Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/680 E. 2021/756 K. 17.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/680 Esas
KARAR NO : 2021/756
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/12/2020
KARAR TARİHİ : 17/11/2021

Kaş Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) … tarih ve …/… Esas, …/… K sayılı Görevsizlik kararı ile Mahkememize tevzi edilen dosya … Esas sırasına kaydedilerek;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 07/05/2017 tarihinde sürücü …’ ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile seyir halinde iken müvekkili … sevk idaresindeki … plaka sayılı motosiklete çarpması neticesinde maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, kaza tespit tutanağına göre … plaka sayılı araç sürücüsü …’ ın asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, müvekkili …’ in meydana gelen tarfik kazasında yaralandığını ve Fethiye Devlet Hastanesinde tedavi altına alındığını, söz konusu kaza nedeniyle Kaş Cumhuriyet Başsavcılığının …/… soruşturma nolu dosyasına konu olduğunu, kazaya sebebiyet verene … plaka sayılı aracın kaza tarihinde ZMMS sigortacısının davalı sigorta şirketi olduğunu, müvekkili …’ in kaza sonrasında tedavi gördüğünü, işgücü ve gelir kaybına uğradığını, kazadan sonra Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörlüğü, Adli Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü, Adli Tıp Anabilim Başkanlığından alınan rapor ile iş göremezlik oranının yüzde 10,3 olarak tespit edildiğini, toplam 5.500,00 TL tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Yapılan başvuru üzerine dosyanın medikal incelemeye gönderildiğini hazırlanan rapora göre ” Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmeliğe” göre davacıda herhangi bir fonksiyon kaybı bulunmadığının tespit edildiğini, bu nedenle başvurucunun taleplerinin reddedildiğini, tarafların kusur oranının tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesini, müvekkilinin tedavi giderleri ve geçici iş göremezlik tazminatı taleplerine ilişkin sorumluğuluğunun bulunmadığını, davacının müvekkilinin kusurunu ve kusur ile maluliyeti arasında illiyet bağını bulunduğunu usulen ispat etmesi gerektiğini, davacının kusurunun bulunduğunda yapılacak tazminat hesabından indirim yapılması gerektiğini, davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Kaş Asliye Hukuk Mahkemesinin (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) … tarih ve …/… Esas, …/… K sayılı karar ile; “.Eldeki davanın da nitelik itibariyle 6102 sayılı TTK’nun 4. Maddesinde belirtilen ticari davalardan olduğu ve 6102 sayılı yasanın 5/a maddesi gereğince uyuşmazlık Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görev alanında bulunmaktadır. 6102 sayılı yasanın 5/4 maddesi gereğince ticari nitelikteki uyuşmazlığa bakmaya davanın açıldığı Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Davanın açıldığı tarih itibariyle Mahkememizin bulunduğu yargı çevresinde Asliye Ticaret Mahkemesi bulunmadığından dolayı mahkememizin eldeki davaya bakmaya sıfatının Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli 608 sayılı kararı kapsamında kalmadığı anlaşılmakla usul ekonomisi ilkesi uyarınca aşağıdaki şekilde dosyanın yetkili ve görevli Antalya Asliye Ticaret Mahkemesine talep beklenilmeksizin gönderilmesine karar verilmiştir.” gerekçesi ile “Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli 608 sayılı kararı kapsamında Mahkememizin Ticaret Mahkemesi sıfatının kalmaması nedeniyle Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görev ve yetkili Antalya Asliye Ticaret Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE” karar verildiği görülmüştür.
5235 sayılı yasanın Hukuk mahkemelerinin yargı çevresini düzenleyen 7.maddesi;
” Hukuk mahkemelerinin yargı çevresi, bulundukları il merkezi ve ilçeler ile bunlara adlî yönden bağlanan ilçelerin idarî sınırlarıdır. (Ek cümle:22/7/2020-7251/55 md.) Ancak özel kanunlarla kurulanlar da dâhil olmak üzere, hukuk mahkemelerinin yargı çevresi, il ve ilçe sınırlarına bakılmaksızın Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hâkimler ve Savcılar Kurulunca belirlenebilir.
(Mülga ikinci fıkra:22/7/2020-7251/55 md.)
Coğrafî durum ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak bir hukuk mahkemesinin kaldırılmasına veya yargı çevresinin değiştirilmesine, özel kanunlarında yargı çevresi belirtilmemiş olan hukuk mahkemelerinin yargı çevresinin belirlenmesine, Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca karar verilir.
” hükmünü içermektedir.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun, yeni kurulan (Alanya, Aydın, Balıkesir, Diyarbakır, Manisa, Muğla, Sakarya ve Tekirdağ) asliye ticaret mahkemeleri ile mevcut bulunan (Adana, Ankara, Ankara Batı, Antalya, Bakırköy, Bursa, Denizli, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, Gebze, İskenderun, İstanbul, İstanbul Anadolu, İzmir, Karşıyaka, Kayseri, Kocaeli, Konya, Mersin, Samsun, Şanlıurfa ve Trabzon) asliye ticaret mahkemelerinin yargı çevrelerinin belirlenmesine ilişkin 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararı 08/07/2021 tarihli ve 31535 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmış olup, yargı çevresine ilişkin bu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verilmiştir.
Yargıtay’ın hukuk daireleri uygulamasında, “davanın açıldığı tarihteki” yetki sınırlarının esas alınması gerektiği (Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … tarih …/…. …/…. sayılı kararı); yargılama devam ederken yargı çevrelerinin Hakimler Savcılar Kurulu kararı ile değiştirilmesi halinde dahi “davanın açıldığı ilk mahkemenin yetkisinin devam ettiği”, yeni yargı çevresinin Hakimler Savcılar Kurulu Kararından “sonra açılan davalar” için uygulanması gerektiği (Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 16/10/2014 tarih …/…. …/…. sayılı kararı); Hâkimler ve Savcılar Kurulunun yetki çevresinin belirlenmesi kararında “derdest dosyaların devri ile ilgili herhangi bir ibare bulunmaması halinde ilk davanın açıldığı tarihteki yetkili mahkemenin yargı yetkisinin devam ettiği” (Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … tarih …/…. …/…. sayılı kararı, Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … tarih …/…. …/…. sayılı kararı) yönündeki kararları istikrar kazanmış ilkeleridir.
Nitekim Samsun BAM … HD nin …/… esas sayılı emsal ilamında da somut olayda” Yukarıda açıklanan kanuni hakim ilkesi, doğal hakim ilkesi, usul ekonomi ilkesi bu husustaki Anayasal düzenleme ve Anayasa Mahkemesi kararları, AİHS ve AİHM kararları birlikte değerlendirilip yorumlandığında, Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile, Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yargı çevresinin ilin mülki sınırları olarak belirlenmesine, işbu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına ilişkin kararının 01/09/2021 tarihinden sonra açılacak davalar için yetkili ve görevli olduğu, 01/09/2021 tarihinden önce açılan ve halen derdest olan mahkemelerin elindeki Ticaret Mahkemesi’nin görev ve yetkisine giren davaların açıldığı mahkemelerce sonuçlandırılması gerektiği şeklinde yorumlanması gerekmektedir” şeklinde karar vermiş olup, söz konusu kararda da Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı kararının 01/09/2021 tarihinden sonra açılacak davalar için geçerli olacağı hüküm altına alınmıştır.
Özetle; Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararında yargı çevresine ilişkin bu kararın açıkça “01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına” karar verilmiş olması, yargılama devam ederken yargı çevrelerinin Hâkimler Savcılar Kurulu kararı ile değiştirilmesi halinde dahi “davanın açıldığı ilk mahkemenin yetkisinin devam etmesi”, yeni yargı çevresinin Hâkimler Savcılar Kurulu Kararında belirtilen tarihten “sonra açılan davalar” için uygulanması gerekmesi, “derdest dosyaların devri ile ilgili herhangi bir ibare bulunmaması halinde ilk davanın açıldığı tarihteki yetkili mahkemenin yargı yetkisinin devam etmesi”; “tabii hâkim ilkesi” nazara alındığında, Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararında yargı çevresine ilişkin bu kararın 01/09/2021 tarihinden sonra açılan davalara uygulanması gerektiği, bu sebeple Kaş Asliye Hukuk Mahkemesi’nce (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) verilen görevsizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava dilekçesinin HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle GÖREV yönünden USULDEN REDDİNE,
2-Davaya bakmakla görevli mahkemenin Kaş Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) olduğuna,
3-Kararın istinaf kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde, Mahkememiz ile Kaş Asliye Hukuk Mahkemesi arasında olumsuz görev uyuşmazlığı bulunduğundan, görev uyuşmazlığının çözümlenmesi için dosyanın Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,
4-Harç, yargılama gideri ve vekelat ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 17/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır