Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/227 E. 2022/65 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/227 Esas
KARAR NO : 2022/65
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 19/04/2021
KARAR TARİHİ : 20/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın müşterisi olan davalının, temel bankacılık hizmet sözleşmesine istinaden kullandığı … krdlmev kodlu kredili mevduat hesabı borcunu krediyi sözleşmeye aykırı olarak ödemediğini, bu nedenle hakkında icra takibi başlatıldığını, ancak davalının borca ve ferilerine itirazı üzerine takibin durduğunu, davalı tarafından yapılan bu itirazının haksız ve hukuki mesnetten yoksun olması nedeniyle itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesi talebinde bulunduklarını belirtmiştir.
YANIT :
Davalının davaya cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
KANITLAR VE GEREKÇE :
Mahkememizce Antalya Genel İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası celb edilmiş ve dosyamız arasına alınmıştır. Yapılan incelenmesinde özetle; alacaklının … A.Ş., borçlunun … olduğu, 1.116,44 TL üzerinden takibe geçildiği, davalının yapılan takibe itiraz etmesi üzerine takibin geçici olarak durduğu görülmüştür
Alınan … tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı … A.Ş.’ni davalı müşterisi …’ten KMH borcundan dolayı ticari kredi hesaplama tekniğine göre toplam 1.150 TL tutarında bir alacağının ortaya çıktığı, takip talebiyle talep edilen miktarın 1.116,44 TL tutarında olması nedeniyle banka alacağının da bu miktarla sınırlı olacağı düşüncesinde olmakla birlikte; elirtildiği üzere; ava konusu banka alacağı için taraflarca düzenlenmiş herhangi bir ticari kredi sözleşmesinin bulunmadığı, söz konusu kredinin “Temel Bankacılık Hizmet Sözleşmesi” kapsamında ve “Gerçek Kişi Kredili Mevduat Hesabı” adlı Borçlu Cari Hesabı üzerinden “Bireysel Kredi” olarak kullandırıldığı, nitekim davacı bankanın tarafımıza hitaben düzenlediği yazısında da özetle; davalının ticari kredili mevduat hesabının bulunmadığı ve ticari kredi müşterisi olmadığı şeklindeki ifadelerinin de bu görüşümüzü doğruladığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Görev hususu kamu düzeninden olup davanın her aşamasında gözetilmek durumundadır. 28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 2. maddesinde Kanun’un kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalada tükecici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun’un 83. maddesinde de taraflardan birinin tükecinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlene olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanun’un görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir. Bu kapsamda somut olay incelendiğinde; davalının Gelir İdaresi Başkanlığı sorgusu ile 30/06/2008 tarihi itibari ile ticareti terk kaydı bulunduğu, SGK sorgusunda 4B kaydı olup ihtilaf konusu dönemde herhangi bir geliri bulunmadığı ve tacir olmadığı, ayrıca bilirkişi raporunda KKDF alınmasının bireysel kredilere ilişkin olduğu belirlemesine göre uyuşmazlık konusunun ticari kredi değil, tüketici kredisi olduğu, eldeki davada tüketici mahkemesinin görevli olduğunu kabul etmek gerekir. Bu sebeple mahkememizin görevsizliğine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava dilekçesinin HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle GÖREV yönünden USULDEN REDDİNE,
2-Görevli mahkemenin Antalya Nöbetçi Tüketici Mahkemesi olduğuna,
3-Karar kesinleştiğinde ve HMK.nun 20. maddesi uyarınca kesinleşme tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize başvurularak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesi halinde, dosyanın görevli Antalya Nöbetçi Tüketici Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun ihtarına,
4-Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 20/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır