Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/818 E. 2023/98 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/818 Esas
KARAR NO : 2023/98
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/10/2022
KARAR TARİHİ : 23/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının hal rüsum alacağından kaynaklı müvekkiline borcu olduğunu, davalının bu borcunu ödemediğini beyanla borç nedeniyle yapılan takip üzerine davalı yanca yapılan itirazın iptali ile takibin takip talebinde yazılı şartlarla asıl alacak ve fer’ileri yönünden devamına, borçlu aleyhine itiraz olunan alacağın %20 sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
YANIT:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının hal hakem heyeti başvurusu bulunmadan dava açmasının mümkün olmadığını, öncelikle dava şartı yokluğundan mahkeme aksi kanaatte ise reddini savunmuştur.
KANITLAR VE GEREKÇE :
Dava; faturaya dayalı başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalının takibe konu faturalardan dolayı davacıya bakiye borcu olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
5957 Sayılı Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanunun 1. Maddesinde; Bu Kanunun amacı, sebze ve meyveler ile arz ve talep derinliğine göre belirlenecek diğer malların ticaretinin kaliteli, standartlara ve gıda güvenilirliğine uygun olarak serbest rekabet şartları içinde yapılmasını, malların etkin şekilde tedarikini, dağıtımını ve satışını, üretici ve tüketicilerin hak ve menfaatlerinin korunmasını, meslek mensuplarının faaliyetlerinin düzenlenmesini, toptancı halleri ile pazar yerlerinin çağdaş bir sisteme kavuşturulmasını ve işletilmesini sağlamaktır.
(2) Bu Kanun, sebze ve meyveler ile arz ve talep derinliğine göre belirlenecek diğer malların her ne şekilde olursa olsun alımı, satımı ve devri ile toptancı halleri ve pazar yerlerinin kuruluş, işleyiş, yönetim ve denetimine ilişkin usul ve esasları, uygulanacak yaptırımları ve bakanlıklar, belediyeler ile diğer idarelerin görev, yetki ve sorumluluklarını kapsar.” Şeklinde düzenleme olduğu görülmüştür.
Kanunun 2. Maddesinde; 1) Bu Kanunun uygulanmasında;
Meslek mensubu: Malların ticaretiyle iştigal eden ilgili meslek odalarına kayıtlı kişileri,
Tüccar: Malların toptan satışı amacıyla kendi adına ve hesabına çalışan meslek mensuplarını,
Üretici: Malları üretenler olarak tanımlanmıştır.
Kanunun 10. Maddesinde ise ;(1) Üreticiler ile meslek mensupları arasında veya meslek mensuplarının kendi aralarında bu Kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak ortaya çıkan uyuşmazlıklara çözüm bulmak amacıyla il merkezlerinde bir hal hakem heyeti oluşturulacağı, Değeri elli bin Türk Lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda, hal hakem heyetlerine başvurunun zorunlu olacağı. Bu uyuşmazlıklarda heyetin vereceği kararlar ilam hükmünde olacağı , Bu kararların 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun ilamların yerine getirilmesi hakkındaki hükümlerine göre yerine getirileceği, Tarafların bu kararlara karşı on beş gün içinde hal hakem heyetinin bulunduğu yerde ticari davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine itiraz edebilecekleri, İtiraz, hal hakem heyeti kararının icrasını durdurmayacağı,. Ancak, talep edilmesi şartıyla hakim, hal hakem heyeti kararının icrasını tedbir yoluyla durdurabileceği, Hal hakem heyeti kararlarına yapılan itiraz üzerine asliye ticaret mahkemesinin vereceği kararların kesin olacağının düzenlendiği görülmüştür.
Hal Hakem Heyeti ve Toptancı Hal Konseyi Hakkındaki Yönetmeliğinde de benzer düzenlemeler mevcut olup Hal Hakem Heyetinin görev ve yetkilerinin düzenlendiği 5. Maddeye göre; “Hakem heyeti, üreticiler ile meslek mensupları arasında veya meslek mensuplarının kendi aralarında Kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak ortaya çıkan uyuşmazlıklara çözüm bulmakla görevli ve yetkilidir.
Kanunun 14 üncü maddesinde öngörülen idari para cezası dışındaki tüm uyuşmazlıklar, hakem heyetinin görev ve yetkisi kapsamındadır. Toptancı hali yönetimi veya personelinin uygulamalarından veyahut toptancı hallerinin ve pazar yerlerinin yönetim ve işleyişinden kaynaklanan uyuşmazlıklar da bu kapsama dâhildir.”
İlgili Kanun ve yönetmelik dikkate alındığında Hal hakem Heyetinin görevinin Kanun’un 14. Maddesinde öngörülen idari para cezaları dışındaki uyuşmazlıklar olarak belirlenmiştir.
Dosyanın incelenmesinde, her iki tarafında 5957 sayılı yasa kapsamında meslek mensubu olduğu, dava değeri dikkate alındığında davacının 5957 Sayılı Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanunun 10/1 ve 5. madde hükümleri uyarınca İl Hal Hakem Heyetine başvurması gerektiği sabittir.
Davacı her ne kadar rüsum alacağının bu kapsamda değerlendirilemeyeceğini savunmuş ve bir kısım hal hakem heyeti kararlarında hakem heyetinin 6183 sayılı Amme Alacakları Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uyarınca tahsil edilmesi gereken alacak yönünden görevli olmadıklarından ret kararı verdiklerini savunmuş ise de dava konusu uyuşmazlık 5957 sayılı yasa kapsamında görüldüğünden bu iddiaya itibar edilmemiştir. (Aynı yönde Yargıtay 4. HD 2014/13512 esas – 2015/11659 Karar)
Dava şartına ilişkin düzenlemelerin kamu düzenine ilişkin, yargılamanın her aşamasında resen gözetilecek hususlardan olmaları hususu dikkate alındığında davacı tarafından 5957 sayılı yasadaki zorunluluğa riayet edilmeden açılan davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harcın, peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 3.547,04 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Sarf edilmeyen gider avansının HMK 333.maddesi uyarınca davacıya iadesine
Dair, tarafların yokluğunda, miktar itibariyle KESİN verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 23/02/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır