Emsal Mahkeme Kararı Antalya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/422 E. 2022/89 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/422 Esas
KARAR NO : 2022/89
DAVA : İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/09/2020
KARAR TARİHİ : 27/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı borçlu olan …’ ın, müvekkil … Kredi Kooperatifinden 28.02.2017 tarihli 25.000,00 ₺ bedelli İşletme Kredisi kullandığını, borçlu …’ un da iş bu krediye müşterek müteselsil kefil ve müşterek müteselsil borçlu sıfatıyla krediye kefil olduğunu, düzenlenen kredi sözleşmesi ile ödenmesi gereken 5. Taksit tutarının ödenmemesi üzerine, … Bankası’ nına yetkisini kullanarak taksit tutarını faiziyle birlikte müvekkil kooperatifin hesaplarından çektiğini, müvekkil kooperatifin, çekilen krediye ve borca kefil olan, davalı … ve dava dışı … ‘ a karşı Antalya … İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, ancak …’ un itirazı neticesinde … lehine takibin durdurulduğunu, borçlunun itirazı zaman kazanmaya yönelik olup hiçbir hukuki gerekçeye dayanmadığını, beyanla davalı borçlunun Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile icra takibinin devamına, asıl alacağa temerrüt tarihinden itibaren işlemiş faizi ile birlikte tahsiline, davalının %20’tan az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
YANIT :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görevsizlik itirazlarının bulunduğunu, söz konusu kefalet sözleşmesi ve kefillik işlemleri usul ve yasaya aykırı olduğunu, sözleşmenin geçersiz olduğunu, kefalet sözleşmesi yapılmasına …’un eşi …’un muvafakati bulunmadığını, işbu hususta …’un yazılı muvafakatinin de alınmadığını, müvekkilinin herhangi bir ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketinin ortak ya da yöneticisi olmadığını, kefalet işleminin de sahibi, ortağı veya yöneticisi olunan işletme veya şirketle ilgili olmadığını, müvekkilinin, esnaf ve sanatkarlar siciline kayıtlı esnaf veya sanatkar olmadığı gibi, kefalet işleminin de mesleki faaliyeti ile ilgili olmadığını, müvekkilinin herhangi bir kooperatifin ortağı olmadığını, söz konusu maddede belirtilen hususların müvekkil yönünden geçerli olmadığı ve dava konusu kefalet işleminin geçerli olabilmesi için müvekkilin eşinin muvafakatinin alınması gerektiğini, davayı kabul etmemekle birlikte, müvekkilinin usulüne uygun olarak temerrüde düşürülmediğini, müvekkilden işlemiş faiz talep edilebilmesinin mümkün olmadığını, davacı tarafından talep edilen temerrüt faiz oranının da çok yüksek olduğunu, beyanla öncelikle dosyanın görevli Tüketici Mahkemesi’ ne gönderilmesini, davanın reddini, davacının asıl alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE :
Mahkememizce Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası celb edilmiş ve dosyamız arasına alınmıştır. Yapılan incelenmesinde özetle; alacaklının … Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Koop., borçluların … ve … olduğu, toplam 3.376,02 TL üzerinden takibe geçildiği, davalının yapılan takibe itiraz etmesi üzerine takibin geçici olarak durduğu görülmüştür
Alınan … tarihli bilirkişi raporunda özetle; tetkike konu; … Müdürlüğüne ait 01.03.2017 tarihli Kredi Çerçeve Sözleşmesinin 7. sayfasında …’a ilişkin bölümündeki; “Yukarıda yer alan Kefalet Sözleşmesi Kapsamında …’nin asaleten Kullanacağı Hazine destekli Kooperatif Kredilerine 28.000 tl tutarına Kadar müteselsil Kefil olmayı Kabul ediyorum. … 01.03.2017” içerikli yazıların … elinden çıkmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde dava davacı kooperatif üyesi olan dava dışı …’ın … Bankasından çekmiş olduğu işletme kredisi borcunun ödenmemesi üzerine davacının hesabından çekilen bedelin dava dışı …’a kefil olan davalıdan tahsiline yönelik yapılan takibe itiraz nedeniyle açılan itirazın iptali davasıdır. Öncelikle görev hususu ele alınmış, borcun sebebini oluşturan kredi sözleşmesinin Banka ile dava dışı … arasında ticari kredi olduğu, …’ın tacir olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle mahkememizin asıl sözleşme tacirler arasında ve ticari mahiyette olduğundan kefil yönünden de görevli mahkeme olduğu kabul edilmiştir.
Davalının itirazlarından biri kefaletnamenin eş rızası bulunmadığından ve el yazısı ile sorumluluk ve müteselsil kefalete ilişkin yazı bulunmadığından geçerli olmadığına ilişkindir. Yapılan incelemede davalının el yazısıyla sorumluluk ve müteselsil kefalet e iişkin hükümleri kabul ettiği ve 27.12.2006 tarihli 5570 sayılı yasa uyarınca kooperatif ortaklarına kullandırılacak kredilerde kefalet için eş rızası aranmayacağı kabul edilmekle bu savunmaya itibar edilmeyerek kefaletnamenin geçerli olduğu kabulüne varılmıştır.
Davalının yazı ve imzalarına yönelik imza inkarı bulunması sebebiyle grafolog bilirkişiden rapor aldırılmış, bilirkişice yazı ve imzaların davalının toplanan yazı ve imza örnekleri ile farklı olduğu kanaatine varılmıştır, davacı yan rapora itirazında mahkemece yalnızca davalının mahkeme huzurunda verdiği örneklerle yapılan incelemeyi kabul etmediğini beyan etmiş, ispat yükü davacıda olmakla, davacıya davalının yazı ve imzalarının bulunabileceği yerlere ilişkin kesin süre verilmiş, verilen kesin sürede açıklama yapılmadığından mevcut deliller ışığında imzaların davalıya ait olduğu hususunun ispatlanamadığı kabulüne göre davanın reddine karar verilmiş, bu hususta davacının kötü niyeti ispatlanamadığından kötü niyet tazminat talebinin de reddi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin olarak alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 3.376,02 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
7-Sarf edilmeyen gider avansın kararın kesinleşmesinden sonra iadesine,
Dair, miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, anlatıldı. 27/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır