Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/515 E. 2022/841 K. 26.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/515 Esas
KARAR NO : 2022/841
DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 16/03/2021
KARAR TARİHİ : 26/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı …’ın aynı üniversitede eğitim gördüklerini, gelen iş teklifi neticesinde müvekkilinin …’ye yerleşerek burada davaya konu şirketin faaliyet gösterdiği alanda hizmet veren bir işletmede çalışmaya başladığını, müvekkilinin çalıştığı şirkette üretilen ve satılan ürünlerden çok daha düşük maliyette …’de üretebileceklerinden davalı …’a bahsettiğini, bunun üzerine davalı …’ın … ve … ile … yılında kurmuş olduğu …Şti üzerinden ( … yılında ticaret ünvanı … A.Ş olarak değişmiş) üretim yapma kararı alındğını, … yılında üretimin artması ve yine … yılında daha büyük ofise ihtiyaç duyulması ile şirketin … Şubesi adı altında fabrikası ise … yılında doğrudan müvekkil ile …/… oranında ortak olunacağı gayesiyle kurulduğunu, davalı ile yapılan sözlü anlaşmada şirketin pazarlama faaliyetlerini müvekkilinin sürdüreceğini, davalının da … ‘de işletmenin başına geçeceğini, yani dışarıya karşı yapılan işlemlerin davalı tarafça yapılmış gözükeceğini, şirketin de davalı adına kaydının olacağını, elde edilen kar ve zararın yarı yarıya paylaşılacağını, yurt dışında olan müvekkili ile şirket ile alakalı her konuda paylaşım yapılması konusunda anlaşıldığını, davalının …-… senesi sonuna kadar şirket tarafından yapılan tüm masraflardan kalem kalem müvekkilini bilgilendirdiğini, yapılan masraflar çıkarıldıktan sonra kalan tutarı …/… oranında paylaştıklarını, müvekkilinin şirketi denetlemek için …’ya geldiğinde davalı …’dan şirketin yarı hissesinin kendisine devrini istediğini, bunun üzerine şirkette abisi …’ın da baştan itibaren çalıştığını, hisseleri …/… oranında verebileceğini, müvekkilinin bu durumu kabul etmediğini, bundan sonra müvekkiline karşı davalının tutumunun değiştiğini, şirketin karının sürekli düşürülerek müvekkiline bildirildiğini, maliyetlerinin sürekli arttığının bildirildiğini, böylece müvekkiline düşen kar payını düşürme amacı güdüldüğünü, davalının şirket ile ilgili tüm konularda müvekkile mail yoluyla bilgilendirmeler yaptığını, hem yurt dışındaki müşterilerle hem de yurt içindeki üretici firmalarla yapılan tüm anlaşmaları müvekkilinin onayı ile yapıldığını, davalının bizzat kendi el yazısı ile düzenleyip kendi şahsi numarasından müvekkile gönderdiği tabloda şirketin %… hissesinin müvekkiline, %… hissesinin kendisine ait olduğunu belirttiğini, tüm bu hususların davalı ile müvekkili arasındaki ilişkiyi gözler önüne serdiğini, müvekkilinin çaba ve tecrübeleri ile büyüyen şirketin … itibariyle davalı tarafından bildirilen net karının … USD olduğunu, müvekkiline düşen payın … USD olduğunu, bu tutarın … USD tutarının müvekkile ödendiği iddia edilse de aslında … USD’lık kısmının müvekkile ödendiğini, davalı tarafından maliyetlerin şişirilerek şirketin karının düşük gösterildiğini, müvekkilinin hesabına göre şirketin … milyon USD civarında karı olduğunu, müvekkiline eksik ödeme yapıldığını, kurulan şirkette taraflar arasında oluşan mutabakat gereği davalının toplam hisselerinin yarısını müvekkile devretmesi gerektiği halde bugüne kadar bu yöndeki taleplerin hepsinin karşılıksız bırakıldığını, davalının … – … tarihleri arasındaki dökümü gösterir hesap dökümlerinden sonra müvekkiline bir daha bilgilendirme yapılmadığını, bu tarihten sonra şirketin güncel durumu ile ilgili bilgisi bulunmadığını, şirketin hisse devri için Bakırköy … Noterliğinden … yevmiye numaralı ihtarname keşide edildiğini, davalı tarafın ise Antalya … Noterliği … yevmiye numaralı cevap ile hiçbir hususu kabul etmediğini, bahsi geçen tüm olaylar ispatlanabilek durumda olduğunu, müvekkili ile davalı arasında adi ortaklık ilişkisi kurulduğunun açık olduğunu, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi için iş bu davayı açma zorunluluğu hasıl olduğunu, bu nedenlerle taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisinin tespiti ile adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine, …Şti(… A.Ş.) hisselerinin …/… sinin müvekkili adına tesciline, iş bu talep kabul görmediği takdirde bu hisseye tekabül eden bedelin tespiti ile şimdilik belirsiz alacak davası değeri olan … TL tutarın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, … – … tarihleri arasında gönderilen gelir gider tablosuna istinaden eksik ödenen tutarların tespiti ile şimdilik belirsiz alacak davası değeri olarak … USD tutarın … tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
YANIT :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davacı vekili … tarihinde sunduğu feragat dilekçesinde; davacının davasından feragat ettiğini, vekalet ücreti ve yargılama gideri talebinin bulunmadığını bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre, 6100 sayılı HMK. 307. maddesinin “Feragat davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.”. HMK. 310. maddesinin “Feragat ve kabul hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.” hükümleri uyarınca, davacı vekilinin davadan feragat etmesi ve vekaletnamesinde bu yetkinin bulunması nedeniyle davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Alınması gerekli … TL harçtan peşin alınan … TL harcın mahsubu ile artan … TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-A.A.Ü.T. 6. Maddesi gereğince … TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Sarf edilmeyen gider avansının HMK.’nın 333. maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 26/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır