Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/757 E. 2021/860 K. 13.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/757 Esas
KARAR NO : 2021/860
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 15/01/2018
KARAR TARİHİ : 13/12/2021

Elmalı Asliye Hukuk Mahkemesinin (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) … tarih ve …/… E, …/… K sayılı Gönderme kararı ile Mahkememize tevzi edilen dosya …/… E sırasına kaydedilerek;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …’nın maliki olduğu … plaka numaralı araç ile sevk ve idaresinde iken aracın hakimiyetini kaybetmesi nedeniyle yaralanmalı ve ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, … plaka sayılı aracın kaza tarihi itibariyle davalı … şirketi tarafından … poliçe numaralı zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalandığını ve … kasko poliçesi ile kaskolandığını, davacılar … ve …’nın çocukları olan … … vefat ettiğini, davacı … … kaza sonrası yaralandığını, sağ ayağının platin takılmış ve ekli Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Engelli Sağlık Kurulu Raporu gereğince %4 özürlü hale geldiğini, davacı …’ın kaza sonrası yaralandığını ve Akdeniz Üniversitesi Sağlık Kurulu Raporu gereğince %93 özürlü hale geldiği gibi ömür boyu bakıcı desteğine muhtaç hale geldiğini, davacıların davalı … şirketine başvuru yaptıklarını ancak davalı … şirketi tarafından müvekkillerinin dava konusu ettiği tazminatların tam olarak kendilerine ödenmemesi nedeniyle dava açtıklarını, yukarıda açıklanan ve mahkemece resen gözetilecek nedenlerle ve her türlü yasal talep, ıslah, dava ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacıların … ve …, müteveffa kızları … … vefatı nedeniyle desteğinden yoksun kaldıklarından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihi olan 31/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden tahsili ile davacı …’ya ödenmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı klamka kaydı ile şimdilik 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihi olan 31/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden tahsili ile davacı … … ödenmesine, davacı … … kaza sonrası sakatlanması nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezliği nedeniyle şimdilik 100,0 TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatının 31/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden tahsili ile davacı …’ya ödenmesine, müvekkili …’ın kaza sonrası sakatlanması nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin olarak şimdilik 100,00 TL maddi tazminatın 31/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı … şiketinden tahsili ile müvekkiline ödenmesine, müvekkili …’ın kaza sonrası sakatlanması ve ömür boyu bakıcı yardımına ihtiyaç duyması nedeniyle bakıcı giderine ilişkin olarak şimdilik 600,00 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 31/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden alınarak müvekkiline ödenmesine, yargılama gideleri ve avukatlık ücretlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının müvekkil sigorta şirketine başvurusu üzerine şirket nezdinde … nolu hasar dosyaları açıldığını, dosya kapsamlarında alanında uzman aktüerlerden TRH-2010 yaşam tablosuna göre alınan raporlar sonuıcunda davacılara ödeme yapıldığını, … nolu hasar dosyasından davacı …’ya …’nın vefatı nedeniyle 02/01/2018 tarihinde 42.128,82 TL tazminat ödeme yapıldığını, … nolu hasar dosyasından davacı …’ya maluliyeti nedeniyle 13/11/2017 tarihinde 22.645,93 TL ödeme yapıldığını, … nolu hasar dosyasından ise davacı …’a maluliyeti nedeniyle 19/04/2017 tarihinde 310.000,00 TL ödeme yapıldığını, yapılan bu ödemeler ile KTK gereği müvekkili şirketin üzerine düşen tüm hukuki sorumluluğu yerine getirdiğini, şirketin davacıya karşı başkaca bir sorumluluğunun kalmadığını, kazaya sebep olan olayda öncelikle kusur durumunun net olarak tespitinin gerektiğini, davada sigortalı … açısından destekten yoksun kalma tazminatı talep edilmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırılık teşkil ettiğini, davacı …’in sigortalıları olduğunu, tazminat taleplerinin poliçe teminatı kapsamında olmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müteveffa … kaza anında henüz 2 yaşında olduğu, bu sebeple hesaplanacak taminattan yetiştirme gideri indirimi yapılması gerektiğini, dava konusu sigortalı araç poliçesi genel şart değişikliği sonrasında 31/07/2015 tarihinde tanzim edilmiş olduğundan yeni genel şartların uygulanması gerektiğini, meydana gelen kaza nedeniyle geçici iş göremezlik gideri, geçici iş göremezlik dönemine ait tedavi giderleri ve tedaviye bağlı giderlerden müvekkil şirketin sorumlu tutalamayacağını, bu hususta sorumluluğun SGK’ya ait olduğunu, açılan davanın reddine, yargılama hatç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Elmalı Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla verilen …/… E, …/… K sayılı karar ile; “…6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. Maddesine göre, her iki tarafin da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmamalarına bakılmaksızın bu kanunda ön görülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır.
Somut uyuşmazlıkta dava Asliye Ticaret Mahkemesi sifatıyla Elmalı Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmış, dava tarihinde Elmalıda müstakil ticaret mahkemesi bulunmadığından ticari dava niteliğindeki uyuşmazlığa Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Elmalı Asliye Hukuk Mahkemesi olarak bakılmıştır.
Ancak yargılama sırasında Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hakimler ve Savcılar Genel Kurulunun 07.07.2021 tarihli 608 numaralı, 08.07.2021 tarihli ve 31535 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan kararı ile Antalya Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı çevresi (Alanya ve Manavgat Ağır Ceza Mahkemeleri yargı çevreleri hariç) olmak üzere Antalya ilinin mülki sınırları olduğu ve iş bu kararın 01.09.2021 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanmasına karar verilmiştir.
Görev kamu düzeni ile ilgili dava şartı olduğundan, iddia ve savunma olarak ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göz önünde bulundurulması zorunludur.
“Ancak yargılama sırasında Adalet Bakanlığının 14.05.2015 tarihli Olur’u ile İskenderun ilçesinde Asliye Ticaret Mahkemesi kurulduğu ve 03.08.2015 faaliyete geçtiğinden mahkemece dosyanın Asliye Ticaret Mahkemesine re’sen devredilmesine (aktarılmasına) veya gönderilmesine karar verilmesi gerekirken…” (Yargıtay … Hukuk Dairesi …/… esas …/… karar sayılı ilamı)
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; Antalya Asliye Ticaret Mahkemesinin sınırlarının yargı çevresinin (Alanya ve Manavgat Ağır Ceza Mahkemeleri yargı çevreleri hariç) Antalya ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesi ile birlikte mahkememiz dava konusu somut uyuşmazlık bakımından görevsiz hale geldiğinden …” gerekçesi ile dosyanın HSK’nun 07.07.2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile görevli ve yetkili Antalya Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği görülmüştür.
Yine karar içeriğinde Yargıtay Yargıtay 23. HD’nin 06.12.2018 tarih 2018/2293 esas 2018/5694 karar, 08.10.2018 tarih 2016/968 esas 2018/4574 karar ve 16.10.2017 tarih 2016/881 esas 2017/2697 karar sayılı ilamları emsal gösterilerek, bu emsal kararlar doğrultusunda gönderme kararı verildiği açıklanmış ise de; bildirilen bu emsal kararların ilk defa ihtisas mahkemesi kurulan yerlerde, ihtisas mahkemesinin görev alanına giren dava ve işler için verilen görevsizlik-gönderme kararlarına ilişkin içtihatlar olduğu, Hakimler ve Savcılar Genel Kurulunun 07.07.2021 tarihli 608 numaralı, 08.07.2021 tarihli ve 31535 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan kararında ise yeni bir ihtisas mahkemesinin kurulmasının söz konusu olmadığı, sadece kurulu olan Antalya Ticaret Mahkemelerinin yargı çevresinin genişletilmesine karar verildiği dolayısı ile Elmalı Asliye Hukuk Mahkemesince Ticaret Mahkemesi sıfatıyla verilen kararın gerekçe içeriği ve UYAP sisteminden görevsizlik kararı ile karar numarası alınarak dosyanın kapatılmış olması nazara alındığında, kararın HMK hükümleri çerçevesinde teknik anlamda görevsizlik kararı olarak verildiği, bu halde kararın taraflara tebliğ edilerek kesinleştirilmesi gerektiği, kaldı ki Mahkemenini gönderme kararının gerekçesinde değindiği Yargıtay 23.HD.nin emsal kararları incelendiğinde; ihtisas mahkemesinin görev alanına giren dava ve işler nedeniyle dosyanın yeni kurulan ihtisas mahkemesine gönderilmesine dair verilen gönderme kararlarına yasa yolunun açık olduğunun kabul edilmesi gerektiği görülmüştür.
5235 sayılı yasanın Hukuk mahkemelerinin yargı çevresini düzenleyen 7.maddesi;
” Hukuk mahkemelerinin yargı çevresi, bulundukları il merkezi ve ilçeler ile bunlara adlî yönden bağlanan ilçelerin idarî sınırlarıdır. (Ek cümle:22/7/2020-7251/55 md.) Ancak özel kanunlarla kurulanlar da dâhil olmak üzere, hukuk mahkemelerinin yargı çevresi, il ve ilçe sınırlarına bakılmaksızın Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hâkimler ve Savcılar Kurulunca belirlenebilir.
(Mülga ikinci fıkra:22/7/2020-7251/55 md.)
Coğrafî durum ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak bir hukuk mahkemesinin kaldırılmasına veya yargı çevresinin değiştirilmesine, özel kanunlarında yargı çevresi belirtilmemiş olan hukuk mahkemelerinin yargı çevresinin belirlenmesine, Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca karar verilir.
” hükmünü içermektedir.
Yargıtay’ın hukuk daireleri uygulamasında, “davanın açıldığı tarihteki” yetki sınırlarının esas alınması gerektiği (Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 26/02/2020 tarih 2020/488E. 2020/807K. sayılı kararı); yargılama devam ederken yargı çevrelerinin Hakimler Savcılar Kurulu kararı ile değiştirilmesi halinde dahi “davanın açıldığı ilk mahkemenin yetkisinin devam ettiği”, yeni yargı çevresinin Hakimler Savcılar Kurulu Kararından “sonra açılan davalar” için uygulanması gerektiği (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 16/10/2014 tarih 2014/9664E. 2014/13521K. sayılı kararı); Hâkimler ve Savcılar Kurulunun yetki çevresinin belirlenmesi kararında “derdest dosyaların devri ile ilgili herhangi bir ibare bulunmaması halinde ilk davanın açıldığı tarihteki yetkili mahkemenin yargı yetkisinin devam ettiği” (Yargıtay 20. Hukuk Dairesi’nin 12/06/2015 tarih 2015/1494E. 2015/5742K. sayılı kararı, Yargıtay 5. Hukuk Dairesi’nin 30/11/2020 tarih 2020/9810E. 2020/10498K. sayılı kararı) yönündeki kararları istikrar kazanmış ilkeleridir.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararında yargı çevresine ilişkin bu kararın açıkça “01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına” karar verilmiş olması, yargılama devam ederken yargı çevrelerinin Hâkimler Savcılar Kurulu kararı ile değiştirilmesi halinde dahi “davanın açıldığı ilk mahkemenin yetkisinin devam etmesi”, yeni yargı çevresinin Hâkimler Savcılar Kurulu Kararından “sonra açılan davalar” için uygulanması gerekmesi, “derdest dosyaların devri ile ilgili herhangi bir ibare bulunmaması halinde ilk davanın açıldığı tarihteki yetkili mahkemenin yargı yetkisinin devam etmesi”; “tabii hâkim ilkesi” nazara alındığında, Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararında yargı çevresine ilişkin bu kararın 01/09/2021 tarihinden sonra açılan davalara uygulanması gerektiği açık ise de;
Sonuç olarak, yukarıda açıklandığı üzere Elmalı Asliye Hukuk Mahkemesi ( Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) tarafından verilen karar teknik anlamda görevsizlik kararı olduğu halde, kararın taraflara tebliği ve kesinleştirilmesi hususunda usulü eksiklikler bulunduğu, usulü eksikliklerin giderilmesi için dosyanın Mahkemesi’ne iadesine karar verilmesi gerektiği ve gönderme kararının yasa yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi üzerine Mahhkememizin davaya bakmakla görevli ve yetkili olup olmadığı hususunda karar verilebileceği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin iş bu davaya bakmakla görevli ve yetkili olup olmadığı şimdilik değerlendirilmeksizin, sadece ilk kararı veren mahkemenin tebligat ve kesinleştirme eksikliklerinin giderebilmesi amacıyla bu esas sıramızın kapatılarak, dosyanın ilk kararı veren Elmalı Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)’ne gönderilmesine,
2-Harç alınmasına yer olmadığına,
3-Yargılama giderlerinin davaya bakmakla görevli ve yetkili Mahkemesince takdir edilmesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu KESİN olarak karar verildi. 13/12/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır