Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/440 E. 2021/844 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/440 Esas
KARAR NO : 2021/844
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/08/2021
KARAR TARİHİ : 09/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişki nedeni ile açık hesap – cari kart şeklinde alışverişlerinin bulunduğu, müvekkilinin davalıya teslim ettiği mallar dolayısıyla 08/10/2020 ve 26/10/2020 tarihlerinde 2 adet e-fatura düzenlediğini, ve elektronik ortamda davalıya faturaları gönderdiğini, davalının müvekkilden aldığı malları sattığını ancak müvekkiline olan 11.018,44 TL bedelli borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla Antalya Genel İcra Müdürlüğü’ nün …/… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, ancak takibin davalının itirazı nedeni ile durduğunu beyanla haksız ve kötü niyetli yapılan takibe itirazın iptaline, alacağın faizi ile davalıdan tahsiline, %20 den az olmamak kaydıyla davalıya icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
YANIT :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında işçi – işveren ilişkisi bulunduğunu, bu nedenle davaya bakmaya görevli mahkemelerin İş Mahkemeleri olduğunu, görevsizlik itirazlarının bulunduğunu, davacı şirketin kuruyemiş pazarlayan bir şirket olduğunu ve müvekkilinin davacı şirkette pazarlama satış elemanı olarak %2 prim + asgari ücret maaş usulü ile 2 yıl 3 aydır çalışıyor iken, pandemi döneminde satışların azaldığını, işveren davacının 2020 yılı Ağustos ayında müvekkiline yeni bir çalışma düzenine geçmek istediğini, şirkete ait araçlardan birisini müvekkilinin satın alıp, bir kısım nakit teminat vermesini ve şirketin mallarının şirketin belirlediği fiyatlarla müvekkilinin müşterilere satmasını, asgari ücret +%2prim yerine satıştan %20 pay verileceğini söylediğini, bu işlerin işverenin emir ve talimatı altında yapılacağını, müvekkilinin bu çalışma şekliyle daha çok kazanacağını, emeğinin karşılığını alacağını düşünerek davacı işverenin teklifini kabul ettiğini, pandemi döneminde işten çıkarma yasağı olduğu için de müvekkilinin istifa etmiş gibi gösterilerek işten çıkışının yapıldığını, müvekkilinin bir kısım birikimi ve bir kısım borç ile davacı şirkete ait … plakalı aracı 85.000,00 TL bedelle satın aldığını, şirkete teminat olarak 30.000,00 TL si nakit ödeme yaptığını, müvekkili için işçi sıfatı ile çalıştığı düzenini değişmediğini, davacının emir ve talimatları altında çalışmaya devam ettiğini, ilk zamanlar anlaşılan oranda %20 oranda hakedişlerinin müvekkiline ödendiğini, 1-2 ay sonra davacı iş verenin müvekkilinin sattığı mallardan hak ettiği %20 prim paylarını vermemeye, sürekli başka hesaplar çıkartmaya başladığını, bunun üzerine müvekkilinin 2020 yılı Kasım ayında bu şekilde çalışmasının mümkün olmadığından davacıdan alacağı olan %20 oranındaki hakedişlerini ve 30.000,00 TL teminatının iadesini talep ettiğini, elinde kalan tüm malları da işverene iade ettiğini, bu iadelerin şirketin … sistemine iade olarak işlendiğini, müvekkilinin alacaklı durumda iken, davacı tarafça haksız şekilde alacaklı oldukları iddiası ile müvekkili aleyhine icra takibi başlattıklarını, müvekkilinin borçlu değil alacaklı durumda olduğunu beyanla, görevsizlik kararı verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE :
Görev hususu kamu düzeninden olup yargılamanın her aşamasında resen değerlendirilmesi gerekir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış, maddenin (a) bendinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir. Buna göre, bir uyuşmazlığın ticari dava nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.
6102 sayılı yeni TTK 11.maddesine göre ticari işletme tanımı yapılmış olup, ticari işletme ile esnaf arasındaki sınır Bakanlar Kurulunca çıkartılacak kararnamede gösterilir hükümleri bulunduğundan, 21/07/2007 tarih 26589 sayılı resmi gazetede yayınlanan 2007/12362 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile esnaf, sanatkar ve tacir sanayici ayrımı belirlenmiştir.
Bu belirlemeye göre VUK 177.maddesinde belirtilen hadlerden 1. ve 3. bendindeki konularda faaliyette bulunanların yarısını, 2.bendindeki faaliyetlerde bulunanların tamamı dikkate alınarak bu rakamları aşanlar Tacir olarak kabul edilmiştir. Gelen vergi dairesi yazı cevabı ve yapılan işin kapsamı da birlikte değerlendirildiğinde davalının tacir olmadığı kabulüne göre TTK 4 uyarınca mahkememizin görev alanına giren işlerde uyuşmazlığın taraflarının her iki tarafının da tacir olması gerektiği gözetilerek, HMK’nın 2. maddesi gereğince davanın genel hükümler çerçevesinde asliye hukuk mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerektiğinden, görevsizlik kararı vermek gerekmiştir.
Davalının aradaki sözleşmenin iş sözleşmesi olduğu ve iş makemesinin görev alanına giren uyuşmazlık bulunduğu savunması da ele alınmış, öncelikle davacının iddia ve savunmasına göre görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi olmakla bu yönde delil değerlendirmesini ancak asliye hukuk mahkemesinin yapabileceği, kaldı ki davalının savunmasında kendi ad ve hesabına şirketten araba alması, davalıya muhasebe kaydı açılması, şirkete teminat ödemesi yapması gibi hususlar da nazara alındığında mevcut delil durumuna göre iş akdi hususunun da ispatlanamadığı değerlendirlmekle asliye hukuk mahkemesi görev alanına giren davada aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur:
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Dava dilekçesinin HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle GÖREV yönünden USULDEN REDDİNE,
2-Görevli mahkemenin Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3-Karar kesinleştiğinde ve HMK.nun 20. maddesi uyarınca kesinleşme tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize başvurularak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde, dosyanın görevli Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun ihtarına,
4-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 09/12/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır