Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/43 E. 2021/774 K. 22.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/43 Esas
KARAR NO : 2021/774
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 22/01/2020
KARAR TARİHİ : 22/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının zmms sigortacısı olduğu dava dışı aracın müvekkilin 3 aracına çarptığını diğer 2 aracın hasarının kasko sigortacısından karşılandığını fakat dava konusu aracın kasko sigortası olmamasından dolayı davalıya başvurduklarını fakat tamirat için çok düşük bir teklif verdiklerini, ayrıca aracın değer kaybına da uğradığını belirtmiş bu tutarların davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevabında bahse konu kazada diğer iki araç için ödeme yapıldığını ve zmms poliçe kapsamında 22.462,67 TL teminatlarının kaldığını bunu aşan tutarda müvekkillerinin sorumlu olmadığını öne sürmüş davanın reddini talep etmiştir.
Ara buluculuk dava şartının yerine getirildiği görülmüştür.
Dosya kusur incelemesi için bilirkişiye tevdi edilmiş alınan raporda sigortalı aracın tamamen kusurlu davacı aracın ise kusursuz olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Dosya hasar miktarı ve değer kaybının hesaplanması için bilirkişiye tevdi edilmiş alınan raporda 21.925 TL hasar bedeli 18.000 TL değer kaybı bedeli hesaplanmıştır.
Davacı vekili davasını hasar bedeli yönünden 23.664 TL’ye değer kaybı yönünden 20.000 TL’ye yükseltmiştir.
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe
Eldeki dava trafik kazası nedeniyle tazminat talebidir. Davacı vekili sigortalı aracın müvekkilinin aracına hasar verdiğini, davalının gerçek hasar bedelini ödemeye yanaşmadığını öne sürmüş; davalı ise sadece kalan teminat miktarı ile sorumlu olduklarını beyan etmiştir.
Meydana gelen kaza bir haksız fiil niteliğinde olup davalı sigortalısının bu haksız fiilinden sigorta sözleşmesi kapsamında ve sigortalısının kusuru oranında sorumludur. Sigorta şirketinin sorumluluğu ancak poliçe ile teminat aldığı tutar kadardır. Teminat altına alınan hasar kavramının içine kazanın doğrudan sonucu olan tüm zararlar girecektir.
Bu kapsamda dosya incelendiğinde kazaya sigortalının kusuruyla sebep olduğu görülmekle davalının meydana gelen zarardan sorumlu olduğu açıktır. Sorumlu olunan zarar kalemlerine doğrudan zarar olan hasar bedeli ve değer kaybı bedeli girecektir. Ancak davalı … şirketi poliçesinde kaza için teminat altına aldığı limit dışında sorumlu tutulamaz. Sigortacının aynı kaza nedeniyle dava dışı araçlar için kasko sigorta şirketlerine ödeme yaptığı açıktır. Davaya konu kazada ise kalan teminat miktarı ile sorumlu olacaktır. Bu kapsamda zarar için bilirkişi raporu alınmış ve lınan raporda 21.925 TL hasar bedeli 18.000 TL değer kaybı bedeli hesaplanmıştır. Buna rağmen davacı davasını hasar bedeli yönünden 23.664 TL’ye değer kaybı yönünden 20.000 TL üzerinden ıslah etmiştir. Islahta bu bedellerin nasıl tespit edildiğine ilişkin bir açıklama olmadığı gibi ne dava dilekçesinde ne de daha sonra teminatın kazaya karışan araçlara garamaten paylaştırılması gerektiği yönünde bir iddiası da yoktur. (Kaldı ki böyle bir iddiaya dayanılsa idi dahi yapılan hesaplama buna da uymamaktadır.) Ayrıca davacı davalının teminat limitiyle sorumlu tutulmasını da talep etmemiştir. Bu halde davacının alacağının raporda belirtilen tutar kadar olduğu tespit edilmiş ancak davanın teminat limiti kadar kısım yönünden kısmen kabulüne; faizlerin ise dava kısmi alacak davası olarak açıldığından hasar bedeli yönünden ıslahtan önceki kısım için sigortacının gerçek bedeli ödemeyeceğinin belirli olduğu tarih ıslahtan sonraki kısım için ise ıslah tarihi; değer kaybı yönünden ise sigortacıya ayrı bir başvuru olmadığından dava ve ıslah tarihinden başlatılması gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın 39.925,00 TL üzerinden Kısmen Kabulü ile; bunun 10.000,00 TL’sinin 06.09.2019 , 11.925,00 TL’sinin 09.02.2021 tarihinden; değer kaybı için 100,00 TL’nin kaza tarihi olan 03.07.2019 tarihinden 17.900,00 TL’sinin 09.02.2021 tarihinden (Sigorta teminat limitinden bakiye kalan 22.462,67 TL’yi geçmemek üzere) işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Kabul edilen 39.925,00 TL üzerinden binde 68,31 oranında hesaplanan 2.727,28 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 172,49 TL harcın düşümü ile eksik kalan 2.554,79 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvuru harcı, 172,49 TL peşin harç olmak üzere toplam 226,89 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının karşıladığı 949,90 TL tebligat gideri, 2.350,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.299,90 TL yargılama giderinin, kabul red oranına göre hesaplanan 3.017,33 TL sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan 282,57 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen 39.925,00 TL üzerinden davacı lehine takdir edilen 5.988,75 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, reddedilen 3.739,00 TL üzerinden davalı lehine takdir edilen 3.739,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Arabulucuk aşamasında sarf edilen 1.320,00 TL’nin 6183 sayılı Kanuna göre kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.206,97 TL davalıdan alınarak , 113,03 TL’nin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. Anlatıldı. 22/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır