Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/514 E. 2021/535 K. 20.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/514 Esas
KARAR NO : 2021/535
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/09/2021
KARAR TARİHİ : 20/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin babası müteveffa …, …başlama-… bitiş tarihli … poliçe nolu banka kredili konut sigorta poliçesini … Sigorta A.Ş. ile tanzim ettiğini, … … tarihinde kalp yetmezliği sonucu vefat ettiğini, …’un tedavi görmekte olduğu hastane olan … Sağlık Vakfı (AV) … Hastanesi tarafından … tarihli ölüm belgesi düzenlenmiş, bu ölüm belgesinde ölüm nedeninin kalp yetmezliği, KOAH, böbrek yetmezliği ve sair hastalıklar olduğu belirtildiğini, Müvekkillerince murislerinin vefatı üzerine Antalya ….Noterliğinden … tarih ve … yevmiye numaralı mirasçılık belgesi alındığını, Bunun üzerine tarafca … tarihinde bankaya başvuruda bulunulduğunu, Bankadan gelen cevapta davalı sigorta ile görüşüldüğü ve müvekkilleri tarafından daha önce sigortaya yapılan ve sigorta tarafından cevap olarak verilen … tarih ve 7046 sayılı ret cevabı ile bu cevabın eki olarak … ve … A.Ş. Kredi Bağlantılı Sigortalar Bilgi Formu, poliçe, hayat sözleşmesi sertifikası tarafımıza gönderildiğini, Müteveffaya yazılı verilen bu bilgilendirme formu da sözlü olarak okunmadığı müddetçe geçerli olmayacağını, İşbu bilgilendirme formunun geçerli olabilmesi için iki tanık huzurunda sesli okunarak müteveffanın onayı alındıktan sonra tanıkların müteveffaya ”okundu, kabul etti” şeklinde beyan yazarak imza atmaları gerektiğini, müteveffanın kredi borcu nedeni ile yapılması gereken ödemelerin mirasçı müvekkiller tarafından değil, hayat sigortasını yapan … ve … A.Ş.’den tahsilini talep edilmişse de banka tarafından açıklamalar dikkate alınmayarak taleplerinin reddedildiğinin, Bu nedenle kalan kredi borcunun tamamı müvekkillerinden tahsil edildiğini, Müteveffa …’un çekmiş olduğu kredinin sigorta ile teminat altına alınması nedeni ile kalan kredi borcunun sigortadan tahsili gerekir iken müvekkilleri tarafından ödenmesi haksız, hukuka ve mevzuata aykırı olduğundan bankaya yapılmış olan 31.000 (otuz bir bin) TL kredi borcu ödemesinin … tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte taraflarına ödenmesini, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraftan tahmiline karar verilmesi talep ve beyan etmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe;
Eldeki dava konut kredisine bağlı kredili hayat sigortası gereğince ödenmeyen kredi bedelinin rücuan tahsili istemidir. Davacı vekili murislerinin sağlığında kullandığı konut kredisi kapsamında hayat sigortası yapıldığını ancak ölüm gerçekleşmesine rağmen sigorta şirketinin haksız şekilde kredi bedelini ödemediğini öne sürmüştür.
Görev hususu kamu düzeninden olup davanın her aşamasında gözetilmek durumundadır. 28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 2. maddesinde Kanun’un kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalada tükecici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun’un 83. maddesinde de taraflardan birinin tükecinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlene olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanun’un görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir. Bu kapsamda somut olay incelendiğinde davacıların murislerinin imzalamış olduğu konut kredisi ve kredili hayat sigorta sözleşmesi kapsamında bu davayı açtıkları, murisin ticari amaçla hareket etmediği bu haliyle tüketici olan murisin akdettiği konut kredisi sözleşmesini ve kredili hayat sigortası sözleşmesinin tüketici işlemi niteliğinde olduğu bu kapsamda eldeki davada tüketici mahkemesinin görevli olduğunu kabul etmek gerekir. Bu sebeple mahkememizin görevsizliğine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın HMK.nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle görev yönünden usulden reddine,
2-Antalya Tüketici Mahkemesi’nin görevli olduğuna,
3-Karar keşinleştiğinde, iki haftalık süre içerisinde talep halinde dosyanın görevli Antalya Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine, HMK’nun 19/3 ve 20/1 c 1 maddeleri uyarınca taraflardan birinin 2 hafta içerisinde Mahkememize başvurarak talep etmeleri halinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderileceği, talep etmemeleri halinde ise davanın açılmamış sayılacağına karar verileceği hususunun ihtarına,
4-Yargılamaya görevli mahkemede devam edilmesi durumunda yargılama giderlerinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi. 20/09/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır