetimi tarafından belirlenecek gündem maddelerine ilave edilmesi ve Antalya İl Ticaret Müdürlüğü’ne yazı yazılarak ve talepte bulunularak yapılacak genel kurul toplantısının Bakanlık Temsilcisi … nezaretinde yapılmasının sağlanmasının talep edildiğini, davalı şirket ve şirket müdürü … adına vekilleri Av. … tarafından kendilerine gönderilen Antalya … Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı cevabi ihtarında, devam eden dava dosyalarından bahsedilerek … tarihli genel kurul talebinin yargılamanın sonlanması beklenerek daha sonra değerlendirileceğinin belirtildiğini, bir diğer ifadeyle TTK’nın 411. maddesine dayalı istemin, davalı şirket ve yöneticisi tarafından reddedildiğini; olumlu cevap verilmediğini, bu itibarla TTK’nin 412. maddesi gereğince Mahkemeye müracaat lüzumu doğduğunu, TTK’nın 412.maddesine dayalı genel kurulun toplantıya çağrılması istemlerinde Mahkemenin, çağrı sebeplerinin gerektirici nitelikte olup olmadığını araştırması ve bu konuda değerlendirme yapması gerekmediğini, gündem olarak belirttikleri konuların genel kurulda görüşülebilecek ve haklarında karar alınabilecek konular olduğunu, bu suretle müvekkillerin azlık haklarını kullanabilmiş olacaklarını, Mahkemenin, genel kurulun toplantıya çağrı sebeplerinin gerektirici nitelikte olup olmadığını araştırma ve değerlendirme yapma yetkisi olmadığını (Prof. Dr. Haşan PULAŞLI, Şirketler Hukuku Şerhi, Ankara, 2018, 3. Cilt, sayfa 2834) davalı şirkette uzun yıllardır olağan genel kurullar icra edilmediğini, bunun yanında şirket müdürü tarafından usulsüz ve hukuka aykırı şekilde genel kurul adı altında işlemler tesis edilmekte, pay sahibi olan müvekkillere özellikle ve kasıtlı olarak genel kurul çağrısı yapılmamakta, aksine müvekkillerin taleplerine karşı genel kurul yapılmayacağının bildirildiğini, şirket müdürünün tek taraflı, hukuka aykırı ve hükümsüz bir işlemiyle müvekkillerinin ortaklıktan çıkarılmasına dahi karar verilmeye çalışıldığını, ancak şirkette usulüne uygun şekilde bir kez bile genel kurul yapılmadığını, bilindiği üzere TTK’nın 617. maddesi gereğince her yıl hesap döneminin sona ermesinden itibaren üç ay içinde usulüne uygun şekilde olağan genel kurul toplantısı yapılmasının zorunlu olduğunu, genel kurul toplantısının hazırlanması ve genel kurul kararlarının yürütülmesi TTK’nın 625/1-g maddesi uyarınca şirket müdürünün vazgeçemeyeceği ve devredemeyeceği görev ve yetkilerinden olduğunu, Limited şirketin zorunlu organlarından olan genel kurulun, pay sahiplerinin şirket işlerine ilişkin haklarını kullandıkları bir organ olduğunu, ortakların, ortaksal haklarını kural olarak genel kurul dışında kullanamayacaklarını, genel kurula katılma, görüş açıklama ve oy kullanma pay sahipliğinden kaynaklanan haklardan olduğunu ve bu hakkın esas sözleşmeyle dahi kısıtlanamayacağını, 6102 sayılı TTK’nın 616. maddesinde genel kurulun devredilemez yetkileri sayılmış olup; bu yetkilerin, şirketin sağlıklı bir şekilde işleyebilmesi ve pay sahipliğinden kaynaklanan hakların kullanılabilmesi için büyük öneme sahip, müdürlerin atanması ve değiştirilmesi, esas sözleşmenin değiştirilmesi, yıl sonu finansal tablolarının onaylanması, kâr payı hakkında karar verilmesi ve şirketin feshi gibi yetkiler olduğunu, genel kurul toplantılarının belirtilen önemi nedeniyle, 6102 sayılı TTK’nın 617. maddesiyle, her yıl olağan genel kurul toplantısı yapılmasının zorunlu hale getirildiğini, diğer taraftan Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında vurgulandığı şekilde, her ticaret şirketi gibi limited şirketin nihai amacının kâr elde etmek ve bunu dağıtmak olup limited şirketin kâr elde etme ve dağıtma nihai amacından doğan pay sahibinin kâr payı hakkı da vazgeçilmez hak olduğunu, bu çerçevede limited şirketin pay sahiplerine dağıtılabilecek kârı bulunuyorken kâr dağıtmama gerekçesinin Kanundaki istisnai durumlara, somut gerçeklere dayanması ve ileri sürülen bu durumun kâr payı dağıtılmamasını haklı kılacak nitelikte olması gerekmektiğini, ayrıca TTK m.608/3’e göre; “Şirket genel kurulu, kanun ya da şirket sözleşmesinde öngörülmeyen veya öngörüleni aşan tutarlarda yedek akçelerin ayrılmalarına sadece; a) Zararların karşılanması için gerekliyse, b) Şirketin gelişimi için yatırım yapılması ihtiyacı ciddi bir şekilde ortaya konulmuşsa, bütün ortakların menfaati böyle bir yedek akçe ayrılmasını haklı gösteriyorsa ve bu hususlar şirket sözleşmesinde açıkça belirtilmişse, karar verebilir.” hükmü yer aldığını, diğer bir ifadeyle limited şirketlerde kanunda belirtilmiş istisnai durumlar mevcutsa kâr dağıtımı yapılmayarak elde edilen şirket kârının yedek akçe olarak ayrılabileceğini, aksine Kanunda sayılan istisnai durumlar yok ise limited şirketin elde edilen kârının, kâr payı olarak ortaklarına dağıtmasının zorunlu olduğunu, tüm bu gerekliliklere karşın somut olayda uzun yıllardır genel kurulun toplanmadığını, azlık haklarına sahip müvekkillerin pay sahipliğinden doğan haklarının kullandırılmadığını, … tarihli talebe de olumsuz yanıt verilerek genel kurulun toplanması isteminin reddedildiğini, açıklanan nedenlerle, TTK’nın 407 vd. maddeleri ve Yönetmeliğin 13. maddesindeki olağan genel kurul gündemleri ile bunları da içerecek şekilde … tarihli talep ihtarında belirtilen gündem maddelerinin görüşülmek üzere şirket genel kurulunun toplantıya çağrılmasında zaruret olduğunu, davalı şirketin müdürü şirket yönetimi ile kişisel çıkarlarını karıştırmakta, şirket menfaatlerini bir kenara bırakarak yalnızca husumet çıkardığı, şirketin ortağı olan müvekkillere zarar verme kastıyla hareket ettiğini, şirkette uzun yıllardır usulünce genel kurul toplanmadığını, şirket müdürünün, şirkete karşı görevlerini yerine getirmediğini, aksine pay sahipleri aleyhine tek taraflı ve yasada düzenlenen yetkilerini aşacak şekilde keyfi kararlar verdiğini, şirket müdürünün, şirketin ve ortakların zararına olarak kişisel menfaatleri doğrultusunda hareket ettiğini, müdürün görevini yerine getirmemesi ve adeta genel kurul toplantısı adı altında tesis ettiği işlemleri kendisi dışındaki pay sahiplerinden gizlemesi nedeniyle bir organ olarak genel kurulun toplanamadığının açık olduğunu, aksine müdürün davacılara ve vekillerine gönderdiği ihtarlarda genel kurul toplantısı yapılmayacağını ısrarla belirttiğini, şirket müdürünün, şirketi keyfi olarak idare ettiğini, pay sahiplerine hesap vermediğini, faaliyet raporları ve finansal tabloların yıllardır müzakere edilmediğini ve onaylanmadığını, diğer yandan davalı şirket müdürü … müdürlük görevlerini de yerine getirmediğini, 2020 yılı Mart ayı itibariyle başlayan dönemde şirket işletmesi olan otelin kiraları ödenmediği için, alacaklıları tarafından şirket aleyhine icra takibi yapıldığını, bu nedenle şirketin fazladan faiz ve icra masrafları ödemek zorunda kaldığını, halbuki şirketin ödeme gücü bulunmadığını ve fakat müdür tarafından kasıtlı olarak ödenmeyerek şirketin zarara sokulduğunu, bu konuda müvekkillerinin de ortağı olduğu davalı şirket aleyhine başlatılan icra dosyalarının celbini talep ettiklerini, ayrıca şirketin vergi ve sigorta borçlarının da -ödeme gücü bulunmasına rağmen- müdür tarafından kasıtlı olarak ödenmediğini, bu konuda Antalya Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü ile Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı’na yazı yazılarak davalı şirketin kamu borçlarının sorulmasını talep ettiklerini, davalı şirket limited şirket olduğundan 6183 sayılı yasanın 35. Maddesi gereğince limited şirket ortağı olan müvekkillerin de kamu borçlarından sorumluluğu doğduğunu, dolayısıyla müdür …’in görevlerini kasıtlı olarak yerine getirmeyerek hem şirkete hem de doğrudan müvekkillerine zarar verdiğini, öte yandan müvekkillerinin haricen edindiği bilgilere göre şirket müdürünün hukuka aykırı eylem ve işlemlerinin bunlarla da sınırlı kalmadığını, …’in şirket gelirlerini kullanarak (şirketin kâr payı dağıtımı kararı almadığı ve müvekkillere kâr payı vermediği yeniden belirtilmelidir) kendisine milyonlarca lira tutarında bir ev satın aldığını, aynı şekilde annesi üzerine bir araç aldığı ve kardeşi üzerine taşınır ve taşınmaz mallar edindiği, şirket gelirlerini kendi hesaplarına geçirdiğinin öğrenildiğini, bu nedenlerle şirket banka hesapları ile …’in hesapları arasındaki hareketlerin incelenmesi, … ile annesi ve kardeşine ait son üç yıla dair taşınır ve taşınmaz mal edinimlerinin araştırılması gerektiğini, yukarıda açıklanan nedenlerle davalı şirkette bir yönetim organının varlığından da bahsedilemeyeceğini, dolayısıyla HMK’nın 389 vd. maddeleri gereğince şirkete yönetim kayyımı atanmasını talep ettiklerini, belirtilen gerektirici sebepler dikkate alınarak ayrıca, davalı şirkete ait taşınır ve taşınmaz tüm malvarlığı değerleri üzerine satış ve devirlerini önlenmesi yönünde, bu mümkün değilse en azından davalı şirket yöneticisinin şirketi bağlayıcı işlem yapma yetkisinin Mahkemece görevlendirilecek bir denetim kayyımının onayına tabi tutulması yönünde HMK’nun 389 vd. maddeleri gereğince ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini, TTK’nın 412. Maddesi uyarınca ihtarname içeriğine uygun olarak;
Genel Kurul Gündem Maddeleri:
“1.Açılış ve yoklama
2. Toplantı Başkanlığının oluşturulması
3. Toplantı tutanağının imzalanması hususunda Toplantı Başkanlığına yetki verilmesi
4. 2019, 2020 ve 2021 yılı müdürler kurulu yıllık faaliyet raporunun okunması, müzakeresi ve onaylanması
5. 2019, 2020 ve 2021 yılı bilanço ve gelir tablosunun okunması, müzakeresi ve uygun görüldüğü takdirde onaylanması
6. 2019, 2020 ve 2021 yılı şirket karının, kar payı olarak şirket ortaklarına dağıtılması
7. 2019, 2020 ve 2021 yılı için Müdürler Kurulu üyelerinin ibrası
8. Yeni Müdürler Kurulu Üyelerinin Seçilmesi
9. Özel Denetçi Atanmasının görüşülmesi
Dilek ve temenniler ile kapanış.” olacak şekilde genel kurulun toplantıya çağrılmasına, TTK’nın 412 maddesi gereğince gündemi düzenlemek ve Kanun hükümleri uyarınca çağrıyı yapmak üzere bir kayyım atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: İş bu davada talep edilen hususların Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E sayılı dosyasında değerlendirilmekte olup, konusu ve tarafları aynı olan dava nedeniyle öncelikle derdestlik itirazları olduğunu, davalı şirket tarafından … tarihinde genel kurul yapılmış olup iş bu genel kuruldan haberdar edilen davacıların toplantıya katılmadığını, iş bu davayı açmaktaki sürelerinin zaman aşımına uğradığını, davacıların habersiz genel kurul yapıldığına dair iddialarının gerçek dışı olduğunu, Antalya …Noterliği’nin … yevmiye numaralı … tarihli ihtarnamesinin davacıların işlettikleri otele yani iş yeri adresine gönderildiğini, ihtarnamede … tarihinde genel kurul yapılacağının davacılara noter kanalı ile bildirildiğini, şirket müdürü hakkındaki iddiaların ise soyut olup husumet gözetilerek iddialar öne sürüldüğünü, davacılar tarafından ikame edilen davalar ve iddiaların aleyhlerine açılan ortaklıktan çıkarılma davası nedeniyle ikame edildiğini, davacıların iddialarının aksine ortaklar arasındaki uyuşmazlık/anlaşmazlık hallerinin kayyım atanmasını gerektirmeyeceğini, davacıların iş bu davayı açmakta hukuki yararı olmadığını, zira kendilerinin ortağı olduğu şirket ile rekabete giriştiklerini, şirket aleyhine işlemler tesis ettiklerini ve sair nedenlerle haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirkete ait ticari kayıtların tetkikinden davacı …’ın hisse adedinin 10, davacı …’ın 10, diğer ortak …’in 80 adet hisse sahibi olduğu, …’in … tarihinden bu yana aksi karar alınıncaya kadar münferiden temsile yetkili müdür olduğu, belirlenmiştir.
Davanın TTK 617/3.maddesi yollamasıyla TTK 411- 412.maddelerine dayalı olarak şirket genel kurulunun toplantıya çağırılması istemiyle açıldığı görülmüştür.
Madde 411- (1) Sermayenin en az onda birini, halka açık şirketlerde yirmide birini oluşturan pay sahipleri, yönetim kurulundan, yazılı olarak gerektirici sebepleri ve gündemi belirterek, genel kurulu toplantıya çağırmasını veya genel kurul zaten toplanacak ise, karara bağlanmasını istedikleri konuları gündeme koymasını isteyebilirler. Esas sözleşmeyle, çağrı hakkı daha az sayıda paya sahip pay sahiplerine tanınabilir.
(2) Gündeme madde konulması istemi, çağrı ilanının Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanmasına ilişkin ilan ücretinin yatırılması tarihinden önce yönetim kuruluna ulaşmış olmalıdır.
(3) Çağrı ve gündeme madde konulması istemi noter aracılığıyla yapılır.
(4) Yönetim kurulu çağrıyı kabul ettiği takdirde, genel kurul en geç kırkbeş gün içinde yapılacak şekilde toplantıya çağrılır; aksi hâlde çağrı istem sahiplerince yapılır.
Madde 412- (1) Pay sahiplerinin çağrı veya gündeme madde konulmasına ilişkin istemleri yönetim kurulu tarafından reddedildiği veya isteme yedi iş günü içinde olumlu cevap verilmediği takdirde, aynı pay sahiplerinin başvurusu üzerine, genel kurulun toplantıya çağrılmasına şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi karar verebilir. Mahkeme toplantıya gerek görürse, gündemi düzenlemek ve Kanun hükümleri uyarınca çağrıyı yapmak üzere bir kayyım atar. Kararında, kayyımın, görevlerini ve toplantı için gerekli belgeleri hazırlamaya ilişkin yetkilerini gösterir. Zorunluluk olmadıkça mahkeme dosya üzerinde inceleme yaparak karar verir. Karar kesindir.
Şeklinde düzenlenmiş olup, somut olayda davacıların genel kurulu toplantıya çağırılması talepli ihtarının davalı şirketi temsile yetkile müdüre gönderdikleri, şirket yetkilisi tarafından ihtarlı talebe olumsuz cevap verildiği anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile; TTK 412.maddesi gereğince davalı şirket genel kurulunun toplantıya çağrılmasına, davacıların 2019, 2020 ve 2021 yılı şirket karının, kar payı olarak şirket ortaklarına dağıtılmasına ilişkin talep ettikleri gündem maddesinin, genel kurulun devredilemez nitelikteki haklarının ihlali niteliğinde olduğu, özel denetçi atanmasına ilişkin talebin ise TTK 635.maddesi yollamasıyla TTK 437 vd.maddelerinde düzenlenen yasal şartlar yerine getirildikten sonra değerlendirilebileceği, şirketin belirtilen yıllara ait olağan genel kurul toplantılarının yapılmadığı, … tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararların da Mahkememizin … sayılı kararı ile yoklukla malul olduğunun tespitine karar verildiği dikkate alınarak, toplantı gündeminin TTK 409.maddesi uyarınca hazırlanması ve Kanun hükümleri uyarınca gerekli çağrıyı yapmak üzere şirkete mali müşavir bilirkişi …’ın kayyum olarak atanmasına, dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.Davanın KISMEN KABULÜ İLE; TTK 412.maddesi gereğince davalı şirket genel kurulunun toplantıya çağrılmasına, toplantı gündeminin TTK 409.maddesi uyarınca hazırlanması ve Kanun hükümleri uyarınca gerekli çağrıyı yapmak üzere şirkete mali müşavir …’ın kayyum olarak atanmasına,
2-Kayyum için 5.000,00 TL ücret taktirine, kayyum ücreti davacı yanca Mahkeme veznesine depo edildiğinde kararın bir örneğinin Mahkeme Yazı İşleri Müdürü tarafından kayyuma tebliğine,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harcın, peşin alınan 80,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 99,2‬0 TL harcın davalıdan tahsiline,
3-Davacı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 77,50 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5-Sarf edilmeyen gider avansının HMK 333.maddesi uyarınca davacıya iadesine
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı TTK 412/son cümle uyarınca KESİN olarak verilen karar açıkça okundu, anlatıldı. 07/02/2023

Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı