Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/833 E. 2023/748 K. 13.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/833 Esas
KARAR NO : 2023/748
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2021
KARAR TARİHİ : 13/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkillerinin murisine karşı icra takibi başlattıklarını, murisleri ölünce kendilerine karşı devam ettiklerini ancak takibe konu senedi incelediklerinde imzanın murislerine ait olmayacağını anladıklarını ayrıca senedin düzenlenme tarihinde murisin akli melekelerinin yerinde olmadığını belirtmiş takibe konu senetten borçlu olmadıklarının tespitini talep etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde takibe esas senedin kambiyo senedi olmakla illeten mücerret olduğunu, davalının iddialarının yerinde olmadığını belirtmiş davanın reddini talep etmiştir.
Murisin imza asılları toplanmış, senet üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde imzanın murise ait olduğu bildirilmiştir.
Murisin tedavi evrakları, kullandığı ilaçlar ilgili yerlerden getirtilmiş senet tarihindeki fiil ehliyetinin tespiti hususunda ATK’dan alınan rapora göre senet düzenleme tarihi itibariyle murisin fiil ehliyetinin yerinde olduğu bildirilmiştir.
Hukuki Nitelendirme, Delillerin Takdiri ve Gerekçe
Eldeki dava takibe karşı açılan menfi tespit talebidir. Davacılar senet keşidecisi murislerinin düzenleme tarihinde fiil ehliyetine sahip olmadığı ve senetteki imzanın ona ait olmadığı iddiası ile bu senetten borçlu olmadıkları iddiasına dayanmışlardır.
Bir kambiyo senedi keşidecisinin imzalaması ile borç doğuracak olup ayrıca başkaca temel bir ilişkiye dayanması gerekmez. Bu senedin varlığı borcun ispatı için yeterlidir. Ancak geçerli bir senedin varlığı için TTK’daki geçerlilik şartından önce hukuki işlemin geçerlilik şartı olan fiil ehliyetinin varlığı gerekir. Bunun ardından fiil ehliyeti olan bir kimsenin borç altına girebilmesi ancak onun tarafından atılmış bir imza ile olacaktır.
Somut olay bu kapsamda incelendiğinde murisin senet düzenleme tarihinde fiil ehliyetine sahip olduğu ayrıca senet altındaki imzanın da murise ait olduğu alınan bilirkişi raporlarıyla sabit olmuştur. Bu halde murisin ve onun mirasçılarının bu senetten sorumlu tutulmalarını engelleyecek bir husus yoktur. Davacılar da borçlu olmadıklarını sadece bu iki hususa dayandırmışlardır. Bu sebeple davacıların iddialarını ispat edemedikleri görüldüğünden davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 269,85 TL harçtan peşin alınan 3.351,39 TL harcın mahsubu ile artan 3.081,54 TL harcın istemi halinde davacıya iadesine,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 31.399,33 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Sarf edilmeyen gider avansın kararın kesinleşmesinden sonra iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı. 13/11/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır