Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/332 E. 2023/366 K. 30.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/332 Esas
KARAR NO : 2023/366
DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/05/2022
KARAR TARİHİ : 30/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket … A.Ş yetkilileri ile davalı şirket … A.Ş. yetkililerinin, … Antalya’da iki adet toplam … m2 büyüklüğünde yıllık 500 ton üretim kapasitesine sahip muz serası kurmak ve işletmek için bir ortaklık kurmaya karar verdiklerini ve bu amaçla … A.Ş.’yi kurduklarını, müvekkili şirketin sahibi ve tek yetkilisinin …, davalı şirketin sahibi ve tek yetkilisinin … olduğunu, … Anonim Şirketinin temsilinin ise … ve … tarafından müşterek imza ile yürütüldüğünü, tarafların iki adet muz serasının kurulum için yer kiraladıklarını ve iki adet serayı kurarak işletmeye başladıklarını, … Seranın … tarihinde, … tarihinde kiralandığını, kiralanan araziler üzerine, devlet teşviklerinden de yararlanmak sureti ile, … A.Ş. tarafından muz seraları inşa edilmiş ve işletmeye geçildiğini, bu kapsamda … A.Ş. adına T.C. Sanayi Bakanlığı … tarih ve … sayılı Yatırım Teşvik Belgesi düzenlenmiştir. … tarihinde Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı Antalya Kurumlar Vergi Dairesi Müdürlüğü, bu parsellerde yapılacak yatırım harcamaları için KDV istisnası tanındığını, … ve …-… seralarında yapılan yatırım harcamaların … tarih, … sayılı Yatırım Teşvik Belgesi ve … sayılı KDV istisnası kapsamında teşvikli olarak yapıldığını ve bu kapsamda düzenlenen faturaların KDV istisnası ile düzenlendiğini, müvekkilinin, işletmelerdeki muzların satılmasına rağmen muz satışlarından elde edilen gelirlerin düşük kaldığını görerek birtakım araştırmalar yapmak gereğini duyduğunu, bu araştırmaların neticesinde ise, davalı şirket … A.Ş. yetkilisi …’un, bazı alıcılara seranın sahibini … A.Ş. olarak tanıtıp muz sattığını, bazı alıcılara ise şirketin ortağı olan müvekkil şirketin talimatı ve yetkilendirmesi üzerine satış bedellerini kendisi ve kendi şirketi adına tahsil etme yetkisi varmış gibi gösterip muz sattığını ve satış bedellerini de kendisi ve şirketi adına tahsil ettiğini tespit ettiğini, davalıların haksız fiil teşkil eden ve bu sebeple müvekkil şirketi zarara uğratan usulsüz işlemleri olduğunu, … TL’lik yasa dışı satışın yanı sıra halihazırda seralarda bulunan muz fidelerinden alınacak ürün miktarına göre yapılan hesaba ilişkin tabloyu dilekçe ekinde sunduklarını, davalıların kendi nam ve hesaplarına sattıkları şirkete ait ürünlerin bedelinin yaklaşık … (Üç milyon Türk Lirası) civarında olduğunu, yani davalı tarafın, şirketin … bin TL malını satıp uhdesine geçirmesinin yanı sıra yılda 3 milyon TL tutarında, aylık … TL tutarında satış geliri karşılığı … ürünü muzu da aynı yöntemlerle şirketin zararına, kendi nam ve hesabına elden çıkarmaya devam ettiklerini, seralarda süreklli muz kesimi olmakta ve hasat edilen muzlar …’da bulunan farklı tüccarlara satılmakta, elde edilen gelirler davalılar tarafından tahsil edildiğini, davalıların haksız yolla elde ettikleri yaklaşık … TL’nin elden çıkartılmasının engellenmesi bakımından, bu miktarla sınırlı olacak şekilde menkul ve gayrimenkul malları ile 3. Şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyaten haczine karar verilmesini talep ettiklerini ayrıca, müvekkilin ortağı ve yönetim kurulu üyesi olduğu … A.Ş.’nin ticari işletmesi olan seralar, şirketin diğer ortakları tarafından adeta yağmalandığını, bu kişiler hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosyası üzerinden suç duyurusunda da bulunulduğunu, yürütülen soruşturma neticesinde davalı hakkında Hizmet Nedeni ile Güveni Kötüye Kullanma suçundan … İddianame Numaralı … tarihli iddianame düzenlenerek … … Asliye Ceza mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında hakkında dava açıldığını, davalıların, mülkiyeti … A.Ş.’ne ait seralardaki ürünleri kendi nam ve hesaplarına 3. Kişilere satarak uhdelerine geçirmelerinin engellenmesi için şirkete ait iki muz serasının, davanın neticelenmesine kadar mahkemece atanacak kayyum tarafından yönetilmesine, endüstriyel tarım ürünü olan muzların gelen alıcılara satılarak bedellerinin şirket hesaplarına aktarılmasına, bu talep kabule şayan bulunmazsa uygun görülecek sair önleyici tedbirlerin alınmasına, saniyen davalıların şirkete verdikleri zararın tespitine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik davacı şirketin uğradığı tüm zararların … TL kısmının ticari faiz ile davalılardan tahsil edilerek … A.Ş ye ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dilekçesinde bahsini geçirdiği seraların tamamı müvekkiline ait başka bir şirket olan … … Makina Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’ne ait olduğunu ve … … … ve Tic. A.Ş. İsimli firma ile hiçbir ilişkisi olmadığını, … Ltd. Şti tek başına müvekkil …’a aittir, … yahut herhangi bir şirketi ile de bağlantısı olmadığını, müvekkil ile … ile … ve … illerinde inşaat üzerine çeşitli ortaklıklar yaptıklarını, şahısların ilişkilerinin sorunsuz devam ettiği aylarda, …, müvekkilin … üretim şirketlerini de bildiğinden kendisine ortaklık teklif ettiğini, müvekkili de varolan şirketlerine … …’ in ortak olmasını kabul etmediğini ve ikili … … Tic. San. A.ş ve … … A.ş adında 2 firma kurduğunu, bu firmalarda her iki şahsın da ayrı ayrı şirketi temsil ve ilzama yetkisi olduğunu, … … A.ş isimli firma ise tamamen boştur ve faaliyeti olmadığını, … A.Ş. sahibi …, ile müvekkili ilk önce … tarih ve … sayılı Ticaret Sizil Gazetesinde de görüleceği üzere … Üretim A.Ş isimli firmaya ortak olduklarını, 2020 yılında bu firma Antalya ili … semtinde bir arsa kiraladığını, kiralanılan bu arsaya kapalı … yapılması için de … ile müvekkilinin kurduğu 2 firma olan … A.Ş ve … A.Ş. isimli firmalarla anlaşma yapıldığını, görüldüğü üzere … A.Ş. Antalya ili … semtinde bulunan, o tarihte ortaklık yaptıkları … … A.Ş isimli firmaya kiraladıkları bir arsada seralar kurmak için kurulduğunu, müvekkili sorumluluğunun arttığını görünce, … … … A.Ş isimli firması ile ortak olduğu … Üretim A.Ş’ deki ortaklığından ayrıldığını ve bu ayrılık … tarih ve … sayılı Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığını, şirket kurulduğu andan itibaren … kurulumları ile ilgilendiğini, üretim yapmak için projeler düşünülmüş ancak faaliyete geçen işlemler gerçekleşmediğini, şirketin ilk kurulduğu ay … …’ nun arsa ve seraları kiralanmak istendiğini, o dönem şirket sahibi … ile kiralama sözleşmesi yapıldığını, ancak ardından arsa sahipleri ile yapılan … ve … tarihli ilk kiralama sözleşmelerinde devir hakkı olmadığı, 3.kişilere devrin özel madde ile yasaklandığını, bunun üzerine durum mal sahiplerine sorulmuş, mal sahipleri de muvafakat vermeyince, hem kanun ile hem de sözleşmede özel madde ile (13.madde) arsanın 3.kişilere kiralama işlemi gerçekleşmediğini, zaten bu kiralama işleminin gerçekte var olduğunu söyleyen davalının … … firmasına ne de arsa sahiplerine kira ödemesi yapmadığını, … Ve Tic A.Ş. firması da böyle bir kira sözleşmesine istinaden şirketten bir ödeme yapmadığını, davacı şirket sahibinin bu sözleşmenin gerçekte yürürlükte olmadığını, iptal edildiğini bildiğini, gerçekmiş gibi müvekkile zarar verme kastı ile ileri sürdüğünü, müvekkilinin diğer seralarından iyi kazançlar elde ettiğini duyan … … … A.Ş. sahibi …, kötü niyetli olarak müvekkilinin bu seralarına ortak olduğunu düşündüğünü ve mahkemeyi yanıltıcı iddialar ve belgeler ile işbu davayı açtığını, davacının bahsettiği gibi bir anlaşma yapılmadığını, bu sebeplere binaen; hukuki dayanaktan yoksun davanın her iki müvekkili yönünden de reddini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacılara yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir
Mahkememiz … tarihli tensip ara kararı ile; Davacı vekiline dava dilekçesinin “KONU” başlıklı kısmı ile “NETİCE VE TALEP” başlıklı kısmında hükmedilecek tazminatın ödenmesini talep ettiği şirket hakkındaki çelişkiyi gidermek üzere açıklama dilekçesi vermek için 2 hafta kesin süre verilmesine karar verilmiş,
Davacı vekili. … tarihli dilekçesi ile; Dava dilekçelerinin KONU başlıklı kısmında; “TTK. Madde 555 gereğince, şirket ortağı ve yönetim kurulu üyesinin haksız fiili sebebi ile şirketin (…ve Tic. A.Ş) uğradığı zararın tespiti, tazmini ve zarara uğratılan … ve Tic. A.Ş.’ye ödenmesi talebimizdir”, şeklinde yazıldığını ancak NETİCE VE TALEP kısmının 4. no’lu bendinde “fazlaya ilişkin tüm talep haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik müvekkil şirketin uğradığı tüm zararın … TL kısmının ticari faizi ile davalılardan tahsil edilerek …ve Tic. A.Ş’ye ödenmesine” şeklinde yazılacak iken sehven “… … … A.Ş.’ye ödenmesine” şeklinde yazıldığını, doğrusunun dava dilekçelerinin konu kısmında yazdıkları şekilde olduğunu, dava dilekçelerinin netice ve talep kısmında sehven yapılan çelişkiyi gidererek tazminatın ödenmesini talep ettikleri şirketin … A.Ş. olacak şekilde düzelttiklerini talep ve beyan etmiştir.
TANIK … BEYANINDA: “Ben, çiftçilik ve turizm işi ile uğraşırım, davalılardan …’u otelden tanımış olduğum … …’in kuzeni olması sebebiyle tanırım. … … 2017 yılında …’e ait olan … ilçesi … mahallesinde bulunan … parseli 15 yıllığına kiraladı ve üzerine muz serası yaptı, ben de bu sırada … …’e yardımcı oldum, çünkü … benim dayımdır. 2017 yılında oraya bir muz serası yaptı, 2018 yılında da yine … mahallesinde bulunan …’ye ait olan … parseli … … kiraladı. Bahsetmiş olduğum her iki taşınmazı da kendisine ait olan … isimli şirket adına kiraladı. Bu da 15 yıllığına yapılan bir kiradır. … ilçesinde … mahallesinde kapalı muz seralarının dönüm başına elde edilecek ürün miktarı aşağı yukarı 6 – 7 tondur. … … kiralamış olduğu arazilerden elde etmiş olduğu muzları kime satıyor, o konuda bilgi sahibi değilim. Ben sadece bu hususları biliyorum. Ben davacı ile aralarındaki ilişki nedir, onu bilmem. Davacı bu yerleri kiralarken yalnız kendisi vardı. Hatta Noter’e de beraber gittik. Zira ben yer sahiplerini tanıyorum. Tanıklık ücreti talebim bulunmamaktadır, benim bilgim ve görgüm bundan ibarettir” demiştir.
TANIK … BEYANINDA: “Ben, 2019 yılından buyana … … isimli firmada çalışıyorum. Ben seraların bakım işlerini yapıyorum, taraflar arasında bir ortaklık ilişkisi varmış fakat benim bu konuda bir bilgim yoktur. Ben … … ile … … arasında bir ilişki var mıdır bir ortaklık var mıdır bu konuda bilgi sahibi değilim, tanıklık ücreti talebim yoktur, benim bilgim ve görgüm bundan ibarettir” demiştir.
TANIK BEYANINDA :”Benim davalı … ile … isimli şirkette ortağız, şirketimize ait olarak iki tane muz serası vardır. Sürekli olarak … ile birlikte olduğumuz için kısmen bilgi sahibiyim. …’ya ait olan içinde başlangıcı … olan birçok şirket vardır. … …’nin bir inşaat şirketi olduğunu biliyorum, … ile … isimli kişinin ortak olduklarını biliyorum, bu şirketle bir inşaat işi yaptıklarını biliyorum fakat ortak oldukları bir muz serası hakkında bilgi sahibi değilim. Ben … isimli kişi ile az evvel bahsetmiş olduğum … … isimli şirketteki büromuza gelidiği zaman tanıştım, tanıştıran da zaten …’dır. … hergün benim yanımdadır, … sadece iki kez o şirkete gelmişti. … …’nun arkasında bulunan … Limited’e aittir. …’un ben bu seralara gelip gittiğini görmedim, seralarla ilgili herhangi bir talimatına da şahit olmadım. … … isimli şirketin tek sahibi … diyebilirim, tanıklık ücreti talebim yoktur, benim bilgim ve görgüm bundan ibarettir” demiştir.
TANIK … BEYANINDA :”Ben, ziraat mühendisiyim kendime ait olan bir iş yerim vardır. … … ile bu sebeple tanışırız, … beyin seralarına ben ziraai danışmanlık ve ürün satışı yaparım. Bana sormuş olduğunuz … …’de bulunan seralara ben her hafta giderim, seraları inceler ürün satışı yaparım, benim orada muhatabım ve faturaları düzenlediğim kişi … … isimli şirkettir. Ben sadece söylemiş olduğum firmaya ürün sattım … isimli firmaya satış yapmadım zira … … isimli şirket ÇKS’si olan ve ürün satılabilen bir şirkettir, ben bir ürün sattığım zaman illa ki ÇKS’si olması gerekir. Ben ürünlerin hepsini … …’ya sattım, muhatabı olduğum kişi de … beydir. Ben … … isimli kişiyi tanımıyorum ona herhangi bir ürün satmadım. Ben satmış olduğum ürünlerin bedellerini de yine … beyden alıyordum. … beygilin serasına 2021 Eylül ayından beridir bakarım, tanıklık ücreti talebim yoktur, benim bilgim ve görgüm bundan ibarettir” demiştir.
Mali Müşavir bilirkişi … ile Ziraat Mühendisi bilirkişi …tarihli raporunda özetle;
“Dava dosyası ile davacı şirketin ortağı olduğu … A.Ş.nin ticari defterleri üzerinde yapılan incelemelerde,
• Davacı şirketin ilgili … … … A.Ş.nin %50 hisse oranı ile
ortağı olduğu,
• Davacı şirketin ortağı olduğu … … … A.Ş.nin ticari defterlerinde, dava konusu olan … inşası için toplam ….-TL. tutarında imalat masrafları kaydının olduğu,
• Davacı şirketin ortağı olduğu şirketin ticari defterlerinde 2020 ve 2021 yılında herhangi bir muz veya başka bir gelir kaydının olmadığı, aksine genel yönetim giderleri gereğince 2020 ve 2021 yılında toplam ….-TL. tutarında zarar elde ettiği,
• Davacı şirketin ortağı olduğu … … … A.Ş.nin ticari defterlerine göre, ilgili … A.Ş.nin;
• 2021 yılı içinde … da alanda üretilen muzdan elde edilecek net gelirin …-TL olduğu hesaplanmıştır.
Davacı ortak … Aş.ne ….-TL tutarında,
Davalı ortak … Aş.ne ….-TL. tutarında,
borcunun olduğu tespit edildiği” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mali Müşavir bilirkişi … ile Ziraat Mühendisi bilirkişi … tarihli ek raporunda özetle;
Davacı şirketin ortağı olduğu … A.Ş.nin ticari defter ve belgelerinin İncelemesinde;
İlgili şirketin ticari defterlerinde, kiralanan seralarda muz üretimi yapılması için işçilik gider kayıtlarının olmadığı, ancak genel yönetim gideri olarak işçilik ücret giderleri hesabında, olmak üzere toplam ….-TL. tutarında işçilik ücret giderlerinin olduğu tespit
edilmiştir.
İlgili şirketin ticari defterlerinde, kiralanan seralarda muz üretimi yapılması için ilaçlama, sulama, gübreleme, fide alım ücreti vs. adı altında bir gider yapıldığı ile ilgili olarak bir kaydın olmadığı tespit edilmiştir.
… faaliyet gösteren işletmelerinde … tarım sigortaları sistemi bulunmaktadır.
Davaya konu … Mahallesi … parsellerdeki seraların tarım sigortalarının yapılmış olabileceği, dosyada seraların 2021 yılında … İlçesinde olan yangın ve doğal afetlerden ne kadar etkilendiği/yada etkilenmediği bilinmemekte olup, …
plastiklerinde yada üründe oluşan doğal afetten zarar görüp görmediği bilinmemektedir.
Doğal şartlarda yaşanacak olumsuzluklar elbette ki verime etki eden en önemli faktörler arasında yer almak olup, dosyada bunlarla ilgili bilgi olmaması nedeniyle genel hesaplama yapmak zarureti oluşmuştur. Bu nedenle kök raporda resmi verilerle yapılan hesaplamaları aynen tekrar ederiz.
Dosyada bulunan evraklar arasında;
 … tarihli … … Elek.Park.Satış A.Ş. tarafından … ve Tic.A.Ş. adına abonelik kaydı olmadığı,
 … İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün … tarih E… sayılı yazılarında … ve Tic.A.Ş. adına kayıt bulunmadığını,
 … İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün … tarih E… sayılı yazılarında … vergi numaralı … ve Tic. Anonim Şirketinin ÇKS (çiftçi kayıt sistemi) kaydı bulunmadığını,
 … Ziraat Odası Başkanlığı … tarih ve … sayılı yazılarında … vergi numaralı … ve Tic. Anonim Şirketinin odalarında kaydının bulunmadığı,” bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davalı …’un davada pasif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı, davaya konu (TTK 553-551.maddeleri doğrultusunda yöneticileri hakkında sorumluluk davası açılan ) şirket ile dava dışı … … Makine …Ltd Şti (davalı …’un yetkilisi olduğu) arasında yapılan … tarihli kira sözleşmelerinin geçerli olup olmadığı, kira sözleşmelerine konu taşınmazlar üzerindeki seraların davaya konu şirket tarafından imal edilip edilmediği, bu seralarda üretilen ve satışı yapılan muzların satış bedellerinin … … Tarım …A.Ş’ye ait olup olmadığı ve davalıların kendi hesaplarına seralardan yaptıkları satış nedeniyle şirketin zarara uğratılıp uğratılmadığı, varsa zararın miktarı taraflar arasında ihtilaflı olduğu belirlenmiştir.
TTK 553/1.maddesine göre ; kurucular, yönetim kurulu üyeleri, yöneticiler ve tasfiye memurları, kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlal ettikleri takdirde, hem şirkete hem de şirket alacaklılarına karşı verdikleri zarardan sorumludurlar.TTK 555.maddesi uyarınca şirketin uğradığı zararın tazminini şirket ve her bir pay sahibi isteyebilir. Pay sahipleri tazminatın ancak şirkete ödenmesini isteyebilir.
… … Tarım…AŞ nin ticari kayıtlarının tetkikinden; Davacı … AŞ ile davalı … … Tarım…AŞ ortaklığı ile kurulduğu, her iki şirketin %50 oranında hisse sahibi olduğu, davacı şirket yetkilisi … ile davalı şirket yetkilisi …’un müşterek imza ile şirketi temsile yetkili kılındıkları, davacı şirketin pay sahibi sıfatıyla iş bu sorumluluk davasını açtığı belirmenmiştir.
Davanın niteliğine göre davanın yönetici sıfatına haiz şirket aleyhine açılması gerektiği halde hem bu şirkete hem de bu şirketi TTK 359/2 maddesi uyarınca temsil eden gerçek kişi … aleyhine açıldığı belirlenmiş, bu davalı aleyhine açılan davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan – usulden reddine karar verilmiştir.
Davacı yan …-Antalya ve … mevkiinde bulunan muz seralarının … maliklerinden dava dışı … Ltd.Şti tarafından kiralandığını, bu kiracının da seraları davaya konu … … Tarım…AŞ ‘ye kiraladığını dolayısı ile seralarda üretilen muzların ortak oldukları şirkete ait olduğu halde satış bedellerinin davalı şirket yetkilisi … tarafından alındığını iddia etmektedir.
Davalı ise söz konusu seralarda dava konusu şirket için hiç bir üretim yapılmadığını, söz konusu alt kira sözleşmesinin … maliklerinin ilk kira sözleşmesine koydukları 3.kişilere kiralama yasağı nedeniyle uygulamaya girmediğinin, nitekim şirket tarafından ödenen her hangi bir kira ücreti de bulunmadığını savunmuş olmakla; davaya konu şirketin incelenen ticari kayıtlarından şirketin … TL … inşası için masraf yaptığı, 2020-2021 yıllarında toplam zararının … TL olduğu, incelenen defterlerde kiralanan seralarda muz üretimi yapılması için ilaçlama, sulama, gübreleme, fide alım ücreti vs.adı altında bir gider yapıldığının kayıtlı olmadığı, şirketin davalı şirkete … TL, davacı şirkete … TL borçlu olduğunun kayıtlarda yer aldığı belirlenmiştir.
Yine Mahkememizce yazılan müzekkere cevapları dosya arasına alınmakla; … tarihli … A.Ş. tarafından gönderilen yazıda … … … ve Tic.A.Ş. adına abonelik kaydı olmadığının, … İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün … tarih E… sayılı yazılarında … ve Tic.A.Ş. adına kayıt bulunmadığının, … İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün … tarih E… sayılı yazılarında … vergi numaralı … ve Tic. Anonim Şirketinin ÇKS (çiftçi kayıt sistemi) kaydı bulunmadığının,
… Ziraat Odası Başkanlığı … tarih ve … sayılı yazılarında … vergi numaralı … ve Tic. Anonim Şirketinin odalarında kaydının bulunmadığının bildirildiği görülmüştür.
Celp edilen … İcra Müdürlüğü’nün … Tal.sayılı dosyasında tanzim edilen … tarihli haciz tutanağının tetkikinden; alacaklı … … Malzemeleri…Ltd. Şti, borçlu … Tarım…A.Ş olan takip dosyası için … de bulunan seralara haciz amaçlı gidildiği, haciz esnasında serada bulunan …’un … Ltd.Şti adına istihkak iddiasında bulunduğu ve haciz mahallinde bu şirkete ait vergi levhasının bulunduğu hususunun tutanağa geçirildiği görülmüştür.
Dava dışı … Ltd.Şti nin ticari kayıtlarının tetkikinden ise; şirketin … tarihinde … Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne tescil edildiği, … tarihli genel kuru kararı ile tek ortaklı limited şirkete dönüştüğü, şirket ortağı ve müdürünün …’un olduğu,… tarihli genel kurul kararı ile de şirket hisselerinin tamamının …’a devredildiği, o tarihten bu yana şirket ortağı ve yetkilisinin bu kişi (dosyamız davalısı) olduğu belirlenmiştir.
Sonuç olarak toplanan deliller ve tüm dosya mündericatının tetkikinden; davaya konu şirketin yöneticilerinden olan davalı şirketin kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlal ettiğinin ve şirketin bu nedenle zarara uğratıldığının ispatlanamadığı, söz konusu seralarda hiç bir zaman davaya konu şirket adına muz üretimi yapılmadığı, incelenen ticari kayıtlarda seraların imalatı için yapılan masraflar olduğu belirlenmekle birlikte bu hususun sorumluluk davası kapsamında ele alınamayacağı anlaşılmış ve davalı şirket aleyhine açılan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı … aleyhine açılan davanın PASİF HUSUMET EHLİYETİ YOKLUĞUNDAN – USULDEN REDDİNE,
2-Davalı … A.Ş aleyhine açılan davanın REDDİNE,
3-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan, peşin alınan 15.455,14 TL harcın mahsubu ile artan 15.275,24‬ TL harcın istemi halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
6-A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … A.Ş’ye verilmesine,
7-Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
8-Sarf edilmeyen gider avansının HMK 333.maddesi uyarınca iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalılar vekilinin yüzüne karşı kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 30/05/2023

Başkan …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Üye …
¸e-imza
Katip …
¸e-imza