Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/670 E. 2022/983 K. 06.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/670 Esas
KARAR NO : 2022/983
DAVA : Tanıma Ve Tenfiz
DAVA TARİHİ : 05/10/2022
KARAR TARİHİ : 06/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tanıma Ve Tenfiz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin …’te faaliyet gösteren ve uçak motorlarının onarım ve bakımı konusunda uluslararası alanda tanınmış bir şirke olduğunu, … … ile … kodlu uçak motorunun onarımı için bir teklif çerçevesinde anlaşıldığını, tenfize konu kararda ele alınan uyuşmazlığın, sözleşme gereği müvekkili şirketin borcunu ifa etmesine rağmen davalı şirketin sözleşme bedelini eksik ödemesinden kaynaklandığını, iki şirket arasında 31/01/2018 tarihli usulüne uygun şekilde imzalanan bir teklif metni olduğunu, teklif uyarınca müvekkili şirket söz konusu uçak motorunun onarımını yapacağını, bunun karşılığında davalının da toplam onarım bedeli olan … ABD Dolarını üç taksitte ödeyeceği, müvekkili şirketin yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen davalının onarım bedelinin sadece bir kısmını ödediği, kalan bakiyenin … ABD Doları olduğunu, sürekli ödeme sözü verilerek sürecin kötü niyetli uzatmaya çalışıldığını, müvekkili şirketin 04/03/2021 tarihinde Sor-Rogaland Bölge Mahkemesi nezdinde … …’ e karşı dava açtığını, … tarihli karar ile müvekkili şirketin haklılığının belgelendiğini, kararın apostil şerhli Norveççe sureti ile onaylı Türkçe tercümesinin dilekçe ekinde sunulduğunu, kararın kesinleştiğini, kararın hüküm kısmının özetle; … …’in müvekkili şirkete:
* … ABD Doları ödemesine ve bu ödemeye 23 Kasım 2018 tarihinden(vade tarihi) itibaren ödeme yapılana kadar gecikme faizi eklenmesine,
*148.245 (yüz kırk sekiz bin iki yüz kırk beş) … Kronu tutarında tazminatı vade tarihinden ödeme gerçekleşene kadar gecikme faiziyle birlikte ödemesine,
*25.500 (yirmi beş bin beş yüz) ABD Doları tutarında tazminatı, vade tarihinden itibaren ödeme gerçekleşene kadar gecikme faizi ile birlikte ödemesine,
* Bölge mahkemesi nezdindeki davanın masrafı olarak KDV hariç 96.000 (doksan altı bin – … Kronu) ödemesine karar verildiğini,
MÖHUK 51. Maddesi ve HGK.nun 15 Haziran 2016 tarih ve … E-… K sayılı kararı uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlığın ticari nitelikte olması nedeniyle davaya bakmakla görevli mahkemenin ihtisas mahkemesi olan Ticaret Mahkemesi olduğunu, MÖHUK 54.maddesinde sayılan tenfiz şartlarının somut olayda sağlandığını iddia ederek, müvekkili şirketin fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla açıklanan nedenlerle haklı ve hukuka uygun ihtiyati haciz talebi ile tenfiz başvurularının kabulünü, müvekkilinin alacağının mahkeme kararına dayandığından ve alacağın vadesi geçtiğinden, karşı tarafça ödenmediğinden ihtiyati haciz talebinin kabulünü, karşı tarafın borca yeter miktarda menkul ve gayri menkul malları ile ayrıca 3. Kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyati haczini, haklı ve hukuka uygun ihtiyati haciz talebinin teminat aranmaksızın kabulünü, mahkeme aksi kanaatte ise uygun bir teminat karşılığında ihtiyati haciz kararı tesis edilmesini, … tarihli … Krallığı Sor Rogaland Bölge Mahkemesi’nce tesis edilen … numaralı kesinleşmiş kararın tenfiz edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle:İkame edilen dava her şeyden önce asliye mahkemesinde (MÖHUK m. 51) ikame edilmesi gerektiğini, tenfiz davasında esastan inceleme yapmayan mahkemenin genel görevli asliye hukuk mahkemesi yerine (uzman olan) asliye ticaret mahkemesi olarak seçilmesi bir an için mümkün olsaydı dahi bu durumda yargılama öncesi (ticari dava olarak kabul edilerek asliye ticaret mahkemesinde görülen davanın ticari olması nedeniyle) arabuluculuk kurumuna başvurulmaması nedeniyle dava şartında eksiklik oluştuğunu,
Stavanger Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … tarihli … dosya numaralı kararı yabancı mahkeme kararının tenfizine ilişkin olup söz konusu yabancı mahkeme kararının önündeki tenfiz engelleri bulunduğunu, Yabancı davanın konusunun müvekkilinin sahibi bulunduğu uçak motorlarının revizyonuna ilişkin Uçak Motorlarının Revizyonu sözleşmesiyle ilgili olup söz konusu sözleşme uyarınca yetkili mahkemenin Sola Mahkemeleri ve uygulanacak hukuk … Hukuku olarak belirlendiğini, ancak davada karar veren (davanın açıldığı mahkeme) Sola Mahkemesi değil Stavanger Mahkemesi olup yetki hususundaki itirazlarınır ekli evraktan anlaşılacağı üzere tarafımızca derhal ileri sürüldüğünü, davacının beyan ettiği üzere “yetki itirazında bulunulmadığı” hususu asılsız ve mesnetsiz olduğunu, yetkili mahkemenin sözleşme taraflarınca tayin edildiği sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda uluslararası hukuk kuralı (MÖHUK hükümleri başta olmak üzere) olarak kesin yetki belirlenen mahkemeye ait olup bu husus Türk Hukuku’na göre kamu düzenine ilişkin olduğunu, olayda iki ihtimal bulunmakla; ya Sola Mahkemesi vardır ve kesin yetkilidir ancak dava yetki itirazına rağmen bu mahkeme huzurunda görülmediğinden -kesin yetki kuralının kamu düzeninden olma ilkesi nedeniyle- hüküm kamu düzenine açıkça aykırı olacaktır. Ya da Sola Mahkemesi yoktur ve taraflar mahkemenin belirlenmesinde hataya düştükleri için bu belirleme geçersizdir ki bu durumda yetkili mahkeme genel yetki prensiplerine göre belirlenmelidir -yetkili mahkeme, Antalya Ticaret Mahkemesi olacaktır. Her iki ihtimalde de hükmün kamu düzenine açıkça aykırı şekilde verildiği ve başlı başına bu hususun tenfiz engeli (MÖHUK m. 54) teşkil ettiğini, y abancı mahkeme kararının konusu olan sözleşmenin türü ve niteliği ve tarafların tacir sıfatı nedeniyle söz konusu uyuşmazlığın çözümüne ilişkin davanın Ticaret Mahkemesi’nde görülmesi gerekirken Stavanger Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülmüş olması yani kararı veren mahkemenin görevsiz olması Türk Hukuku’nda kamu düzeninden olan görev kuralının ihlali anlamına geldiğini, bu husustaki itirazlarının dikkate alınmadığının ekli evraklardan anlaşıldığını ve b kamu düzenini açıkça ihlal eden bu yabancı mahkeme kararının tenfizi kabil olmadığını(MÖHUK m. 54)., davacının, Antalya 2. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında yasal işleme başlayarak icra takibi ikame ettiğini, takibe yaptıkları itiraz üzerine takibin dunduğunu, ancak davacı (alacaklı) halen dosyadan resmi olarak feragat etmediğinden dosyanın açık ve takip edilebilir durumda olduğunu, davacının dosya ile ilgili olarak herhangi bir işlem yapmadığı gibi söz konusu itirazların haksızlığı iddiasıyla bir dava dahi ikame etmediğini, dosyayı yasal işlem yapmadan açık şekilde bekleten davacı dosyayı ne olumlu ne de olumsuz şekilde kapatacak herhangi bir beyanda bulunmadığını, yabancı mahkemeye sunulan derdestlik itirazımız söz konusu davayı görülemez hale getirdiğini, Türk Hukukunda derdestlik kuralı kamu düzeninden olmakla bu kuralın ihlali kamu düzenine açık aykırılık yarattığından hükmün Türkiye’de tenfizinin de mümkün olmadığını(MÖHUK m. 54)., davacının (alacaklı) özel yetkili mahkeme ve icra daireleri seçim hakkını, genel hükümlerdeki yetki prensibini ve Antalya Mahkemeleri/İcra Dairelerini tercih ve kabul ederek, kaybetmiş olduğundan -bir an için geçerli bir özel yetki bulunduğu kabul edilse bile- özel yetki sözleşmesinden doğan seçimlik hakkını da yitirdiğini, takibe yapılan itiraz, halen davacıya (alacaklıya) tebliğ edilmediğinden itirazın iptali davasındaki bir yıllık hak düşürücü süre de işlemeye başlayamadığını, hal böyleyken davacı vekili …’in aksi yöndeki haksız ve kötüniyetli beyanı ile yabancı mahkemenin yanıltıldığını, huzurdaki davada tenfiz engellerinden belki de en vahimi söz konusu yabancı mahkemede görülen davada taraf teşkilinin sağlanmadan verilmiş olması olduğunu, zira bütün tebligatların, Türk Hukukuna göre düzenlenmiş ve vekillik bakımından sadece Türkiye’de geçerli olan vekaletnamesi olan Av. …’na yapıldığnı, Hem de yabancı mahkeme tarafından davaya 3.kişi durumunda olarak nitelendirilen Av. …’nun vekilliği yabancı mahkeme tarafından bizzat reddedilmişken asilin mahkemeye usulüne uygun şekilde çağrılmadığını, asilin o mahkemede temsil edilmediğini ve kanunlara aykırı şekilde gıyabında hüküm verildiğini, bu sebeple, tenfiz itirazlarımızın dikkate alınması MÖHUK m. 54/1-ç hükmünün bir gereği olduğunu, davacı tarafından açıkça Türk Hukukuna ilişkin yanlış yönlendirmeler ile yanıltılan yabancı mahkemeye söz konusu kötüniyetli yönlendirmeler başta olmak üzere yukarıda arz edilen hususlar her ne kadar ileri sürülmüş de olsa mahkemenin, davalının vekilini ne vekil ne temsilci ne de tanık olarak dinlemeyi kabul etmediğini, Bu hususun Türkiye’de ayrıca bir tenfiz engeli olduğu hususu yabancı mahkemeye hatırlatılmış da olsa mahkeme, davalının … Barosu’na kayıtlı avukat tutması için gereken süre taleplerinin (davalının Türk şirket olduğu da göz önünde bulundurulmaksızın) görmezden gelerek davayı neticelendirdiğini, davalı Müvekkilinin adil yargılanma hakkı ve savunma hakkı ile silahların eşitliği ilkesi ihlal edilmek suretiyle tenfizi kabil olmayan bir hüküm kurulduğunu savunarak, itirazlarının kabulüyle tenfiz davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava dilekçesine ekli olarak ibraz edilen; Stavenger Asliye Mahkemesi’ ne sunulan dava dilekçesi ve eklerinin davalıya tebliğine ilişkin tebligat evrakları (Ek-4),Kararın Apostil Şerhli Sureti ve Noter Onaylı Türkçe Tercümesi (Ek-5),Karar’ın Tebliğine İlişkin Evraklar (Ek-6),Apostil Şerhli Mahkeme Kesinleşme Şerhi ve Noter Onaylı Türkçe Tercümesi (Ek-7), Kraliyet Adalet ve Kamu Güvenliği Bakanlığı tarafından hazırlanan … tarihli yazının Apostil Şerhli Sureti ile Noter Onaylı Türkçe Tercümesi (Ek-8) ve tüm dosya mündericatının tetkikinden;
MÖHUK 53.maddesinde belirtilen belgelerin eksiksiz olarak dosyaya ibraz edildiği ve davacı yanca dosyaya sunulan belge ile … Devleti ile fiili mütekabiliyetin geçerli olduğu, tüm tebligatların … Krallığı ile Türkiye Cumhuriyeti’nin taraf olduğu 15 Kasım 1965 tarihli Hukuki ve Ticari Konularda Adli ve Gayriadli Belgelerin Yabancı Memleketlerde Tebliğine Dair Lahey Sözleşmesi’ne uygun olarak yapıldığı, son olarak yabancı mahkeme kararının Türk Adalet Bakanlığı aracılığı ile 7 Nisan 2022 tarihinde davalı yana tebliğ edildiği, davalı yanca … usul yasalarına göre bir ay içerisinde karara itiraz edilmediği, kararın kesinleştiği,
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın ticari dava niteliğinde olmakla birlikte Antalya BAM … sayılı kararında da belirtildiği gibi tenfiz talebini içeren davanın TTK 5/A maddesinde ön görülen arabuluculuk dava şartına tabi olmadığı,
Alacak ile ilgili olarak daha önce icra takibi başlatılmış olmasının yabancı mahkeme kararının tenfiz talebine yasal engel oluşturmadığı, derdest bir davanın söz konusu olmadığı,
Yabancı mahkeme ilamının tetkikinden; alacak ve tazminata ilişkin eda hükmü niteliğinde olduğu, hükümde kamu düzenine aykırı bir yön bulunmadığı ve MÖHUK 54. Maddesinde düzenlenen tenfiz şartlarını taşıdığı anlaşılmakla, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.Davanın KABULÜ İLE; … Krallığı, Sor – Rogaland Bölge Mahkemesi’nin … tarihli ve … numaralı kararının MÖHUK 50 ila 57.maddeleri uyarınca TENFİZİNE,
2- Alınması gerekli 3.028.267,85 TL. harçtan peşin alınan 80,70 TL. ile tamamlama harcı olarak alınan 756.986,26 TL. olmak üzere toplam 757.066,96 TL. nın mahsubu ile bakiye 2.271.200,89 TL. harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
2-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı ile 80,70 TL peşin ve tamamlama harcı olarak alınan 756.986,26 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 36,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 681.312,50 TL vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Sarf edilmeyen gider avansının HMK 333.maddesi uyarınca iadesine
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 06/12/2022

Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı