Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/377 E. 2022/204 K. 24.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/377 Esas
KARAR NO : 2022/204
DAVA : Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/07/2021
KARAR TARİHİ : 24/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Alacaklı müvekkil tarafından … adlı şahıs ve … Şti. adlı şirket aleyhine Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası üzerinden kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yapıldığını, borçlu şirket … Şti. ve …’ ün ise bugüne kadar dosya borcunu ödemediğini, bakiye borç miktarının … TL olduğunu, … tarihinde borçlu şahsın … tarihinde kurduğu … Şti. adlı şirkete gidildiğini, adreste bulunan bir kısım malların Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında yapılan işlemle haczedildiğini, iki adet arabuluculuk başvurusunda bulunulduğunu, bu başvurular ile Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile … Şti. aleyhinde başlatılan icra takibine konu borcun aralarındaki organik bağ nedeniyle davalı şirketler tarafından ödenmesi ve dosyanın infaz edilmesinin talep edildiğini, ancak görüşmeler sonucunda herhangi bir anlaşmaya varılamadığını, borca batık … Şti. adlı şirket yetkilisi ve diğer davalı şirketlerin yetkilisi her birinde … olmakla beraber yine hepsinin aynı iş kolunda faaliyet gösterdiğini, şirket ortaklarının aynı olduğu, yeni şirketlerin eski şirketin mali durumunun kötüleşmeye başlamasından sonra kurulduğunu, aynı müşteri çevresine hitap etmesi ve aynı adreste bulunmalarının tüm bu iddiaları ispatladığını, davanın kabulü ile tüm davalı şirketler üzerine kayıtlı taşınmazların tespiti ile üzerilerine tedbir şerhi konulmasını, Türkiye Noterler Birliğine müzekkere yazılarak davalı şirketlerin akdettikleri Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmelerinin tespiti ile sahibi oldukları hakları üzerine tedbir şerhi konulmasını, davalı şirketlerin akdettikleri Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmelerinin Türkiye Noterler Birliğine yazılacak müzekkere ile tespitini ve bu sözleşmeler nedeniyle sahibi oldukları hakları üzerine tedbir şerhi konulmasını, müvekkilden mal kaçırmak için kurulan davalı şirketler arasındaki organik bağ nedeniyle tüzel kişilik perdesinin aralanmasını, aralarında organik bağ bulunan tüm davalı şirketlerin Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden açılan icra takibine borçlu olarak eklenmelerini, tüm yargılama giderleri ve karşı vekâlet ücretinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle: Öncelikle; Antalya … İcra Dairesi … sayılı icra takip dosyasında bulunan borçlulardan … Şti.’nin münfesih bir şirket olduğunu, dosyaya intikal eden ticaret sicil kayıtlarında, bu şirkete ilişkin beyanlarının delil değeri bulunmadığını, ilgili icra dosyasında artık yalnızca asil olarak borçlu gözüken … adına işlem yapılabileceğini, … A.Ş. … yılında, davacının takip dosyası borçlusu … Şti. münfesih olduktan yaklaşık 2 sene sonra kurulduğunu, kurucusu ve tek ortağı … olduğunu, …, … A.Ş. Şirketinin yönetim kurulu başkanı olarak genel kurulda …’ün oyuyla atandığını ve şirket yönetimine katkıda bulunmak üzere görevine halen devam ettiğini, … A.Ş. Şirketi hiçbir şekilde davacının takip yaptığı dava dışı … Şti. ile aynı adreste faaliyet göstermediğini, beraber borçlanma, borçları üstlenme, karşılıklı borçlanma, muvazaalı hisse devirleri gibi faaliyetlerde bulunmadıklarını, … ve bir şirketmiş gibi bir faaliyet söz konusu hiçbir zaman olmadığını, diğer takip borçlusu olarak …, şirkettte yalnızca yönetim kurulu başkanı olarak görev aldığını takip konusu borcun …’ün asil olarak şahsi borcu olup işbu borç yönünden müvekkili şirkete atfedilebilecek herhangi bir sorumluluk olamayacağını, keza dava dilekçesinin ekindeki haciz tutanağında da … takip konusu şahsi borcu olduğunu belirttiğini, …’ün şirketin yönetim kurulu ve müvekkili şirketin, şirket yetkilisi olduğu diğer şirketlerde, … A.Ş.’yi temsilen yöneticilik yapan bir iş adamı olduğunu, dava dilekçesinde …’ün müvekkil şirket adresinde bulunmasının da organik bağın kanıtı olacağının belirtildiğini, bu durumun kabul edilemeyeceğini, müvekkili şirket yetkilisi olarak …’ün müvekkil şirketlerin adresinde bulunmasının son derece normal olduğunu, …nın, … A.Ş. Ve … A.Ş tarafından kurulmuş bir ortak ticari işletme olduğunu, iicari işletmelerin tüzel kişiliği bulunmadığından dava ehliyeti de bulunmadığını, işbu nedenle eldeki davanın … yönünden usulden reddi gerektiğini, neticeten davanın … yönünden dava ehliyeti olmadığından bahisle usulden, diğer müvekkiller yönünden esastan reddine, davacının ihtiyati tedbir talebinin koşulları oluşmaması sebebiyle reddine, yargılama giderleri vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili … tarihli davadan feragat ettiğini bildirir dilekçesinde: Davadan, taraflar arasındaki uyuşmazlığın giderilmiş olması ve davacı müvekkilinin hür iradesi ile gördüğü lüzum üzerine feragat ettiklerini, feragat beyanlarının kabulü ile tarafların karşılıklı olarak yargılama giderleri ve karşı vekâlet ücreti talebi olmaması nedeniyle bu konuda herhangi bir ücret ödeme kararına hükmedilmemesini, bu şekilde hüküm kurulmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalılar vekili feragata ilişkin beyanını içerir … tarihli dilekçesinde: Uyuşmazlığın giderildiğini, taraflarınca yargılama giderleri ve karşı vekalet ücreti taleplerinin olmadığını, davacı vekilinin feragat beyanı doğrultusunda hüküm kurulmasını talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre, 6100 sayılı HMK. 307. maddesinin “Feragat davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.”. HMK. 310. maddesinin “Feragat ve kabul hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.” hükümleri uyarınca, davacı asilin davadan feragat etmesi nedeniyle davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken … TL harçtan peşin alınan … TL harçtan mahsubu ile artan … TL’ nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
5-Sarf edilmeyen gider avansının HMK.’nın 333. maddesi uyarınca davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 24/02/2022

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır